Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/3075 E. 2023/1197 K. 21.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/3075 – 2023/1197
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/3075
KARAR NO : 2023/1197

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/09/2021
NUMARASI : 2020/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : 1-… velayeten
2-… velayeten
3-… velayeten
Kendi adına asaleten;
4- …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : 1- … SİGORTA A.Ş.
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 2- … BAKANLIĞI –
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 21/06/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.09.2021 tarih ve 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 23/05/2013 tarihinde … Emniyet Müdürlüğü KOM Şube Müdürlüğünde polis memuru olarak görev yapan …’ün, görevi başındayken … plaka sayılı resmi araçla tek taraflı ölümlü trafik kazası sonucu vefat ettiğini, müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını, … plakalı resmi aracın davalı … Sigorta AŞ. tarafından sigortalandığını, kaza nedeniyle uğranılan zararın tazmini için davalı sigorta şirketine ihbar yapıldığını, sigorta şirketi tarafından kısmi ödeme yapıldığını, ancak müvekkillerinin zararının tam olarak karşılanmadığını belirterek müvekkillerinden … için 50,00 TL, … için 50,00 TL, … için 50,00 TL, … için 50,00 TL olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın davalı idare ve sigorta şirketinden müşterek ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine, yine müvekkilleri … için 130.000,00 TL, … için 100.000,00 TL, … için 100.000,00 TL, … için 100.000,00 TL olmak üzere toplam 430.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan … Bakanlığı’ndan alınarak davacılara ödenmesine, kaza tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili 16/03/2017 havale tarihli ıslah dilekçesi ile; müvekkili … için istedikleri 50,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini 331.107,04TL daha arttırarak 331.157,04 TL’ye, … için istedikleri 50,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini 99.488,57TL daha arttırarak 99.538,57 TL’ye, … için istedikleri 50,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı taleplerini 129.562,20 TL daha arttırarak 129.612,20 TL’ye (tüm davacılar için toplam 560.307,81 TL’ye) yükseltmiştir. Bu tutarların davalı … Bakanlığı’ndan tahsili istenmiştir.
CEVAP: Davalı … Bakanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; görev ve yetki itirazında bulunarak davacı …’e 2330 sayılı kanun gereğince 70.145 TL ödendiğini ayrıca 5434 sayılı kanunun 45. Maddesi gereğince birinci derecede vazife malüllüğü aylığı olarak 2.341,82 TL maaş bağlandığını, diğer taraftan bakanlığın Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı bütçesinden 20.000,00 TL yardım yapıldığını, diğer taraftan davacının öğretmen olduğunu, talep edilen manevi tazminat tutarının fahiş olmaması ve haksız zenginleşmeye yol açmayacak bir ölçüde olması gerektiğini ve faiz talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından poliçe teminatın tamamı ödendiğini, bakiye sorumluluğu bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, maddi tazminat talepleri yönünden; … Sigorta A.Ş. hakkındaki davaların reddine, davacı …’ün …. … Bakanlığı hakkındaki maddi tazminat davasının reddine, Davacılar …, … ile …’ün T.C. … Bakanlığı hakkındaki maddi tazminat davalarının kısmen kabulüne, davacı … için 324.373,34 TL, davacı … için 37.186,44 TL, Davacı … için 61.739,30 TL maddi tazminatın kazanın gerçekleştiği 23/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … … Bakanlığı’ndan tahsil edilerek davacılara ödenmesine, Davacı …’ün manevi tazminat talebinin reddine, davacılar …, … ve …’ün manevi tazminat davalarının kısmen kabulüne, bu davacıların her biri için 50.000,00’er TL manevi tazminatın (toplam 150.000,00 TL) kazanın gerçekleştiği 23/05/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … … Bakanlığı’ndan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacılar vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece red yönünden verilen kararın hatalı olduğunu, müvekkillerinin murisinin meydana gelen trafik kazasında herhangi bir sorumluluğunun olmadığının bilirkişi raporları ile sabit olduğunu, davacıların desteğinin yolcu konumunda olduğu mülkiyeti davalı … Bakanlığı’nda olan tek taraflı trafik kazasında davacıların destekten mahrum kalmaları nedeni ile davalı idarenin davacılara karşı sorumluluğununu bulunduğunu, bu sebeple müvekkili … için idare yönünden red kararı vermesinin ve ayrıca müvekkili … yönünden de manevi tazminatın reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, davalı idarenin sorumluluğunun bulunduğu ve müvekkillerin bakiye alacaklarının olduğu bilirkişi raporu ile tespit edildiği gibi hususlar dikkate alınarak yerel mahkemece verilen red yönünden kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Karara karşı davalı … Bakanlığı vekili istinaf dilekçesi ile; 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 6. Maddesi gereğince davacılara ödenen tazminatın mahsup edilmesi gerektiğini, yerel mahkeme tarafından hükmedilmiş olan manevi tazminat miktarlarının amacı dışında davacı tarafın zenginleşmesine sebebiyet verici düzeyde olduğunu çok yüksek olduğunu, hükmedilen maddi ve manevi miktarlara ilişkin yerel mahkeme kararının yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ölümlü trafik kazası nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde davacıların maddi ve manevi tazminat talepleri yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı … Bakanlığı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacılar vekili tarafından davacı … yönünden yapılan istinaf başvurusu bakımından yapılan incelemede;
Davacılar vekili müvekkili … yönünden maddi tazminata yönelik verilen red kararının hatalı olduğunu ileri sürmüş ise de, mahkemece hesap uzmanı bilirkişiden aldırılan 24/02/2017 tarihli raporu incelendiğinde davacı …’nın zararının 50.228,26 TL olduğunun belirlendiği, davalı sigorta şirketi tarafından bu davacı için yapılan 82.546,87 TL ödemenin mahsubu neticesinde davacı …’nın tüm zararının karşılandığının ve bakiye zararının bulunmadığının belirlendiği, müteselsil borçlulardan olun davalı … Bakanlığı’nın da yapılan bu ödeme ile sorumluluğunun ortadan kalktığı, mahkemece alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun denetime olanak verir, açıklayıcı, gerekçeli ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu anlaşılmakla, mahkemece davacı …’nın bakiye zararının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir yanlışlık bulunmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacılar vekilinin davalı … yönünden yapılan istinaf başvurusu bakımından yapılan incelemede;
Davacılar vekili her ne kadar müvekkili … yönünden de manevi tazminatın reddedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürmüş ise de, 2330 Sayılı Kanunun 6. Maddesi gereğince davalı sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin maddi ve manevi tazminata ilişkin olduğu, davacıya bu kanun kapsamında 70.145,00 TL ödeme yapıldığı, söz konusu ödemenin yarısının manevi tazminat için yapıldığı kabul edilerek manevi tazminatın bölünmezliği ilkesi gereğince davalı … yönünden manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir yanlışlık olmadığı kanaatine varılmış, davacılar vekilinin bu yöndeki talebinin de reddi gerekmiştir.
Davalı … Bakanlığı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu yönünden yapılan değerlendirmede;
Davalı vekili her ne kadar 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 6. Maddesi gereğince davacılara ödenen tazminatın mahsup edilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de, eldeki dosyaya baktığımızda mahkemece zaten 2330 sayılı kanunun gereğince davacılara ödenen 70.145,00 TL tutarındaki ödemenin davacıların zararından mahsup edildiği ve buna göre hüküm kurulduğu anlaşılmakla davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.

Davalı vekilinin manevi tazminatın miktarı yönünden yaptığı istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede ise; tarafların ekonomik sosyal durumları, olayın meydana geliş şekli, kaza ve davanın tarihi, davacıların ölene yakınlıkları, ölenin kaza anındaki yaşı, paranın satın alma gücü, olay tarihi ve TMK’nın 4. Maddesindeki hakkaniyet ilkesi birlikte değerlendirildiğinde hükmolunan manevi tazminatın yeterli ve yerinde olduğu anlaşılmıştır. Bu yönü ile de davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacılar vekili ve davalı … Bakanlığı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 21.09.2021 tarih ve 2020/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacılar vekili ve davalı … Bakanlığı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması davacılardan alınması gereken 179.90 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 120,60 TL harcın davacılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı … Bakanlığı harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
4-Davacılar tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … Bakanlığı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
7-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
8-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, davacılar …, …, … yönünden; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN;
Davacı … tarafından açılan maddi tazminat yönünden;Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY İLGİLİ HUKUK DARİESİNDE TEMYİZ YASA YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.21.06.2023

Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır