Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/772 E. 2023/2510 K. 26.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/772 – 2023/2510
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/772
KARAR NO : 2023/2510

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 08/12/2021
NUMARASI : 2020/… Esas, 2021/… 20 Karar

DAVACI :…
VEKİLİ : Av. … UETS
DAVALI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. … UETS
İHBAR OLUNAN : …

DAVA :Destekten Yoksun Kalma Tazminatı

KARAR TARİHİ : 26/12/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 26/12/2023

….Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/12/2021 tarih ve 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14.12.2012 tarihinde … plakalı araç ile … plakalı araçların çarpışması sonucu iki taraflı trafik kazası meydana geldiği, meydana gelen trafik kazası sonucu …’nın vefat ettiği, meydana gelen trafik kazasını araştırmak için … Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 2012/… soruşturma numarası ile yürütülen soruşturmada kusur tespiti için dosya Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderildiği ve 22.03.2012 tarihli rapor ile …’nın %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, YHGK 2017/17-1089E.2019/294K. Sayılı sayılı kararı ile destekten yoksun kalanların 3.kişi sıfatında olması nedeniyle teminat ödemesi yapılması gerektiğinin kararlaştırıldığı, buna dayanarak kazaya karışan … plakalı aracın kazanın meydana geldiği tarihteki ZMMS’nin … Sigorta A.Ş. tarafından yapıldığının tespit edildiği ve tazminat ödemesi için yapmış oldukları başvuruda tazminat ödemesi yapılmayacağının taraflarına 10.01.202 tarihli cevabi yazı ile bildirildiği, bu nedenlerle öncelikle davanın kabulü ile, 10,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 14.12.2012 tarihinde müvekkili sigorta şirketinin …/0 nolu karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile … adına sigortaladığı … plakalı araç ile …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araç arasında çift taraflı, ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, huzurdaki davanın “belirsiz alacak” nevinde ikame edilmesinin usul hukuku kurallarına aykırı olduğu, müvekkili şirketin tahkim kuruluna başvuru neticesinde davacı tarafa 55.505,33 TL ödemede bulunduğu, bu ödemeyi belgeleyen mahsup fişini mahkemeye sundukları, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün kusursu olduğu, zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur ve sorumluluğun ispatı ilk mümkün olduğu, dosya kapsamında kazanın oluşunda tarafların kusurluluk durumlarını gösteren herhangi bir belge bulunmadığı, kusur oranlarının saptanması için Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nden rapor alınmasının gerektiği, talep edilen tazminatı kabul etmedikleri, davacıların destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkına sahip olmadıkları, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, açılan davanın kabulü ile, 138.753,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 10/01/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; bilirkişi raporunda babanın tazminat miktarı fazla hesaplandığından müvekkilinin hak kaybına uğradığını, kararın bu nedenle kaldırılması gerektiğini belirtmiştir.
Karara karşı davalı vekili; davacıların zararının müvekkil şirket tarafından ödeme yapılmak suretiyle karşılandığını, dava konusu kazaya ilişkin olarak dava tarihi öncesinde davacı tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna başvuru yapılarak 2015/… numaralı dosyanın ikame edilmiş olup Sigorta Tahkim Komisyonunca yapılan yargılama neticesinde müvekkili şirketin davacıya tazminat ödemesine hükmedildiğini, yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda yapılan tazminat hesabının hatalı olduğunu, yerel mahkemece müvekkili şirket aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 53/3, 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, destekten yoksun kalınmasına ilişkin maddi tazminat davasıdır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar taraf vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın kesin hükmü düzenleyen 303. maddesinde (1086 sayılı HUMK 237. md) “(1) Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir…” hükmüne yer verilmiştir. Yine aynı kanuna göre kesin hüküm itirazı dava şartlarından olup 6100 sayılı HMK’nın 115. maddesi gereği dava şartının her zaman ileri sürülmesi mümkündür.
Dava konusu uyuşmazlığın daha önce bir kesin hüküm ile çözümlenmemiş olması dava şartıdır. Aynı konuda, aynı taraflar arasında, aynı dava sebebine dayanarak daha önce dava açılmış ve verilen hüküm kesinleşmiş ise, artık o dava konusu hakkında kesin hüküm vardır. Aynı dava (uyuşmazlık), yeni bir dava konusu yapılamaz; yapılırsa, mahkemenin kesin hükmün varlığını kendiliğinden gözeterek, davayı esasa girmeden (usulden) reddetmesi gerekir.
Davalı sigorta şirketi vekili sunmuş olduğu istinaf başvuru dilekçesinde; dava konusu kazaya ilişkin olarak dava tarihi öncesinde davacı tarafından sigorta tahkim komisyonuna başvuru yapılarak, 2015/… numaralı dosya ikame edildiğini Sigorta Tahkim Komisyonunca yapılan yargılama neticesinde müvekkil şirketin davacıya tazminat ödemesine karar verildiğini, bu karara istinaden başvurucu vekilince yasal takip başlatıldığını … icra dairesi 2016/… Esas numaralı dosyasında başlatılan takip dosyasına müvekkil şirket tarafından 55.505,33-TL ödeme yapıldığını bu şekilde dosyanın kapatıldığını ödeme ili tüm sorumluğun son bulduğunu belirterek ödemeye ilişkin banka havale dekontu dosya arasına konulmuştur.
Şu halde yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gereken dava şartlarından olan kesin hüküm itirazının değerlendirilebilmesi bakımından 2015/… sayılı Tahkim Kararı dosyasının suretinin tahkim komisyonu müdürlüğünden celbi ile anılan dosyanın iş bu dosya yönünden kesin hüküm olup olmadığının değerlendirilmesi ve ayrıca söz konusu dosyanın iş bu dosya için kesin hüküm teşkil etmediği kanısına varılması halinde ise bu dosyadan verilen kabul kararının infaz edilip edilmediğinin … .İcra Dairesinin 2016/… Esas sayılı dosyasından sorulması ve en nihayetinde söz icra dosyasında yapılan ödemenin tarihi dikkate alınarak işbu eldeki dosyada hükmolunacak olan meddi tazminat zararından mahsubu gerekip gerekmediği tespit edilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği halde ile Mahkemece tahkim dosyasının ve takip dosyasının istenmediği, kesin hükmün ve ödemenin bulunup bulunmadığının araştırılmadan karar verilmiş olması hatalı bulunmuştur. Bu nedenle davacı vekilinin bu aşamada istinaf sebepleri incelenmeksizin davalı vekilinin istinaf talebinin kabulüne karar verilerek ilk derece mahkemesi kararın kaldırılması gerekmiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince sigorta tahkim dosyasının ve takip dosyası getirtilmeden, kesin hükmün ve ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılmadan karar verildiği anlaşılmakla, bu nedenle HMK’ nın 353/1-a-6. bendine göre davanın esasıyla ilgili olarak gereken delillerin toplanmadığı anlaşıldığından açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmeden, davalı vekilinin istinaf taleplerinin, HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kabulüyle kararın kaldırılarak dosyanın mahalline gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmeksizin davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1.a-6. maddesi gereğince KABULÜ İLE,
…. Asliye Ticaret Mahkemesinin 08/12/2021 tarih ve 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Yukarıda belirtilen sebeplerle eksiklikler tamamlanarak davanın yeniden görülüp karar verilmesi için dosyanın yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Taraflar tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4-Taraflar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından kurulacak esasa ilişkin hükümde dikkate alınmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 359/3. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,
7-Talep halinde inceleme konusu kararın icrasının geri bırakılması için İİK’nın 36/1 maddesi gereğince, varsa, istinaf eden tarafça yatırılan nakit teminatların veya sunulan banka teminat mektuplarının dosya kapsamı ve kararın niteliğine göre İİK’nın 36/5.fıkrası gereğince yatıran/ sunan tarafa İADESİNE,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.26/12/2023

Başkan Üye Üye Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.