Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/280 E. 2022/247 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/280 – 2022/247
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/280
KARAR NO : 2022/247

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2017/… Esas ve 2020/… Karar

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : …Sigorta A.Ş.
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat)

KARAR TARİHİ : 07/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 22/10/2020 tarih, 2017/… Esas, 2020/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01.10.2016 günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka kamyon ile seyir halinde iken ticari taksiye binmeye çalışan müvekkili …’ye çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını, bedensel zarara uğradığını, … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesinin … Sigorta tarafından düzenlendiğini, dava öncesinde müracaatta bulunduklarını ancak müvekkiline ödeme yapılmadığını, işbu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; 100,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili tarafından 24/04/2018 tarihli ön inceleme duruşmasında taleplerinin kalıcı yaralanmaya ilişkin olduğunu beyan etmiş ve talep arttırım dilekçesi ile dava değerini 11.330,40 TL’ye arttırmış olduğu anlaşıldı.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur ve maluliyet konularında Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik talebinin teminat dışı olduğunu, şartları oluştuğunda müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, savunmuştur.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın kabulü ile; kalıcı yaralanmaya ilişkin 11.330,40 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 27/09/2017 gününden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildiği anlaşıldı.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; dosya içerisine sunulan, davacı yanın dava açmadan önceki 20.09.2017 tarihli başvurusu üzerine müvekkili şirket nezdinde düzenlenen … nolu hasar dosyasından da görüldüğü üzere davacı yanın maluliyet oranının, yapılacak medical incelemesi neticesinde müvekkili şirket tarafından belirlenmesini istemekte olup, başvuruyu yaptıktan 9 gün sonra da işbu davayı açmış olduğunu, ZMSS sigortacısı olan davalı sigorta şirketinin yasa ve poliçe şartnamesi gereği başvurucun kazaya bağlı maluliyetini belirleme yükümlülüğü bulunmadığını, bu nedenle yasanın ve poliçe şartnamesinin aradığı usulüne uygun bir başvurudan, temerrütten bahsedilemeyeceğinden, dava açılmasına sebebiyet vermelerinden söz edilemeyeceğini, bu nedenlerle aleyhlerine yargılama giderine ve vekalet ücreti hükmedilmemesine karar verilmesini ve iş bu davanın tespit davası niteliğinde olduğuna karar verilmesini, yerel mahkeme kararının tehiri icra talepli olarak kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3 ve 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili istinaf etmiştir.
Davalı vekilinin dava açılmadan, evvel usulüne uygun bir başvuru bulunmadığına ilişkin yapılan istinaf başvurusunun incelenmsinde;
2918 Sayılı Yasanın 97 ve 99. md.leri gereği dosyaya baktığımızda; davacı vekili müvekkilinin 01.10.2016 gününde meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralandığını ve tam olarak iyileşemediğini belirterek davalı sigorta şirketinden 20.09.2017 tarihinde, hastane evrakları ile kaza tespit tutanağı ve diğer ilgili evraklar ekli olacak biçimde maddi tazminat davası isteminde bulunduğu dikkate alındığında, yargılama sırasında halen davalı tarafından bir ödemede bulunulmadığı dikkate alındığında, açılan iş bu haklı dava için, başvurudan 8. iş günü sonra davalı sigorta şirketinin temerrüte düştüğünün kabulü ile yazılı şekilde karar verilmiş olması yerinde görülmekle davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 357. ve 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 773,98 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan toplamda 193,50 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 580,48 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 07.02.2022

Başkan Üye Üye Katip