Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2865 E. 2023/1719 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2865 – 2023/1719
T.C.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2865
KARAR NO : 2023/1719

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … … (…)
ÜYE : … … (…)
ÜYE : … … (…)
KATİP : … … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/… Esas, 2021/… Karar
DAVACI :… ….
VEKİLLERİ : Av….
Av. … – … Mahallesi …Caddesi …Plaza K:… D:.. ../ …
DAVALILAR : 1- … SİGORTA A.Ş GENEL MÜDÜRLÜĞÜ – …
VEKİLİ : Av….
: 2-…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
KARAR TARİHİ : 05/10/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 14/12/2021 tarih ve 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla; HMK’nın 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ.
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … … … 22/08/2015 tarihinde kendi sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile yolculuk ederken … Taşımacılık Tic. Pazarlama Ltd. Şti.’nde tır şoförü olarak çalışan … … sevk ve idaresindeki … plakalı çekici ve ona bağlı … plakalı dorsenin yan kısımlarına çarpması neticesinde çift taraflı yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, şoför … … kazada kusurlu olduğunu, kaza neticesinde müvekkilinin hayati tehlikesi mevcut şekilde yaralandığını, babasının refakatçi kaldığını, müvekkilinin 2 ay raporlu kaldığını, müvekkilinin kaza yaptığında dekorasyon işinde sigortasız olarak çalıştığını, çalışmadığı günler içerisinde kazanç kaybı olduğunu, kaza nedeniyle çalışamadığını beyan ederek fazlaya ilişkin tüm talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla; 1.000,00 TL maddi ve 70.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun tebliğ edilmiş, davalı … … cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara katılmamış olduğu görülmüştür.
CEVAP: Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili sigorta sigorta şirketi ile uzlaştığını, bu nedenle müvekkili şirketten herhangi bir tazminat talebinde bulunamayacağını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kaza esnasına kask takmadığının tespiti halinde müterafik kusur oranının belirlenmesi gerektiğini, davacının maluliyet oranının adli tıp kurumunda tespiti gerektiğini, manevi tazminat taleplerinin ise poliçe teminatı dışında olduğunu, müvekkili şirketten ise olay tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini, dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olduklarını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı … Taşımacılık Tic.ve Paz Ltd Şti Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı … … adresinin … olduğunu, sigorta şirketinin ise adresinin … olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, … mahkemelerinin yetkili olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu kazanın oluşumunda araç sahibi olarak sorumlu tutulduklarını, kazanın oluşumunda herhangi bir etkisi olmadığını, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, sigorta şirketinin zararı giderdiğini, kazada davacının % 100 kusurlu olduğunu, müvekkili şirkete ait araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan … tarih, … sayıla rapor ve … ATK 2. İhtisas Kurulundan alınan … tarih … esas sayılı rapor dikkate alınarak davanın reddine karar verilmiş olduğunu, bilirkişi raporlarına karşı sunmuş oldukları itiraz dilekçelerindeki hususlar dikkate alınmadan karar verildiğini, müvekkili davacıya %0 oranında maluliyet verilmiş olmasının yasaya aykırı olduğunu, kaza sonrasında müvekkilinin yapılan tetkiklerinde, ”trafik kazası nedeniyle gelen hastanın genel durumu orta, bilinç açık, koopere, oryante olduğu, Fizik Muayenede göğüste ağrı mevcut olduğu, pnömotoraks olarak değerlendirildiği, göğüs tüpü takıldığı, ileri tetkik ve tedavi için sevk edildiği..”nin belirtildiği, davacı müvekkilinin pnömotoraks olduğu ve göğüs tüpü takıldığı belirtildiğini, davacı müvekkilinin kaza sonrasında akciğerinde yer alan hasar nedeniyle halen sorunlarının devam etmekte olduğunu, davacı müvekkilinin iyileşme sürecinin üç ay olarak belirlenmesinin hatalı olduğunu, kesin işgöremezlik süresinin kişinin tedavi ve takibini yapan hekimler (sağlık kuruluşu) tarafından düzenlenmiş istirahat veya çalışabilir raporu ile belirlenebileceğini, olay anında tutulan kaza tespit tutanağında yer alan davalı tarafın kusurunun da yerinde görülmeden kusursuz olarak belirtilmiş olduğunu, söz konusu raporda davalı tarafın da bu rapor ile birlikte kusursuz bulunmasının hakkaniyete aykırı olduğunu, bu husustaki yeni rapor taleplerinin reddedilmiş olduğunu, mahkemece kaza tespit tutanağı ve kazayı gören tanıkların beyanlarının da kararın esasında değerlendirilmemiş olduğunu, müvekkilinin işbu kaza sebebiyle maddi ve manevi olarak ciddi sıkıntılar çekmiş olup maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddedilerek davalı sigorta şirketine vekalet ücreti çıkması müvekkilinin mağduriyetini daha da arttırmış olduğunu belirterek mahkemece verilen kararın bozulmasına ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3, 55, 56. maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi ve manevi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacı vekili istinaf etmiştir.
İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak ve re’sen kamu düzenine aykırı hususların olup olmadığı gözetilerek yapılmıştır.
Davacı vekili tarafından işleten, sigorta şirketi ile haksız fiil faili şoför hakkında İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinde maddi ve manevi tazminat davası açılmış olup, dava mahkemenin 2018/… Esasına kaydedilmiştir. 2018/… Esas sayılı dosyada yapılan yargılamada; ilk derece mahkemesi … tarihli ikinci celsede davalılardan … Taş. Ltd. Şti bakımından davanın tefriki ile mahkemenin sıralı esasına kaydedilmesine karar vermiş olup, adı geçen davalı bakımından dava İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… Esasına kaydedilmiştir. 2019/… Esas sayılı dosyada yapılan yargılama ile … tarihli, 2019/… Karar sayılı karar ilk derece mahkemesince davanın yetki yönünden usulden reddine, karar kesinleştiğinde yasal süresi içerisinde talep halinde dosyanın yetkili … Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olup, kararın istinaf edilmeksizin kesinleşmesi ve süresindeki talep üzerine, dosya … 1. Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş ve mahkemenin 2020/… Esasına kaydedilerek yeniden yargılamaya başlanmıştır.
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi sigorta şirketi ile şoför … … hakkındaki davada yargılamaya 2018/… Esas sayılı dosyadan devam etmiş, tarafların bildirdikleri delilleri toplamış, talimat mahkemesi aracılığıyla tanıkların ifadeleri almış, … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından … tarihli … sayılı kusur raporunu dosyaya kazandırmıştır. Mezkur raporda davacı sürücü %100 oranında kusurlu bulunmuş, davalı taşıma şirketinin sürücüsü … …’a herhangi bir kusur atfedilmemiştir. Mahkemece raporun hüküm kurmaya elverişli ve denetime açık olduğu benimsenerek davanın reddine karar verilmiştir.
Dairemizin 2021/… Esas sayılı dosyasında yapılan istinaf incelemesi kapsamına göre; aynı kaza sebebiyle davalı olup, yukarıda da belirtildiği üzere hakkında tefrik kararı verilen … Taş. Ltd. Şti aleyhine yetkili … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2020/… Esas sayılı dosyada yapılan yargılamada; işbu dosyada hükme esas alınan … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının 19/02/2020 tarihli, … sayılı kusur raporuna davacı vekili tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi talimat mahkemesi aracılığı ile kaza tespit tutanağı ile ATK kusur raporu arasındaki çelişkinin giderilmesine yönelik olarak Karayolları eski Fen Heyetinden oluşturulacak bilirkişi kurulundan rapor alınmasına karar vermiş olup, talimat mahkemesi aracılığıyla alınan 19/04/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunda dava dışı sürücü …’e kusur atfedilmemiş, davacı … … … olayda tamamen kusurlu olduğunun mütalaa edildiği anlaşılmıştır.
6100 sayılı Kanunun 266.maddesi uyarınca çözümü hukuk dışında özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde talep üzerine veya kendiliğinden hakimin bilirkişinin oy ve görüşüne başvurabileceği düzenlenmiştir.
Mahkemece … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan … tarihli,… sayılı kusur raporu dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu gibi olduğu gibi, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde 2020/… Esas sayılı dosyada yapılan yargılamada; işbu dosyada hükme esas alınan … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığının … tarihli, … sayılı kusur raporuna davacı vekili tarafından süresinde itiraz edilmesi üzerine, talimat mahkemesi aracılığı ile kaza tespit tutanağı ile ATK kusur raporu arasındaki çelişkinin giderilmesine yönelik olarak Karayolları eski Fen Heyetinden oluşturulan bilirkişi kurulundan alınan … tarihli bilirkişi kurulu raporunda dava dışı sürücü …’e kusur atfedilmeyip, davacı … … … olayda tamamen kusurlu olduğunun mütalaa edildiği anlaşılmakla; … Adli Tıp Grup Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığından alınan … tarihli … sayılı kusur raporunun hükme esas alınmasında usul ve esas bakımından hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin kusura ve eksik incelemeye yönelik istinaf itirazları yerinde görülmemiştir.
Haksız fiil failinin sorumluluğu için bir miktar da olsa kusurunun varlığının önşart olduğu, sürücünün, işletenin ve sigortacının sorumluluğu için aracın bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına kusurla sebep olması gerektiği, davaya sebep kazada ise sürücü … … kusuru bulunmadığından (zarara sebep eylemin davacının kusurundan kaynaklandığından) zarardan davalılar sorumlu olmayacaktır.
Mahkemece de tüm bu nedenlerle davalı sigortacı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılan aracın sürücüsünün kusursuz olarak karıştığı kazada davacının yaralanmasından ötürü oluşan zarardan, sürücünün kusursuz olması sebebiyle davanın reddine karar verilmiş olup, mahkemece yapılan tespitler dosya kapsamına, usul ve yasaya uygundur. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf itirazlarına Dairemizce itibar edilmemiştir.
İlk derece mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerel mahkemece davanın reddine verilmiş olmasında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 269,85 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 80,70-TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 189,15‬ TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361.maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren … Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesine yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk derece Mahkemesine verilebilecek bir dilekçe ile Yargıtay İlgili Hukuk dairesinde nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 05/10/2023

… … … … … … … …
Başkan … Üye … Üye … Katip …