Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1499 E. 2022/1967 K. 18.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1499
KARAR NO : 2022/1967

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/03/2021
NUMARASI : 2017/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : .
VEKİLİ : Av.

DAVALI : 1
VEKİLİ : Av.
DAVALILAR : 2
3-
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : 18/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.03.2021 tarih ve 2017/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14.03.2017 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı minibüs ile seyir halinde araçtan ineceği sırada sürücünün aracı hareket ettirmesi sonucu müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin zarara uğradığını, … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli … poliçesinin …Sigorta tarafından düzenlendiğini, davalıların sürücü-işleten-sigorta şirketi olarak sorumluluk altında bulunduklarını, işbu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; 1.000,00 TL (500,00 TL sürekli işgöremezlik, 500,00 TL manevi) tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili tarafından bedel arttırım dilekçesi verilerek 500,00 TL maddi tazminat talebimizi 16.839,00 TL arttırarak 17.339 TL’ye arttırılmıştır.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur ve maluliyet yönünden Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik tazminat talebinin teminat dışı olduğunu, savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 250,00 TL değerli olduğu açıklanan kalıcı iş göremezliğe ilişkin açılan maddi tazminat davasının her üç davalı yönünden reddine, geçici iş göremezliğe ilişkin maddi tazminat davasının her üç davalı yönünden kabulü ile; 17.339,00 TL’nin her üç davalıdan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, söz konusu tazminatın 250,00 TL’sine davalılardan …Sigorta AŞ yönünden temerrüt tarihi olan 22/04/2017 yine bu bedel için diger davalılar … ve … yönünden kaza tarihi olan 14/03/2017 gününden itibaren yasal faiz uygulanmasına, bu miktar haricindeki 17.089,00 TL’si için tüm davalılar hakkında taleple bağlı kalınarak ıslah harcının yatırıldığı tarih olan 04/01/2021 tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, davacı tarafından davalı … AŞ’ye yönelik 500,00 TL değerli olarak açılan manevi tazminat davasının reddine, davacı tarafından davalılar … ve …e yönelik açılan manevi tazminat talebinin kabulü ile; 500,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …den kaza tarihi olan 14/03/2017 gününden itibaren ve taleple bağlı kalınarak uygulanacak yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili istinaf dilekçesinde; müvekkilinin kaza nedeni ile ömür boyu ilaç kullanmaya mahkum kaldığını ve denge problemi bulunduğunu, müvekkilinin adli tıp kurulu farklı bir ihtisas dairesinde tekrar bizzat dinlenerek yeni rapor alınması gerektiğini, kalıcı iş göremezlik tazminatı yönünden davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin iyileşme süresinin 12 ay olduğunun kabulünün mümkün olmadığını, müvekkilinin itirazlarının mahkemece hiç dikkate alınmadığını, müvekkilinin net maaşı tespit edilmeden hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin kalıcı iş göremezliği bulunduğu gibi geçici iş göremezliğinin de halen devam ettiğini, müvekkilinin aylık kazancının hesap bilirkişisi raporunda belirtilenden daha yüksek olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasında meydana gelen maluliyetten kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekilinin maluliyet raporuna yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Davacı vekili her ne kadar müvekkilinin kalıcı maluliyetinin bulunduğunu, bu nedenle bu talepleri yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüş ise de,
Bilindiği üzere, Yargıtay 17. Ve 4. Hukuk Dairelerinin yerleşik uygulamasına göre maluliyet oranları Adli tıp Kurumu 3. İhtisas dairesi ya da Üniversitelerin Adli Tıp Anabilim dalı başkanlığından oluşturulacak bilirkişi heyetinden kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan mevzuat yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde belirlenmesi gerekmektedir.
Buna göre;
a)11/10/2008 tarihinden önceki kazalar için Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu,
b)11/10/2008-01/09/2013 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu
c) 01/09/2013 sonrası ile 01/06/2015 tarihleri arasında gerçekleşen kazalar için Maluliyet Tespit işlemleri Yönetmeliği çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu,
d) 01/06/2015 ile 20/02/2019 tarihleri arasındaki kazalar için 30/3/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik çerçevesinde düzenlenmiş sağlık kurulu raporu
e) 20/02/2019 tarihinden sonra meydana gelecek kazalar içinse Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde heyet rapor alınması gerekmektedir.
Eldeki dosyaya baktığımızda kaza tarihinin 14.03.2017 olduğu, mahkemesince hükme esas alınan 31.01.2020 tarihli Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunun, kaza tarihi olan 14.03.2017 tarihinde yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde düzenlendiği, davacının son film ve grafileri ile tedavi evrakları incelenmek ve kurulda muayene edilmek sureti ile raporun hazırlandığı, davacı tarafından rapora itiraz üzerine yeniden alınan 12.08.2020 günlü raporda davacı tarafından yapılan itirazların değerlendirildiği, maluliyet raporlarına göre davacının kalıcı maluliyetinin bulunmadığı geçici iş göremezlik süresinin 12 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacı vekilince rapora itiraz edilirken davacıya ait farklı bir heyet raporu, sağlık tedavi evrakı… vb belge sunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin soyut beyana dayalı davacının kalıcı maluliyetinin bulunduğu yönündeki istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili her ne kadar müvekkilinin geçici iş göremezlik süresinin 12 olmadığını ve müvekkilinin halen iyileşmediğini ileri sürmüş ise de, davacı yine bu iddiasına ilişkin herhangi bir sağlık raporu tedavi evrakı sunmamıştır. Bu yönü ile de davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
Davacı vekilinin hesap raporuna yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Davacı vekili her ne kadar müvekkilinin aylık kazancının hesap bilirkişisi raporunda belirtilenden daha yüksek olduğunu, gelirinin asgari ücret esas alınmasının hatalı olduğunu ileri sürmüş ise de, davacının dosya içinde bilgi ve belgelerden asgari ücretin üstünde gelir elde ettiğine dair bir resmi kayıt bulunmamaktadır. Dosya içerisinde mevcut 11.09.2017 günlü ekonomik sosyal durum araştırmasına göre davacının tekstil atölyesinde haftalık 200,00 TL olarak gelir elde etiği tespit edilmiştir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda da bu tespite uygun olarak davacının geliri asgari ücret kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Buna göre davacının kazadan önce yaptığı iş ile bu işten elde ettiği gelirin, asgari ücretin üzerinde olduğuna dair, belgeye dayanan somut delil bulunmaması dikkate alındığında davacının gelirinin asgari ücret olarak kabulünde bir yanlışılık bulunmamıştır.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 02.03.2021 tarih ve 2017/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY İLGİLİ HUKUK DARİESİNDE TEMYİZ YASA YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.18.10.2022

… … … …
Başkan … Üye … Üye … Katip …
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır