Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2023/1165 E. 2023/780 K. 28.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1165
KARAR NO : 2023/780

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/07/2023
NUMARASI : 2023/… 2023/…

DAVACI : … –

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … – -…

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 28/09/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

Taraflar arasındaki Tazminat davasında Erdemli 2. Asliye hukuk ile Mersin 1. Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yoluyla giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olan aracını trafik kazası nedeniyle zarara uğradığını, zararın müvekkili şirketçe giderildiği, kazaya kusuru ile davalının sebebiyet verdiğini bu nedenle rücu davası açma hakkına sahip olduğundan bahisle dava dışı sigortalısına yapılmış olan bedelin ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Erdemli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi davanın mutlak ticari dava olduğundan davada Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, davanın haksız fiile dayalı rücuan tazminat davası olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
Somut olayda uyuşmazlık 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuan tahsili isteminden kaynaklanmaktadır.
TTK’nın 1472. Maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’i halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK’nın 1472. maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücu davası, aslında bir tazminat davası olup, aynı zamanda şahsi nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsi ve rücuu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz’i haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanuni halefi olacağı, ilke olarak 31/03/1954 gün ve 1953/18 E – 1954/11 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtilmiştir. 17/01/1972 gün ve 1970/2 E. – 1972/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da, sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücu davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise o hakka sahip olacağı vurgulanmış; sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün def’ilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve Borçlar Kanununun 44. maddesine (TBK m.52) de dayanabileceği; sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Öte yandan bu tip davalarda görevli mahkeme, davalı ile davacının sigortalısı arasındaki temel ilişki dikkate alınarak belirlenmelidir. Dava dışı sigortalı aracın kullanım şekli hususi olup, sigortalı da tacir olmadığından, sigortalı ile zarar verdiği iddia olunan davalı arasındaki ilişki Borçlar Kanununda düzenlenen haksız fiilden kaynaklandığından davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek karara bağlanması gerekmektedir. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2018/5 E. 2018/4524 K.)
Sonuç olarak, bu haliyle davacı ve davalı arasında sigorta ilişkisi bulunmadığı, dava dışı sigortalının tacir olmadığı bu sebeple uyuşmazlığın ticari nitelikte değil, haksız fiile dayalı olduğu anlaşıldığından, Erdemli 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılarak yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Erdemli 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talep eden mahkemesine İADESİNE,
Dair dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 362/1-c maddesi uyarınca KESİN olarak oybirliği ile karar verildi.28/09/2023


Başkan

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Üye

¸e-imzalıdır

Katip

¸e-imzalıdır