Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/951 E. 2022/1078 K. 24.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/951 – 2022/1078
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/951
KARAR NO : 2022/1078

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2020
NUMARASI : 2019/… Esas, 2020/… Karar

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : … SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ
VEKİLİ :Av.
DAVA : Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat

KARAR TARİHİ : 24/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2020 tarih ve 2019/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16/06/2017 tarihinde sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile müvekkilinin sevk ve idaresindeki tescilsiz motosiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin ağır bir şekilde yaralandığını, meydana gelen kazanın oluşumunda …’in eşdeğer kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 100,00 TL sürekli iş gücü tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde davacı yan ile eşdeğer oranda kusurlu olmasının imkansız olduğunu, kusur oranlamasının dava konusu olaya bağlı olarak açılan ceza dosyasındaki ifade tutanakları ışığında Ankara Adli Tıp Kurumu’ndan ya da Karayolları Fen Heyetinden alınması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davacı tam kusurlu olduğundan davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; Erbaa 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas sayılı dosyası kapsamında alınan 18.10.2018 tarihli kusur raporu doğrultusunda olayda … plakalı araç sürücüsü …’in %50 kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin ise olayda %50 kusurlu bulunduğuna kanaat getirilerek …’e müvekkile yönelik işlediği taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan ceza verilmesine karar verilmiş olup bu kararın kesinleştiğini, ceza mahkemesinin mahkumiyet kararı ve o kararın dayanağı maddi vakıaların hukuk hakimini bağlayacağını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Davanın, TBK’nun 54/3 ve 55.md gereğince açılmış ve çalışma gücünün azalmasından veya yitirilmesinden kaynaklanan maddi tazminat davası olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup karar davacı vekili tarafından olayla ilgili Erbaa 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas ile karşı araç sürücüsünün mahkum olduğu ve kararın kesinleştiği, bu hususun hukuk hakimini bağlayacağından kusur raporunun hatalı olduğu ileri sürülerek istinaf edilmiştir.
Erbaa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas, 2020/412 Karar sayılı dosyasında müşteki sanığın … ile … olduğu, suçun taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçu olduğu, 19.10.2020 tarihli karar ile sanık …’in 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanık … hakkındaki davanın şikayetten vazgeçme nedeniyle düşürülmesine karar verilmiş olup verilen kararın 05.01.2021 tarihinde kesinleştiği görülmüştür.
Erbaa 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2017/… Esas, 2020/412 Karar sayılı dosyasında bulunan kaza tespit tutanağında motosiklet sürücüsü …’ın şeride tecavüz etme kural ihlalinden asli kusurlu, sürücü …’in ise kusurunun olmadığı belirtilmiştir.
Ceza dosyasından alınan 18.10.2018 tarihli ATK kusur raporunda …’in asli kusurlu olduğu bildirilmiştir.
İşbu dava dosyasında trafik bilirkişisinden alınan 30.07.2019 tarihli raporda …’in %100 oranında kusurlu olduğu bildirilmiştir.
Karayolları Fen Heyetinden alınan 26.03.2020 havale tarihli kurul bilirkişi raporunda; davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı otomobilin sürücüsü …’in yönetimindeki aracı ile yolun sağını takiben seyretmekte iken karşı yönden gelen motosikletin şerit tecavüzünde bulunarak seyir şeridine girmesi üzerine, bu araç ile kendi şeridi içinde çarpışmış olup olayın oluşumuna etki eden kusurlu davranışı bulunmadığı kanaatine varılmış olmakla olayda kusursuz bulunduğunun bildirildiği görülmüştür. Kendi şeridinde ilerleyen otomobil sürücüsüne atfedilen Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen rapordaki göre iştirak edilmemiş olup bilirkişi … tarafından düzenlenen rapordaki kanaate ve Trafik Kazası Tespit Tutanağını düzenleyen memurların görüşlerine iştirak edildiği bildirilmiştir.
Mahkemece aldırılan raporların dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu gibi raporlar arasında çelişkinin giderildiği gibi, ceza mahkemesince … hakkında kesinleşmiş mahkumiyet hükmünün bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin kusur oranın yanlış tespit edildiğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,

3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.24/05/2022

Başkan Üye Üye Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.