Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/865 E. 2022/58 K. 21.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

K A R A R

ESAS NO : 2021/865
KARAR NO : 2022/58
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACILAR : 1- … – TC …

2- … – …

3- … -TC …

VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …

VEKİLLERİ :Av. … – …
Av. …

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/02/2014
KARAR TARİHİ : 21/01/2022
KARAR YAZIM
TARİHİ : …

I- DAVA
Davacılar vekili 21.02.2014 tarihli dilekçe ile davalı taraf aleyhine tazminat davası açmıştır. Dilekçeye göre; davacıların mirasbırakanı …, … Adana … Şubesinden 28.09.2012 tarihinde … numaralı tüketici kredisi kullanmıştır. Krediden kaynaklanan borcun temini amacıyla davalı sigorta şirketi tarafından … numaralı hayat sigortası poliçesi tanzim edilmiştir. …, 14.12.2012 tarihinde vefat etmiştir. Davacı taraf sigorta bedelinin ödenmesi için sigorta şirketine başvuru yapılmasına karşılık sigorta şirketinin ödeme yapmadığı ileri sürülerek fazlaya ilişkin haklar saklı olmak üzere 20.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren uygulanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi talep edilmiştir.

II- SAVUNMA
Davalı vekili 28.03.2014 tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuştur. Dilekçeye göre; … A.Ş. poliçede lehtar olarak gösterilmiştir. Ölüm tazminatını talep etme hakkı belirtilen bankaya aittir. Davacıların dava açma hakkının bulunmadığı belirtilerek davanın reddi talep edilmiştir.
III- DELİLLER
1.1 … numaralı Hayat Sigortası Poliçesine göre; …’in … Adana … Şubesinde kullandığı … numaralı kredi nedeniyle sigortalının ölümü halinde bakiye kredi borcu ve ferilerini geçmemek üzere 23.000,00 TL limitle teminat altına alınmıştır. Poliçe, 28.09.2012 tarihinde başlamak üzere 5 yıl sürelidir. Poliçede kredi veren banka (… A.Ş.) dain-i mürtehin olarak belirlenmiştir. Kredi borçlusu …’in 14.12.2012 tarihinde vefatı üzerine Banka tarafından sigorta şirketine başvuru yapılmış ve bakiye 22.993,71 TL borcun ödenmesi talep edilmiştir. Sigorta şirketi tarafından başvuru üzerine … numarası hasar dosyası oluşturulmuş ve 01.02.2013 tarihli yazı ile sigortalının başvuru formunda ‘kalp yetmezliği’ hastalığını beyan etmemesi nedeniyle sözleşmeden cayıldığı (poliçenin iptal edildiği) ve tazminat ödemesi yapılmayacağı belirtilmiştir.
1.2.1 … … Şubesi tarafından gönderilen 12.04.2016 tarihli yazıda bankanın poliçedeki rehin hakkının devam ettiği, bankanın 12.04.2016 tarihi itibariyle alacak miktarının 36.119,54 TL olduğu belirtilmiştir.
1.2.2 … tarafından verilen 21.01.2021 tarihli cevaba göre; banka müşterisi müteveffa … tarafından kullanılan … No.lu kredinin teminatı olarak … numaralı Hayat Sigortası Poliçesine rehin hakkı tesis edilmiştir. Kredinin ödenmeyen kısmı için Adana 13. İcra Müdürlüğünün 2014/… sayılı dosyası ile takip başlatılmıştır. Takip alacağı bilahere Beşiktaş 12. Noterliğinde düzenlenen 05.12.2016 tarih … sayılı sözleşme ile … AŞ’ye temlik edilmiştir.
1.3 … AŞ tarafından verilen 05.03.2021 tarihli cevaba göre; … AŞ 21.09.2018 tarihinde tüm aktif ve pasifleri ile birlikte … AŞ ile birleşmiştir.
Adana 13. İcra Müdürlüğünün 2014/… sayılı takip alacağı Beşiktaş 12. Noterliğinde düzenlenen 05.12.2016 tarih … sayılı sözleşme ile temlik alınmıştır. …’in temlik tarihinde 32.931,50 TL borcu bulunmaktadır. Cevap tarihi (05.03.2021) itibariyle borç miktarı 14.742,08 TL’dir. Temlik alan şirket tarafından alacağın tahsili amacıyla tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla İstanbul 27. İcra Müdürlüğünün 2020/… sayılı dosyası ile takip başlatılmıştır. … AŞ ile … mirasçısı … arasında 18.12.2020 tarihinde protokol yapılmış ve 32.500 TL ödeme yapılmıştır. Halen protokol uyarınca ödemelerin ve poliçedeki rehin hakkının devam ettiği belirtilmiştir.
2. … tarafından mahkememize gönderilen hesap ekstresi ve sigorta hasar dosyasına gönderilen 08.01.2013 tarihli yazıya göre …’e kullandırılan … No.lu kredinin bakiye borcu 22.993,71 TL’dir.
3.Adana 5. Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından düzenlenen 24.12.2012 tarih 2012/…-… sayılı mirasçılık belgesine göre; … 14.12.2012 tarihinde vefat etmiştir. Mirasçıları; eşi … (2), oğlu … (3) ve oğlu …’tir (3).
4. Sigortalı …’in tedavi evrakı Adana Numune ve Eğitim Araştırma Hastanesinden getirtilmiştir.
5. Mahkememizce bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Adli Tıp uzmanı, kardiyoloji uzmanı ve aktüerden oluşan bilirkişi kurulu tarafından 14.01.2016 tarihli rapor düzenlenmiştir. Rapora göre; tıbbi belgelere göre sigortalı 11.12.2012 tarihli Anterior Myokard Infarktüsü ve buna bağlı gelişen kardiyak arrest sonucu vefat etmiştir. Mezarın açılıp otopsi yapılması ölüm nedeni konusunda bir değişiklik yapmayacaktır. Hayat Sigortası poliçesinin düzenlendiği tarihte sigortalının kalp hastalığının bulunduğu yönünde tıbbi bir kayıt bulunmamaktadır. Bu nedenle sigortalının kasten hastalığını gizlemesi durumu söz konusu değildir. Ödenmesi gereken tazminat tutarı 22.992,71 TL’dir. Temerrüt başlangıç tarihinin 01.02.2013 olduğu belirtilmiştir.
IV- GEREKÇE
1.1 Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 25.05.2016 tarih 2014/…-2016/… sayılı hükümle, poliçede rehin hakkı sahibi …nın davaya olurunun sunulmaması veya rehin hakkının sona erdiğine ilişkin belge sunulmaması (TMK madde 944) dava reddedilmiştir.
1.2 Hükme karşı davacı taraf temyiz kanun yoluna başvurmuştur. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 06.07.2021 tarih 2021/…-… sayılı kararla hükmü davacı yararına bozmuştur. Bozma kararında; … AŞ tarafından verilen 05.03.2021 tarihli cevabına ve kalan borç miktarına göre rehin hakkı sahibinin davaya muvafakatinin aranmasına gerek olmadığı ve işin esasına girilmesi gerektiği belirtilmiştir.
1.3 Mahkememizce bozma kararına uyulmuştur.
2.1 Hayat sigortası; sigortacının belli bir prim karşılığında, sigorta ettirene veya onun belirlediği kişiye, sigortalının ölümü veya hayatta kalması hâlinde, sigorta bedelini ödemeyi üstlendiği sigorta türüdür. Somut olayda … numaralı Hayat Sigortası Poliçesi ile …’in ölümü 28.09.2012 tarihinde başlamak üzere 5 yıl süreyle teminat altına alınmıştır. Rizikonun gerçekleşmesi halinde ödenecek sigorta tazminatı sigortalının … Adana … Şubesinde kullandığı … numaralı kredinin sigortalının ölümü anındaki bakiye kredi borcu ve ferilerini geçmemek üzere 23.000,00 TL’dir.
2.2 Sigortalı … 14.12.2012 tarihinde vefat etmiştir. Banka tarafından sigorta şirketine başvuru yapılmış ve bakiye 22.993,71 TL borcun ödenmesi talep edilmiştir. Sigorta şirketi 01.02.2013 tarihli yazı ile sigortalının başvuru formunda ‘kalp yetmezliği’ hastalığını beyan etmemesi nedeniyle poliçenin iptal edildiğini belirterek ödeme yapmamıştır.
6102 sayılı TTK’nun ilgili hükümleri şu şekildedir:
Madde 1435- (1) Sigorta ettiren sözleşmenin yapılması sırasında bildiği veya bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmekle yükümlüdür. Sigortacıya bildirilmeyen, eksik veya yanlış bildirilen hususlar, sözleşmenin yapılmamasını veya değişik şartlarda yapılmasını gerektirecek nitelikte ise, önemli kabul edilir. Sigortacı tarafından yazılı veya sözlü olarak sorulan hususlar, aksi ispat edilinceye kadar önemli sayılır.
Madde 1436- (1) Sigortacı sigorta ettirene, cevaplaması için sorular içeren bir liste vermişse, sunulan listede yer alan sorular dışında kalan hususlara ilişkin olarak sigorta ettirene hiçbir sorumluluk yüklenemez; meğerki, sigorta ettiren önemli bir hususu kötüniyetle saklamış olsun.
(2) Sigortacı, liste dışında öğrenmek istediği hususlar varsa bunlar hakkında da soru sorabilir. Söz konusu soruların da yazılı ve açık olması gerekir. Sigorta ettiren bu soruları cevaplamakla yükümlüdür.
Madde 1439- (1) Sigortacı için önemli olan bir husus bildirilmemiş veya yanlış bildirilmiş olduğu takdirde, sigortacı 1440 ıncı maddede belirtilen süre içinde sözleşmeden cayabilir veya prim farkı isteyebilir. İstenilen prim farkının on gün içinde kabul edilmemesi hâlinde, sözleşmeden cayılmış kabul olunur. Önemli olan bir hususun sigorta ettirenin kusuru sonucu öğrenilememiş olması veya sigorta ettiren tarafından önemli sayılmaması durumu değiştirmez.
(2) Rizikonun gerçekleşmesinden sonra, sigorta ettirenin ihmali ile beyan yükümlülüğü ihlal edildiği takdirde, bu ihlal tazminatın veya bedelin miktarına yahut rizikonun gerçekleşmesine etki edebilecek nitelikte ise, ihmalin derecesine göre tazminattan indirim yapılır. Sigorta ettirenin kusuru kast derecesinde ise beyan yükümlülüğünün ihlali ile gerçekleşen riziko arasında bağlantı varsa, sigortacının tazminat veya bedel ödeme borcu ortadan kalkar; bağlantı yoksa, sigortacı ödenen primle ödenmesi gereken prim arasındaki oranı dikkate alarak sigorta tazminatını veya bedelini öder.
Madde 1440- (1) Caymanın, sigorta ettirene bir beyanla yöneltilmesi şarttır.
(2) Cayma, onbeş gün içinde sigorta ettirene bildirilir. Bu süre sigortacının bildirim yükümlülüğünün ihlal edilmiş olduğunu öğrendiği tarihten itibaren başlar.
Somut olayda davalı sigorta şirketi kendisine yapılan başvuru üzerine sigortalının kalp yetmezliği hastalığını gizlemesi nedeniyle poliçenin iptal edildiğini belirtmiştir. Hasar dosyasındaki 28.09.2012 tarihli TKSG Formunda yaşamsal risk taşıyan hastalığın bulunup bulunmadığı sorusuna ‘Hayır’ cevabı işaretlenmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre sigortalı 11.12.2012 tarihli Anterior Myokard Infarktüsü ve buna bağlı gelişen kardiyak arrest sonucu vefat etmiştir. Sigortalıda ölüme neden olan ‘Anterior Myokard Infarktüsünün’/kalp yetmezliğinin poliçenin düzenlendiği sırada mevcut ve bunun sigortalı tarafından bilindiğini ispat yükü sigorta şirketine düşmektedir. Dava dosyasına sigorta şirketi tarafından bu konuda bir delil sunulmamıştır. Mahkememizce sigortalının tedavi belgeleri toplanarak alınan raporda Hayat Sigortası poliçesinin düzenlendiği tarihte sigortalının kalp hastalığının bulunduğu yönünde tıbbi bir kayıt bulunmadığı belirtilmiştir. Sonuç itibariyle sigorta ettirenin sözleşmenin yapılması sırasında bildiği veya bilmesi gereken tüm önemli hususları sigortacıya bildirmekle yükümlüğüne aykırı davrandığı ispatlanmadığından sigortacının poliçeden caymasının geçerli olmadığı sonucuna varılmıştır.
2.3 Poliçeyle teminat altına alınan ölüm riski gerçekleştiğinden sigortacının sigorta tazminatını ödeme yükümlüğü doğmuştur. Banka kayıtlarına göre poliçe teminatı içerisindeki kalan borç miktarı 22.993,71 TL olmakla birlikte davacı taraf 20.000 TL tazminat isteminde bulunduğundan taleple kalınmıştır. TTK 1427 maddesi uyarınca sigorta tazminatı, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan onbeş gün sonra muaccel olur. Somut olayda sigorta şirketi başvuru üzerine 01.02.2013 tarihinde tazmin istemini reddettiğinden bu tarih itibariyle temerrüde düşmüştür. Sigortacı tacir olduğundan dava konusu alacağa avans faizi uygulanması gerekmekle birlikte (TTK m 8-9) davacı taraf alacağa reeskont faizi uygulanmasını talep ettiğinden ve talep davalı tarafın lehine olduğundan taleple bağlı kalınmıştır.

H Ü K Ü M

1-Davanın KABULÜNE, 20.000,00 TL’nin 01/02/2013 tarihinden itibaren uygulanacak reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 1.366,20 TL ilam harcından, 341,55 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 1.024,65 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 341,55 TL peşin harç olmak üzere toplam 366,75 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından harcaması yapılan 15 tebligat gideri 138,50 TL, 15 müzekkere gideri 105,85 TL, 121,30 TL Yargıtay posta gideri ve bilirkişiler ücreti 1.200,00 TL olmak üzere toplam 1.565,65 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Karar, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …

Hakim …