Emsal Mahkeme Kararı Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 2022/3655 E. 2023/19 K. 06.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA BAM 1. HUKUK DAİRESİ
T.C.
ADANA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
1. HUKUK DAİRESİ
ESAS NO : 2022/3655
KARAR NO : 2023/19
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSKENDERUN ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/05/2022
NUMARASI : 2022/… Esas
DAVACI : … –
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … –
VEKİLİ : Av. …
DAVANIN KONUSU : Kusursuz Sorumluluktan Kaynaklanan Tazminat
DAVA TARİHİ : 25/05/2022

DAİRE KARAR TARİHİ : 06/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ :

Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK’nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili ilk derece mahkemesine verdiği dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait araç üzerine davalı şirkete ait binanın çatısının uçarak zarar verdiği hususunun ileri sürülerek tazminata ve ihtiyati hacze karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:
İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sırasında 27/05/2022 tarihli tensiben verilen 12 numaralı ara kararında özetle; ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik karar verildiği, bu ara kararın gerekçeli ara kararının 30/05/2022 tarihinde yazıldığı anlaşılmaktadır.
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ:
İstinaf yoluna başvuran davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin alacağının rehinle veya ipotekle teminat altına alınmadığından ve borçluların emvalini ve tüm hak edişlerini üçüncü şahıslara kaçırması kuvvetle muhtemel olduğundan borçluların gayrimenkul, menkul mallarının ihtiyaten haczedilerek muhafaza altına alınması ve alacağın tahsil bakımından davalı hakkında alacağı karşılığında davalının taşınır ve taşınmaz mallarıyla 3. kişilerdeki hak ve alacakları, istihkakları, vasıtaları, banka mevduatları üzerine ihtiyati haciz konulmasını talep etmiş olmalarına karşın mahkeme genel geçer bir gerekçe göstererek ihtiyatı haciz taleplerinin reddedildiğini, İcra İflas Kanununun 257. maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarımı ihtiyaten haczettirebilir.” hükmünün ve “Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadıyla mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;” ihtiyati haciz konulabileceğinin hüküm altına alındığını, davalı şirketin hatalı çatı imalatı ve bu çatının beton içerisindeki demirlere kaynatılmaması, doğru malzeme seçilmemesi nedeniyle uçan çatının verdiği zarar nedeniyle sorumluluğu bulunduğunu, davalı şirketin müteahhidi olduğu binanın çatısının 35 metre yüksekliğindeki binaya yapıldığını, yaklaşık 350 metrekare büyüklüğünde olduğunu, standartlara uygun montaj dahi yapılmadığını, bu hususların, … 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2022/… D.İş. 2022/… Karar sayılı dosyası ile yaptırılan delil tespiti dosyasında sunulan raporlar ve fotoğraflar ile sabit olduğunu, bilirkişi raporlarıyla yaklaşık ispat koşulunun sağlandığını, davalıların mallarını elden çıkarması halinde mahkeme tarafından verilecek kararın infazının mümkün olmayacağını belirterek ihtiyati tedbir kararına itirazın reddi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE:
Taraflar arasındaki dava, Kusursuz Sorumluluktan Kaynaklanan Tazminat istemine ilişkindir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 257’nci maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1 – Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2 -Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle mallarını gizlemeğe, kaçırmağa veya kendisi kaçmağa hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.” hükmü düzenlenmiştir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukuki bir işlem söz konusu olduğunda, alacağının varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir. Yani yaklaşık ispat yeterlidir. Ayrıca İİK’nın 264’üncü maddesi karşısında, ihtiyati haczi tamamlayan merasim çerçevesinde, her alacağın genel ilke olarak yargılamayı gerektirebileceği şüphesizdir.
Yerleşik uygulamaya göre ihtiyatı haciz; alacaklının, bir para alacağının zamanında ödenmesini güvence (garanti) altına almak için, mahkeme kararı ile borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır. İhtiyati haciz geçici bir haciz, dava veya icra takiplerine takaddüm eden emniyet tedbiridir. İhtiyati haciz, bir alacağın tahsilinin teminini sağlayan bir vasıtadır. İhtiyati hacizde, ihtiyaten haczedilen mal ve haklar, alacaklının açtığı veya yaptığı veya açmayı yahut yapmayı düşündüğü dava veya icra takibinin konusu değildir.
İİK. 259. maddede ihyati haciz istiyen alacaklının hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları zararlardan mesul olacağı ve teminatı vermeğe mecbur olacağı hükmü düzenlenmiştir. HMK 87. madde uyarınca teminatın tutarını ve şeklini hakim serbestçe tayin eder. Teminatı gerektiren durum ve koşullarda değişiklik olması hâlinde, hâkim teminatın azaltılması, artırılması, değiştirilmesi ya da kaldırılmasına karar verebilir.
Somut olayda; davacı vekilinin dava dilekçesinde ihtiyati haciz talebinde bulunması nedeniyle ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik kararın verildiği, bu kararla ilgili olarak davacı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmaktadır.
Dosyaya yansıyan bilgi, belge ve deliller dikkate alındığında ihtiyati haciz kararı verebilmek için gerekli şartların bu aşamada gerçekleşmediği anlaşılmaktadır.
Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürmüş olduğu hususlar yerinde değildir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, HMK’nın 355. maddesi gereği istinaf sebepleriyle sınırlı olarak ve re’sen kamu düzeni yönünden yapılan inceleme sonucu, ilk derece mahkemesine ait kararda usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varıldığından, istinaf başvurusunun 6100 Sayılı HMK.nun 353/1-b-1 bendi uyarınca esastan reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 27/05/2022 tarih ve 2022/… Esas sayılı ara kararı, usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan, davacı vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 Sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca, esastan REDDİNE,
2- Davacı vekilinin istinafı reddolunduğundan Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 296,40 TL istinaf karar harcından peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 215,70 TL harcın istinafa gelen davacıdan alınarak Hazine’ye irat kaydına,
3-İstinaf eden tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, HMK’nın 333. maddesi uyarınca kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
4-Dairemizce celse açılmadan gerekli inceleme yapıldığından taraflar leh ve aleyhine vekalet ücreti taktirine yer olmadığına,
5-Kararın yerel mahkemesince taraflara tebliğine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 362/1-f maddesi uyarınca, KESİN olarak oy birliği ile karar verildi.06/01/2023


Başkan

¸e-imza.

Üye

¸e-imza.

Üye

¸e-imza.

Katip

¸e-imza.

¸e-imza. ¸e-imza. ¸e-imza. ¸e-imza.