Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1798 E. 2021/1894 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1798
KARAR NO : 2021/1894

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : ….
VEKİLİ : Av…

DAVALI : …
VEKİLİ : Av…
DAVA : Tazminat (Ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat)

KARAR TARİHİ : 23/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. tarih ve …. Esas, …. Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;…. günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka araç ile seyir halinde iken yolun karşısına geçmekte olan yaya konumundaki müvekkili yaşı küçük …’ya çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası oluştuğunu, … plakalı aracın kaza tarihinde geçerli ZMSS poliçesinin … Sigorta tarafından düzenlendiğini, müracaatta bulunduklarını ancak müvekkiline ödeme yapılmadığını, işbu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile; 100,00 TL kalıcı işgöremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte müteselsilen ve müştereken tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili tarafından talep arttırım dilekçesi ile 29.813,00 TL’ye arttırılmıştır.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kusur ve maluliyet konularında Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik tazminat talebinin teminat dışı olduğunu, savunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Davanın kabulü ile; kalıcı yaralanmaya ilişkin olarak 29.813,00 TL’nin temerrüt tarihi olan …. gününden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte ve müteselsil sorumululuk gereğince davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ:
Davalı …. vekili istinaf dilekçesi ile; Yerel mahkemece eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulduğunu, müvekkil şirkete yapılan başvurunun geçerli bir başvuru olmadığını, bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Adli Tıp Kurumu raporunun dayanak alınarak hesaplama yapılması ve hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, yönetmeliğe uygun rapor alınması gerektiğine ilişkin itirazlarının dikkate alınmadığını, mahkemece hükmedilen tazminata işletilecek faiz tarihinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda sigortalı araç sürücüsüne izafe edilen kusur oranınını kabul etmediklerini, belirterek usule ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 53/1 ve 55 maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, tazminat talepleri yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili istinaf etmiştir.
Davalı … Şirketi vekilinin, sigorta şirketine başvuruya ilişkin dava şartı yönünden yapılan istinaf başvurusunun incelenmesinde;
2918 Sayılı yasanın 97 maddesi (Değişik madde: 26/04/2016-6704 S.K. 5. Mad.) “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir.” şeklindedir.
Bu açıklamalara göre eldeki dosyaya baktığımızda; davacı vekili müvekkilinin …. gününde meydana gelen trafik kazası nedeni ile yaralandığını ve tam olarak iyileşemediğini belirterek davalı … şirketine dava açılmadan evvel … tarihinde, davalının yaralanma biçimini gösterir hastane kayıtları da mevcut olacak biçimde usulüne uygun biçimde başvuruda bulunulduğu anlaşılmakla, davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
Davalı … şirketi vekilinin hükme esas alınan maluliyet raporuna ilişikin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Somut olayda, eldeki dosyaya baktığımızda mahkemesince hükme esas alınan … tarihli Adli Tıp Kurumu 2. ihtisas kurulu tarafından düzenlenen maluliyet raporunun, kaza tarihi olan …. tarihinde yürürlükte bulunan 30/03/2013 tarihli ve 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik” hükümleri çerçevesinde düzenlendiği, bu yönü ile davacının kalıcı bir maluliyetinin %3 olarak tespit edildiği, başka bir anlatımla iş bu trafik kazasına bağlı olaşan cismani zarar arasında illiyet bağı kurularak kalıcı maluliyetinin usulüne uygun şekilde tespit edildiği anlaşılmıştır. Bu nedenle davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız blunmuştur.
Davalı … şirketi vekilinin hükme esas alınan kusur raporuna ilişikin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Dosyada mevcut olan tüm veriler heyetimizce incelenip durum değerlendirmesi yapıldığında; servis aracı sürücüsü …, sevk ve idaresindeki servis aracıyla seyirle geldiği olay yerinde kendi seyir yönüne göre yolun solunda duruşa geçerek aracından indirdiği öğrenci yaya 2009 doğumlu …’nun karşıdan karşıya geçmek isterken karşı yönden seyirle gelen otobüsün çarpmasına maruz kalmasıyla meydana gelen mevcut koşullardaki olayda öğrenci yaya 2009 doğumlu …’nun can güvenliği bakımından uygun yerde inmesini ve ikametine ulaşmasını sağlamaya gerekli önem ve özeni göstermemiş olmakla mevcut koşullarda meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle kusurlu %75 oranında kusurlu oyduğu, sürücü …, sevk ve idaresindeki otobüs ile seyri sırasında geldiği olay yerinde ön ilerisinde seyir yönüne göre yolun sağında karşı yönden gelerek yolcu indirmekte olan servis aracını gördüğünde yeterince müteyakkız bulunmadığı, bu haliyle servis aracından inerek yolun karşısına geçmek isteyen yaya 2009 doğumlu …’ya karşı zamanında etkin tedbir alamayıp çarpmasıyla meydana gelen mevcut koşullardaki olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı hareketiyle %25 oranında kusurlu olduğu, davacı yaya 2009 doğumlu …, servis aracından inerek yolun karşısına geçmek istediği sırada seyirle gelen otobüsün çarpmasına maruz kaldığı mevcut koşullarda meydana gelen olayda kusurlu olmadığı kanaatine varılmakla, hükme esas alınan … havale tarihli emekli Karayolları Fen Heyetince düzenelenen kusur raporundaki kusur dağılımı yerinde görülmekle davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
Davalı … şirketi vekilinin hükme esas alınan faiz tarihi ve türüne ilişikin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı 2918 sayılı KTK 99. maddesi gereğince başvuru tarihinden itibaren 8 iş günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu süre sonra erdikten sonra 9.gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir. Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Davalı … şirketine … tarihinde başvuruda bulunulduğu dikkate alınıldığında yazılı şekilde …. tarihinden itibaren, aracın ruhsat kaydında ticari olduğu dikkate alınarak avans faize hükmedilmesi yerinde görülmekle davalı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 357. ve 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk derece mahkemesinin kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 2.036,53 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 509,13 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 1.527,40 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davalı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Kesin olan işbu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi.23/11/2021


Başkan …


Üye …


Üye …


Katip …
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır