Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2022/2069 E. 2022/1527 K. 01.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2022/2069 – 2022/1527
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2022/2069
KARAR NO : 2022/1527

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/04/2022
NUMARASI : 2022/…Esas, 2022/… Karar

DAVACI : GÜVENCE HESABI
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ –
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)

KARAR TARİHİ : 01/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/04/2022 tarih ve 2022/…Esas, 2022/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27/09/2011 günü dava dışı borçlu … adına kayıtlı bulunan ve bir kısım borçluların murisi …’ün sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, Adana İli, Seyhan İlçesi’ nde yapmış olduğu tek taraflı trafik kazasında sürücü … vefat ettiğini, kaza yapan … plakalı aracın olay tarihini kapsayan geçerli zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi bulunmadığını, bu sebeple vefat eden …’ün desteğinden yoksun kalanların müvekkili kuruma yapmış olduğu başvuru sonrasında toplanan belgeler ve yapılan inceleme ve hesaplamalar neticesinde hak sahiplerine toplam 200.000,00 TL müvekkili tarafından ödeme yapıldığını, müvekkili kurumun, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 14. maddesine istinaden yapmış olduğu bu ödeme sonucunda Güvence Hesabı yönetmeliğinin 16. maddesi ve ilgili yasalar gereğince kurumun zararına sebep olanlara (işleten, sürücü ve mirasçıları ile zarardan sorumlu diğer kişilere) karşı rücu hakkı doğduğunu, iş bu rücu hakkına istinaden Adana 8. İcra Müdürlüğü’ nün 2017/… E. sayılı dosyasında işleten ve araç sürücüsünün mirasçıları adına takip başlatıldığını borçluların takibe itiraz üzerine takibin durduğunu beyan etmekle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep etmştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, HMK.nun 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine, mahkemenin görevsizliği ile görevli ve yetkili mahkemenin Adana Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı … A.Ş vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili şirketin merkezinin Adana ilinde olduğunu, müvekkili şirkete karşı yöneltilecek davalarda görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemeleri olduğunu, mahkemece verilen görevsizlik kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde söz konusu davaya bakmakla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğu gerekçesi ile usulden reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
5684 sayılı sigortacılık Kanunun Güvence Hesabı başlıklı 14. maddesi ” Bu Kanunun 13 üncü maddesi, 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 10/7/2003 tarihli ve 4925 sayılı Karayolu Taşıma Kanunu ile ihdas edilen zorunlu sorumluluk sigortaları ile bu Kanunla mülga 21/12/1959 tarihli ve 7397 sayılı Sigorta Murakabe Kanunu çerçevesinde ihdas edilmiş olan zorunlu sigortalara ilişkin olarak aşağıdaki koşulların oluşması halinde ortaya çıkan zararların bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar karşılanması amacıyla Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği nezdinde Güvence Hesabı oluşturulur.
Hesaba;
a) Sigortalının tespit edilememesi durumunda kişiye gelen bedensel zararlar için,
b) Rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlar için,
c) Sigorta şirketinin malî bünye zaafiyeti nedeniyle sürekli olarak bütün branşlarda ruhsatlarının iptal edilmesi ya da iflası halinde ödemekle yükümlü olduğu maddî ve bedensel zararlar için,
ç) Çalınmış veya gasp edilmiş bir aracın karıştığı kazada, Karayolları Trafik Kanunu uyarınca işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde, kişiye gelen bedensel zararlar için,
d) Yeşil Kart Sigortası uygulamaları için faaliyet gösteren Türkiye Motorlu Taşıt Bürosunca yapılacak ödemeler için,
başvurulabilir…” hükmünü içermektedir. Buna göre rizikonun meydana geldiği tarihte 2918 sayılı Kanun 91. Maddesi gereğince Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası bulunmayan, yada sigortası olupta sigortalısı belirlenemeyen kazalar neticesinde kişiye gelen bedensel zararlar için güvence hesabı oluşturulacağı ve bu tip zararlardan dolayı güvence hesabının sorumlu olduğu kabul edilmiştir. Güvence hesabının sorumluluğu rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları ile sınırlıdır.
Buna göre davacı Güvence Hesabı, kaza tarihi itibari ile 2918 sayılı Kanun 91. Maddesi gereğince ZMMS yaptırma zorunluluğu bulunan fakat bu sigortayı yaptırmayan kişilerin kusurlu davranışları nedeni ile meydana gelen kaza nedeni ile yaralanan kişilerin bu zararlarını gidermekle yükümlüdür.
Güvence hesabı yönetmeliğini 16. Maddesinde ise güvence hesabının ödeme yapması durumunda ZMMS poliçesi yaptırmakla yükümlü olan ve fakat bu poliçeyi yaptırmayan kişilere karşı ödemiş olduğu miktarı rücu edebileceği düzenlenmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22.03.1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 3.7.1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davacı Güvence Hesabı, ZMMS yaptırmakla yükümlü olduğu halde bu poliçeyi yaptırmayan kişinin ödemekle yükümlü olduğu zararı 3. Kişiye ödemiş ve bu 3. Kişiye ödemek zorunda kaldığı bedeli de davalı gerçek kişilere rücu etmiştir. Bu durumda görevli mahkemenin tayininde sigortasız araç sürücüsü ile ile davalı arasındaki ilişkinin hukuki mahiyeti nazara alınır. Yukarıda anılan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarihli 37 Esas ve 9 Karar sayılı kararında da belirtildiği gibi eldeki davaya baktığımızda kazaya karışan aracın ticari nitelikte bir araç olmadığı, dava dışı 3. Kişi gerçek kişi olup, tacir olmadığı uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklandığı, bu tür davalarda görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından mahkemece yapılan tespitler dosya kapsamına, usul ve yasaya uygundur. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın görevsizlik nedeni ile reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 20/04/2022 tarih ve 2022/…Esas, 2022/… Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcı peşin ve tam yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davalı … A.Ş tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.1.a. maddesi gereğince; KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.01/09/2022

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır