Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1501 E. 2022/2157 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1501
KARAR NO : 2022/2157

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/02/2021
NUMARASI : 2018/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 15.11.2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 03/02/2021 tarih ve 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 11.11.2016 tarihinde davacının eşi …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı araca …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın arkadan çarpması sonucu maddi hasarlı ve yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, kazada … ve araç içerisinde bulunan eşi davacı …’nın yaralandığı, … plakalı aracın davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın sürücüsü …’ın tam kusurlu olduğunu, kaza sonrası davacının vücuduna kırıklar oluştuğunu, tedavisinin halen devam ettiğini, ağır beden ve ruhi maluliyetinin bulunduğu beyan ederek toplanacak delillere göre tazminat hesabı yaptırılarak davalı … şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının dava şartlarından başvuru şartını yerine getirmediğini, hiçbir suretle açılan davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla kusur ve maluliyet oranının tespiti gerektiği, sigorta geçici iş göremezlik tazminat bakımından sorumluluğunun kalmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın kabulü ile, 25.962,88 TL geçici işgöremezlik ile 72.102,54 TL sürekli işgöremezlik maddi tazminatının temerrüt tarihi olan 30/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili; davacının geçici iş göremezlik döneminde mahrum kaldığı geliri ya da buna yönelik bir iddiasının bulunmadığını, davacının dava öncesi müvekkil şirkete yapmış olduğu başvuruda eksik evrak bulunmakta olup dava şartının uygun olarak sağlanmadığını, bu nedenle dava sonucunda müvekkil aleyhine vekalet ücretine hükmedilemeyeceğini, kararın içeriğinin çelişkili olup faiz başlangıç tarihinin hatalı olduğunu, karar içeriğinde faiz başlangıç tarihinin dava tarihi yani 12.06.2018 olarak tespit edilmesine rağmen mahkemece hataya düşülerek faiz başlangıç tarihinin en son 30.03.2017 olarak karar verildiğini, bu yönüyle kararın çelişkili olup infazında karışıklığa yol açabileceğini, bu nedenle kararın bozulması gerektiğini belirterek kararı istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, meydana gelen trafik kazası sonucu açılan maddi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olup karar davalı … şirketi tarafından davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebinin olmadığı, eksik evrakla başvuru yapılmış olmakla aleyhe yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiği, gerekçe ile hükmün çelişkili olduğu ileri sürülerek istinaf edilmiştir.
Davacının geçici iş göremezlik tazminatı talebine yönelik istinaf incelemesinde:
Dava dilekçesinde, davacının kaza sebebiyle uzun süre tedavi gördüğü, bu sebeple halihazırda dahi çalışamadığı belirtilerek tazminat talep edilmiş, 04.11.2020 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile geçici iş göremezlik nedeniyle 500,00 TL olarak talep ettikleri miktarı 25.962,88 TL’ye yükselttiklerini belirtmiştir. Görüleceği üzere davacının geçici iş göremezlik talebi bulunmakla bu yöndeki istinaf yerinde değildir.
Başvuruya yönelik yapılan istinaf incelemesinde:
Davacı tarafından davadan önce 12.12.2017 tarihinde tüm tedavi belgeleri, sağlık raporu, soruşturma dosyası ile birlikte başvuru yapılmış, davalı yanca 05.06.2018 tarihinde kaza ile maluliyet arasında illiyet bağı bulunmadığından talep reddedilmiştir. Davalıya usulüne uygun başvuru yapılmış olmakla bu yöndeki istinaf talepleri yerinde görülmemiştir.
Faiz başlangıcına yönelik yapılan istinaf incelemesinde:
Davacı tarafça davalıya başvuru tarihinin 12.12.2017 olduğu, temerrüt tarihinin 8 iş günü sonrası olan 25.12.2017 olduğu, mahkemece kurulan hükümde temerrüt tarihi olan 30.03.2017 tarihi denildiği, gerekçede ise temerrüdün davanın açılma tarihi itibariyle oluştuğu, temerrüt tarihi olan dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği belirtilmiş olup bu hususta mahkeme gerekçesi ile hükmü çelişmiş olsa da kısa karada ve hüküm fıkrasında belirtilen 30.03.2017 tarihi davalı lehine olduğundan hüküm gerekçesi düzeltilerek bu yöndeki istinaf talebi de yerinde görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davalı … şirketi vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınması gereken 6.698,85 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 1.674,71 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 5.024,14 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından (toplam 98.065,42 TL) miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.15/11/2022

… … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … …
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.