Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/658 E. 2022/1313 K. 20.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/658 – 2022/1313
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/658
KARAR NO : 2022/1313

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Tazminat (ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat)

KARAR TARİHİ : 20/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih, … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 19/08/2017 tarihinde sürücü … …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile seyir halinde iken karşıdan karşıya geçmekte olan yaya … …’ya çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 100,00 TL sürekli iş gücü kaybı tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH : Davacı vekili 20.10.2020 tarihli dilekçesi ile dava değerini 11.861,00 TL’ye ıslah etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, kaza ile sakatlık arasındaki illiyet bağının tespiti gerektiğini, kusur oranının tespiti amacıyla Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesinden rapor alınması gerektiğini, maluliyet oranının tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik talebinin teminat dışı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın kabulü ile; 11.861,00 TL kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminatın 30.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davalıya ödenmesine karar verildiği görüldü.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; 17.07.2020 tarihli 2019/40 esas ve 2020/40 karar sayılı Anayasa Mahkemesi kararı gereğince öncelikle maluliyet raporunun 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı resmi gazete’de yayımlanan çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği çerçevesinde düzenlenmesi, hesaplamada Yargıtay içtihatları doğrultusunda PMF yaşam tablosu ve progresif rant sisteminin uygulanması gerektiğini, artırım dilekçelerindeki fazlaya ilişkin ve asgari ücret artışından kaynaklı hakları saklı tutularak, talepleri doğrultusunda yeniden hesap raporu aldırılmasını ve ilk derece mahkemesinin talepleri doğrultusunda düzeltilerek yeniden hüküm kurulmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3 ve 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, maddi tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili istinaf etmiştir.
Davacı vekilinin hükme esas alınan maluliyet raporuna yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde;
Eldeki dosyaya baktığımızda mahkemesince; davacı için hükme esas alınan 24.06.2020 tarihli Adli Tıp Kurumu 2. ihtisas kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporu kaza tarihi olan 19.08.2017 tarihinde yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde düzenlendiği, bu yönü ile davacı için %9 oranında kalıcı bir maluliyetinin bulunduğu tespit edildiği, başka bir anlatımla iş bu trafik kazasına bağlı olaşan cismani zarar arasında illiyet bağı kurularak raporların düzenlendiği anlaşılmıştır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
Davacı vekilinin hükme esas alınan hesap raporuna yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun değerlendirilmesinde;
İlk derece mahkemesinde hükme esas alınan hesap raporunda hesap yöntemi olarak 1.8 teknik faiz kullanılmış ise de; 09/10/2020 günlü resmi gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 2019/40-2020/40 Esas-Karar sayılı 17/07/2020 günlü kararı ve bu karar ile uyumlu Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/6271 Esas ve 2020/8104 Karar sayılı 03/12/2020 günlü kararlarında belirtilmiş olduğu gibi TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemine hazırlanması gerekmektedir.
Davacı vekili tarafından, ilk derece mahkemesinde hükme esas alınan hesap raporuna süresi içinde itiraz ettiği ve bu husus istinaf konusu yaptığı dikkate alınarak, dairemizce TRH 2010 yaşam tablosu ve prograsif rant yöntemince 12.04.2022 havale tarihli hesap bilirkişi raporu alındığı, taraflara usulüne uygun şekilde tebliğ ediliği ve itirazları değerlendirilmiştir.
Buna göre davacı kalıcı maluliyetten kaynaklı olarak 26.990,13 TL zararın oluştuğu ve fakat istinaf aşamasında ıslah imkanı bulunmadığı (davacı vekilinin dava dilekçesini ıslah ettiği ve dava değerini 11.861,00 TL olarak belirlediği dikkate alınarak) fazlaya ilişkin haklar saklı bırakılarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuş ve davacı vekilinin istinaf başvurusu bu yönüyle haklı bulunmuştur.
Söz konusu maddi tazminat miktarı yönünden yazılı şekilde karar verilmiş olmasının hatalı olduğu kanaatine varılmakla davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun, bu yönüyle kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği, davacı vekilinin sair istinaf sebeplerinin HMK 352/1-b-1. maddesi gereğince reddi gerektiği kanaati ile aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen KABUL – kısmen REDDİ ile,
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih, … Esas, … sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Davanın KABULÜ ile; 11.861,00 TL kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminatın 30.09.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davalıya ÖDENMESİNE,
3-Davacının kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan fazlaya dair haklarının saklı tutulmasına,
Harç Yönünden:
4-Harçlar Kanunu uyarınca alınması 810,22 TL karar harcından ıslah harcı ile birlikte peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 755,82 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
Yargılama Gideri Yönünden:
5-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL harç gideri, 1.946,30 TL yargılama (kusur, hesap, maluliyet rapor gideri, posta gideri) olmak üzere toplam 2.200,35 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,
Vekalet Ücreti Yönünden:
7-Davacı kendini bir vekil ile temsil ettirdiğinden, yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
İstinaf Giderleri Yönünden:
8-Davacı vekili duruşmaya katıldığından ve tek duruşma yapıldığından karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca hesaplanan 2.550,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
10-Davacı tarafından istinaf aşamasında harcaması yapılan tebligat, posta masrafı ve bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.110,00 TL istinaf giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.