Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi 2022/2409 E. 2022/2100 K. 01.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 4. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2409 – 2022/2100
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
4. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2409
KARAR NO : 2022/2100

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2022
NUMARASI : 2021/… 2022/…

DAVACI : GÜVENCE HESABI –

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 1 -… –

DAVALI : 2 -… – –

VEKİLİ : Av.

DAVANIN KONUSU : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 01/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ :

Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi Mahkemesi arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talebi sonucu Dairemize gelen dosyanın incelenmesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu … adına kayıtlı bulunan ve diğer borçlu …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, 26/01/2015 tarihinde Adana İli Seyhan İlçesinden … plakalı motosiklet araç ile yapmış olduğu trafik kazasında motosiklet sürücüsü …’ın yaralandığını, kaza yapan … plakalı motosiklet aracın olay tarihini kapsayan geçerli Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçesinin bulunmadığını, bu sebeple yaralanan …’ın müvekkili kuruma müracatı sonucunda toplanan bilgi ve belgeler ve yapılan hesaplamalar neticesinde kendisine 28/12/2018 tarihinde toplam 48.195,00 TL’nin müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, müvekkili kurumun 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. Maddesine istinaden yapmış olduğu bu ödeme sonucunda Güvence Hesabı yönetmeliğinin 16. Maddesi ile ilgili yasalar gereğince kurumun zararın sebep olan araç işleteni sürücüsü olan davalılara karşı rücu hakkının doğduğunu, iş bu rücu hakkına istinaden Adana 9. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasında borçlular hakkında açılan ilamsız icra takibine borçlular tarafından itiraz edilmekle icra müdürlüğü tarafından takibin durduğunu belirterek, davalıların Adana 9. İcra müdürlüğü’nün 20196/… Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları İtirazın iptali ile takibin devamına, yargılama safhasında ortaya çıkabilecek tazminattan indirim sebeplerinin bulunması halinde her türlü indirim tutarları düşüldükten sonra toplam 48.195,00 TL asıl alacak ile 594.18 TL takibe kadar işlemiş yasal faizinin davalılardan tahsiline, davalılar aleyhine alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanması nedeniyle görevsizlik kararı vermiştir.
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesi, davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 1483 vd maddelerinden doğduğundan bahisle görevsizlik kararı vermiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı tarafından ödenen 48.789,18 TL’nin tahsili amacıyla açılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar ticari davalardır. TTK 5/1. maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye ticaret mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren Yasanın 5/3. maddesi gereği asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişki işbölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir.
Güvence hesabı yönetmeliğini 16. Maddesinde ise güvence hesabının ödeme yapması durumunda ZMMS poliçesi yaptırmakla yükümlü olan ve fakat bu poliçeyi yaptırmayan kişilere karşı ödemiş olduğu miktarı rücu edebileceği düzenlenmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 3.7.1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davacı güvence hesabı, ZMMS yaptırmakla yükümlü olduğu halde bu poliçeyi yaptırmayan kişinin ödemekle yükümlü olduğu zararı 3. Kişiye ödemiş ve bu 3. kişiye ödemek zorunda kaldığı bedeli de davalı gerçek kişilere rücu etmiştir. Bu durumda görevli mahkemenin tayininde sigortasız araç sürücüsü ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yukarıda anılan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi eldeki davada davalı gerçek kişi olup uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Bu tür davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.
Her ne kadar Dairemizce daha önceki bir kısım kararlarda Güvence Hesabı tarafından şahıslar aleyhine açılan rücuen tazminat davalarında, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 03.11.2020 tarih 2020/7592 Esas 2020/9097 kararları nedeniyle Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş ise de, davanın haksız fiilden kaynaklandığı ve uyuşmazlığın genel hükümler uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde çözümlenmesi gerektiğinden Dairemizce son uygulama olan Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğuna dair karardan dönülerek görüş değiştirmek durumunda kalınmıştır.
Somut olayda, davacı, Güvence Hesabı Yönetmeliğin 16. maddesinde sayılan hallerde ödediği tazminatı sorumlu davalılara rücu etmektedir. Uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı bu tür davalarda görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan, Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılarak yargı merci olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçeleri Açıklandığı Üzere;
1-Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın, davanın yeniden görülmesi için merci tayini talep eden mahkemesine İADESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/07/2022

Başkan

Üye

Üye

Katip