Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/362 E. 2023/2255 K. 28.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/362 – 2023/1980
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/362
KARAR NO : 2023/2255

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/11/2021
NUMARASI : … Esas, … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … … –
VEKİLİ : Av…
İSTİNAF EDEN DAVALI : 1- … ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av…
DAVALI : 2- … SİGORTA A.Ş –
VEKİLİ : Av…
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 31/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/10/2023

Adana 2.Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/11/2021 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/02/2017 tarihinde sürücü … … … idaresindeki … plakalı motosiklet ile seyir halinde iken direksiyon hakimiyetini kaybederek devrilmesi sonucunda sürücünün ve araçta yolcu konumunda … …’in sol şeride düşmesi ve sol şeritte seyreden sürücü … … idaresindeki … plakalı aracın … …’e çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında … …’in yaralandığını, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş., … plakalı aracın davalı … Sigorta A.Ş. Tarafından sigortalı olduğunu, dava dışı … …’in davalıların sorumluğu olduğu iş bu zararının 150.000,00 TL’lik kısmını 20/05/2017 tarihinde davacı … …’a temlik ettiğini, temlik alan vekili olarak davalı sigorta şirketlerine … …’in alacağından 150.000,00 TL ‘lik kısmının ödenmesi için 03/12/2018 tarihinde talepte bulunduklarını ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere kalıcı ve geçici iş göremezlikten kaynaklanan 100,00 TL tazminatın tüm davalılardan temerrüde düştükleri tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
Davacı vekili 08/10/2021 tarihli talep artırım dilekçesinde; 50,00 TL olan geçici iş göremezlik tazminat taleplerini 12.636,54 TL ‘ye, 50,00 TL olan kalıcı iş göremezlik tazminat taleplerini ise 63.050,70 TL ‘ye yükselttiklerini beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle;… plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 02/06/2016-2017 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalısının kusuru ile sınırlı olduğunu, tarafların kusur oranlarının ve dava dışı … …’in maluliyetinin tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, davacı yanın faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu, dava dışı … …’in gerekli emniyet tedbirlerini alıp almadığının tespiti ile müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 04/11/2016-2017 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalısının kusur oranı ile sınırlı olduğunu, tarafların kusur oranlarının ve dava dışı … …’in maluliyetinin tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, dava dışı … …’in gerekli emniyet tedbirlerini alıp almadığının tespiti ile müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacı yanın faiz talebinin hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davalı … Anonim Türk Sigorta şirketi yönünden davanın kısmen kabulü ile; 12.636,54 TL geçici 63.050,70 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 75.687,24 TL tazminattan %20 hatır taşıması indirimi yapılarak kalan 60.549,79 TL tazminatın 02/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin taleplerin reddine, davalı … Sigorta yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; Avukatlık Kanunu 13.madde 4.fıkrasına göre maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin bu tarifenini ikinci kısmının ikinci bölümüne göre hükmolunacağının belirtildiğini, davalı … Sigorta A.Ş’ye karşı açılan maddi tazminat davasının tümden ret edildiğine göre maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken nispi ücrete göre hükmedilmesinin hatalı olduğunu, davada davalı … Sigorta A.Ş.’nin cevap dilekçesinde hatır taşınması defini ileri sürmediğini, davalı tarafça ileri sürülmeyen bu hususla ilgili resen hatır taşıması indirimi yapılmasının hatalı olduğunu, kabule göre de hatır taşıması indirimi yapılması halinde indirim nedeniyle davalı yararına ücrete hükmedilemez denildiğini, bu nedenle bu davalı yararına hiçbir ücrete hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Karara karşı davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili; yeterli ödeme nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, temliğe ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, hak sahibinin alacağını temlik ettiği diğer kişi olan … …’ün temliknamesinin hiçbir surette değerlendirilmediğini, temlik yasağı olmasına rağmen mahkemece temlik alan lehine olacak şekilde hüküm kurulduğunu, sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığını, müterafik kusur indirimi taleplerinin reddinin hukuka aykırı olduğunu, hükme esas alınan maluliyet raporunun hukuka aykırı olduğunu, TRH yaşam tablosu ve %1,8 teknik faiz kullanılarak hesaplama yapılması gerektiğini, müvekkili şirketin geçici bakıcı gideri, tedavi gideri ve geçici iş göremezlik teminatının her ne ad ve kalemde olursa olsun sona erdiğini, SGK tarafından hak sahibine ödenmesi muhtemel tazminatlara ilişkin itirazlarının dikkate alınmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu açılan geçici ve kalıcı iş göremezlik talebine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup karar davacı vekili ile davalı … Anonim Türk Sigorta A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı vekilinin istinaf talepleri yönünden yapılan incelemede:
Dosya içerisindeki bulunan alacağın devri sözleşmesi ile zarar gören … …, iş bu kazadan kaynaklı alacağının tamamını 150.000,00 TL bedel ile davacı … …’a devretmiştir.
Temliknamenin 20.05.2017 tarihi oluşu ve temlikname tarafları dikkate alındığında, Sigortacılık Kanunu’na 22.07.2020 gün ve 7251 sayılı kanunla eklenen ek madde 6. maddeye göre ”(1) Bu kanun uyarınca sigortacılık yapan kurum veya kuruluşlardan ya da Hesap’tan talep edilecek tazminat alacağı ancak; ….
(2) Tazminat alacağı, sadece hak sahibine veya avukatına ödenir ve birinci fıkrada belirtilen kişiler de dâhil olmak üzere hiç kimseye devredilemez…” amir hükmü karşısında söz konusu uyuşmazlıkta temlikin yasa öncesinde olduğundan uygulanma yeri olmadığı anlaşılmaktadır.
Yine,, 20.05.2017 tarihinde … …’a alacağın devrinden sonra zarar gören … …’in 04.08.2017 tarihli temlikname ile … …’in tazminat alacağının tamamını … …’e devrettiği devrettiği, ilk temlikin noterden yapılan temlikname ile davacıya yapıldığı anlaşılmakla, davacının alacağı talep dava takip hakkı bulunduğu anlaşılmakla davacının aktif husumetinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Kusura yönelik yapılan istinaf incelemesinde:
Dosya arasında mevcut kaza tespit tutanağında davacının yolcu olarak bulunduğu motosiklet sürücüsü … … …’ın virajlara yaklaşırken aracının hızını azaltmama maddesini ihlalden kusurlu olduğu, davacıya çarpan diğer sürücü … …’ın önünde seyreden araçları yeterli ve güvenli şekilde takip etmemek maddesini ihlalden kusurlu olduklarının bildirildiği, ceza dosyasından alınan bilirkişi raporunda motosiklet sürücüsü … … …’ın dönemeçlere girerken ve dönemeçli yollarda ilerlerken araç hızını azaltmamak kuralını ihlalden kusurlu olduğu, … …’ın ise öndeki aracı güvenli ve yeterli bir mesafeden takip etme kuralını ihlalden kusurlu olduğu bildirilmiştir.
İşbu dosyada alınan makine mühendisi bilirkişi raporunda ise davacının yolcu olarak bulunduğu motosiklet sürücü … … …’ın %100 oranında kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece aldırılan raporların dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu gibi ceza dosyasında alınan raporla da uyumlu olduğu, raporlar arasında çelişki olmadığı anlaşıldığından davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin vekilinin kusur oranın yanlış tespit edildiğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Müterafik kusur yönündeki istinaf sebebi yönünden yapılan incelemede:
Dosya kapsamından, davacının sunulan maluliyet ölçüsünü belirtir raporun incelenmesinde, rahatsızlığının bacak ve belinde olduğu, davacının yaralanması kask takılması zorunlu baş bölgesinden olmayıp bacak ve belden kaynaklandığı için müterafik kusur indirimi yapılmasını gerektirir bir durum yoktur. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 150/1-a bendi gereğince motosiklet sürücülerinin koruyucu kıyafet olarak kask takması mecburi iken yönetmelikte dizlik takılması gerektiğine ilişkin olarak herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu sebeple davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin istinaf sebebi yerinde değildir.
Maluliyet raporuna yönelik yapılan incelemede:
Bilindiği üzere Yargıtayın 4. ve 17. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamasına göre maluliyet oranları Adli Tıp Kurumu İhtisas dairesi ya da Üniversitelerin Adli Tıp Anabilim dalı başkanlığından oluşturulacak bilirkişi heyetinden kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan mevzuat yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Buna göre 01/06/2015 ile 20/02/2019 tarihleri arasındaki kazalar için 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporunun esas alınması gerekmektedir.
Davalı vekili hükme esas alınan maluliyet raporunun hatalı yönetmeliğe göre alındığını belirtmiş ise de, alınan 06.05.2021 tarihli ATK 2.İhtisas Kurulu raporunun “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” göre hazırlandığı ve maluliyet oranının %8 olduğunun bildirildiği, uygulanan yönetmeliğin kaza tarihi olan 20.02.2017 tarihinde yürürlükte olan yönetmeliğe uygun olduğu anlaşılmıştır. Davalı sigorta şirketi vekili tarafından maluliyeti etkileyecek başkaca delil, belge sunulmadan itiraz edilmiş olmakla, maluliyet oranın yanlış tespit edildiğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Hesap raporuna yönelik yapılan istinaf incelemesinde:
Anayasa Mahkemesinin 2019/40-2020/40 E.K sayılı 17/07/2020 günlü kararı sonrasında Yargıtay 17. Hukuk ve sonrasında Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin istikrarlı kararlarında (örneğin 17/06/2021 gün ve 2021/9757 Esas ve 2021/3262 karar sayılı kararları, 2021/3173 Esas ve 2944 Karar sayılı kararları) davacının gerçek zararının belirlenmesi noktasında davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin TRH 2010 Yaşam Tablosu’na göre belirlenerek ve prograsif rant tekniği kullanılmak suretiyle tazminat miktarının hesaplanması gerektiğine işaret edilmiştir. Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda mahkemesince hükme esas alınan hesap raporunda TRH 2010 yaşam tablosu ve prograssif rant yöntemi kullanılmak sureti ile davacının zararının belirlendiği, raporun bu yönüyle hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşıldığından davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Ancak yapılan ödeme tarihi itibarı ile zararın karşılanıp karşılanmadığının tespiti için Dairemizce ödeme tarihindeki verilere göre yeniden rapor alınmıştır. Buna göre bilirkişice düzenlenen 10.11.2023 tarihli raporda, davalı … Sigorta tarafından davacıya 02.04.2018 tarihinde yapılan 43.400,00 TL ödemenin denetlenmesi amacıyla ödeme tarihi olan 02.04.2018 tarihli ücret verileri baz alınarak yapılan hesaplama sonucunda geçici iş göremezlik tazminat tutarının 12.636,54 TL olduğu, sürekli iş göremezlik tazminatının 69.506,31 TL olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Buna göre davacı zararının toplam 82.152,85 TL olduğu, sigorta şirketince yapılan 43.400,00 ödemenin davacının zararını karşılamadı anlaşıldığından bu yöndeki istinaf yerinde görülmemiştir.

Davacı vekilinin istinaf sebeplerine yönelik yapılan istinaf incelemesinde:
Davacı ile yolcu olarak bulunduğu motosikletin sürücüsünün arkadaş oldukları dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Davalı cevap dilekçesi ile hatır taşıması iddiasını ileri sürmüştür. Bu nedenle indirim yapılması yerindedir. Davacı lehine hesaplanan tazminattan, hatır taşıması indirimi nedeniyle mahkeme tarafından belirlenen tazminat tutarları hüküm altına alınırken, davanın kısmen reddine karar verildiğinden, davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Oysa, yasal düzenlemeler gereği, TBK’nun 51. ve 52. maddelerinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen reddedilmesi halinde, indirimden dolayı reddedilen kısım için davalılar yararına vekalet ücreti takdir edilemeyeceği ve yargılama giderleri yönünden taraflar arasında paylaştırmaya gidilemeyeceğinin göz önüne alınması gerekirken, davalılar yararına hakkaniyet indiriminden dolayı reddedilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. (Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/1094 E, 2018/6778; 2015/16486 E, 2018/10815 sayılı kararı)
Yine … Sigorta yönünden davanın tümden reddine karar verilmiş ve nispi vekalet ücretine hükmedilmiş ise de, Avukatlık Kanunu 13. madde 4.fıkrasına göre maddi tazminat istemli davaların tamamının reddi durumunda avukatlık ücretinin bu tarifenini ikinci kısmının ikinci bölümüne göre maktu vekalet ücretine hükmolunması gerekirken nispi vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olmuştur. Bu nedenle davacı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
Tüm bu anlatılanlar ışığında, mahkemece müterafik kusur indiriminden dolayı reddedilen kısım için davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmeden ve davalı … Sigorta şirketi lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi gerektiğinden davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin istinaf taleplerinin reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile kararın yeniden hüküm kurulması için HMK’nın 353/1-b/2. maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABUL – KISMEN REDDİ ile,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/11/2021 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
3-Davalı … Anonim Türk Sigorta şirketi yönünden davanın KISMEN KABULÜ İLE;
-12.636,54 TL geçici 63.050,70 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 75.687,24 TL tazminattan %20 hatır taşıması indirimi yapılarak kalan 60.549,79 TL tazminatın 02/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin taleplerin reddine,
4-Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden davanın REDDİNE,
5-Karar ve ilam harcı olarak hesaplanan 4.136,15 TL harçtan peşin alınan 294,90 TL harcın mahsubu ile kalan 3.841,25 TL harcın davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketinden alınarak hazineye irat kaydına,
-Davacının peşin olarak ödediği 294,90 TL harcın davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketinden alınarak davacıya ödenmesine,
6-AAÜT gereğince hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş. ‘ne ödenmesine,
7-AAÜT gereğince davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 8.671,47 TL vekalet ücretinin davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketinden alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacının yapmış olduğu 2.337,95 TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 2.150,00 TL’sinin davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi’nden alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,
İstinaf giderleri açısından;
10-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
11-Harçlar Kanunu gereğince davalı … Anonim Türk Sigorta A.Ş.’den alınması gereken 4.136,16 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 1.035,00 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 3.101,16 TL harcın bu davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
12-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
13-Davacı tarafından yapılan 33,00 TL istinaf yargılama ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
14-Davalı … Anonim Türk Sigorta A.Ş tarafından yapılan 1.610,60 TL yargılama gideri ücretinin üzerinde bırakılmasına,
15-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından (60.549,79 TL) miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.28/11/2023

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.