Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/849 E. 2022/1050 K. 20.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/849 – 2022/1050
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/849
KARAR NO : 2022/1050

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACILAR : 1- …
2- …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 20/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29.12.2021 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili 13.03.2020 tarihli dava dilekçesinde, 17.02.2019 tarihinde, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkillerinin oğlu olan …’ın vefat ettiğini, olay nedeniyle Mersin 19.Asliye Ceza Mahkemesi … E. sayılı dosyasından açılan ceza davasının halen devam ettiğini, müteveffanın inşaat işleri ile uğraşan ailesinin iş yerlerinde bekçilik gibi işler yaptığını ve hafif derecede mental reterdasyon nedeniyle günlük yaşam becerilerine sahip olmasına rağmen akademik eğitim alamadığını bu nedenle de hiç evlenmediğini, yaşasa idi evlenip çocuk sahibi olamayacağını,sigorta şirketi tarafından 23.614,00-TL ödeme yapıldığın,her bir davacı için kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 250,00-şer TL maddi tazminat taleplerinin olduğunu beyan, talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Meydana gelen kaza nedeniyle 17.12.2019 tarihinde davacı …için 11.243,99-TL, … için 12.369,93-TL ödeme yapıldığını, ödeme tarihi itibariyle hesap yapılarak ödemenin tazminatları karşılayıp karşılamadığının tespit edilmesi gerektiğini, müteveffanın 48 yaşında ve bekar olduğunu, ileride evlenerek çocuk sahibi olacağının da dikkate alınarak hesap yapılması gerektiğini, müteveffanın engeli var ise buna dair Mahkeme kararı ya da engelli raporunun ibraz edilmesi gerektiğini, SGK’dan rücuya tabi bir ödeme olup olmadığının sorulması gerektiğini, temerrüt tarihinin sigortaya başvurudan 8 iş günü sonra olabileceğini, kazadan itibaren faiz talep edilemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddi gerektiğini beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı … için 53.978,56 TL tazminatın 17/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı …için 40.691,56 TL tazminatın 17/12/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili; Davacıların oğlu olan müteveffanın kaza tarihi itibarıyla 48 yaşında olduğunu, bekar ve çocuğunun bulunmadığını, yerleşik içtihatlarla geliştirilen aktüerya ilkeleri gereği, bekar birinin ölümü nedeniyle yapılacak tazminat hesaplamasında , ileride evleneceği ve 2 çocuğu ihtilamiline göre davacı anne ve baba için pay ayrılarak hesaplama yapılması gerektiğini, müteveffa kaza tarihi itibarıyla 48 yaşında olduğunu, fakat erkek olması nedeniyle evlendiğinde çocuklarının olabileceği varsayımının kabul edilmesi gerektiğini, hükme esas 03.11.2021 tarihli hesap raporunda müteveffanın hiç evlenmeyecek ve çocuk sahibi olmayacağı kabul edilerek, gelirinin tümüyle anne ve babasına destek olacağı kabul edilerek, Yargıtay içtihatlarıyla geliştirilen aktüerya ilkelerine aykırı olarak düzenlendiğini, yeni alınacak hesap raporunun TRH-2010 yaşam tablosu, %1,8 teknik faiz kullanılarak her bir davacı için destekten yoksun kalma tazminat hesaplaması yapılmasına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 53/3 ve 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan destekten yoksun kalmasından doğan maddi tazminat davasıdır.
Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 29.12.2021 günlü karar ile davanın tam kabulüne karar verilmiş, bu karardan sonra davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş olup Dairemizdeki esası almakla davacılar vekilinin 27.04.2022 tarihli dilekçesi ile davadan feragat edildiği ve davalı vekilinin 16.05.2022 tarihli dilekçesi ile istinaf başvurusundan feragat edildiği ve davadan feragat nedeniyle yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığının bildirildiği ve feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür. Davacılar vekilinin incelenen vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu saptanmıştır.
HMK’nın 310. Maddesinde feragat veya kabul hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa … İlk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda karar verileceği; 311. maddede ise feragatin kesin hükmün gibi sonuç doğuracağı açıklanmıştır.

Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. İstinaf edilen karar, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür. Davacılar tarafından açılan tazminat davasında davacılar vekilinin hükümden sonra vekaletnamedeki feragat yetkisini kullanmak sureti ile 27.04.2022 günlü dilekçesi ile davadan feragat ettiği anlaşılmakla davacılar tarafından açılan davanın feragat sebebi ile reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle davadan feragat dilekçesi dikkate alınarak, davanın feragat nedeniyle reddine, davalı tarafın istinaf kanun yolu başvurusunun, bu yönüyle kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29.12.2021 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
3-Davalı tarafın vekalet ücreti talebi olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-a)Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 54,40 TL harç ile ve 321,64 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 376,04‬ TL harcın mahsubu ile fazla yatan 295,34‬ TL harcın kararın kesinleşmesinden sonra ve talep halinde davacıya iadesine,
b)İlk derece mahkemesince 29.12.2021 günlü karar ile davalıdan tahsiline karar verilen harcın davalıdan tahsil edilmemiş olması ve fakat harç tahsil müzekkeresi çıkartılmış olması halinde söz konusu harç tahsil müzekkeresinin tahsil edilmeksizin iadesinin ilk derece mahkemesince istenilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacının üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,
İstinaf giderleri açısından;
7-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
8-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
9-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.20.05.2022

… … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … … İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.