Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 2023/123 E. 2023/602 K. 09.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA BAM 14. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
14. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : 2023/123
KARAR NO : 2023/602

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/11/2022
NUMARASI : 2022/… 2022/…

DAVACI
KARŞI DAVALI : … OTELCİLİK VE TURİZM İŞLETMELERİ TİC. LTD. ŞTİ.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI
KARŞI DAVACI : … ÇELİK YAPI VE PETROL SAN. TİC. LTD. ŞTİ. İSTANBUL ŞUBESİ …
VEKİLİ : Av. …

DAVANIN KONUSU : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 09/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : …

Taraflar arasındaki Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlığının merci tayini yolu ile giderilmesi talebi sonucu Dairemize gelen dosyanın ön incelenmesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkemenin 2021/… Esas ve 2021/… Karar Sayılı Dava Dosyası Bakımından:

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında Antakya … Mıntıka’da kâin … parselde, … şirketi tarafından yaptırılan Antakya Müze Otel Projesi kapsamındaki 02.01.2013 tarihli sözleşmede genel mahiyette açıklanmış esaslarla çelik konstrüksiyon imalat ve montaj işlerinin davalı … Çelik Yapı Ve Petrol Sanayi Ticaret Limited Şirketi tarafından yerine getirilmesi için anlaşma imzalandığını, bu şirketin sözleşme yükümlülüklerini tam ve gereği gibi yerine getiremediğini ve olumlu sonuç alınamadığını belirterek öncelikle işbu davanın aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine, her türlü zarar, ziyan, tazminat ve fazlaya ilişkin alacakları talep hakları saklı kalmak kaydıyla, davalının sözleşme gereği yükümlülüklerini tam ve gereği gibi yerine getirmemesi ( hiç yapılmamış, eksik hatalı ifa edilmiş olması ) ve yazılı ihtara rağmen, yükümlülüklerini yerine getirmemekte direnmesi dolayısıyla, 15.600 tonluk işin tamamen ve kusursuz bir şekilde (sözleşmeye uygun olarak) bitirilmesi için bu güne kadar 3. kişilere toplamda (fazlaya ilişkin alacaklarını talep hakları saklı kalmak üzere) 4.728.195,52 TL + 751.088,43 USD ödenmiş olup, 2016/…Esas sayılı davada talep edilen meblağların mahsubu ile bakiye 2.249.136,77-TL’nin %10 fazlası ile ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile ve 173.849,29 USD’nin %10 fazlasıyla ve ödeme tarihinden itibaren (aynen – Amerikan doları olarak) kamu bankalarının yabancı para-USD’ye uyguladığı en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemenin 2021/… esas ve 2021/… karar sayılı dava dosyası bakımından;
Davacı vekili dava dilekçesine özetle; 27.09.2021 tarihi itibarıyla arabuluculuğa başvuru yaptıklarını, 12.11.2021 tarihi itibariyle arabuluculuk anlaşma tutanağının e-imza ile imzalanarak sürecin sonuçlandırıldığını, işbu davayı 15.11.2021 tarihi itibariyle açtıklarını, taraflar arasındaki tek ve geçerli sözleşmenin 25.05.2012 tarihli sözleşme olduğunu, birleştirilmesi talep edilen Hatay 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyası ile görülen davaya sunulan bilirkişi raporunda yer alan, taraflar arasındaki ilişkinin 02.01.2013 tarihli sözleşme öncesinden başladığı yönündeki tespitinin doğru ve yerinde olduğunu, iddialarını doğruladığını, davalının, taraflar arasındaki tek sözleşmenin 02.01.2013 tarihli sözleşme olduğunu iddia ettiğini, oysa ki taraf iradelerini yansıtan ve taraflar arasında uygulanan tek sözleşmenin 25.05.2012 tarihli sözleşme olduğunu, bilirkişi heyetinin bu durumu açık ve net bir şekilde vurguladığını, davalının, vergisel yükümlülüklerini azaltmak adına göstermelik olarak imzalanmasını talep ettiğini ve imzalanması için baskı uyguladığı 02.01.2013 tarihli sözleşmenin, taraflar arasındaki iç ilişkide hiç uygulanmadığını, taşeron olarak sigorta kaydının yapılması için … Sigorta Müdürlüğü’ne 11.07.2012 tarihinde davacı şirketle birlikte başvuran ve bu başvurusuna 25.05.2012 tarihli sözleşmeyi ekleyen davalı tarafın, hesap görülme aşaması geldiğinde sözleşmeyi inkar yolunu tercih etmiş olduğunu, böylelikle sözleşmeden doğan yükümlülüklerinden kurtulabileceğini düşündüğünü, üstelik … SGK Müdürlüğü’nün 15.11.2017 tarihli yazısında, davalıya ait işyerinde işçi çalıştırılmaya 02.01.2013 tarihli sözleşme öncesinde, 2012/Temmuz ayında başlanmış olduğunun da açıkça belirtilmiş olduğunu, bilirkişi raporunda da bu hususun vurgulanmış olduğunu, 25.05.2012 tarihli sözleşmede işin bedelinin 18.660.000-TL olarak, 02.01.2013 tarihli sözleşmede ise işin bedelinin 13.800.000.-TL olarak belirlenmiş olup, sözleşmenin 12.maddesi gereği iş bedelinin %8’i üzerinden hesaplanması gereken avans karşılığı teminat mektubu ve iş bedelinin %6’sı üzerinden hesaplanması gereken kesin teminat karşılığı mektubunun 25.05.2012 tarihli sözleşmedeki iş bedeli üzerinden hesaplanıp düzenlendiğini, ayrıca 25.05.2012 tarihli sözleşme bedeli üzerinden hesaplanıp düzenlenmiş olan 1.119.600,00-TL’lik kesin teminat karşılığı mektubunu da davalının bozdurarak tahsil ettiğini, varlığı ve geçerliliği tespit edilen 25.05.2012 tarihli sözleşme dikkate alındığında, dosyada mevcut 11.02.2014 tarihli, her iki tarafın yetkilisi tarafından imzalanmış mutabakat tablosu da gözönünde bulundurulduğunda, 25.05.2012 tarihli sözleşme ile belirlenen 1.555.-TL/Kg birim fiyatın geçerli olduğunun görüldüğünü, hatta müvekkili şirketin uğradığı zarara karşılık 1.670.-TL/Kg seviyesine yükseltildiğinin anlaşıldığını belirterek fazlaya ve sair hususlara ilişkin her türlü talep, şikayet, menfi, müspet, munzam zarar ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, işbu dosyanın Hatay 3.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/… Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine, davalıdan kaynaklı sebeplerle, taraflar arasındaki sözleşmenin feshine, 6.693.388,21-TL alacağın ve zararın 04.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazmin ve tahsili ile davacı şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22.11.2021 tarih 2022/… Esas sayılı 2022/… Karar sayılı kararı ile; Mahkemenin 2021/… Esas ve 2021/… Karar sayılı dava dosyası bakımından davacı tarafça, davalı yüklenici ile arasındaki çelik konstrüksiyon imalat ve montaj işlerine ilişkin eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi olarak üçüncü kişilere ödenen bedelin davalı yükleniciden talep edildiği ve Mahkememizin 2021/… Esas ve 2021/… Karar sayılı dava dosyası bakımından davacı yüklenici tarafından, davalı iş sahibi ile arasındaki çelik konstrüksiyon imalat ve montaj işlerine ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsilinin davalı iş sahibinden talep edildiği, her iki tarafın tacir olduğu ve eldeki uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu, bu nedenle eldeki davaların TTK m.4 hükmü uyarınca ticari dava sayıldığı, yine davalara konu hususlarda TTK m.5 hükmüne göre aksine hüküm bulunmadığından değer veya tutara bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu ve yine aynı maddeye göre asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlık bakımından görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararı ile, İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Hatay ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine ve yargı çevresine ilişkin kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği, mezkûr kararın 08/07/2021 tarihli ve 31535 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmış olduğu, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlık bakımından görevli mahkemenin İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, 6100 sayılı HMK’nın 114/c hükmüne göre mahkemenin görevli olmasının dava şartlarından olduğu ve aynı Kanunun 115.maddesinde, mahkeme tarafından dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında kendiliğinden araştırması gerektiği de dikkate alındığında davanın HMK’nun 114/c ve 115/2. maddeleri uyarınca usulden reddine, mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine dair karar verildiği görülmüştür.
İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.11.2022 tarih 2022/… Esas 2022/… Karar sayılı kararı ile; 6100 sayılı HMK m. 166(1) hükmü ve Anayasa Mahkemesinin zikredilen kararı uyarınca, “aynı düzey ve sıfatta” olmayan hukuk mahkemelerinde açılmış davaların birleştirilmesi mümkün olmadığından, bir asliye hukuk mahkemesi ile bir asliye ticaret mahkemesinde açılan davaların birleştirilmesi kural olarak mümkün değildir. Ancak, yukarıda anılan Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin uyuşmazlığın giderilmesi kararından sonra benimsenen uygulama gereğince, davanın ilk açıldığı asliye hukuk mahkemesi, daha önce açılan ve ticaret mahkemesinin faaliyete geçtiği esnada derdest olan davaya “asliye ticaret mahkemesi” sıfatıyla bakmaya devam edecektir. Bu nedenle, 01/09/2021 tarihinden önce açılan ve asliye hukuk mahkemesinde “ticaret mahkemesi sıfatıyla” görülmeye devam edilecek ticarî davalar ile asliye ticaret mahkemesinde açılan davalar yönünden, her iki mahkemenin “aynı düzey ve sıfattaki” hukuk mahkemeleri olarak kabul edilmesi gerekir. Bu gerekçelerle, başlangıçta Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin(Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 2016/… Esas sayılı sırasına kayden açılan davanın Hatay Asliye Hukuk Mahkemesinde Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla görülmesi gerektiği ve görülmeye devam ettiği; daha sonradan 01/09/2021 tarihinden sonra açılan 2021/… E. 2021/… K. Sayılı dosyası ile 2021/… E. 2021/… K. Sayılı. sayılı davalarda usul ekonomisi gereği birleştirme kararı verildiği, verilen birleştirme kararının da 6100 sayılı HMK m. 166(1) hükmünün 2. cümlesindeki âmir hüküm gereğince davanın ilk açıldığı mahkemeyi bağlayacağı ve asıl ve birleşen davaların tamamının Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesince Asliye Ticaret Mahkemesi sıfatıyla görülerek sonuçlandırılması gerekeceği, mahkemenin 2016/… Esas sayılı dosya da Ticaret Mahkemesi sıfatının bulunduğu, bu nedenle tefrik kararı verilerek mahkemelerine görevsizlikle gönderilen dosyalarda görevsiz olduğundan bahsedilemeyeceği anlaşılmakla karşı görevsizlik kararı vererek her iki mahkeme arasında oluşan görev uyuşmazlığının çözümü için merci tayini ile dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkemenin 2021/… Esas ve 2021/… Karar sayılı dava dosyası bakımından davacı tarafça, davalı yüklenici ile arasındaki çelik konstrüksiyon imalat ve montaj işlerine ilişkin eser sözleşmesi kapsamında iş sahibi olarak üçüncü kişilere ödenen bedelin davalı yükleniciden talep edildiği ve Mahkemenin 2021/… Esas ve 2021/… Karar sayılı dava dosyası bakımından davacı yüklenici tarafından, davalı iş sahibi ile arasındaki çelik konstrüksiyon imalat ve montaj işlerine ilişkin eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsilinin davalı iş sahibinden talep edildiği, her iki tarafın tacir olduğu ve eldeki uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu, bu nedenle eldeki davaların TTK m.4 hükmü uyarınca ticari dava sayıldığı, yine davalara konu hususlarda TTK m.5 hükmüne göre aksine hüküm bulunmadığından değer veya tutara bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu ve yine aynı maddeye göre asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğunun ve bu durumda göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanacağının düzenlendiği, dolayısıyla dava konusu uyuşmazlık bakımından görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu, Hakimler ve Savcılar Genel Kurulu’nun 07/07/2021 tarihli ve 608 sayılı kararı ile, İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi yargı çevresinin Hatay ilinin mülki sınırları olarak belirlenmesine ve yargı çevresine ilişkin kararın 01/09/2021 tarihinden itibaren uygulanmasına karar verildiği dolayısıyla dava konusu uyuşmazlık bakımından görevli mahkemenin İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılarak İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İskenderun Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
2-Dosyanın merci tayini talep eden mahkemesine İADESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 362/1-c maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/06/2023


Başkan


Üye


Üye


Katip