Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2727 E. 2022/2261 K. 22.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2727 – 2022/2261
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2727
KARAR NO : 2022/2261

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2016/… Esas, 2018/… Karar

DAVACILAR : 1- …
2- …
3-…
VEKİLİ : Av…
DAVALI : … … … Sigorta Şirketi …
VEKİLİ : Av….
DAVA : Tazminat (Özel Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 22/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :…

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 04/04/2018 tarih ve 2016/… Esas, 2018/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/01/2016 tarihinde … plakalı çekici ve buna bağlı … plakalı yarı römorkun tek taraflı trafik kazası sonucunda müvekkilleri davacıların murisin … …’nin olay yerinde vefat ettiğini, olay mahallinde trafik polisleri ekiplerince 19/01/2016 tarihli kaza tespit tutanağının tutulduğunu, … plakalı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde karayolları zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olduğunu, muris … …’nin davacılardan … …’nin eşi, diğer davacıların babası olduğunu, bu kaza nedeniyle müvekkilleri davacıların büyük üzüntü çektiklerini, davacı …’in ev hanımı olduğunu, her hangi bir işte çalışmadığını, diğer davacıların küçük olduklarını, davacıların murisin maddi desteğinden yoksun kaldıklarını, davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin talep ve davaları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak müvekkilleri davacılara ödenmesine, cenaze masraf ve giderlerinin sigorta kapsamında davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
ISLAH; Davacılar vekili 14.12.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile destekten yoksun kalma tazminatını davacı … yönünden 215.719,63 TL, … yönünden 63.959,91 TL ve … Yönünden ise 30.320,46 TL olmak üzere toplamda 310.000,00 TL’ye ayrıca cenaze ve defin gideri talebi yönünden ise 4.500,00 TL’ye olmak üzere dava değerini toplamda 314.500,00 TL’ye ıslah etmiştir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; … plakalı araçın müvekkili davalı sigorta şirketi nezdinde 21/05/2015-201/05/2016 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin poliçedeki limit ve sigortaların kusuru ile sınırlı olduğunu, davacıların talebinin karayolları trafik kanunu hükümleri uyarınca poliçe kapsamında olmadığını, trafik sigortasının kazadan zarar gören üçüncü şahısları koruma altına aldığını, davacının işletenden talep hakkı bulunmadığından müvekkili davalı sigorta şirketinden her hangi bir talepte bulunabilmesinin mümkün olmadığını, kazaya ilişkin kusur tespitinin Adil Tıp kurumundan rapor alınması gerektiğini, hesaplama yapılırken mütaveffanın kazan durumunu gösterir resmi belgeler ile SGK tarafından davacılara rucuya tabi olarak ödenen meblağların dikkate alınması gerektiğini, davanın reddine karar verilmesine talep ettiği anlaşılmıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Davanın kabulü ile davacılardan … … 215.719,63 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 4.500,00 TL cenaze gideri, davacı … … 63.959,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacılardan … … … için 30.320,46 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden (poliçe limiti olan 290.000,00 TL’den sorumlu olmak üzere ) alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Yargıtay Genel Kurulunun 01/11/2017 tarihli yeni kararında işletenin sürücünün kendi kusuruyla ölümünden doğan tazminat taleplerinden sorumlu olmadığına, sürücünün kusurunun destekten yoksun kalanlara yansıtılacağına hükmettiğini, trafik sigortasının sorumluluk sigortası türü olduğunu, dava konusu somut olayda kişinin kendi kusuru ile vefatında destekten yoksun kalanlarına herhangi bir sorumluluğunu doğmadığını, doğmayan bir sorumluluğun teminat kapsamında olup olmadığının tartışmanın dahi abes olduğunu, sorumluluk sigortası türü olan Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Poliçesi tarafından karşılanmasının da söz konusu olmayacağını, yerel Mahkeme tarafından konu olay sebebiyle herhangi bir kusur raporu alınmadığını, her ne kadar kaza tek araçlı olarak meydana gelmişse de kazanın oluşumunda yol durumu, mücbir sebep gibi hususlar değerlendirilmeden salt müteveffanın kusurlu olduğundan bahisle hüküm kurulduğunu, ancak bu durumun hukukun temel ilke ve prensiplerine aykırılık teşkil ettiğini, bu nedenle eksik inceleme sonucu verilen yerel Mahkeme kararının kabulünün taraflarınca mümkün olmadığını, bu nedenlerle tehiri icra taleplerinin kabulü ile yerel Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan desteğin kusurlu olduğu olay sebebiyle, desteğin sürücüsü olduğu araç sigortacısına karşı açılan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince toplanan delillere göre; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı vekili davaya konu olaya emsal teşkil edecek 2017 tarihli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı olduğunu, bu nedenle zararın teminat kapsamı dışında kaldığını ileri sürerek kararı istinaf etmiştir.
Dairemizce, desteğin sürücüsü olduğu … plakalı araç ve buna bağlı … plaka römorku ile davalı şirkete ZMM sigorta poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, 19/01/2016 günü meydana gelen kazada, davacıların miras bırakanı … …’in asli kusurlu olduğu, murisin kusurunun davacılara yansıtılabileceği, bu sepele davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin süresinde temyiz başvuru dilekçesi üzerine dosya Yargıtay 17. Hukuk Dairesine gönderildiği, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2021/… Esas, 2021/… Karar sayılı bozma kararında ilk derece mahkemesince verilen davanın kabulü kararı yerinde olduğundan, Dairemiz tarafından davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru bulunmayarak, Dairemiz kararının bozulmasına karar verildiği görülmüştür.
Dairemizin 24.11.2021 tarihli duruşmasında verilen ara kararı ile Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.
Somut olayda, 19/01/2016 tarihinde gerçekleşen kaza neticesinde davacıların desteklerinin dosya içinde mevcut 16.05.2018 havale tarihli kusur raporuna göre % 100 oranında kusurlu olarak sebebiyet verdiği kaza sonucunda vefat ettiği, davalı … Sigorta A.Ş.’yi zorunlu mali sorumluluk sigortacısını hasım göstererek, destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat isteminde bulunmuştur. Davacıların üçüncü kişi konumunda olduğu hem mahkeme, hem de tarafların kabulünde olduğu gibi, işleten (veya sürücü) yakınlarının uğradıkları destek zararlarının trafik sigortacısının sorumluluğu kapsamı dışında kaldığına ilişkin kanunda ve buna bağlı olarak poliçede açık bir düzenleme bulunmadığı da yukarıda yapılan açıklamalardan anlaşılmaktadır. Davacıların uğradıkları zarara bağlı olarak talep ettikleri hak, salt miras yoluyla geçen bir hak olmayıp, bilimsel ve yargısal içtihatlarda kabul edildiği üzere destekten yoksun kalanın şahsında doğrudan doğruya doğan, asli ve bağımsız bir talep hakkıdır. Davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığı, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki desteğin kusurunun davacılara yansıtılamayacağı, dolayısıyla tam kusurlu olduğu kabulünde bile araç sürücüsü destek …’ın kusurunun, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceği, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve kaza tarihinde yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin ve dolayısıyla sürücünün üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğuna göre, davalı şirketi zararın tamamından sorumlu olacağı kanaatine varılmıştır.
Buna göre; davacı tarafça destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunulmuş ilk derece mahkemesince verilen kararda davanın kabulü ile davacılardan … … 215.719,63 TL destekten yoksun kalma tazminatı, 4.500,00 TL cenaze gideri, davacı … … 63.959,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının, davacılardan … … … için 30.320,46 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden (poliçe limiti olan 290.000,00 TL’den sorumlu olmak üzere) alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dairemizce davanın reddine karar verilmesi üzerine; daremizin kararı Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2018/… Esas, 2020/… Karar sayılı ilamı ile talebin teminat içinde olduğu gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Akabinde dairemizce; davacı … … için 215.719,63 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 4.500,00 TL cenaze giderinin, davacı … … için 63.959,91 TL destekten yoksun kalma tazminatının davacı … … … için 30.320,46 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiştir. Bu durumda; ilk derece mahkemesince verilen ilk hükme karşı davalı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine daremizce inceleme yapıldığı, davacı tarafın istinaf yoluna başvurmaması nedeniyle davalı tarafın 290.000,00 TL’den sorumlu olduğu belirlemesi davacı tarafın istinaf etmemesi ile davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiğinden davalı sigorta şirketi 290.000,00 TL ile sorumlu tutulması gerekirken toplam 314.500,00 TL tazminattan sorumlu tutulması doğru görülmemiş, davacı tarafın istinaf yoluna başvurmaması nedeniyle davalı tarafın 290.000,00 TL’den sorumlu olduğu belirlemesi, davacı tarafın istinaf etmemesi ile davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Buna göre, kabul edilen 290.000,00 TL poliçe limiti üzerinden yapılan (290.000,00/ 314.500,00) gareme hesabı sonucu; davacı … … için 198.893,49 TL, 4.419,00 TL cenaze giderinin, davacı … … için 58.971,03 TL destekten yoksun kalma tazminatının davacı … … … için 27.955,46 TL destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmesi gerekmiştir.
Söz konusu tazminat talepleri yönünden mahkemece yanılgı bir değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olmasının hatalı olduğu kanaatine varılmakla davalı tarafın istinaf kanun yolu başvurusunun, duruşma yapılmadan, bu yönüyle kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABULÜNE;
Dairemizin 14.07.2020 tarih, 2020/…-… Esas-karar sayılı ilamı ile İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/… – 2018/… Esas Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiş olup, dairemizin 14.07.2020 tarihli kararının Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 24.11.2021 tarih, 2021/… Esas, 2021/… Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla infaza esas olmak üzere yeniden hüküm kurulması gerektiği anlaşıldığından,
2-Davanın ıslah talebi doğrultusunda kısmen KABULÜ İLE;
– Davacı … … için 198.893,49 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 4.180,02 TL cenaze giderinin,
– Davacı … … için 58.971,03 TL destekten yoksun kalma tazminatının
– Davacı … … … için 27.955,46 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak DAVACILARA VERİLMESİNE,
-Fazlaya ilişkin kısmın REDDİNE,
Harç yönünden:
3-Harçlar Kanunu uyarınca 19.809,90 TL karar harcından dava açılırken peşin ve ıslah harcı olarak yatırılan toplamda 5.384,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 14.425,7‬0 TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
Yargılama giderleri yönünden:
4-Davacılar tarafından yapılan toplamda 5.413,4‬0 TL harç giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan toplamda 1.339,50 TL posta, tebligat, talimat dosya masraflarından oluşan yargılama giderinden kabul – red oranına göre hesaplanan 1.235,01 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacılara verilmesine, kalan kısmının davacıların üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,
Vekalet ücreti yönünden:
7-(İstinaf edenin sıfatı dikkate alınarak bu hususta yeniden hüküm kurulmayarak) Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdikleri anlaşıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari ücret tarifesine göre hesaplanan 24.820,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara ödenmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı … …’den alınarak davalıya verilmesine,
9-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.988,88‬ TL vekalet ücretinin davacı … …’den alınarak davalıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden davanın reddedilen kısmı yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.365‬,00 TL vekalet ücretinin davacı … … …’den alınarak davalıya verilmesine,
İstinaf giderleri açısından;
10-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
11-Taraflar istinaf aşamasında yapılan duruşmaya katılmadığından vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
12-Davacılar tarafından yapılan dosyanın Yargıtaya gönderim ücreti 36,50 TL’nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
13-Davalı tarafından yapılan dosyanın istinafa ve Yargıtaya gönderme ücreti olmak üzere toplamda 97,00 TL’nin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,

Dair, tarafların yokluğunda dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda alenen oy birliği ile karar verildi. 22.11.2022

… … … …
Başkan … Üye … Üye … Katip …

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.