Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/155 E. 2022/264 K. 07.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/155
KARAR NO : 2022/264

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : MERSİN 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/07/….
NUMARASI : 2017/… Esas, 2020/… Karar

DAVACI ASİL : 1- … – …
TEMLİK ALAN
DAVACI : 2- … – …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. … –

DAVALI : 1- … –
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … – … –
DAVALI : 2- … – … –
DAVA : Trafik Kazasına Bağlı Yaralanma Nedeni ile Tazminat İstemi

KARAR TARİHİ : 07/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/07/…. tarih ve 2017/… Esas,2020/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20/05/…. tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklette sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpması sonucu motosiklette yolcu konumunda bulunan müvekkili …’ın yaralanmasına neden olduğunu, davalı … şirketine maddi zararın karşılanması için 03/02/…. tarihinde kargo yoluyla başvurulduğu, davalı şirket ile uzlaşma sağlanamadığı, müvekkilinin kazada hiçbir kusuru olmadığını, maddi zararın karşılanması için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile davalı …Ş.’den temerrüt tarihi olan 20/05/…. itibari ile işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte 1.000,00 TL maddi tazminatın kusurları oranında poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere tahsilini, manevi tazminat yönünden davalılardan …’dan alınarak kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte müvekkil Veli Yarar’a 20.000,00 TL manevi tazminatın …’dan tahsilini, masraf ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH: Davacı vekili 15/01/…. tarihli ıslah dilekçesi ile; müvekkili için talp etmiş olduğu 200,00TL geçici iş görmezlik zararını 11.881,40 TL, 400,00 TL kalıcı iş görmezlik zararını ise 95.117,89 TL arttırdığını, toplam dava değerinin 107.859,29 TL olduğunu beyan etmiştir.
CEVAP: Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının başvurusu bulunmadığından ve başvuru şartı yokluğu nedeni ile usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’un 02/05/…. tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının motosiklet ile kırmızı ışık ihlali yaparak kendisine çarptığını, hakkında başlatılan soruşturmanın takipsizlik ile sonuçlandığını, trafik kaza raporunda %99 kusur oranının motosiklet sürücüsüne verildiğini, bu sebeplerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davalı …’a karşı açılan manevi tazminat talebinin reddine, 9.505,12 TL geçici iş görmezlik tazminatı ve 76.462,31 TL kalıcı işgörmezlik tazminatının 24/01/…. tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 50.000,00 TL’lik kısmının davalı … şirketinden alınarak temlik alan davacı …’a, kalan bakiye kısmın davacı …’a verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı …vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; davaya konu kazanın 20/05/…. tarihinde saat 17.30’da meydana geldiğini, … plakalı aracın sigortasının ise aynı gün saat 14.54’de başlatıldığını, kaza ile poliçe başlangıcı arasında dakika farkı bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketi nezdinde kaza saatini kapsayan poliçesinin bulunmaması nedeniyle davanın taraflarına yöneltilemeyeceğini, davacı tarafından talep edilen geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olduğunu, ayrıca ıslaha konu edilen tazminat talebi için ıslah tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeniyle meydana gelen yaralanmadan kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf talebinde bulunulmuştur.
Davalı vekilinin meydana gelen kazada kendilerinin sorumluluğunun bulunmadığına yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Davalı vekili kaza ile poliçe başlangıcı arasında dakika farkı bulunduğunu, müvekkili sigorta şirketi nezdinde kaza saatini kapsayan poliçesinin bulunmaması nedeniyle davanın taraflarına yöneltilemeyeceğini ileri sürmüş ise de, dosya içerisinde mevcut poliçeye göre davalı … şirketi tarafından kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS poliçesinin kazadan çok önce önce 04/05/…. tarihinde düzenlendiği, kaza tarihinin ise 20/05/…. olduğu, dolayısıyla kaza günü yapılan bir poliçe olmadığı, kaza tarihi itibarı ile aracın ZMMS poliçesinin bulunduğu anlaşılmakla davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir.
Davalı vekilinin geçici iş göremezlik tazminatının teminat dışı olduğuna yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Davalı vekili her ne kadar geçici iş göremezlik zararından sigorta şirketlerinin sorumluluğunun bulunmadığını, bütün sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumunda olduğunu ileri sürmüş ise de, Mahkemenin karar tarihinden sonra 09/10/2020 günlü resmi gazetede yayınlanan Anayasa Mahkemesinin 2019/40-2020/40 Esas-Karar sayılı 17/07/2020 günlü kararı dikkate alındığında davacının zararının belirlenmesinde 01/06/2015 günlü ZMSS genel şartlarının tümü ile dikkate alınamayacağı anlaşılmaktadır. Bu yönüyle davacının tedavi sürecinde uğramış olduğu geçici iş görmezlik zararının davacının gerçek zararı niteliğinde olduğu, dolayısıyla davalı … şirketi tarafından davacının uğramış olduğu bu zararın karşılanması gerektiği anlaşıldığından geçici iş göremezlik tazminatı yönünden davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır bu yönü ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.(Aynı yönde Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/6271 esas ve 2020/8104 karar sayılı 03/12/2020 günlü kararı)
Davalı vekilinin faiz tarihine yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Davalı vekili ıslaha konu edilen tazminat talebi için ıslah tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini belirterek kararı istinaf etmiş ise de, eldeki dosyaya baktığımızda dava dilekçesi incelendiğinde davacı vekili tarafından fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydı ile HMK 107. maddesi gereği belirsiz alacak davası olarak dava açıldığı, 6100 sayılı HMK hükümleri gereğince davacının iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın, davanın başında belirtmiş olduğu alacak talebini HMK 107/1. maddesi hükmüne göre bilirkişi raporu ile tam ve kesin olarak belirlendiği anda arttırması mümkündür. HMK 107/2. maddesi gereğince yapılacak bu artırım bir ıslah olmadığı gibi, bu artırım nedeniyle zamanaşımı da söz konusu değildir. Bu nedenle mahkemece tüm tazminat miktarına davacının sigorta şirketine başvuru yapmış olması nedeni ile temerrüt tarihinden itibaren faiz işletilmesinde herhangi bir yanlışlık bulunmamaktadır. Bu yönü ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mersin 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 16/07/…. tarih ve 2017/… Esas,2020/… Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı …vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davalı …den alınması gereken 5.872,43 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 1.469,00 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 4.403,43 TL harcın davalı …den tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı …tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.07/02/2022

… … … …
Başkan … Üye … Üye … Katip …
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır