Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1423 E. 2021/1921 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: 2020/1434 – 2021/1924
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2020/1434
KARAR NO : 2021/1924

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : …
DAVALILAR :1-…
VEKİLİ : …
:2-…
DAVA : Tazminat

KARAR TARİHİ : 23/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih ve … Esas, … Karar sayılı kararına yönelik olarak istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde davalı-sürücü … idaresindeki davalı sigorta şirketine … nolu ZMSS poliçesi ile sigortalı olan … plakalı otobüs ile seyir halinde iken davacı-sürücü … idaresindeki … plakalı motosiklete çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını, kazaya sebep olan … plakalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, kaza ile ilgili davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak davalı sigorta şirketi tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydı ile; 2.500,00TL maluliyet sebebi ile maddi tazminatın ve 500,00TL geçici iş göremezlik tazminatının davalı … Sigorta A.Ş’den başvuru tarihini müteakip 8.iş gününün bitimi tarihinden başlayarak işleyecek yasal faizi ile diğer davalıdan ise kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ve 15.000,00TL manevi tazminatın davalı …’den kaza tarihi olan … tarihinden itibaren başlamak üzere yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; usule ilişkin itirazlarının olup yetkili mahkemenin Osmaniye Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacı taraf ile uzlaşmış ve tarafından davacıya 6.000,00TL ve diğer kaza esnasında bulunan kişiye de tarafından 6.000,00TL olmak üzere toplam 12.000,00TL ödendiğini, bu hususun … tarihli uzlaşma raporu ile sabit olduğunu, uzlaşma tutanağının Osmaniye CBS’nin … soruşturma nolu dosya içerisinde bulunduğunu, kaza sonrasında davacıya maddi ve manevi olarak destek olduğunu, kendi psikolojisinin büyük oranda bozulduğunu belirterek manevi tazminat yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … SİGORTA A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın davalı sigorta şirketine … tarihleri arasında geçerli olmak üzere … nolu Karayolları Motorlu Araçlar ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçede teminat limitinin kişi başı 310.000,00TL olduğunu, dava öncesinde dava konusu kaza sebebi ile davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından … numaralı hasar dosyası açıldığını, davacıya maluliyeti nedeniyle … tarihinde %75 kusur oranı esas alınarak davacı yanın %10 oranında maluliyeti için 34.848,96TL ödeme yapıldığını, tazminat hesabı sonrasında kask indirimi yapılması gerektiğini ve geçici iş göremezlik talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davalılar hakkında açılan maddi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; Mevcut dosyadan alınan bilirkişi raporlarında müvekkilinin %0 kusurlu olduğunu, meslekte kazanma güncünün kalıcı olarak %14.3 olarak kaybettiğini, iyileşme sürecinin dahi en az 2 ay olarak gösterildiğini, tarafların arasında uzlaşma sağlanmış olsa da uzlaştırmacı tarafından ( sen burada uzlaşsan dahi dava hakkın halen devam eder tazminatlarının alırsın sadece kişinin cezalandırılmaması için bu anlaşma sağlanacak cüzi bir miktarda söyle parada almış olursun )’a benzer söylemlerde bulunularak müvekkilinin yanıltıldığını, müvekkilinin vicdanlı davranarak davalının cezalandırılmaması için uzlaştığını, müvekkilinin haketmiş olduğu bedeller ile uzlaşma kapsamında anlaşılan 6.000,00 TL arasında büyük bir farkın olduğunu, müvekkilinin haketmiş olduğu bedellerde takdiri indirim yapılarak müvekkil Lehine davanın kabulü gerekirken reddine karar verildiğini belirterek kararın kaldırılasını talep etmiştir.
İSTİNAFA CEVAP : İstinaf dilekçesine karşı davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:

Dava, trafik kazasından kaynaklı sürücüye ve ZMMS sigorta şirketi aleyhine açılmış maddi-manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkeme
a muhafaza eder. “CMK’nun 253/19. bendine göre ise “… Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Şüphelinin, edimini yerine getirmemesi halinde uzlaşma raporu veya belgesi… tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 38’inci maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır.” hükmü yer almakta olup, anılan Kanun maddesinin 253/19. bendine göre uzlaşmanın sağlanması halinde soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır. Bu yasal düzenleme ışığında da uzlaşma raporunu düzenlenmekle davalının tazminat davası açma hakkı bulunmamaktadır. Uzlaşma raporu da ilam mahiyetinde olacağından aksinin aynı kuvvetteki belge ile ispatlanması gerekir. Tüm bu nedenlerle uzlaşma raporu ilam mahiyetinde olduğundan ve uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamayacağından açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır.” denilmektedir.
Davacı ile davalı sürücü … arasında … tarihli uzlaşma teklif formu düzenlendiği, uzlaşma teklif formunda uzlaşmanın hukuki sonuçları kapsamında aydınlatıcı bilgi verildiği, Osmaniye Cumhuriyet Savcılığı … sor. sayılı dosyasında yapılan uzlaşma kapsamında davacının kaza olayı ile ilgili olarak 6.000,00 TL karşılığında mahiyetini ve hukuki sonuçlarını anladığını beyan ederek uzlaşmayı kabul ettiği, soruşturma dosyasında uzlaşma nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmakla davacının olayın asıl faili konumunda bulunan davalı sürücü … ile uzlaşmış olması sebebi ile davalı sürücü …’den rücu imkanı bulunan davalı sigorta şirketi aleyhinde tazminat davası açamayacağı, davacının tazminat davası açma hakkından uzlaşmak sureti ile vazgeçmiş olduğu anlaşılmakla ilk derece mahkemesince davanın tümü ile esastan reddine karar verilmesi yerinde olmuştur.
KTK 111 maddesinde 2 yıl süre ile yapılan uzlaşmaların iptali talep edilebileceği düzenlenmiş ise de, bir an için söz konusu uzlaşmanın iptalinin talep edildiği, kabul edilse dahi 2918 sayılı KTK 111. maddesinin yürürlük tarihi: 18.06.1985 iken 5271 sayılı CMK’nun 253/19 maddesinin yürürlük tarihi ise 06/12/2006’dır. Buna göre birbiri ile çelişen kanun hükümlerinin bulunması halinde hangi kanun hükmünün uygulanacağı tartışıldığında sonradan yürürlüğe giren kanunun daha önceden yürürlükte bulunan kanunu kaldırmasa bile sonradan yürürlüğe giren kanunun uygulanacağı yargı içtihatlarında ve doktirinde kabul edilmektedir. Bu itibarla sonraki tarihli kanunun önceki tarihli kanunla çelişmesi halinde sonraki tarihli kanunun uygulanması gerektiği ilkesi gereğince 5271 sayılı CMK’nın 253.maddesinde yapılan değişik KTK 111.maddesinde yapılan düzenlemeden daha sonra yapıldığı anlaşıldığından, CMK 253.maddesinin uygulanması gerekecek 2918 sayılı KTK’nın 111. md.de belirtilen uzlaşmanın iptal edilebileceği yönündeki hüküm uygulanamayacaktır.
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiş olmasında, usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 59,30TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.23/11/2021


Başkan


Üye


Üye


Katip

İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.