Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2021/1388 E. 2022/1770 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2021/1388 – 2022/1770
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2021/1388
KARAR NO : 2022/1770

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ : İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi
NUMARASI : 2018/… Esas, 2021/… Karar

DAVACI : 1- …
: 2- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : … Sigorta A.Ş. –
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Sigorta (Trafik sigortası kaynaklı)

KARAR TARİHİ : 27.09.2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/01/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların yolcu olarak bulunduğu ve davalıya Karayolları Motorlu Taşıtlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi ile sigortalı olup dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın 04.10.2018 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucunda davacıların yaralandığını, kaza sonrası davacı …’nın dalağının alındığını, vücut direncini kaybettiğini, davacı …’nın ise henüz 15 yaşında olup yaralanmasının ömür boyu hayatın etkileyeceğini beyan ederek ve FİHS tutularak belirsiz olan zararın tespiti ile şimdilik 1.000,00 TL maddi zararın davalıdan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
ISLAH : Davacılar vekili 04.01.2021 dilekçesi ile dava değerini 96.517,93 TL’ye ıslah etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talep sonucunu açıklaması gerektiğini, davacının dava şartı olan başvuru şartını eksik evrak ibraz ederek yerine getirmediğini, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, davacının ileri sürdüğü maluliyet oranının kabul edilemez olduğunu, tazminatın poliçe genel şartlarında belirtilen usul ve esaslara göre belirlenmesi gerektiğini, müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe teminat limiti ile sınırlı sorumlu olduğunu, davacıların emniyet kemeri takmama gibi müterafik kusur bulunduğundan zarardan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, olayda hatır taşımasının mevcudiyeti bulunması halinde zarardan indirim yapılmasını, geçici iş göremezlik tazminatının poliçe teminat kapsamı dışında olduğunu, temerrüt gerçekleşmediğinden faiz talebinin yersiz olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacı … yönünden açılan davanın Feragat nedeniyle reddine, davacı … yönünden açılan davanın kabulü ile, 96.517,93 TL tazminatın dava tarihi olan 26/12/2018 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacı …’ya verilmesine karar verildiği görüldü.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı vekili verdiği istinaf dilekçesinde özetle; davacı …’nın aracın işleteni olması nedeni ile trafik poliçesi teminatı dışında kaldığından tazminat talep edilemeyeceğini, davacının, kazayı meydana getiren ve dava dayanağı trafik poliçesiyle sigortalı bulunan aracın işleteni …’nın sigorta sözleşmesinin tarafı olup davalı sigorta şirketi karşısında “zarar gören üçüncü kişi” olarak değerlendirilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı değerlendirmeler içermekte olup kabul edilebilir olmadığını, bilirkişi raporunda hesaplanan geçici iş görmezlik tazminatı ve geçici bakıcı gideri taleplerinin reddinin gerektiğini beyan ederek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3 ve 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, maddi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili istinaf etmiştir.
Davalı vekilinin, davacı …’nın oluşan zararından sorumlu olmadıklarına yönelik yapmış oldukları istinaf başvurusunun değerlendirlmesinde;
Dosya kapsamından, 04.10.2018 tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazası sonucu, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta, davacı …’nın araçta yolcu olarak bulunduğu anlaşılmıştır. Öte yandan, … plakalı araca ait tescil belgesi incelendiğinde ilgili aracın … adına kayıtlı olduğu tespit edildiği ve davacı … 20/04/2013 doğum tarihli olup … plakalı araca ait … numaralı ZMMS poliçesinin 04/10/2018 tarihinde davacı … ile tanzim edildiği görülmüştür.
KTK Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A 1–1 maddesinde; “Sigortacı poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” ifadeleri yer almaktadır.
Bu düzenlemelerden anlaşıldığı üzere ZMSS’ da sigortacı, karayolunda motorlu araç işletenin işlettiği araç nedeniyle üçüncü kişilere verilen cismani ve eşya zararlarından dolayı onun mali ve hukuki sorumluluğunu üçüncü kişilere karşı güvence altına almaktadır. Diğer bir ifadeyle, araç sahibi bu sigorta ile üçüncü kişilere ödemek zorunda kalacağı maddi tazminattan dolayı mamelekinde meydana gelecek eksilmeyi güvence altına almış olmaktadır.
Yukarıda belirtildiği gibi Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümünde veya yaralanmasında tazminat taleplerini karşılamaktadır. Sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat taleplerini karşılamamaktadır. İşletenin kendisi sorumluluk riski kapsamında değildir. İşletenin kendi zararından müvekkili şirket sorumlu değildir. Bu nedenle davacının tazminat talepleri karşılanamayacaktır.
Bu durumda, sigortalı araç veya sürücüsünden kaynaklanan rizikolar sebebiyle, üçüncü şahıslar üzerinde oluşan zararların güvence altına alındığı ilkesi ışığında somut olay değerlendirildiğinde, aracın işleteni olan …’nın davada dava açıldığı esnada davacı sıfatına haiz olduğu açıktır. Zira, kazayı meydana getiren ve dava dayanağı trafik poliçesiyle sigortalı bulunan aracın işleteni … sigorta sözleşmesinin tarafı olup davalı sigorta şirketi karşısında “zarar gören üçüncü kişi” olarak değerlendirilemeyecektir. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusu haklı bulunmuştur.
Söz konusu tazminat talebi için mahkemece yanılgı bir değerlendirme ile yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğu kanaatine varılmakla davalı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun, duruşma yapılmadan, bu yönüyle kabulü ile 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b/2. maddesi hükmü uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 26/01/2021 tarih, 2018/… Esas, 2021/… Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-… yönünden açılan davanın Feragat nedeniyle REDDİNE,
3-… yönünden davanın esastan REDDİNE,
Harç yönünden:
4-Harçlar Kanununa göre alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının peşin ve ıslah harcı olarak yatırılan toplamda 1.675,90 TL harçtan mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 1.595,20 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep edilmesi halinde davacı tarafa iadesine,
Yargılama giderleri yönünden:
5-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacıların üzerinde bırakılmasına,
6-HMK’nın 333. maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının bulunması halinde ilgililerine iadesine,
Vekalet ücreti yönünden:
7-Davacı … yönünden feragat edildiği ve karşılıklı olarak vekalet ücreti ve yargılama gideri talep edilmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalıya verilmesine,
İstinaf giderleri açısından;
9-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
10-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
11-Davalı tarafından yapılan 40,00 TL istinafa dosya gönderme ücretinin davacı …’dan alınarak davalıya verilmesine,
12-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade, harç tahsil ve harç iade işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yüz yedi bin doksan (107.090,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi. 27.09.2022

Başkan Üye Üye Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.