Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2432 E. 2022/1687 K. 20.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2432 – 2022/1687
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2432
KARAR NO : 2022/1687

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/05/2022
NUMARASI : 2022/… Esas, 2022/… Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … SİGORTA AŞ
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Yargılanmanın Yenilenmesi

KARAR TARİHİ : 20/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Mersin 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.05.2022 tarih ve 2022/… Esas, 2022/… Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin murisi …’ın, … plakalı aracın 01.03.2009 tarihinde çarpması sonucu vefat ettiğini, vefatından kaynaklı olarak mahkemenin 2009/… Esas ve 2010/… Karar sayılı dosya ile açmış oldukları davada davanın reddine karar verildiğini, davacı …’ın murisin annesi olup, gelir getirici hiçbir işte çalışmadığını, gelir getirici bir işte çalışmayan anneden yetiştirme giderinin düşürülemeyeceğini, bu durumun yüksek mahkemenin kararı ile hüküm altına alındığını, bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, yetiştirme giderlerini hukuka aykırı bir şekilde hesapladığını, Mahkeme kararının usule aykırı alınan bilirkişi raporuna dayanması dolayısıyla yargılamanın yenilenmesi gerektiğini, davanın yetiştirme gideri adı altında bir meblağın, hesaplanan tazminattan düşürülmesi nedeniyle müvekkilinin talep edeceği tazminat miktarının (0) olduğunu, yetiştirme gideri adı altında bir indirim yapılmamış olsaydı; müvekkilinin davalıdan alacaklı olacağını, yüksek mahkeme kararı ile sabit olduğu üzere yetiştirme giderinin düşürülmeyeceğini, bilirkişi raporunun yüksek mahkeme içtihatlarına ve hukukun genel ilkelerine aykırı olması nedeniyle yargılamanın iadesinin gerektiğini, HMK 375/1 maddesi uyarınca Yargılamanın Yenilenerek, trafik kazasından kaynaklı olarak maddi zararın şimdilik 10,00.TL.nin kaza tarihi olan 01.03.2009 tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek ticari faizi ile birlikte davalıdan (poliçe limiti ile sınırlı kalmak kaydı ile) tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan dava ile Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/… sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada “bilirkişinin yüksek mahkeme içtihatları ve hukukun genel ilkelerine aykırı hazırlamış olduğu rapora dayanılarak hüküm kurulduğu” iddiasıyla yargılamanın yenilenmesinin talep edildiğini, Hukuk Muhakemeleri Kanununda yargılamanın yenilenmesi sebeplerinin sınırlı olarak sayıldığını, HMK 375/1 maddesinde yargılamanın hangi şartlarda iadesinin isteneceğinin açıkça belirlendiğini, ancak davacının hatalı düzenlenmiş olan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğu iddiasının yargılamanın yenilenmesini gerektiren hallerden olmadığını, kararın hatalı olmadığının Yargıtay tarafından da ortaya konulduğunu, Mersin Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/… E. -2010/… K. Sayılı kararının Yargıtay incelemesinden de geçtiğini, ilgili düzenlemede yer alan sınırlı sayıdaki sebeplerden herhangi birinin bulunmadığından davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, yargılamanın yenilenmesini gerektirecek sebeplerin oluşmadığı anlaşılmakla, yargılamanın yenilenmesi davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; müvekkili …’ın murisin annesi olup gelir getirici hiçbir işte çalışmadığını, gelir getirici bir işte çalışmayan anneden yetiştirme giderinin düşülemeyeceğini, bu durumun yüksek mahkemenin kararı ile hüküm altına alındığını, bilirkişinin yetiştirme giderlerini hukuka aykırı bir şekilde hesapladığını, mahkeme kararının usule aykırı alınan bilirkişi raporuna dayanması dolayısıyla yargılamanın yenilenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, yargılanmanın yenilenmesi talebine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Somut olayda; davacı … tarafından davalı sigorta şirketi aleyhine mahkemenin 2009/… E. sayılı dosyasında açılan tazminat davasında yapılan yargılama sonucunda “Ölen murisin daha 2 yaşında çocuk olduğu ve 16 yıllık eğitim ve yetiştirme gideri bulunduğu ve anne ile babası olan davacıların ise yaşları gözetildiğinde, murisin artı desteğinin söz konusu olamayacağından trafik kazası olayından dolayı davacıların yoksun kaldıkları destek zararı bulunmadığı” gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ve bu karar Yargıtay 17. HD. 25.10.2011 gün ve 2010/12013-2011/9780 sayılı kararı ile onanmasına ve 12/04/2012 tarihinde karar düzeltme talebinin reddine karar verilerek 12/04/2012 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacının yargılamanın yenilenmesi talebine ilişkin olarak HMK 379 maddesindeki koşullar mahkemece incelenmiş olup, davacı tarafından yargılamanın iadesi talepli dava dilekçesi ile “davacı …’ın murisin annesi olup, gelir getirici hiçbir işte çalışmadığı, gelir getirici bir işte çalışmayan anneden yetiştirme giderinin düşürülemeyeceği, bu durumun yüksek mahkemenin kararı ile hüküm altına alındığı, mahkeme kararında dayanak alınan bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğu, bilirkişinin yetiştirme giderlerini hukuka aykırı bir şekilde hesapladığı, mahkeme kararının usule aykırı alınan bilirkişi raporuna dayanması dolayısıyla yargılamanın yenilenmesi gerektiği” şeklinde ileri sürülen iddiaların HMK.’nun 375. Maddesinde sınırlı olarak sayılan yargılamanın yenilenmesi sebeplerinin hiçbirinin somut olayda gerçekleşmediği, davacının hatalı düzenlenmiş olan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulduğu iddiasının yargılamanın yenilenmesini gerektiren hallerden olmadığından HMK.’nun 379.’nun maddesi uyarınca yargılamanın iadesi şartları gerçekleşmediğinden yargılamanın yenilenmesi davasının reddine karar verilmiştir. Davacı vekilince önceki karar aynı sebeplerle temyiz edilmiş ve karar Yargıtayca onanarak kesinleşmiştir. Davacı vekilinin iade sebebi kanunda sınırlı sayılan sebeplerden hiçbirine girmemektedir. Mahkemece yapılan tespitler dosya kapsamına, usul ve yasaya uygundur. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı peşin ve tam olarak alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.20/09/2022

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.