Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1515 E. 2021/1716 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1515 – 2021/1716
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1515
KARAR NO : 2021/1716

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : …

DAVALI : …

VEKİLİ : …
DAVA : Tazminat

KARAR TARİHİ : 01/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde … idaresindeki sigortalı aracın önce … idaresindeki … plakalı araca sonra … idaresindeki … plakalı araçla kaza yapması sonucu davacı yaralanmıştır. Kazadan dolayı davacının uğradığı zararın (kalıcı çalışma gücü kaybı ve geçici iş görmezlik zararı) karşılanmadığı ileri sürülerek fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 200 TL’nin kaza tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı taraf maluliyetini önleyici tedbir almadığından olayda müterafık kusurlu olduğunu, kusur ve maluliyet raporlarının Adli Tıp Kurumundan aldırılması gerektiği belirtilerek davanın reddi talep edilmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının maluliyete uğranamadığı, 3 haftalık geçici iş görmezlik zararı 562,58 TL olmakla birlikte sigorta şirketi tarafından davacıya daha önce 18.715,00 TL ödendiği, bu nedenle davacının tazmini gereken zararının bulunmadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; dosya kapsamında İstanbul ATK 2. Üst Kurulu tarafından düzenlenen … tarihli raporda müvekkilinin sürekli maluliyetine mahal olmadığı ve iyileşme süresinin 3 haftaya kadar uzayabileceği değerlendirilmesi yapıldığını, mahkemece dosyasında mevcut Ç.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD Başkanlığı tarafından düzenlenen … tarihli raporunda ise müvekkilinin tüm vücut kaybı oranının %11,2 olarak değerlendirme yapıldığını, ancak dava dosyasına sunulan maluliyet raporları arasında fahiş fark bulunmasına rağmen mahkemece bu çelişkiler giderilmeden hüküm tesis edildiğini, müvekkilinin sürekli maluliyetine mahal olmadığı değerlendirilmesi ile alınan hesap bilirkişi raporunu kabul etmediklerini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası neticesinde meydana gelen maluliyetten kaynaklı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının davasının reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davacı vekilinin maluliyete yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Eldeki dosyaya baktığımızda dosya içerisinde mevcut Ç.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen ve davacı tarafça sunulan … tarihli raporun Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit Tespit İşlemleri Yönetmeliği (Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü) hükümlerine göre düzenlendiği ve davacının meslekte kazanma gücünden azalma oranı %11,2 olduğu bildirilmiştir.
Mahkemece dosya davacının maluliyetinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kuruluna sevk edilmiş, ATK 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen … tarihli raporun kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlendiği ve davacının kaza nedeniyle sürekli maluliyete uğramadığı, iş göremezlik süresinin ise 3 haftaya kadar uzayabileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Son olarak dosya içerisindeki mevcut maluliyet raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi için Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulu tarafından … tarihli rapor düzenlendiği, mahkemece hükme esas alınan söz konusu raporda Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu raporu, Ç.Ü. Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı raporu ve davacının tıbbi belgeleri değerlendirilmiş ve raporun kaza tarihinde yürürlükte olan 11.10.2008 tarih 27021 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlendiği, yine davacının kaza nedeniyle sürekli maluliyete uğramadığı, geçici iş göremezlik süresi ise 3 haftaya kadar uzayabileceği yönünde görüş bildirildiği anlaşılmıştır.
Buna göre davacı vekili istinaf başvurusunda her ne kadar mahkemece alınan maluliyet raporları arasında çelişki bulunduğunu, davacının maluliyetinin bulunduğunu ileri sürmüş ise de, bu iddiasına ilişkin olarak herhangi bir tedavi evrakı, tıbbi belge ya da heyet raporu sunulmadığı, dosya içerisinde bulunan ATK 2. İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporun ise davacının kazadan sonraki tüm tedavi evrakları, hastane kayıtları incelenmiş ve gelişen süreçte davacının yeni tarihli film ve grafileri incelenmek sureti ile kaza tarihindeki mevzuat hükümlerine uygun şekilde, dosya içerisinde mevcut maluliyet raporları da değerlendirilerek hazırlandığı, tüm bunlara göre davacının geçirmiş olduğu kazadan kaynaklı herhangi bir maluliyetinin bulunmadığı, davacının rapora ilişkin itirazlarının soyut itiraz niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle mahkemesince davacının maluliyetinin bulunmaması nedeni ile davanın reddine karar verilmiş olmasında herhangi bir yanlışlık bulunmadığı kanaatine varılmakla, davacının istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
HMK’nın 355. Maddesi gereği, kamu düzenine aykırılık teşkil eden hususlar hariç tutularak, istinaf neden ve gerekçeleri ile sınırlı olmak üzere yapılan incelemede;
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcından, peşin yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcının mahsubuyla, bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY İLGİLİ HUKUK DARİESİNDE TEMYİZ YASA YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.01/11/2021

… … … ….
Başkan Üye Üye Katip
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır