Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1188 E. 2021/1393 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : …/../…
NUMARASI : …/… Esas, …/… Karar
DAVACI : … – … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- ..
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … – … – ..
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat)

KARAR TARİHİ : …/…/…

GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …/…/…

Adana 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin …/…/… tarih ve …/… esas ve …/.. karar sayılı kararına yönelik olarak davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla Dairemize gönderilen dosyanın yapılan incelemesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …/…/… tarihinde, müvekkili … sevk ve idaresindeki … … plakalı aracıyla seyir halindeyken davalı sürücü … sevk ve idaresindeki, davalı … tarafından… poliçesi ile sigortalı … plakalı araç ile çarpışması sonucunda müvekkili … ve araçta yolcu olarak bulunan müvekkili …’in yaralandığını, müvekkilinin kazadan ötürü eski sağlığına kavuşamadığını ve psikolojilerinin bozulduğunu belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı … için 500,00 TL, davacı … için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.000,00 TL geçici iş göremezlikten kaynaklanan maddi tazminatın davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen, her bir davacı için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalı …’ten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde bahsi geçen … plaka sayılı aracın müvekkili şirkete …/../….- …. tarihleri arasında zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, bu poliçeden dolayı sorumluluklarının sigortalının kusuru oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, dava öncesinde davacılar tarafından müvekkiline başvuruda bulunulmadığını bu nedenle davalının temerrüde düşmediğini, meydana gelen kazada sigortalı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını, tazminatın belirlenebilmesi için tüm delillerin toplanması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı …’in cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin davaya bakmakta yetkisiz olup, yetkili Mahkemenin … Mahkemeleri olduğunu, kazanın meydana gelmesinde tam kusurlu olmadığını, kazadan sonra davacılara gerekli şekilde yardımcı olduğunu, manevi tazminat taleplerini kabul etmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI:Maddi tazminata yönelik davanın reddine, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulü ile 2.500,00 TL manevi tazminatın davalı …’ten talep gibi …/…/… tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı süresi içerisinde vermiş olduğu istinaf dilekçesi ile; alınmış olan maluliyet oranına itiraz ettiklerini, usul ve asaya uygun olmadığını, müvekkilinin yaşadığı mağduriyetle uyuşmadığını, müvekkili hakkında maddi tazminatın reddi kararının hatalı olduğunu, hükmedilen manevi tazminatın oldukça düşük takdir edildiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49, 50, 54/1-3, 55, ve 56. maddeleri kapsamında, trafik kazasına dayalı açılan, çalışma gücünün azalmasından veya yitirmesinden doğan (malüliyet) maddi tazminat ve manevi tazminat davasıdır.
İlk derece mahkemesince, maddi tazminat yönünden davanın reddine ve manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili vekili istinaf etmiştir.
Davacı vekilinin hükme esas alınan maluliyet raporuna yönelik yaptığı istinaf başvurusunun incelenmesinde;
HMK’nın 357. maddesinde “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz.” hükmü düzenlenmiştir. Davacı vekiline ATK maluliyet raporu usulüne uygun şekilde …/../…. tebliğ edilmiş, ancak vekil tarafından rapora karşı yargılama aşamasında süresi içinde ilk derece mahkemesine herhangi bir itirazda bulunulmamıştır.
Aynı yöndeki Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin …/…/… gün ve …/… E.-…/… K. Sayılı kararında özetle; “…6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “bilirkişi raporuna itiraz” başlıklı 281/1. maddesinde; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler” düzenlemesine yer verilmiştir. Usulüne uygun biçimde raporun tebliği üzerine, rapora itiraz hakkı bulunan tarafların bu haklarını kullanmamış olması halinde ise, karşı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluşacağı düşünülmelidir…” denilmiştir. Aynı husus Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin …/… E, …/… K; …/… E, …/… K; …/… E, …/… K sayılı içtihatlarında ve benzer içtihatlarda, Samsun Bölge Adliye Mahkemesinin …/… Esas, …/… K sayılı kararında da benimsenmiştir.
Bu nedenle davalı vekili yönünden süresinde maluliyet raporuna itiraz edilmemekle kesinleşen rapora karşı artık istinaf aşamasında itiraz edilemeyeceğinden bu yöndeki istinaf sebebi yerinde görülmemiştir.
Davacı vekili geçici işgöremizlik tazminatına ilişkin istinaf başvurusunun incelenmesinde;
Davacının maluliyet ölçüsü nazara alınarak … tarihinde meydana gelmiş kazadan kaynaklı davacının geçici işgöremizlik zararının 1.278,79 TL olduğu, ancak davacı vekilinin … tarihli dilekçesi ile açıkça ve tereddütte yer vermeyecek biçimde kalıcı maluliyetten kaynaklı tazminat isteminde bulunduğu dikkate alındığında, davacı vekilinin istinaf başvurusu haksız bulunmuştur.
Davacı vekilinin hükmedilen manevi tazminat miktarına yönelik yaptığı istinaf başvurusunun incelenmesinde;
6098 TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre “Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.”Aynı Yasanın 51.maddesinde de “Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda …/…/…. tarihinde meydana gelen trafik kazasında davalı …’in sürücüsü ve işleteni olduğu aracın, davacıya çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında, davacının … geçici işgöremez şekilde yaralandığı, alınan kusur raporlarına göre trafik kazasının meydana gelmesinde davalı sürücü ve işletenin % 100 oranında kusurlu olduğu anlaşılmıştır. Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda tarafların belirlenen ekonomik sosyal durumları, kusur oranları, kaza ve davanın tarihi, davacının yaşı, paranın satın alma gücü, olay tarihi birlikte değerlendirildiğinde hükmolunan manevi tazminatın düşük olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
İlk Derece Mahkemesince açıklanan ve benimsenen nedenlerle dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 357. ve 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İlk Derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince davacıdan alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcının, peşin yatırılan 54,40 TL istinaf karar ve ilam harcından mahsubuyla, bakiye 4,90 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,

3-Davacı tarafından yapılan istinaf giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Artan gider avansının bulunması halinde, karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
5-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından taraflar lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,

Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361. maddesi gereğince; Dairemizin kararının taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde kararı veren Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi’ne, yahut temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine veya Dairemize gönderilmek üzere İlk Derece Mahkemesi’ne verilebilecek bir dilekçe ile YARGITAY’A TEMYİZ YOLU AÇIK olmak üzere, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi.

…/…/…

Başkan

Üye

Üye

Katip İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır.