Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/518 E. 2022/338 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 4. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/518
KARAR NO : 2022/338

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 03/02/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Taraflar arasındaki alacak davasında Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talep edilmekle dosya kapsamı incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ;
Dava, kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, davanın TTK 4. Maddesinde düzenlenen mutlak ticari dava niteliğinde olduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesi, davaya konu bononun çift vade içermesi nedeniyle bono vasfını taşımadığından mutlak ticari davanın söz konusu olmadığından bahisle görevsizlik kararı vermiştir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir. 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca kambiyo senedinden kaynaklanan davalar mutlak ticari dava niteliğinde olup anılan Yasa’nın 26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Yasa’nın 2. maddesi ile değişik 5. maddesi uyarınca Asliye Ticaret Mahkemesinin görevi dahilindedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olayımıza döndüğümüzde, davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ettiği Mersin 4. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının dayanağı olan bononun incelenmesinde, “ödeme günü” başlığı altında “20/10/2018” tarihinin yazılı olduğu senedin metin kısmında ise, “20 Kasım 2018” tarihinin yazılı olduğu, bu haliyle söz konusu senedin çift vade taşıdığı görülmektedir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 2021/3744 E. 2021/9713 K.) Bu çift vade, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/12-276 E. 2020/695 K. Sayılı ilamında bahsedildiği şekilde düzenleme tarihinin tekrarı niteliğinde de değildir. Hal böyle olunca, bono vasfını taşımayan senetten kaynaklanan dava mutlak ticari nitelikte kabul edilemeyeceğinden görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.
Açıklanan bu nedenlerle eldeki davanın, TTK’nın 4. Maddesinde sayılan mutlak ticari dava olmadığı ve tarafların her ikisi de tacir vasfını haiz bulunmadığından Asliye Hukuk Mahkemesi’nde çözümlenmesi gerekmektedir.
İzah olunan gerekçeler ışığında; uyuşmazlığın Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından çözümlenmesi gerekeceğinden yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerektiği anlaşılmaktadır.
H Ü K Ü M: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Mersin 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için Mahkemesine İADESİNE,

Dair, dosya üzerinden yapılan ön inceleme sonucu oy birliği ile kesin olmak üzere karar verildi. 03/02/2022


Başkan


Üye


Üye


Katip