Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1411 E. 2022/1616 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1411
KARAR NO : 2022/1616

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/04/2021
NUMARASI : 2019/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : … – …Kimlik No: …

VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … SİGORTA A.Ş. – Büyük Mükellefler VD: …

VEKİLİ : Av. … – … Sigorta A.Ş.-…
Av. …-
DAVA : Trafik Kazasına Dayalı Maddi Tazminat

KARAR TARİHİ : 12/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 3.Asliye Ticaret Mahkemesinin 07/04/2021 tarih ve 2019/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 06/04/2013 günü …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile müvekkilleri …’ün sürücüsü olduğu … plakalı aracın çarpışması nedeniyle çift taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, söz konusu kaza nedeniyle müvekkilinin malul kaldığını, bu nedenlerle müvekkilinin sürekli iş gücü kaybından doğan 1.000,00 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …Ş’den tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ticari merkezinin bulunduğu yer itibariyle davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davanın işleten …’a ihbar edilmesini, … plakalı aracın 18/10/2012-18/10/2013 tarihleri arasında müvekkili şirket tarafından sigortalı olduğunu, sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti kadar olduğunu, kazaya karışan aracın sigortalı araç olduğunun tespit edilemediğini, davacının kalıcı sakatlığının tespiti için ATK’dan rapor alınması gerektiğini, kaza sırasında motosiklette yolculuk yapan davacının kask takıp takmadığının tespiti ile duruma göre müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; açılan davanın 30.06.2020 tarihli 2.celsesinde 7 nolu ara karara istinaden bilirkişi raporu aldırıldığını, daha sonra alınan bu rapora itiraz edilmesi üzerine 08.10.2020 tarihli duruşmanın 2.celsesinde 2 nolu ara karara istinaden tekrar bilirkişi raporu alındığını, işbu raporların birbirinin aynısı olup detaylı inceleme yapılmadan hazırlanmış raporlar olduğunu, taraflarınca haricen alınan bilirkişi raporunun mahkemeye sunulmuş olup sunulan işbu raporun yeniden incelenerek hükme esas alınması konusunda yerel mahkemeden talepte bulunulmuş ise de taleplerinin reddedildiğini, aldırılan bilirkişi raporunun uzman kişi tarafından hazırlanmış olup kusur durumunun %50- %50 olarak belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu açılan maddi tazminat davasıdır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olup karar davacı vekili tarafından davacının tam kusurlu olmadığı, sürücünün kaza yaptığını inkar etmesinin bile bunu gösterdiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkemece aldırılan trafik bilirkişisi raporunda davacının motosikletini ani sola kırması sebebiyle kaza olduğundan davacının tam kusurlu olduğu belirtilmiş, davacı tarafından davacının %50 kusurlu olduğunu belirten makine mühendisi raporu ile iş bu rapor arasında çelişki olması sebebiyle Karayolları Genel Müdürlüğü trafik fen heyetinde görevli 3 kişilik makine mühendisi bilirkişi heyetinden rapor alındığı, alınan raporda davacının tam kusurlu olduğunun belirtildiği, raporun dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu anlaşıldığından davacı vekilinin kusur oranın yanlış tespit edildiğine ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir.
Haksız fiil failinin sorumluluğu için bir miktar da olsa kusurunun varlığının önşart olduğu, sürücünün, işletenin ve sigortacının sorumluluğu için aracın bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması gerektiği, davaya sebep kazada ise sürücü Tahsin Seyhan’ın ve plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün kusuru bulunmadığından (zarara sebep eyleminmüteveffanın kusurundan kaynaklandığından) zarardan davalı sorumlu olmayacaktır.
Mahkemece de, tüm bu nedenlerle; davalı sigortacı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılan aracın sürücüsünün kusursuz olarak karıştığı kazada davacının yaralanmasından ötürü oluşan zarardan, sürücünün kusursuz olması sebebiyle davalı … 2918 sayılı KTK’ nun 85 ve 91. Maddeleri gereğince sorumlu olmadığı kanaat getirilerek davanın reddine karar verilmiş olup mahkemece yapılan tespitler dosya kapsamına, usul ve yasaya uygundur. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 59,30 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 21,40 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,

3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.12/09/2022

… … … …
Başkan Üye Üye Katip
… … … … İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.