Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/328 E. 2021/926 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/328 Esas
KARAR NO : 2021/926
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … -V.N.: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – V.N.:…- …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2021
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkilinin davalı şirkete analiz hizmetlerini verdiğini ve davalıya 06/01/2017 vade tarihli fatura ile 2.400,12 TL, 17/01/2017 tarihli fatura ile 1.628,40 TL, 04/02/2017 tarihli fatura ile 1.695,66 TL , 13/02/2017 tarihli fatura ile 1.246,08 TL, 18/02/2017 tarihli fatura ile 1.051,38 TL , 04/03/2017 tarihli fatura ile 3.596,64 TL, 19/04/2017 tarihli fatura ile 2.085,06 TL, 14/03/2017 tarihli fatura ile 1.954,08 TL, 05/04/2017 tarihli fatura ile 3.596,64 TL, 19/04/2017 tarihli fatura ile 2.442,60 TL, 27/04/2017 tarihli fatura ile 6.030,12 TL, 13/05/2017 tarihli fatura ile 2.570,04 TL, 17/05/2017 tarihli fatura ile 1.472,64 TL, 08/06/2017 tarihli fatura ile 3.263,88 TL, 05/07/2017 tarihli fatura ile 7.046,94 TL, 23/08/2017 tarihli fatura ile 2.067,96 TL, 22/09/2017 tarihli fatura ile 9.066,42 TL, 29/09/2017 tarihli fatura ile 1.968,24 TL, 03/11/2017 tarihli fatura ile 1.702,74 TL, 29/11/2017 tarihli fatura ile 5.059,32 TL, 26/12/2017 tarihli fatura ile 1.189,44 TL, 06/03/2018 tarihli fatura ile 339,84 TL’lik fatura kesmek suretiyle fatura edildiğini, Adana 4. İcra Müdürlüğünün 2018/… E. Sayılı dosyası ile karşı taraf aleyhine icra takibi başlatıldığını, karşı tarafın borca itiraz ettiğini, Adana 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/… E. 2020/… K. Sayılı dosyası ile 09/01/2019 tarihinde davalı şirket aleyhine itirazın iptali davası açıldığını, Adana 2 ASTM’nin 2019/… E. Sayılı dosyanın içinde yer alan bilirkişi raporuna göre faturaların takip tarihine kadar olan toplam faiz miktarı 4.776,75 TL olduğunu, bu faizin asıl alacağın ödendiği 27/06/2019 tarihine kadar olan faizi ise 300,35 TL olduğunu, icra dosyasında yer alan icra vekalet ücretinin 4.923,13 TL olduğunu, toplam 9.999,63 TL olan faiz ve vekalet ücreti alacaklarının olduğunu, bunun için arabulucuya başvurduklarını ancak anlaşılamadıklarını, davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesiyle özetle; Adana 2 ASTM’nin 2019/… E. Sayılı dosyasının usulden reddine karar verildiğini, davacı şirkete yapılan mutabakat yaptıklarını ve 15.02.2019 tarihinde, 40.000- TL tutarında bir adet çek verilildiğini, bu şekilde borcun sona erdiğini, müvekkilinin davacı tarafa borcu kalmadığını takip konusu alacak miktarının tamamının ödenmesinden dolayı davacı tarafın itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının kalmadığını, bu sebeple davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
YARGILAMA USULÜ :
Öncelikle 15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile ve son olarak 22/07/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmesi sebebiyle, mahkememizde açılan 9.999,63 TL’lik dava için basit yargılama usulü uygulanmıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilaf; ticari alacak nedeniyle başlatılan Adana 4. İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı takip dosyasının itiraza uğradıktan sonra asıl alacağının haricen ödenmesi sebebiyle bakiye alacaklar olan icra vekalet ücreti ve işlemiş faiz yönünden itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Mahkemenin 02.11.2021 tarihli ön inceleme duruşmasında;
Davacı vekili; “mahkemenin tespitlerine bir diyeceğimiz yoktur, müzekkere cevaplarından aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz, dava dilekçemizi tekrar ederiz, dava konusu Adana 4. İcra Müdürlüğü 2018/… sayılı dosyasında asıl alacak haricen müvekkilin kendisine takip açıldıktan sonra ödenmiştir, bu nedenle asıl alacak yönünden bir talebimiz bulunmamaktadır, ancak ince dosyasındaki faiz ve vekalet ücreti ödenmemiştir, bu nedenle davayı bu kalemler yönünden açtık, davanın kabulüne karar verilmesini talep ederiz, davalı vekilinin sunmuş olduğu watsapp görüşme kayıtları müvekkilime aittir, ancak müvekkilim yanılgıya düşürülmüştür, kendisi hukuki bilgiye sahip değildir, icra miktarının ne olduğunu bilmemekle beraber icra dosyasında da bir ibraname de sunulmamıştır, bu husus hakkında kendisini bilgilendirmiş durumdayız ve kendisi tanık olarak da dosyada dinlenilebilir, arabuluculuk başvurusu başvuru formunu dosyaya sunuyoruz, her ne kadar burada uyuşmazlık türü faiz alacağı olarak belirtilmiş ise de, bizim arabuluculuğa esasen başvuru sebebimiz avukatlık ücreti ve faiz yönündendir, arabuluculuk başvurusunda 4.776,75 TL başvuru miktarı bulunmakla beraber dava bedelimiz, 9.999,63 TL’dir, takdir mahkemenindir, vekalet ücreti başvurumuz talebi yönünden arabulucuya başvurma zorunluluğumuz yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı vekili; “mahkemenin tespitlerine bir diyeceğimiz yoktur, müzekkere cevaplarından aleyhe olan hususları kabul etmiyoruz, cevap dilekçemizi tekrar ederiz, usul açısından davacı ile yapılan arabuluculuk görüşmesinde son tutanak incelendiğinde sadece faiz alacağı ile ilgili bir talebin olduğu ve anlaşılamayan konunun bu olduğu açıkça belirtilmiştir, itirazın iptali davalarında arabuluculuk dava şartıdır, bu aşamada talep edilmeyen kalemler açısından davanın usulden reddi gerekir. Bu husus kamu düzeni ile ilgilidir ve her aşamada öne sürülebilir, esas açısından ise müvekkilim davacıya ödeme yapmıştır, kendi aralarında mutabık kalınmıştır, bu hususa ilişkin bir ibraname olmamakla birlikte kendi aralarındaki watsapp görüşmelerinde davacı asil avukatlık ücreti ile kendisinin alakasının bulunmadığını avukatın kendi alacağı olduğunu beyan etmiştir, başka bir alacağın bulunmadığını söylemiştir, anlaşılacağı üzere davacı asil avukatlık ücreti ve faiz talebinde bulunmamıştır, bu nedenle vekil faiz bakımından ve avukatlık ücreti bakımından talep de bulunamaz,belgeler ortadadır, arabuluculuk görüşmesi faiz talebi yönünden yapılmıştır, bu nedenle vekalet ücreti yönünden talebin arabuluculuk başvurusu bulunmadığından reddi gerekir, faiz talebi yönünden de sunduğumuz belgeden anlaşılacağı üzere davacı asilin talebi bulunmamaktadır” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı vekilinin dosyaya sunmuş olduğu arabuluculuk formu ile arabuluculuk son görüşme tutanağından taraflar arasındaki arabuluculuk görüşmelerinin faiz alacağı yönünden yapıldığı, vekalet ücreti talebi yönünden bir görüşme gündeminin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dava şartları, 6100 sayılı HMK.nun 115/1 maddesinde dava şartlarının mevcut olup olmadığı hususunun yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiğilinden araştırılması gerektiği belirtilmiş, anılan kanunun 114.maddesinin 1.fıkrasında dava şartları sayılmış, aynı yasa maddesinin 2.fıkrasında ise diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümlerin saklı olduğu belirtilmiştir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A maddesine göre, alacak davası açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması gerektiği, vekalet ücreti talebi yönünden arabuluculuğa başvurulmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi gerekmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulup davacı vekilince kabul edilen whatsapp görüşme kayıtlarından ise; davacı asilin alacak talebinin bulunmadığı, yapılan işlemlerin vekalet ücreti ile ilgili olduğunu beyan ettiği anlaşılmıştır. Asıl alacağın ferisi niteliğinde olup; bu alacağın talep edilip edilmeyeceği iradesi davacı asilin kendisindedir. Davacı vekilinin kabulünde olan görüşme kayıtlarından davacı asilin bu yönde talebinin bulunmadığı anlaşıldığından davanın bu talep yönünden ise esastan reddi gerekmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve yasal düzenlemelerin birlikte değerlendirilmesi ve yukarıda izah edilen sebepler gereğince; davanın vekalet ücreti talebi yönünden dava şartı noksanlığından, faiz talebi yönünden ise esastan reddine karar vermek gerekmiş olup aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın faiz talebi yönünden esastan reddine,
2-Davanın icra vekalet ücreti talebi yönünden dava şartı yokluğundan reddine,
3-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
4-Arabuluculuk asgari ücret tarifesi kapsamında taraf sayısına göre hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davacıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **