Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/961 E. 2022/1079 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/961 – 2022/1079
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/961
KARAR NO : 2022/1079

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat

KARAR TARİHİ : 24/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/09/2015 tarihinde Sakarya … Caddesi Üzerinde … …’in kullanmış olduğu motosiklete karşı istikametten gelen motosikletin çarpması sonucu … …’in yaralandığını, trafik kazasından kaynaklanan toplanacak delillere göre tazminat hesabı yaptırılarak fazlaya ilişkin hakları saklı kalması kaydıyla 3.000,00 TL nin temerrüde düşülen tarihten itibaren işletilecek faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davacı vekili 13/01/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile, dava değerini 22.350,75 TL arttırarak 25.350,75 TL olarak belirlemiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz mahkemede açıldığını yetkili mahkemin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, kazaya sebebiyet veren aracın plakasının tespit edilememesi halinde müvekkil kurumun sorumluluğu kaza tarihi itibariyle 290.000-TL ile sınırlı olduğunu, davacı tarafın dava öncesi müvekkil kuruma başvuru yapmadığını, davacının plakası tespit edilemeyen bir aracın çarpması neticesinde yaralandığı iddiasının somut delillerle ispat etmesi gerektiğini, davacı kask, dizlik ve gerekli koruyucu ekipmanları takmadan motosiklete bindiğinden tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, müvekkil kurumun dava öncsi temerrüde düşmediğini temerrüt tarihinden itibaren faiz talebinin reddini talep ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın kabulüne, 582,15 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan, 24.768,60 TL kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan olmak üzere 25.350,75 TL tazminatın 3.000,00 TL’sinin dava tarihinden itibaren, 22.350,75 TL’sinin ıslah tarihi olan 13.01.2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili; davacı tarafından işbu dava öncesi müvekkili kuruma yapılmış bir başvuru bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının ehliyetsiz olarak motosiklet kullandığını, ehliyetsiz olarak seyahat ederken gerekli koruyucu ekipmanları da kullanmadığını, kazanın gerçekliğini ispatlayan hiçbir delilin dosya kapsamında bulunmadığını, plakası tespit edilemeyen aracın varlığının ve kusuruyla sebep olduğu iddiasının somut delillerle ispat edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Davanın, TBK’nun 54/3 ve 55.md gereğince açılmış ve çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden kaynaklanan maddi-manevi tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı vekili tarafından başvuru şartının yerine getirilmediği, kazaya plakası tespit edilemeyen aracın sebep olduğunun ispatlanamadığı, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiği ileri sürülerek istinaf edilmiştir.
Davalı vekilinin davadan önce başvuru yapılmadığına yönelik istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Sigorta şirketine başvuru zorunluluğunu getiren 2918 sayılı kanunun 90. Maddesindeki değişiklik 26/04/2016 tarihinde yürürlüğe girmiş olup eldeki dava 15.04.2016 tarihinde açılmıştır. Dava tarihi itibari ile davacının davalı şirkete yönelik olarak başvuru yapma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
Kazaya sebep motosikletin tescile tabi olup olmadığına yönelik yapılan incelemede:
2918 sayılı KTK’nın 91. maddesinde; motorlu araçların trafik sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu, … Hesabı Yönetmeliğinin 9. maddesinde; trafik sigortası bulunmayan araçların neden olduğu bedensel zararlar için … Hesabına başvurulabileceği, belirtilmiş, motorlu bisikletin tanımının yapıldığı 2918 sayılı KTK’nin 3.maddesinde; motorlu bisikletin, silindir hacmi 50 cc’ yi geçmeyen içten patlamalı motorla donatılmış ve imal hızı saatte 50 km den az olan bisiklet olduğu düzenlenmiş, 2918 Sayılı KTK’nın 103. maddesinde ise; motorsuz taşıtlar ile bu hacim altındaki motorlu bisiklet sürücülerinin hukuki sorumluluğunun genel hükümlere tabi bulunduğu öngörülmüştür.
Dava konusu uyuşmazlıkta, kazaya neden olan davacının motosikletine çarpan plakası tespit edilemeyen motosikletin dosya kapsamından, trafik sigortası yaptırması zorunlu bir araç olup olmadığı anlaşılamamaktadır. O halde mahkemece, öncelikle söz konusu araç ve araçla ilgili bilgilerin (tescil evrakları ile kaza fotoğrafları, varsa fatura vb belgelerin) temini ve varsa diğer delillerin sunulması için davacı tarafa süre verilmeli ve akabinde gerektiğinde makina mühendisi bilirkişinden rapor alınarak motosikletin cinsi, modeli, silindir hacmi, trafik sigortası yaptırması zorunlu araçlardan olup olmadığı belirlenerek, trafik sigortası yapılması zorunlu araçlardan olup olmadığının netleştirilmesi, bu sonuca göre davacının davalı … Hesabı’ndan tazminat talep etme hakkının bulunup bulunmadığı hususu bu duruma göre gözetilerek hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmeyip, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür.
Davalı vekilinin sair istinaf sebepleri bu aşamada incelenmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
Mahkemece öncelikle kazaya neden olan aracın ZMMS yaptırması zorunlu olan araçlardan olup olmadığı, bu kapsamda davalı … Hesabının sorumluluğunun bulunup bulunmadığının yukarıda ayrıntılı belirtildiği şekilde değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, eksik inceleme ve araştırma yapıldığı, bu nedenle HMK’nın 353/1-a-6. bendine göre davanın esasıyla ilgili olarak gereken delillerin toplanmadığı anlaşıldığından açıklanan nedenlere dayalı davalı vekilinin istinaf taleplerinin, HMK’nın 353/1-a-6. maddesi uyarınca kabulüne, Dairemizin karar türüne göre sair istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1.a-6. maddesi gereğince KABULÜ İLE,
Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Yukarıda belirtilen sebeplerle eksik bilgi ve belgeler tamamlandıktan sonra davanın yeniden görülüp karar verilmesi için dosyanın yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından kurulacak esasa ilişkin hükümde dikkate alınmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 359/3. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.24/05/2022

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.