Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2023/1543 E. 2023/1595 K. 21.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2023/1543 – 2023/1595
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/1543
KARAR NO : 2023/1595

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/05/2023
NUMARASI : 2023/… Esas, 2023/… Karar

İHTİYATİ HACİZ
TALEP EDEN :
VEKİLİ : Av.

KARŞI TARAF :
VEKİLİ : Av.
TALEP : İhtiyati Haciz

KARAR TARİHİ : 21/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

… 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.05.2023 tarih ve 2023/… D. İş, 2023/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin borçlu sigortanın sorumluluğu kapsamında bulunan … plakalı aracın karıştığı trafik kazası sonucu müvekkiline ait aracın hasar gördüğünü ve zararlarının tanzimi için taraflarınca Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvuru yapıldığını, yapılan başvurunun karara çıktığını ve Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 2022.E … – K-2023/… sayılı ilamı ile; ”Yapılan değerlendirmeler ve belirtilen gerekçeler neticesinde; Talebin kabulü ile 7.000,00 TL değer kaybı tazminatın 06.10.2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi olan 398,71 TL ile birlikte aleyhinde başvuru yapılmış olan … Sigorta A.Ş’den alınarak başvuru sahibi …’ya ödenmesine, Başvuru sahibi tarafından ödenen 450 TL başvuru harcı, 1.400 TL bilirkişi ücreti, 269,87 TL ekspertiz, ücreti toplamı 2.119,87 TL yargılama giderlinin aleyhinde başvuru yapılan … Sigorta A.Ş’den alınarak başvuru sahibi …’ya ödenmesine, Başvurucu vekil ile temsil edilmiş olduğundan başvurucu lehine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereği takdir ve hesap edilen 7.000,00 TL vekalet ücretinin davalı … Sigorta A.Ş’den alınarak başvuru sahibi …’ya ödenmesine,” şeklinde karar verildiğini, mahkeme kararı sebebiyle borçlu … Sigorta A.Ş aleyhine tazminatlar ve işlemiş faiz için toplam 16.518,58 TL’lik borç doğduğunu, borçlu sigorta şirketinin mal kaçırma ihtimali bulunduğundan 16.518,58 TL’lik ihtiyati haciz talep ettiklerini, müvekkilinin hak edişinin ilama dayandığını, ilamdan kaynaklanan alacak için ihtiyati haciz kararı verilmesi ve ihtiyati haciz kararı için teminat aranmayacağını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla alacaklarının şimdilik 16.518,58 TL’lik kısmı için borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz kararı konulmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin borçlu üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece İİK.’nın 257. ve devamı maddeleri gereğince borçlunun borca yetecek orandaki taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmiştir.
Davalı vekili ihtiyati haciz kararına karşı itiraz dilekçesi ile; söz konusu davada ihtiyati haciz şartlarının oluşmadığını, müvekkilinin sigorta şirketi olduğunu, bu nedenle mal kaçırma, gizleme gibi hileli işlemde bulunamayacağını, verilen ihtiyati haciz kararının müvekkili şirketin mağduriyetine sebebiyet vereceğini belirterek usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece verilen 22.06.2023 günlü ek karar ile; karşı tarafça borcun … 5. İcra Müdürlüğünün 2023/… Esas sayılı icra dosyasına yatırıldığı anlaşıldığından ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına talebine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: 22.06.2023 günlü ek karara karşı davalı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin davacı tarafça borcunu ödemesine karşılık verilen karar sebebi ile vekalet ve yargılama gideri ödenmesine maruz bırakılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, söz konusu durumun davacı yönünden sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını, müvekkilinin dosya borcunun tamamını ödediğini belirterek usul ve yasaya aykırı ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, meydana gelen trafik kazası sonucu ilama dayalı ihtiyati haciz talebine ilişkindir.
Mahkemece, 26.05.2023 tarihli değişik iş kararı ile davacı vekilinin talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Söz konusu karara karşı davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından itiraz yoluna başvurulmuş, mahkemesince duruşma açılarak davalının ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmiştir. Red kararına karşı davalı … Sigorta A.Ş tarafından istinaf başvurusunda bulunulduğu görülmüştür.
İhtiyati haciz istemine koşullarını düzenleyen İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesinde, vadesi gelmiş ve rehinle temin edilmemiş bir para borcunun alacaklısının borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz malları ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebileceği düzenlenmiştir. Aynı Yasa’nın 258. maddesi uyarınca alacaklının, alacağın varlığı ile haciz sebepleri hakkında mahkemede olumlu şekilde kanaat uyandırması gerekli ve yeterli olup, buradaki ispat asıl davadaki gibi tam bir ispat değil yaklaşık ispattır. İhtiyati haciz istemine dayanak ilâm para alacağına ilişkin olup, icrası için hükmün kesinleşmesine gerek bulunmadığı gibi, İİK’nın 259/2 madde ve fıkrasında ilama dayalı ihtiyati haciz taleplerinde teminat dahi aranmayacağı belirtilerek işbu alacaklar için de ihtiyati haciz talep edilebileceği açıkça yasada düzenlenmiştir.
Öte yandan ihtiyati haciz müessesi bir geçici hukuki koruma önlemidir. Somut olay bakımından alacağı ilama dayalı alacaklının ilamlı takip süreci başlatmadan ihtiyati haciz ile alacağının güvence altına alınmasını talep etmesinde hukukî yararı da bulunmaktadır.
Somut olayda alacak bir ilama dayalı olup vadesi gelmiş bir para borcu niteliğindedir. Ne var ki, davacı tarafından iş bu dosyaya konu alacağa ilişkin Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulmuş olup, Uyuşmazlık Hakemi tarafından 31.05.2023 – K 2023/… Karar sayılı karar ile davanın kabulüne 26.763,92 TL hasar bedelinin 01.09.2022 gününden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber davalı sigorta şirketinden tahsili ile dosyamız davacısına ödenmesine karar verildiği görülmüştür.
Davalı sigorta şirketinin anonim şirket olarak faaliyet gösterdiği, faaliyetlerinin halen kısıtlanmadığı, tasfiye süreci gibi bir durumun söz konusu olmadığı, söz konusu şirketin yetkili devlet kurumları tarafından ve vergi müfettişleri tarafından düzenli olarak denetiminin sağlandığı, sigorta şirketinin bir güven kuruluşu niteliğinde olduğu, bu kapsamda davalı sigorta şirketinin mal kaçırma, mallarını gizleme, hileli işlemde bulunma gibi ihtimalinin bulunmadığı dikkate alındığında davalı sigorta şirketi aleyhine ihtiyati haciz kabul kararı verilemeyeceğinden davacının ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi gerektiği halde hatalı gerekçe ile ihtiyati haciz kabul kararı verilmesi ve akabinde davalı tarafından yapılan itirazın reddine karar verilmesi doğru olmamıştı.. Bu yönü ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yeniden hüküm kurulmak üzere ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerekmiştir.
İstinafa konu mahkeme kararında, dairemizin 2022/… ve … Esas Karar sayılı kararına atıf yapılmış ve yine davacı vekili tarafından dairemizin 06.04.2023 günlü ve 2023/… – … Esas Karar sayılı dosyasında verilen karar örnek gösterilmek sureti ile ihtiyati haciz talebinde bulunulmuştur.
Dairemizin anılan 2022/… Esas ve 2023/… Esas sayılı dosyalarında davalı sigorta şirketleri aleyhine ihtiyati haciz kabul kararı verilebileceği kabul edilmiş ise de, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/… Esas 2019/… Karar sayılı ilamında belirtildiği gibi davalı sigorta şirketinin devlet denetimine tabi Türkiye genelinde faaliyet gösteren bir sigorta şirketi olduğu, devlet denetiminden ötürü sigorta şirketinin taahhütlerinden kurtulmak amacı ile hileli işlemlerde bulunma kastının olamayacağı kabul edilmiş olmakla, sigorta şirketi aleyhine ihtiyati haciz kabul kararı verilemeyeceği kabul edilmiştir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/… Esas 2019/… Karar sayılı ilamı ile aynı doğrultuda uygulama yapmakta olan … BAM 8. Hukuk Dairesinin 2023/… – … Esas Karar sayılı ilamlarında da davalı sigorta şirketi aleyhine aynı gerekçeler ile ihtiyati haciz kabul kararı verilemeyeceği kabul edilerek uygulama bu şekilde yerleşmiştir. Şu durumda, farklı bölge adliye mahkemeleri arasında kesin nitelikteki kararlara ilişkin olarak farklı uygulamaların önüne geçilmesi, uygulama ve hukuk birliğinin sağlanabilmesi adına hukuki güvenlik ilkesi gereğince dairemizin yukarıda anılan kararlarından dönülerek Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/… Esas 2019/… Karar sayılı ilamı ile ve bununla uyumlu … BAM 8. Hukuk Dairesinin kararları ile uyumlu olacak şekilde sigorta şirketi aleyhine ihtiyati haciz kabul kararı verilemeyeceğine ilişkin kanaat oluştuğundan davalının itirazının kabulüne karar vermek gerekmiştir. (Benzer yönde … BAM 8 HD’in 2022/… esas ve 2022/… karar sayılı kararı 2023/… esas ve 2023/… karara sayılı kararı )
Bu noktada davacının ihtiyati haciz talep etmiş olduğu ilama konu alcağın davalı tarafından davacıya ödenmekle talep konusuz kalmış ise de
Yargılama harç ve giderleri, kural olarak davada haksız çıkan tarafa, yani aleyhine hüküm verilen tarafa yükletilir (HMK m. 326/I). Davayı kazanan taraf, davayı bir vekil aracılığı ile takip etmişse, haksız çıkan taraf, yargılama gideri olarak vekalet ücreti ödemeye de mahkum edilir (HMK m. 323/1-ğ).
Burada önemle vurgulanmalıdır ki, bir kimseye diğer tarafın dava giderlerinin yükletilmesinin nedeni, o kimsenin diğer tarafın gider yapmasına haksız olarak sebebiyet vermiş olmasıdır. İşte bu nedenledir ki, dava açıldığı anda haklı durumda bulunan tarafın, yargılama sırasında meydana gelen mevzuat değişikliği sonucu haksız duruma düşmesi halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulması olanaklı değildir(Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.11.2009 günlü ve 2009/18-421 E.-2009/526 K. sayılı ilamı) buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davalı tarafından ihtiyati aciz istemine konu alacak miktarı ödenemiş olmakla her ne kadar dosya konusuz kalmış ise de yargılam giderleri bakımından başvuru tarihindeki haklılık durumuna göre değerlendirme yapmak gerekiyor. Bu husu dikkate alındığında ise yukarıda açıklandığı gibi davacının iş bu başvuruyu yapmakta haklı olmadığı anlaşılmakla davacının ihtiyati haciz isteminin reddi gerektiğinden yargılama giderlerinin de davacı üzerinde bırakılması gerektiğinde buna ilişkin olarak hüküm kurmak gerekmiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
Açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye göre, ilk derece mahkemesince davalının itirazın reddine karar verilmiş ise de, davalı … Sigorta A.Ş adına kayıtlı taşınır taşınmaz mallar ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerine konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, HMK 353/1-b-2. maddeleri gereği ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz kararının ve 22.06.2023 günlü ek kararının kaldırılmasına, davacının ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-… 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 26.05.2023 tarih ve 2023/… D. İş, 2023/… Kara sayılı dosyası kapsamında verilen 22.06.2023 günlü ek karara yönelik olarak davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun KABULÜ İLE;
2-HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince, 26.05.2023 tarih ve tarih ve2023/… D. İş, 2023/… Kara sayılı sayılı dosyası kapsamında verilen 22.06.2023 günlü ek kararın yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA,
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla;
3-Aleyhine ihtiyati haciz talep edilen davalı … Sigorta A.Ş vekilinin itirazının KABULÜ İLE; ilk derece mahkemesinin 22/06/2023 günlü ek kararının kaldırılmasına
Davalı sigorta şirketi vekilinin itirazının KABULÜ İLE Mahkemenin 26.05.2023 günlü kararı ile davalı … Sigorta A.Ş adına kayıtlı taşınır ve taşınmaz malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacakları üzerine konulan ihtiyati hacizlerin kaldırılması istemi yönünden İhtiyati hacze konu alacağın davalı tarafından yargılama sırasında ödenmiş olması nedeni ile itirazın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına
İhtiyati Haciz isteyen tarafın başvuru tarihindeki haklılık durumuna göre ihtiyati haciz isteyen tarafın bu başvuruyu yapmakta haklı olmadığı anlaşılmakla ihtiyati haciz isteyen tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı vekili tarafından peşin ödenen istinaf karar harcının talep halinde yatırana iadesine,
5-Davalı tarafından yapılan tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 205,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-Aleyhine ihtiyati haciz istenen davalının yargılama sırasında kendisini bir vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 3.000,00 TL vekalet ücretinin ihtiyati haciz talep eden davacıdan alınarak, davalı sigorta şirketine verilmesine,
8-Dairemizin kesin olan bu kararın tebliğ ve ihtiyati hacizin kaldırılmasına dair işlemlerinin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı 362. maddesi (1-f) bendi gereğince KESİN olmak üzere gününde OY BİRLİĞİ ile karar verildi.21.09.2023

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır