Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/611 E. 2021/934 K. 23.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/611 Esas
KARAR NO : 2021/934

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – Vergi No: …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – T.C.Kimlik No:…

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/08/2021
KARAR TARİHİ : 23/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil firma Adana ilinde özel şirket, kamu kurum ve kuruluşlarının ihale alma yöntemi ile personel taşımacılığını yaptığını, 07.11.2020 tarihinde müvekkil şirkete ait … plaka sayılı araç şirket çalışanı … idaresinde servis yaparken saat 23.15 sıralarında davalı idaresinde olan … plaka sayılı aracın arkadan çarpmasına maruz kaldığını, çarpma sonucu müvekkil şirkete ait araç duvara çarptığını ve aracın perte ayrıldığını, kaza tamamen davalının kusurundan kaynaklandığını, kazaya ilişkin tutanaklardan da bu kusur oranının açıkça anlaşıldığını, müvekkil şirket, yıllardır personel taşımacılığı yapan büyük bir firma olduğunu, işlerinde de kazaya uğrayan aracını kullandıklarını, söz konusu kaza, aracın kullanımını ortadan kaldırdığı gibi müvekkilin işlerinin de belirli bir kısmının aksamasına neden olduğunu, aracın perte ayrılmasından ötürü de müvekkil araçtan yararlanamadıklarını, bu da müvekkil şirketin fiili zararlarının yanında belirli bir kardan yoksun kalmasına da yol açtığını, müvekkile ait 14 aracın kaza tarihi itibariyle son olarak kesilen 1 aylık faturalandırması 122.606,14 TL olup söz konusu araca düşen payı aylık olarak ortalama 8.757,58 TL olduğunu, davaya konu aracın 1 aylık kazancına tekabül etmekte olup, dava tarihi itibariyle (kaza tarihinden itibaren) kazanç kaybımızın hesaplanmasını talep ettiklerini, … A.Ş. tarafından poliçe dahilinde tarafımıza ödenen 41.000,00 TL dışında aracın perte ayrılmasından ötürü aracın rayiç değerinin belirlenerek bakiye kısmın taraflarına ödenmesini ve ayrıca aracın kullanılamamasından dolayı yoksun kalınan karın taraflarına ödenmesinin zorunlu hale geldiğini, değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 1.000 TL araç değer kaybı (rayiç bedelden 41.000 TL nin mahsubu suretiyle) ve şimdilik 1.000 TL ticari kaybın olay tarihi olan 07.11.2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın trafik kazası nedeniyle uğranıldığı iddia edilen araç değer kaybı ile kazanç kaybı alacağına ilişkin tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
HMK114/1-c maddesine göre görev dava şartı olup HMK 115. maddeye göre dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması ve bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği hükmüne yer verilmiş olup; görevin dava şartı olması sebebi ile görevli mahkeme olup olmadığımız hususunda irdeleme yapılmıştır.
Davalının esnaf tacir araştırması için Adana Vergi Dairesi Başkanlığı, Adana Ticaret Odası, Adana Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, gelen yazı cevabına göre davalının tacir sıfatı kazanmadığı, esnaf kabiliyetinde olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf trafik kazası sonucu uğranıldığı iddia edilen değer kaybı ve mahrum kalınan ticari kazanç alacağına ilişkin olup, 6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir. 26/06/2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, “6102 sayılı Kanun’un 5.maddesinin başlığı” 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler” şeklinde, 1. fıkrasında yer alan “davalara” ibaresi ise davalar ve ticari nitelikteki “çekişmesiz yargı işlerine” şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır”. şeklinde düzenlenmiştir. TTK’nun 19.maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü bulunmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. Buna göre; dava konusunun trafik kazası sonucu uğranıldığı iddia edilen değer kaybı ve mahrum kalınan ticari kazanç alacağı iddiasından kaynaklandığı, dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesine ilişkin olmadığı, mahkememizce ilgili kurumlarla yapılan yazışmalarda davalının Ticaret Sicil Müdürlüğünde ve Ticaret Odasında kayıtlarının bulunmadığı, davalı adına vergi kaydı incelemesinde davalının tacir sıfatını kazanmadığı sebepleriyle somut olaydaki uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemelerince görülüp, sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varıldığından dava dilekçesinin görev nedeni ile reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Adana Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR :
1-Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE,
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli ADANA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3- HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderleri ve arabuluculuk ücretinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4- İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, davacı vekili ile davalı asilin yüzüne karşı davalının yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Adana Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır