Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/507 E. 2022/505 K. 07.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/507 – 2022/505
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/507
KARAR NO : 2022/505

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2016/… Esas, 2020/… Karar

DAVACILAR :1-…’e velayeten … ve …
2-…
VEKİLLERİ : Av.
Av.

DAVALILAR : 1- … –
VEKİLİ : Av.
2- … Sigorta A.Ş. –
VEKİLİ : Av.
3- … Sigorta A.Ş. (Eski… Sigorta A.Ş.)
VEKİLİ : Av. –
4-… –
5-… –
VEKİLİ : Av.

DAVA : Tazminat (Haksız fiilden kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 07/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12.11.2020 tarih, 2016/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;03/03/2016 tarihinde müvekkilinin evinin karşısında bulunan oğlu …’i alıp evine dönerken yolun karşısına, yayalara ayrılan yoldan geçerken yolu bölen orta refüj üzerinde bulundukları esnada davalı …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile orta refüje çıkması sonucu müvekkillerine çarparak yaralanmalarına sebebiyet verildiğini, meydana gelen trafik kazasının oluşumunda davalı …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın asli kusurlu, diğer davalı …’nun sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın ise tali kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın davalıların kusuru oranında müştereken ve müteselsilen tahsilini, davalılar …, …, …’tan ise müvekkili … için 50.000,00 TL, müvekkili Yiğit Çağrı için 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH : Davacı vekili 06.10.2020 e-imza tarihli dilekçesi ile dava değerini 241.172,30 TL’ye ıslah etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.Ş. vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davaya konu … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu poliçe limitinin 310.000,00 TL olduğunu, kazaya ilişkin kusur oranlarının tespitinin Adli Tıp Kurumunca yapılması gerektiğini, davacının daimi maluliyet durumunun tespitinin Adli Tıp Kurumunca yapılması gerektiğini, maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce yapılması gerektiğini, geçici iş göremezlik talebinin poliçe teminatı kapsamında olmadığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçedeki teminat ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. (eski… Sigorta A.Ş. vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacıların meydana gelen kazada kusurlarının olmadığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, müvekkili şirket nezdinde sigortalı … plaka sayılı aracın meydana gelen kazada kusuru olmadığını, kusur durumunun Adli Tıp Kurumunca tespiti gerektiğini, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin poliçe teminatı dışında olduğunu, iş göremezlik oranının Adli Tıp Kurumunca tespitinin gerektiğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerlerin nazara alınarak hesaplanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili sunduğu cevap dilekçesinde özetle; trafik kazası nedeniyle oluşan sakatlanma ve tedavi giderlerinin sorumlusunun sigorta şirketi olduğunu, ceza dosyasında alınan raporda müvekkilinin tali kusurlu olduğunun belirtildiğini, davacıların talep ettiği manevi tazminatın zararla orantılı olmadığını, müvekkilinin üniversiteden yeni mezun olduğunu ve çalışmadığının göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, maddi tazminata ilişkin davada, davacı … yönünden davanın reddine, davacı … yönünden kısmen kabulü ile; 180.629,23 TL kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminatın davalılar …, … ve… Sigorta A.Ş.’den, … ve … yönünden kaza tarihi olan 03.03.2016 tarihinden itibaren, Halk Sigorta A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 29.07.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’e ödenmesine, 60.043,07 TL kalıcı iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminatın davalılar … ve … Sigorta A.Ş.’den, … yönünden kaza tarihi olan 03.03.2016 tarihinden itibaren, … Sigorta A.Ş. yönünden temerrüt tarihi olan 24.10.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı …’e ödenmesine karar verildiği, manevi tazminata ilişkin kısım yönünden ise; davanın davacı … yönünden kısmen kabulü ile; 3.750,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen, 1.250,00 TL manevi tazminatın davalı …’ndan olmak üzere toplam 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak bu davacıya ödenmesine, davacı … yönünden kısmen kabulü ile; 15.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen, 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’ndan olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 03.03.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan alınarak bu davacıya ödenmesine karar verildiği görüldü.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. (Eski Ünvan… Sigorta A.Ş.) vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davacı yanın dava açmadan önceki başvurusunda poliçe şartnamesi gereği sunulması zorunlu olan maluliyet heyet raporu olmadığından yapılan başvurunun usulüne uygun olmadığından ve dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden haklarında temerrüt faizine, hükmedilmemesi gerekliliği ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Karara karşı davalı … vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; manevi tazminata hükmedilirken tarafların ekonomik durumlarının göz ardı edilmiş olduğunu, manevi tazminat hakkında hüküm kurulurken davacının ve davalının ekonomik durumları göz önüne alınarak sebepsiz zenginleşmeye mahal vermeyecek şekilde hüküm kurulması gerekirken, sanki tüm davalıların ekonomik durumları aynı gibi düşünülerek, ayrım yapılmadan hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu ve indirim yapılması gerektiğini, ilk derece mahkemesinin kararının aynen ifası durumunda davacı yanın sebepsiz zenginleşmesine sebep olacağını, müvekkilin ödeme gücü olmadığını beyan ederek, manevi tazminat miktarında indirim yapılmasına karar verilmesini, aksi kanaatte olunur ise kararın kaldırılarak yeniden karar vermek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3, 55, ve 56. maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi ve manevi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, maddi ve manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı … Sigorta vekili ve davalı … vekili istinaf etmiştir.
Davalı … Sigorta vekilinin davalı sigorta şirketine usulüne uygun başvuru ve faiz başlangıç tarihine yönelik yapmış olduğu istinaf başvurusunun incelemesinde;
2918 Sayılı Yasanın 97 ve 99. md.leri gereği dosyaya baktığımızda; davacı vekili müvekkilinin 09/01/2018 gününde meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralandığını ve tam olarak iyileşemediğini belirterek davalı sigorta şirketinden 17.06.2016 tarihinde, hastane evrakları ile kaza tespit tutanağı ve diğer ilgili evraklar ekli olacak biçimde maddi tazminat davası isteminde bulunduğu dikkate alındığında, iş bu başvurudan 8. iş günü sonra davalı sigorta şirketinin temerrüte düştüğünün kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiş olması yerinde görülmekle davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
Davalı … vekili manevi tazminat miktarına ilişkin yapmış olduğu istinaf başvurusunun incelenmesinde;
6098 TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”Aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda, 03.03.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı …’nun sürücüsü ve işleteni olduğu aracın, davacılara çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacı Yiğit’in vücudunda kemik kırığı oluşacak biçimde, davalı …’nin ise %18 oranında malul kalacak biçimde yaralandığı, alınan kusur raporlarına göre trafik kazasının meydana gelmesinde istinaf eden davalı Mehmet Sakallıoğulunun % 75 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda tarafların belirlenen ekonomik sosyal durumları, kusur oranları, kaza ve davanın tarihi, davacıların yaşı, paranın satın alma gücü, olay tarihi birlikte değerlendirildiğinde hükmolunan manevi tazminatın yüksek olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki istinaf sebebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı … Sigorta vekili ve davalı … vekili istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 357. ve 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı … Sigorta vekili ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Maddi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 16.440,32 TL istinaf karar harcından davalı … Sigorta tarafından peşin yatırılan 3.084,70 TL harcın mahsubuyla bakiye 13.355,62 TL harcın davalı … Sigorta’dan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Manevi tazminat yönünden; Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 426,93 TL harcın davalı … tarafından peşin yatırılan 106,74 TL harçtan mahsubu ile bakiye 320,19 TL harcın davalı …’ndan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Davalılar … Sigorta ve … tarafından yapılan istinaf giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
5-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
6-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; davalı … Sigorta A.Ş. yönünden; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, davalı … yönünden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 07.03.2022

Başkan Üye Üye Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.