Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/2231 E. 2023/585 K. 14.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/2231 – 2023/585
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/2231
KARAR NO : 2023/585

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/04/2021
NUMARASI : 2019/… Esas, 2021/… Karar
DAVACI : …

VEKİLİ : Av. …
İSTİNAF EDEN DAVALI : … … TÜRK SİGORTA A.Ş. …
VEKİLİ : Av. …
DAVA :Trafik Kazasına Dayalı Maddi Tazminat
KARAR TARİHİ : 14/04/2023

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 3.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 28/04/2021 tarih ve 2019/… Esas, 2021/… Karar
sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 09.01.2019 tarihinde… plakalı minibüste yolculuk yaparken minibüsün durduğu sırada minibüs kapısında inmek isteyen başka bir yolcuya yol verdikten sonra geri minübüse binmeye çalışırken minibüsün hareket etmesi sebebiyle trafik kazası gerçekleştiğini, müvekkilinin yaralanarak malul kaldığını, davalı ile arabuluculuk görüşmelerinin olumsuz sonuçlandığını, bu nedenle 50 TL geçici 50 TL kalıcı 100 TL tedavi gideri tazminatının kaza tarihinden itibaren başlayacak avans faiziyle araç sigortacısı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu talebin zamanaşımına uğradığını, … plakalı araç müvekkili sigorta şirketi tarafından 10/03/2018 tarihli, 2019 vadeli … poliçe nolu zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, davanın yetki yönünden reddi gerektiğini İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunu, bölge müdürlüğünün şube olarak kabul edilemeyeceğini, müvekkili şirketin sorumluğu trafik poliçesindeki limitler ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu, kazada kusur durumunun tespiti için dosyanın ATK’ya sevkine, araç sürücüsünün kusurunun belirlenmesi halinde tazminat hesaplanması için bilirkişi raporu alınmasına, davacının SGK dan rücuya tabi bir ödeme alınıp alınmadığının araştırılmasını, yol, refakatçi, ilaç, tıbbi malzeme ve sair tüm giderlerin ve tedavi giderlerinin SGK nın sorumluluğunda olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın kabulü ile; 69.123,00 TL kalıcı iş göremezlik tazminatı ile 20.845,57 TL geçici iş göremezlik tazminatının 21/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili; maluliyet raporunun hatalı olduğu, meydana gelen zararın taşımacılık sigortası kapsamında olduğunu, geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olduğunu, kusur raporunun hatalı olduğunu, müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, hatır taşıması bulunduğundan hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini ileri sürerek istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu oluşan geçici ve kalıcı iş göremezliğe yönelik tazminat davasıdır.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı vekili tarafından husumetin taşımacılık sigortasına yönetilmesi gerektiği, geçici iş göremezliğin teminat dışında olduğu, müterafik kusur indirimi ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğu, maluliyet raporunun hatalı olduğu ileri sürülerek istinaf edilmiştir.
Maluliyet raporuna yönelik yapılan incelemede:
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, maluliyetin varlığı ve oranının üniversite hastanelerinin adli tıp anabilim dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporlar 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihi ile 01/06/2015 tarihleri arasında sonrada Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekir. (Benzer yönde Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2021/6247 E – 2021/9135 K; 2021/5898 E – 2021/8467 K; 2021/4501 E – 2021/7401 K sayılı kararları)
Açıklamalar ışığında eldeki dosyaya baktığımızda, kaza tarihinin 09.01.2019 olup mahkemesince hükme esas alınan 02.03.2020 tarihli Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunun, kaza tarihi olan 09.01.2019 tarihinde yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde düzenlendiği, davacının son film ve grafileri incelenmek sureti ile raporun hazırlandığı anlaşılmıştır. Bu yönüyle davalı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
Geçici iş göremezlik tazminatına yönelik istinaf incelemesinde:
Anayasa Mahkemesi’nin 17/7/2020 Tarih, Esas 2019/40, Karar 2020/40 Sayılı Kararı ile; a) Karayolları Trafik Kanun’un 90. Maddesinin Birinci Cümlesinin “…bu Kanun ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda öngörülen usul ve esaslara tabidir.” ibarelerini iptal etmesi sonucu zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamındaki tazminatlar, öncelikle Karayolları Trafik Kanununun hükümlerinin, bu kanunda düzenlenmeyen hususlarda ise Türk Borçlar Kanununun haksız fiile ilişkin hükümlerinin usul ve esasları çerçevesinde belirlenecektir. Bu kanunlarda açıkça düzenlenmiş hususlarda genel şartlar ile kanunun kapsamını daraltan yada genişleten hükümleri uygulanmayacaktır. Açıklanan sebeplerle eldeki davada; derdest olan eldeki davaya uygulanması gereken iptal kararı gereğince artık geçici iş göremezlik tazminatının teminat içinde olduğu kabul edilerek geçici iş göremezlik tazminat bakımından teminat dışı olduğuna yönelik savunmaya itibar edilmemiştir.
Diğer istinaf talepleri yönünden yapılan incelemede:
Kazaya sebep aracın zorunlu taşımacılık sigortasının bulunmadığı, bu durumda Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısının zarardan sorumlu olduğu anlaşılmakla, ZMMS’ye husumet yöneltilmesi doğrudur.
Davacı minibüste yolcu olup hatır taşıması olmadığı gibi inen başka bir yolcuya yol vermek için minibüsten indiği, tekrar binerken bir ayağı daha dışarıdayken minibüsün hareket etmesi sebebiyle kaza meydana geldiğinden müterafik kusurunun olmadığı, davalı sigorta şirketine 08.03.2019 tarihinde başvuru yapıldığından 21.03.2019 tarihinde temerrütün gerçekleştiği anlaşılmakla davalı vekilinin sair yönlerdeki istinaf talepleri de yerinde görülmemiştir.
HMK’nın …. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 6.145,75 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 1.181,00 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 4.964,75 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri iki yüz otuz sekiz bin yedi yüz otuz (238.730,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından (89.968,57 TL) miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.14/04/2023

… … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … … İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.