Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/3051 E. 2021/2195 K. 28.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/3051 – 2021/2195
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/3051
KARAR NO : 2021/2195

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …..
ÜYE : …..
ÜYE : …..
KATİP : …..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI :..

DAVACILAR : 1- …

2-….
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 1-….
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 2-….
VEKİLİ : Av…
DAVALI : 3- …
VEKİLİ : Av….
DAVALI : 4- …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
TALEP : İHTİYATİ HACİZ
KARAR TARİHİ : 28/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :
Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2021 tarih ve …… Esas sayılı ara kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücüsü davalı ……. , işleteni diğer davalı Zübeyde Kılıç olan ……. plakalı aracın sebep olduğu 07/07/2020 tarihinde vuku bulan ve müvekkillerinin murisi …’nın ölümü ile sonuçlanan ölümlü trafik kazası nedeni ile karşı taraf … Sigorta A.Ş.’ne şirketine yapılan başvurunun (Hasar Dosya No: …….) cevapsız kalması neticesinde dava şartı zorunlu arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, tüm davacılar ve davalıların katılımıyla yapılan arabuluculuk müzakerelerinde de olumlu netice alınamaması sonucunda işbu davayı açma zarureti hasıl olduğunu, trafik kazasında eş ve babasını kaybeden davacıların 6100 sayılı Yasa’nın 107. Maddesi uyarınca toplanacak delillere göre, her bir davacı açısından ayrı ayrı destekten yoksun kalma tazminat tutarlarının belirlenmesinin istenildiğini, işleten ve sürücünün öncelikle……. plaka sayılı aracı başta olmak üzere taşınır ve taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak “ihtiyati tedbir” konulmasını, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin sorumlulukları nispetinde davalılardan ortaklaşa ve zincirleme tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 18.11.2021 tarihli dilekçesi ile davalıların mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, 19/11/2021 tarihli ara karar ile mahkemece açılan davanın konusunun ölümlü trafik kazasından kaynaklı tazminat davası olduğu, davacının manevi tazminat talep ettiği, manevi tazminatın belirlenmesinde birçok kriterin arandığı ve bu hususların yargılamayı gerektirdiği anlaşıldığından davacı vekilinin ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacılar vekili; ihtiyati haczin talep edilmesi ve mahkemece kabul edilmesi noktasında tam ispat koşulunun değil yaklaşık ispat koşulu arandığını, yerel mahkemenin verdiği red kararı ile kendilerinden alacaklarını ispat etmelerini ve net olarak belirlenmesinin beklenmesini istediklerini, davanın açıldığı ilk aşamada zarar miktarının net olarak belirlenmesini bekleme ve belirlenmediğinden cihetle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin hakkaniyet ile bağdaşmadığını belirterek verilen ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, meydana gelen ölümlü trafik kazası sonucu açılan destekten yoksun kalma talebine ve manevi tazminat talebine yöneliktir. Talep ise işleten ve sürücünün aracı başta olmak üzere taşınır ve taşınmaz malları ile bankalardaki ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları üzerine teminatsız olarak ihtiyati haciz konulması talebinin reddi kararına karşı istinaf başvurusudur.
2004 sayılı İİK’nın 257/1 maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel, bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları düzenlemiştir.
İİK’nın 257/1.maddesinde rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş para borçlarının alacaklısının ihtiyati haciz talep edebileceği belirtilmiştir.
Adana 14.Asliye Ceza Mahkemesinin dosyasında alınan bilirkişi raporunda davalı sürücü …….. ‘ın asli kusurlu, müteveffa yaya ….. ‘nın tali kusurlu oldukları bildirilmiştir.
Adana 14.Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sanık sürücü ……. hakkında taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan neticeten 18.200,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Dava konusu olayda haksız fiile dayalı olarak bir zararın meydana geldiği açık olup, kazanın meydana gelmesinde kusurun oranı ile tazminat miktarı çekişmelidir. Haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında tazmin yükümlülüğü olay tarihi itibariyle muaccel hale gelir.
Mahkemece, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu ve tazminat miktarı belli olmadığından talep reddedilmiş ise de, kaza tespit tutanağı ve ceza dosyasından alınan kusur raporunda ölenin tali, davalı sürücünün asli kusurlu olduğu, ekli belgelere göre bir miktar tazminat alacağının doğduğu kabul ihtimal ve ispat dahilinde olduğundan talep yönünden ihtiyati haciz koşullarının gerçekleşmesi nedeniyle talebin kazaya karışan araç yönünden kabulü gerekirken reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
Mahkemece, geçici hukuki koruma yollarından biri olan ihtiyati hacizde yaklaşık ispat koşulu ve alacak miktarı belli olmadığından talep reddedilmiş ise de, ihtiyati haciz şartlarının oluştuğu dikkate alınarak, İİK’nın 281/2 maddesi kapsamında teminat karşılığında ihtiyati hacze karar vermek gerektiğinden, davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesinin 19/11/2021 tarihli ara kararının kaldırılmasına, davalılar …… ve/ veya … adına kayıtlı olması halinde ……. plakalı aracın üzerine dava değerinin % 5’i oranında teminatla ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile,
HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 19/11/2021 tarih ve …… Esas sayılı dosyasında verdiği ara kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA,
2-Davacılar vekilinin ihtiyati haciz talebinin teminat karşılığında KISMEN KABULÜ İLE,
Davalılar ….. ve/ veya ….. adına kayıtlı olması halinde ……. plakalı aracın üzerine, dava değeri ile sınırlı olarak, dava değerinin % 5’i oranında nakdi ya da süresiz ve kesin teminat mektubu karşılığında teminat ile ihtiyati haciz konulmasına,
3-Teminat depo edildiği takdirde kararın ilk derece mahkemesince davacılar ve davalılar vekiline tebliğine,
4-İstinaf yoluna başvuran tarafca yatırılan istinaf karar harcının istek halinde geri verilmesine,
5-Davacılar vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından kurulacak esasa ilişkin hükümde dikkate alınmasına,
6-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sy. HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince KESİN olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi.28/12/2021

Başkan Üye Üye Katip
3
(Muhalif üye)

MUHALEFET ŞERHİ
Bilindiği üzere manevi tazminat kişinin kişilik haklarının ihlali, bu kapsamda huzur, güvenlik, sağlık ve benzeri haklarının saldırıya uğraması halinde miktarının, kapsamının ve koşullarının hakimin takdirine bağlı olarak belirlendiği, manevi tazminatın tazminat yükümlüsünün tutum ve davranışları olayın özelliği, kusurun varlığı, niteliği, ekonomik, sosyal çevre ve benzeri pek çok subjektif etkene göre belirlenen bir tazminat türü olup, maddi tazminat gibi miktarı objektif koşullara göre belirlenecek bir tazminat türü değildir. Bu nedenlerle alacağın muaccel olması yanında, ihtiyati hacze esas belirli bir miktar olması koşulu sağlanamamaktadır. Bu nedenlerle manevi tazminat talebi yönünden ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin ilk derece mahkemesince verilen red kararının yerinde olduğu, davacılar vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine karar verilmesi gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne iştirak etmemekteyim.
Muhalif Üye

8 İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.