Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1876 E. 2021/2008 K. 06.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1876 – 2021/2008
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1876
KARAR NO : 2021/2008

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av….

DAVALI : 1- …

VEKİLİ : Av. …
DAVALI : 2- …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …
DAVALI : 3- …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

KARAR TARİHİ : 06/12/2021

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 08/08/2017 tarihinde davalı sürücü …’nın kendi sevk ve idaresindeki … plaka sayılı otomobili ile müvekkil şirkete ait … plakalı aracın sol yan kısmına çarptığını, davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı otomibl davalı tarafından 12/06/2017-12/06/2018 tarihleri arasında ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, 20/11/2017 tarihinde … rapor nolu değer kaybı bedeli hesaplandığını, dava konusu olayla ilgili gönderilen ihtarma ve değer kaybı ekspertiz rapor sonucu sigorta şirketi tarafından hesaba 4.569,00 TL yatırıldığını, kalan tutar üzerinden iş bu açılmış olup, davalılardan … araç sürücüsü … Organizasyon Turz. TAş. Hizm. Tic.Ltd. Şti araç maliki olarak sigorta şirketi birlikte müteselsilen ve müşterkene sorumlu olduklarını, kazadan sonra aracın yetkili servise tamir ettirildiği, bu esnada aracın bir çok parçasının değiştiğini, tüm bu nedenlerle trafik kazası sonucu müvekkilin aracında oluşan değer kaybı bedeli için fazlaya dair talep ve dava haklarının saklı kalmak kaydıyla sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme düştükten sonra bakiye değer kaybı bedeli 7.466,89 TL ve 205,71 ekspertiz fatura bedeli olmak üzere toplam 7.672,60 TL’den şimdilik 100,00 TL’sinin kaza tarihi olan 08/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … Organizasyon Turizm … Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket açısından iş bu davayı kabul etmediklerini, müvekkil şirket Rent A Car şirketi olup söz konusu kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusuru bulunmadığını, davacı tarafın muhatabının … ve Sigorta şirketi olup, iş bu sebeple söz konusu dosyada müvekkil şirkete husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının aracnının hasarı nedeniyle ödeme yapıldığını ve davacı vekilinin araç değer kaybı talebi nedeniyle kalan poliçze teminatının tamamının ödendiğini, müvekkil şirketin bakiye poliçe teminatı kalmadğını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 7.624,22 TL değer kaybından kaynaklanan maddi tazminatın davalılar … ve … organizasyon ltd. Şti ‘den kaza tarihi olan 08/08/2017 tarihinden itibaren davalı sigorta şirketinden dava tarihi olan 23/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı … Sigorta A.Ş vekili istinaf dilekçesi ile; söz konusu davadan önce davacının araç hasar bedeli ile müvekkili sigorta şirketine yapılan başvuru neticesinde hasar gören … plakalı araç için 20/12/2017 tarihinde 28.430,71 TL hasar ödemesi yapıldığını, bu nedenle müvekkili şirketin bakiye poliçe teminatının 4.569,00 TL kaldığını, daha sonra davacının değer kaybı talebi ile müvekkili şirket başvurması neticesinde bakiye teminat limiti olan 4.569,00 TL değer kaybı tazminatının da 07/12/2017 tarihinde davacı vekilinin hesabına ödendiğini, müvekkili şirketin bakiye poliçe teminatının kalmadığını belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Organizasyon Turizm … Ltd. Şti vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilli şirketin rent a car şirketi olduğunu, söz konusu kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusurunun bulunmadığını, davacı tarafın muhatabının … ve sigorta şirketi olduğunu, bu nedenle müvekkili şirket yönünden açılan davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, davacının eksper raporunu ve eksper maliyetini de kabul etmediklerini, davacı kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesini istemiş ise de temerrüdün dava tarihi itibarı ile gerçekleştiğini belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeni ile araçta meydana gelen değer kaybı ve ekspertiz bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı sigorta vekili ve davalı … Organizasyon Turizm … Ltd. Şti vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede;
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir sorumluluk sigortası türüdür.
Bu sebepledir ki, sigorta şirketinin sorumluluğu, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlıdır. Zira, kanunun emredici hükmü gereği yaptırılan zorunlu trafik sigortalarında sigortacı, işletene düşen hukuki sorumluluğu teminat altına aldığına göre, ancak işletenin sorumlu olduğu oranda zarardan sorumlu olacaktır. İşletene hukuken yükletilemeyen zarardan, onun sorumluluğunu teminat altına alan sigortacının sorumlu tutulması da mümkün değildir. KTK’nun 86/1. maddesi gereği ise, işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusursuzluğu oranında sorumluluğunun kalkacağı açıktır.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının “Sigortanın Kapsamı” başlıklı A.1. maddesi uyarınca, sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, “zorunlu sigorta limitlerine kadar” temin eder, hükmü mevcuttur.
Buna göre davalı sigorta şirketinin düzenlemiş olduğu poliçe kapsamında kaza tarihi itibarı ile maddi hasarlar için araç başına 33.000,00 TL teminat ile sınırlı sorumlu olduğu, davalı sigorta şirketinin söz konusu teminat limitinin tümünü 28.430,71 TL hasar ödemesi ve 4.569,00 TL değer kaybı olarak davacıya ödediği ödeme dekontlarından anlaşılmıştır. Bu nedenle söz konusu poliçe kapsamında teminat limitini tüketmiş olması nedeni ile sorumluluğu kalmadığı anlaşıldığından bu davalı yönünden davanın reddi gerekirken kabulü hatalı olmuştur. Bu yönü ile davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının yeniden hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı … Organizasyon Turizm … Ltd. Şti vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede;
Davalı vekili her ne kadar müvekkilli şirketin rent a car şirketi olduğunu, söz konusu kazanın meydana gelmesinde hiçbir kusurunun bulunmadığını ileri sürmüş ise de,
2918 sayılı KTK hükümlerine göre, trafik kaydı “işleteni” kesin olarak gösteren bir karine değilse de, onun kim olduğunu belirleyen güçlü bir kanıt niteliğindedir. Ancak, trafik kaydına rağmen işletenliğin 3. kişi üzerinde bulunmasını engelleyen bir yasa hükmü yoktur. Aynı yasanın 3. maddesinde, “İşleten: Araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alacı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehin gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişidir. Ancak, ilgili tarafından başka bir kişinin aracı kendi hesabına ve tehlikesi kendisine ait olmak üzere işlettiği ve araç üzerinde fiili tasarrufu bulunduğu ispat edilirse, bu kimse işleten sayılır.” şeklinde tanımlanmıştır. Aynı kanunun 85. maddesinde ise, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu yasal düzenleme karşısında, kazaya karışan araçların meydana getirdikleri zararlardan araç sahiplerinin hukuken sorumlu olacağı ilkesi benimsenmiş ise de, araç malikleri tarafından herhangi bir sebeple yararlanılması için bir başka kimseye devir edilmesi halinde (kısa bir süre için kiralanmaması kaydıyla) artık üzerindeki fiili hâkimiyeti kalmaması ve bu sebeple ekonomik yönden de bir yararlanma olanağının kalktığı durumlarda, o araca kaza sırasında fiili hâkimiyeti altında bulunduran ve ondan iktisaden yararlanan kimsenin işleten sıfatıyla meydana gelen zarardan sorumlu tutulması gerekir. Bunun sonucu olarak da, araç maliki sorumlu tutulmamalıdır. Gerek doktrinde, gerekse Yargıtay’ın uygulamalarında, kiracının işleten sıfatının belirlenmesinde, kira sözleşmesinin uzun süreli olması, araç üzerinde fiili hâkimiyet ve ekonomik yararlanma unsurlarının birlikte bulunması gerekmektedir.
Bu durumda taraflar arasında uzun süreli ve 3. kişileri bağlayacak güçte bir kira sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, aracın fiilen teslim edilip edilmediği, ekonomik yararlanmanın kime ait olduğu, kira sözleşmesi ve kira bedelinin Maliye ve Vergi Dairelerine bildirilip bildirilmediği, işleten ve kiracının ticari defter ve kayıtları üzerinde konusunda uzman bir bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmak suretiyle, kira sözleşmesinin fatura, ruhsat ve cari hesap hareketleri gibi yan delillerle desteklenip desteklenmediği, davalının işletenlik sıfatının devam edip etmediği hususlarının belirlenmesi gerekmektedir. Tüm bu açıklamalara göre eldeki dosya incelendiğinde davaya konu trafik kazasına sebebiyet veren aracın kayıt malikinin davalı … Organizasyon … Ltd Şti. olduğu, davalını kazaya karışan aracı uzun süreli olarak bir başkasına kiraladığına ilişkin olarak uzun süreli bir kiralama sözleşmesi bulunmadığı, bu konuda dosyada mevcut ispat bulunmadığı, davalının işletenlik sıfatının ve bu nedenle söz konusu olayda sorumluluğunun bulunduğu anlaşılmakla davalının kendilerine husumet yöneltilemeyeceğine ilişkin istinaf başvurusunun reddine karar vermek gerekmiştir.
HMK 353/1-b-2 maddesine göre” Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilebileceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamına göre yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığı anlaşılmakla davalı … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının davalı … Sigorta A.Ş yönünden reddine şeklinde HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına, davalı … Organizasyon Turizm … Şti vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı … Organizasyon Turizm … Şti vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ İLE;
1-HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA,
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla;
2-DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
2-a)-7.624,22 TL değer kaybından kaynaklanan maddi tazminatın kaza tarihi olan 08/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılar … ve … Organizasyon Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-b)-Davacı tarafından davalı … Sigorta A.Ş aleyhine açılan davanın REDDİNE,
3-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 520,81 TL karar harcından, ıslah harcı ile birlikte peşin alınan 168,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 351,91-TL harcın davalılar … ve … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti ‘den tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 başvurma harcı ve 133,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 204,80 TL harcın tamamının … ve … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 411,00 TL posta gideri, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 205,71 TL eksper ücreti olmak üzere toplam 1.616,71 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.574,23 TL’sinin davalılar … ve … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti ‘den alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti’den alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davalı … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 205,71 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
8-Davalı … Sigorta A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT 13/2 maddesi gereğince hesap olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
9-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının ilgililerine iadesine,

İstinaf giderleri bakımından;
10-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
11-Kesin olan iş bu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
12-Harçlar Kanunu gereğince davalı … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti’den alınması gereken 520,81 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 130,21 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 390,60 TL harcın davalı davalılar … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti ‘den tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
13-Davalı … Organizasyon Turiz. Taş. Hiz. Tic. Ltd. Şti tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
14-Davalı … Sigorta A.Ş tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
15-Davalı … Sigorta A.Ş tarafından harcaması yapılan 105,50 TL posta masrafı ve tebligat giderinin davcıdan alınarak bu davalıya ödenmesine,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.06/12/2021

… … … …
Başkan … Üye … Üye… Katip …

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır