Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi 2020/1185 E. 2021/1423 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 3. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
3. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ADANA 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas, …Karar

DAVACI : 1- … – …
: 2- … – …
VEKİLİ : … – …
VEKİLLERİ : … – …
… – …

DAVALI : 1- … –
VEKİLLERİ : … – …
…- …
DAVALI : 2- … – … -…
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)

KARAR TARİHİ : …
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : …

Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, …Karar sayılı kararı aleyhine, istinaf başvurusunda bulunulmuş ve Mahkemece dosya Dairemize gönderilmiş olmakla HMK 352. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Tarafların iddia ve savunmalarının özeti:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde davalılardan … tarafından sigortalanmış bulunan … plakalı araç sürücüsü ve işleteni bulunan davalı … yönetimindeki aracın müvekkillerinin desteği …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu müvekkillerinin desteği …’ın vefat ettiğini, kazaya karışan … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde sigortalı bulunduğunu, kazanın oluşumunda müvekkillerinin desteği …’ın geçiş önceliğine uymamaktan dolayı asli kusurlu, davalı … ise araçların hızlarını kavşağa yaklaşırken azaltmamak şeklindeki düzenlemeye aykırılıktan dolayı tali kusurlu bulunduğunu belirterek, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydı ile her iki davalı için ayrı ayrı 1.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatın davalı sigorta şirketine ihbar tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereke ve müteselsilen tahsiline, müvekkillerinin vefatından kaynaklanan manevi zararlara karşılık her iki davalı için ayrı ayrı 25.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kazanın oluş şekli dikkate alındığında kusur raporunda belirtilen hususların gerçeklikle bağdaşmadığı, meydana gelen kazada müvekiline kusur atfedilmeye uğraşıldığını, maddi tazminat talebinin dayanağının mevcut olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davaya konu edilen trafik kazası sonrasında…için 9.332,15 TL, … için 5.454,58 TL destekten yoksun kalma maddi tazminat alacağı olduğunun tespit edildiğini, … tarihinde toplam 14.786,73 TL maddi tazminatın davacı vekili …’ün hesabına yatırıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, maddi tazminata ilişkin davanın feragat nedeni ile reddine, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulüyle; davacı … için 20.000,00 TL, davacı…için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiştir.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davalı … vekili süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde; müvekkili aleyhine hükmolunan manevi tazminat miktarının çok yüksek olduğunu, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin asli kusurlu olmadığının gerek ceza yargılaması gerekse de yerel mahkemece yapılan inceleme ile sabit olduğunu, müteveffa karşı araç sürücüsünün kaza esnasında alkollü olduğunun da tespit edildiğini, ancak müvekkili ağır kusurluymuş gibi manevi tazminata hükmolunduğunu, reddedilen maddi tazminat tutarı bakımından müvekkili lehine vekalet ücretine hükmolunması gerektiğini ve müvekkilinden yargılama gideri alınamayacağını belirterek usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ölümlü trafik kazası nedeni ile destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde maddi tazminata ilişkin davanın feragat nedeni ile reddine, manevi tazminata ilişkin davanın kısmen kabulüyle; davacı … için 20.000,00 TL, davacı…için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 40.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı … vekili tarafından istinaf edilmiştir.
Davalı vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusu yönünden yapılan incelemede;
Davalı vekili istinaf dilekçesinde her ne kadar müvekkili aleyhine hükmolunan manevi tazminat miktarının çok yüksek olduğunu, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin asli kusurlu olmadığını , ancak müvekkili ağır kusurluymuş gibi manevi tazminata hükmolunduğunu ileri sürmüş ise de,
6098 TBK’nın 56/2. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hakimin takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir etmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Somut olayda … tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plakalı araç sürücüsü ve işleteni bulunan davalı … yönetimindeki aracın davacıların desteği …’ın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu davacıların desteği …’ın vefat ettiği, meydana gelen kazada davalı sürücünün kendi şeridinde seyir halinde iken davalılarının desteğinin geçiş üstünlüğüne riayet etmeden ve yolun boş olup olmadığını kontrol etmeden karşıya geçmeye çalıştığı, bu kapsamda olayın meydana gelişinde ağır kusurun davacıların desteğinde bulunduğu, davalının ise sadece kavşağa yaklaşırken hızını azalatmadığı bu şekilde meydana gelen kazada davalıya yüklenebilecek kusur oranı dikkate alındığında, tarafların belirlenen ekonomik sosyal durumları, kusur oranları, kaza ve davanın tarihi, ölenin yaşı, davacıların ölene yakınlığı,TMK 4 maddesindeki hakkaniyet ilkesi, birlikte değerlendirildiğinde hükmolunan manevi tazminatın yüksek olduğu, bir miktar indirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır. Bu yönü ile davalı … vekilinin manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
Davalı … vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf talebi yönünden yapılan incelemede;
Her ne kadar davalı vekili reddolunan maddi tazminat miktarı bakımından kendi lehlerine vekalet ücretine karar verilmesini talep etmiş ise de, dosya içerisinde bulunan davacılar vekili tarafından sunulan … günlü feragat dilekçesi incelendiğinde davacılar vekilinin davalı … yönünden davasından feragat ettiği anlaşılmaktadır.
Davacılar vekilinin davalı … yönünden açılan dava bakımından herhangi bir feragat beyanı bulunmamaktadır. Bu yönü ile mahkemesince davalı … hakkında açılan dava yönünden de sonuç doğuracak şekilde feragat sebebi ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Davacılar yargılama sırasında müteselsil sorumlu olan davalı sigorta şirketi ile maddi tazminat konusunda uzlaşmaya varmışlar ve uzlaşma kapsamında uğradıkları zararı davalı sigorta şirketinden tahsil etmişlerdir. Bu anlamda davalı …’un da ,müteselsil borçlu olması nedeni ile diğer müteselsil borçlu olan sigorta şirketi tarafından davacıların tüm zararı karşılanmış olduğundan TBK 166/1 maddesi uyarınca davaya konu destek tazminatı borcundan kurtulduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda davalı … bakımından davanın konusuz kaldığı anlaşılmış olması nedeni ile … bakımından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına şeklinde hüküm tesis etmek gerekmektedir. Ne var ki, davacılar tarafından bu yönde bir istinaf bulunmadığından bu hususta yeniden hüküm kurulmamıştır. Ancak davalı … vekilinin reddolunan maddi tazminat davası bakımından vekalet ücreti talebinde bulunmuş olması isteminin ise davalı … hakkındaki maddi tazminat davasının, davacıların zararın müteselsil borçlu davalı sigorta şirketi tarafından ödenmesi nedeni ile, konusuz kalmış olduğu, dava tarihi itibarı ile davacıların iş bu davayı açmakta haklı oldukları anlaşıldığından dava tarihindeki haklılık durumuna göre davalı lehine vekalet ücreti takdir edilmeyecektir. Sonuç itibarı ile mahkemesince maddi tazminat bakımından dosyamız davalısı lehine vekalet ücreti takdir edilmemiş olması yerinde olmuştur. Bu nedenle davalının istinaf başvurusunun reddi gerekmiştir.
HMK 353/1-b-2 maddesine göre” Yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında” duruşma yapılmadan karar verilebileceği düzenlenmiştir. Dosya kapsamına göre yeniden yargılama yapılmasına gerek bulunmadığı anlaşılmakla davalı … vekilinin vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1-b-2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulmak üzere kaldırılmasına karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun Kabulü ile;
1-HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince, Adana 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih ve … Esas, …Karar sayılı kararının yeniden hüküm kurulmak üzere KALDIRILMASINA,
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353.maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2.maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla;
2-Maddi tazminat davasının FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE;
2-a)-Maddi tazminat yönünden harç peşin alınmış olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına,
2-b)-Davalı sigorta şirketi tarafından maddi tazminat ile birlikte vekalet ücretinin de ödendiği anlaşılmakla maddi tazminat davası yönünden taraflar lehine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
2-c)-Maddi tazminat davası için yapılan yargılama giderlerinin davalı sigorta şirketi ile uzlaştıkları, davacı vekili tarafından dosyaya sunulan … tarihli dilekçesi ile “maddi tazminat yönünden davalı … ile sulh olduklarını, yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını ” belirtmiş olmakla yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
3-MANEVİ TAZMİNATA İLİŞKİN DAVANIN KISMEN KABULÜYLE;
3-a)-Davacı … için 10.000,00 TL, davacı…için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan … tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine,

3-b)-Manevi tazminat davasında Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.366,20 TL karar harcından, peşin alınan 181,03 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.185,17 TL harcın davalı …’dan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-c)-Davacılar tarafından manevi tazminat davası için yatırılan 170,77 TL peşin harcın davalı …’dan alınarak davacılara ödenmesine,
3-ç)-Davacılar tarafından yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 305,00 TL, posta gideri, 800,00 TL bilirkişi ücreti üzere toplam 1.136,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 454,56 TL yargılama gidenini davalı …’dan alınarak davacılara verilmesine, bakiye giderin davacılar üzerinde bırakılmasına,
4-Vekalet ücreti yönünden;
4-a)-Manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı yönünden davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden ve karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı …’a verilmesine,
4-b)-Manevi tazminat davasının kabul edilen kısmı yönünden davacı … kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden ve karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınarak davacı …’a verilmesine,
4-c)-Manevi tazminat davasının red edilen kısmı yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’a ödenmesine,
4-ç)-Manevi tazminat davasının red edilen kısmı yönünden davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacı …’dan alınarak davalı …’a ödenmesine,
5-HMK’nın 333. Maddesi uyarınca hükmün kesinleşmesinden sonra taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avanslarının ilgililerine iadesine,

6-İstinaf giderleri bakımından;
6-a)-İstinaf aşamasında duruşma yapılmadığı için istinaf incelemesi için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-b)-Kesin olan iş bu kararın taraflara tebliği, avans iade ve harç tahsil işlemlerinin HMK’nın 359/3. maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,
6-c)-Davalı … tarafından yatırılan istinaf karar harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde iadesine,
6-ç)-Davalı … tarafından harcaması yapılan 97,50 TL posta masrafı ve tebligat giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 58,50 TL’sinin davacılardan tahsili ile davalı …’a ödenmesine, bakiye giderin davalı … üzerinde bırakılmasına,
Dair, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362. maddesi gereğince; miktar veya değeri yetmiş sekiz bin altı yüz otuz (78.630,00) Türk Lirasını geçmeyen davalara ilişkin kararlar hakkında temyiz yoluna başvurulamayacağından miktar itibari ile KESİN olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile karar verildi….

… … … …
Başkan … Üye … Üye … Katip …
İş bu karar 5070 Sayılı Yasa hükümlerine uygun olarak elektronik imza ile imzalanmıştır