Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1873 E. 2022/139 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1873 – 2022/139
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1873
KARAR NO : 2022/139

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACILAR : 1- …
2-…
3- …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVALI : 1- …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVALI : 2- …
VEKİLLERİ : Av…
Av…
DAVALI : 3- …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)

KARAR TARİHİ : 18/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 27/09/2017 tarihinde davalılardan … …’un idaresinde , diğer davalı … …’un sahibi olduğu … plaka sayılı araç sürücüsünün tam kusurlu hareket sonucu oluşan trafik kazasında ağır derece yaralandığını, kazaya karışan … plaka sayalı aracı sigortalayan davalı … Sigorta A.Ş’ye mağdur müvekkil … …’e maddi tazminat ödenmesi için gerekli belgeleri de ekleyerek 06/11/2017 tarihinde başvuruda bulunduklarını, tüm bu nedenlerle fazlaya dair hakların saklı kalmak kaydıyla; öncelikle … plaka sayılı kazaya karışan aracın trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasını, şimdilik müvekkil … … için 1.000,00 TL, destekten yoksun kalma nedeniyle davacı anne … için 1000,00TL, baba Masun için 1.000,00TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, müvekkil … … için 50.000,00 TL , aynı çatı altında olan anne … için 15.000 TL baba … … için 15.000 TL olmak üzere toplam 80.000,00 TL manevi tazminatın sigorta dışındaki davalılardan kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar … … ve … … vekili cevap dilekçesinde özetle; tüm tazminatın sigorta şirketinden tahsil edilmesi gerektiğinden davanın reddi gerektiğini, anne ve baba yönünden maddi tazminat talebinin reddi gerektiğini, talep edilen manevi tazminat tutarının fahiş olduğunu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketçe ZMMS poliçesi ile teminat altına alınmış bulunan … plakalı araç ile … plakalı aracın karıştığı kaza neticesinde zarar gördüklerini iddia eden davacıların taleplerinin hasar dosyası muhteviyatındaki belgeler üzerinden davacılar tarafından müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvuru yapılmadığını, esas yönünden destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin taleplerinin reddi gerektiğini, kask kullanmayan davacı … …’in kazanın sonuçlarının ağırlaşmasında müterafik kusuru bulunduğunu, müvekkil şirketin manevi tazminata ilişkin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, davacının kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesi yönündeki taleplerinin reddi gerektiğini, bu nedenlerle haksız ve yasal dayanaktan yoksun iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, maddi tazminat davası yönünden davanın kısmen kabulüne, davacının geçici iş göremezliğe yönelik 10.358,11 TL maddi tazminat talebinin reddine, davacının sürekli iş göremezliğe yönelik talebinin kabulüyle; 206.686,50 TL maddi tazminatın davalılar … … ve … …’dan 27/09/2017 olay tarihinden, davalı sigorta şirketi yönünden ise 23/11/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline manevi tazminat davası yönünden davanın kısmen kabulüyle davacılardan … … için 40.000,00 TL, … … için 10.000,00 TL, … … için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 27/09/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … … ve … …’dan alınarak ayrı ayrı davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalılar … … ve … … vekili; Öncelikle KTK 97. Madde gereği davacı tarafın diğer davalı sigorta şirketine usulüne uygun olarak başvuruda bulunmuş olması gerektiğini, fakat dosyada sağlık kurulu raporunun sunulmadığını, vefat etmemiş olan davacı için destekten yoksun kalma tazminatının talep edilemeyeceğini, davacılardan … …’in geçici iş görmezlik talebinin reddine karar verildiğini, bunun yanı sıra … … ve … …’in de maddi tazminat taleplerinin reddine dair karar verildiğini ancak reddedilen talepler açısından müvekkilleri lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, yapılan kusur değerlendirmesinin hatalı olduğunu, raporda özellikle kazanın meydana geldiği yerde ışıklı işaret levhalarının olmadığını, davacı kazazedenin hızı, kask takmamış olması, ehliyetsiz olması gibi hususlar göz ardı edilerek davacıya %25 kusur atfedildiğini, yerel mahkeme tarafından Adli Tıp Kurumundan kusur raporu alınmamasının hatalı olduğunu, davacının kask takmamış olmasının müterafik kusurlu olduğunu gösterdiğini, meydana gelen kazada davacının kafa sol bölgesinde yaralanması olduğunun kaza sonrası kaldırıldığı ilk hastane tarafından da tespit edildiğini, davacıda meydana gelen zihinsel bozukluklara ilişkin sağlık raporunun hatalı olduğunu, davacı tarafın kazadan önceki hayatında da esrar kullanımı, alkol kullanımının alınan raporlarla ve tanık beyanlarıyla sabit olduğunu, bu anlamda davacının kazadan önceki hayatında uyuşturucu tedavisi alınıp almadığını veya psikolojik açıdan herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığının AMATEM, Sağlık Bakanlığı ve SGK tarafından sorulması gerektiğini, davacılar lehine hükmedilen manevi tazminat miktarlarının oldukça fahiş olduğunu, kazada kusurlu olan davacının durumunun göz ardı edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
Karara karşı davalı … Sigorta A.Ş. Vekili; davacı tarafından müvekkiline yapılan başvurunun sağlık kurulu raporu içermediğinden eksik evrakı tamamlamaksızın huzurdaki davanın ikame edildiğini, dolayısıyla davada dava şartı noksanlığı söz konusu olduğunu, bu nedenle davanın usulden reddini talep ettiklerini, kask kullanmayan davacı … …’in kazanın sonuçlarının ağırlaşmasında müterafik kusuru bulunduğunu, davacı … …’in geçici iş göremezlik tazminatı talebi, … … ve … …’in tazminat taleplerinin reddine karar verilmesine rağmen, müvekkil şirket lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılması talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi-manevi tazminat talebine ilişkindir.
Mahkemece maddi-manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmiştir.
Davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığına yönelik istinaf sebebinin incelemesinde;
Davalı kuruma davacı vekili tarafından 26/01/2018 tarihinde başvurunun bulunduğu, davacının başvurması üzerine, davalı kurumca hasar dosyasının açıldığı, yapılan başvuruya verilen cevabi yazıda eksik olan kesin ve sürekli maluliyet oranına ilişkin sağlık kurulu raporunun tamamlanması istenmiş olup, kaza tarihinin 27.09.2017 tarihi olduğu da dikkate alındığında, maluliyet raporunun davacı tarafça kısa sürede tamamlanabilecek bir husus olmadığı, tedavi evraklarının sunulduğu, bu durumda davalı kurumun isteminin davacının haklarının sürüncemede kalmasına yol açacak nitelikte olduğu, halen dahi ödeme yapılmamış olması da gözetildiğinde başvurunun sonuçsuz kaldığının kabulü ile anılan maddede düzenlenen dava şartı gerçekleştiğinden uyuşmazlığın esasına girilerek karar verilmesi yerinde olmakla bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davalılar … … ve … … vekilinin destekten yoksun kalma tazminatı talep edilemeyeceğine yönelik istinaf sebebinin incelemesinde;
Mahkemece davacılar … … ve … … yönünden açılan davanın reddine karar verildiğinden bu yönde yapılan istinaf başvurusunda hukuki yarar görülmemekle bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davalılar … … ve … … vekilinin kusur durumuna yönelik istinaf sebebinin incelemesinde;
Dava konusu kazanın; … plakalı araç sürücüsü davalı … …’un kontrolsüz kavşağa girerken hızını azalttıktan ve kavşak kollarını gerektiği şekilde kontrol ettikten sonra seyrini sürdüreceği halde mevcut hızı ile mahalle yaklaştığı ve seyir yönüne göre ilk geçiş hakkına sahip davacı idaresindeki … plakalı motosiklete rağmen kavşağa girdiği, … plakalı motosiklet sürücüsünün ise kural gereği hız azaltması ile kavşak kollarını kontrol ettikten sonra kavşağa gireceği halde mevcut hızı ile mahalle yaklaşarak sol taraftan gelen minibüs ile çarpışarak meydana geldiği, Adana 15. Asliye Ceza Mahkemesi’nce ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan 25.03.2019 tarihli kusur raporuna göre … plakalı motosiklet sürücüsü davacı … …’in alt düzeyde tali kusurlu, … plakalı araç sürücüsü davalı … …’un asli kusurlu olduğunun belirtildiği, yerel mahkemece trafik bilirkişisinden alınan 21.04.2020 tarihli kusur raporuna göre … plakalı motosiklet sürücüsü davacı … …’in %25 oranında kusurlu, … plakalı araç sürücüsü davalı … …’un %75 oranında kusurlu olduğunun belirtildiği, kusur raporlarının olayın oluşu ile uyumlu olarak düzenlendikleri anlaşıldığından davalılar vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin müterafik kusur yönünden istinaf sebebinin incelenmesinde;
Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK’nın md. 52. maddesinde (Borçlar Kanunu’nun 44.) düzenlenmiştir. Zarar görenin kusurunun, zararın meydana gelmesinde başlıca etken olması halinde zarar verenin sorumluluğunun kalkması söz konusu olabileceği gibi belirlenen kusura göre zarar ve ziyandan indirim yapılmasını da gerektirebilir.
Dosya kapsamından, 22.01.2020 tarihli ATK 2. İhtisas kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunda; Medline Hastaneleri Yoğun Bakım Ünitesinin 27.09.2017-11.10.2017 tarihli epikrizinde; davacının sol frontal ve rarietal bölgelerde orta hattan 3mm şifte sebep olan epidural/subdural ayrımı yapılamayan hematom olduğunun belirtildiği, Adli Tıp Kurumunda yapılan muayenesinde kişinin kafa travmasının olmadığının belirtildiği, raporun sonuç kısmında davacı … …’in trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle yönetmeliğe göre tablo 3.5’e göre %4 zihinsel, ruhsal, davranışsal bozukluklar, geçici fonksiyon kaybına neden olan ruhsal hastalıklar, B-2’ye göre %40, Balthazard yöntemi ile toplandığında kişinin tüm vücut engellilik oranının %42 olduğunun belirtildiği anlaşılmakla davacının maluliyetinin kafa travmasından kaynaklanıp kaynaklanmadığı tam olarak anlaşılamadığından bu hususta ATK 2. İhtisas kurulundan yeniden rapor alınması ve rapora göre müterafik kusur durumunun değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmakla davalılar vekillerinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür.
Davalılar … … ve … … vekilinin maluliyet raporuna yönelik istinaf sebebinin incelenmesinde;
Davalılar vekili tarafından, davacıda meydana gelen zihinsel bozukluklara ilişkin sağlık raporunun hatalı olduğu, davacının kazadan önceki hayatında esrar-alkol kullanımı bulunduğu, bu anlamda kazadan önceki dönemde uyuşturucu tedavisi alıp almadığı veya psikolojik açıdan herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığının AMATEM, Sağlık Bakanlığı ve SGK tarafından sorulması gerektiği talep edilmiş olmakla 22.01.2020 tarihli ATK 2. İhtisas kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunda … …’in trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle yönetmeliğe göre tablo 3.5’e göre %4 zihinsel, ruhsal, davranışsal bozukluklar, geçici fonksiyon kaybına neden olan ruhsal hastalıklar, B-2’ye göre %40, Balthazard yöntemi ile toplandığında kişinin tüm vücut engellilik oranının %42 olduğunun belirtildiği de dikkate alınarak, kişide oluşan zihinsel, ruhsal, davranışsal bozukluklar, geçici fonksiyon kaybına neden olan ruhsal hastalıkların kaza ile ilgili illiyet bağının tespiti amacıyla kazadan önce kullandığı esrar ve yoğun alkol kullanımına dair kazadan önceki dönemde uyuşturucu-alkol tedavisi alıp almadığı veya psikolojik açıdan herhangi bir ilaç kullanıp kullanmadığının AMATEM, Sağlık Bakanlığı ve SGK’dan araştırılması ve elde edilecek belgelerle birlikte yeniden rapor düzenlenmesinin istenilmesi, davacıda oluşan zihinsel, ruhsal, davranışsal bozukluklar, geçici fonksiyon kaybına neden olan ruhsal hastalıkların geçmişte kullanılan maddeler ile ilgisinin bulunup bulunmadığı ya da davacının kafa travması geçirmesinden kaynaklanıp kaynaklanmadığı ya da kaza nedeniyle psikolojik olarak oluşup oluşmadığının tespit edilmesi gerektiğinden davalılar vekilinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmüştür.
Davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin manevi tazminata yönelik istinaf sebebinin incelenmesinde;
Yukarıda belirtilen maluliyet raporundaki eksikliklerin giderilerek yeniden alınacak maluliyet raporu sonucuna göre manevi tazminatın takdirine ilişkin durum ve koşullarda değişiklik oluşabileceğinden bu yöndeki istinaf sebebi inceleme konusu yapılmamıştır.

Davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin reddedilen maddi tazminat yönünden hükmedilmeyen vekalet ücretine yönelik istinaf sebebinin incelenmesinde;
Dava dilekçesi ile talep edilen davacı anne … için 1.000,00TL, davacı baba Masun için 1.000,00TL olmak üzere toplam 2.000,00TL maddi tazminat talebi ile, ıslah ile arttırılan toplam 10.358,11TL geçici işgöremezlik tazminatı talebi yönünden açılan davanın reddine karar verildiği halde kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücretine hükmolunması gerektiği halde hükmolunmadığı görülmekle, reddedilen maddi tazminat talepleri yönünden davacı tarafça yapılmış istinaf başvurusu bulunmadığı, bu nedenle reddedilen kısımlara ilişkin davanın bu yönüyle kesinleşmiş olduğu dikkate alınarak davalılar vekillerinin bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmekle, mahkemece bu hususta karar verilmesi gerektiği anlaşılmaktadır.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
Tüm bu anlatılanlar ışığında mahkemece müterafik kusur durumunun değerlendirilmesi ve davacının kazadan önceki tarihlerde alkol-esrar kullanımının maluliyet durumuna etkisinin tespiti amacıyla ATK’dan yeniden maluliyet raporu alınması gerektiği halde bu husus yerine getirilmeksizin karar verilmesi hatalı görülmekle HMK’nın 353/1-a-6. bendine göre davanın esasıyla ilgili olarak gereken delillerin toplanmadığı anlaşıldığından açıklanan nedenlere dayalı davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kısmen kabulüyle kararın kaldırılarak dosyanın mahalline gönderilmesine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalılar … … ve … … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK’nın 353/1.a-6. maddesi gereğince ayrı ayrı KISMEN KABULÜ İLE,
Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 07/07/2020 tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA,
2-Yukarıda belirtilen sebeplerle eksik bilgi ve belgeler tamamlandıktan sonra davanın yeniden görülüp karar verilmesi için dosyanın yerel Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davalılar … … ve … …, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,
4-Davalılar … … ve … …, davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesi tarafından kurulacak esasa ilişkin hükümde dikkate alınmasına,
5-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-HMK’nın 359/3. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.18/01/2022


Başkan


Üye


Üye


Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.