Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/843 E. 2021/1049 K. 16.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/843 Esas – 2021/1049
“TÜRK MİLLETİ ADINA”
T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/843 Esas
KARAR NO : 2021/1049

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
MÜTEVEFFA : … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ – …

VEKİLİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 30/12/2020
KARAR TARİHİ : 16/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/08/2017 tarihinde dava dışı …in sevk ve idaresindeki … plakalı sayılı araç Dörtyol İlçesinden Osmaniye istikametine D-817 yolu üzerinde seyir halinde iken … Önünde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaklaşık iki metrelik şarampole yuvarlanması sonucu meydana gelen trafik kazası neticesinde ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, …in, müteveffa …’ın annesi olduğunu, gerçekleşen bu kaza neticesinde …’ın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiğini, … plaka sayılı aracın davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu belirterek, müvekkili için 100,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ayrıca 13/10/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 63.638,34 TL arttırarak, toplam 63.738,34 TL destekten yoksun kalma tazminatının faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan … plaka sayılı aracın müvekkili şirket nezdinde 19/06/2017-2018 tarihleri arasında … nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacılara 26/09/2019 tarihinde havale edilerek 45.080,18 TL ödenmiş olduğunu, raporların Adli Tıp kurumundan alınması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE :
Dava; destekten yoksun kalma tazminatı talebine ilişkin olup, 02/08/2017 tarihinde dava dışı …in sevk ve idaresindeki … plakalı sayılı araçla yaşanan ölümlü trafik kazası neticesinde araçta yolcu olarak bulunan …’ın vefatı sebebiyle davacı olan babasının kazaya karışan … plaka sayılı aracın sigortalı olduğu davalı şirketten destek tazminatı talebiyle iş bu davanın açıldığı, aracın davalı şirket nezdinde 19/06/2017-2018 tarihleri arasında … nolu ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğu anlaşılmıştır.
Kaza ile ilgili soruşturma dosyası örneği celp edilmiş, müteveffanın nüfus kayıtları dosya içine alınmış, davalı sigorta şirketinden hasar dosyası getirtilmiş, ceza dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
Dosyada mevcut 02/08/2017 tarihli kaza tespit tutanağı incelendiğinde, kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsü …’in 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nunda yer alan 56/1-a maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğunun belirtildiği görülmüştür.
Dosya kusur oranının hesaplanması hususunda rapor düzenlenmesi için bilirkişiye tevdi edilmiş, kusur bilirkişisi mahkememize verdiği 21/06/2021 tarihli raporunda; … plakalı otomobil sürücüsü …’in % 100 oranında asli kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Davacıların bu olay nedeni ile talep edebilecekleri tazminat miktarının belirlenebilmesi için müteveffanın olay tarihinde kaç yaşında olduğu, bir gelirinin olup olmadığı ile ilgili araştırma yapılmıştır. Ölenin ve tazminat talep eden davacının nüfus kayıtları temin edilip incelendiğinde davacının ölenin babası olduğu, desteğin ölümü nedeni ile davacının destek gelirinden yoksun kaldığı kabul edilmiştir.
Müteveffanın olay tarihindeki yaşı ve elde ettiği – edebileceği gelir, davacının olay tarihindeki yaşı ve olası yaşam süreleri dikkate alınarak talep edebilecekleri tazminat miktarının belirlenebilmesi için 01/07/2021 tarihli aktüerya raporu alınmıştır. Gerekçeleri itibari ile somut olaya uygun ve denetime açık olduğu için hükme esas alınan bu rapora göre, davacının 63.738,34 TL destekten yoksun kalma tazminatı zararının oluştuğu belirlenmiştir.
Davacı dava açarken oluşan zararlarının ne kadar olabileceğini hesaplayamadığı için davayı belirsiz alacak davası olarak açmıştır. Bilirkişi raporu ile zarar miktarı belirlendikten sonra dava dilekçesinde istenilen ile bilirkişi raporunda belirlenen tazminat miktarları arasındaki fark için davacı vekili ıslah dilekçesi vermiş, eksik harç tamamlanmıştır.
Trafik sigortası (Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası) motorlu bir aracın, karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahillinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır. Trafik sigortacısının sorumluluğunun sınırı ise KTK’nun 92. maddesinde belirlenmiş olup meydana gelen olayın poliçe teminatı kapsamında kaldığı ve dolasısıyla davalı sigorta şirketinin sigortalısının sebep olduğu zarardan sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır.
Her ne kadar davalı taraf olayda hatır taşımasının mevcut olduğunu ve ölenin müterafik kusurunun bulunduğunu, bu nedenle belirlenecek tazminat miktarından indirim yapılması gerektiğini savunmuş ise de, öncelikle müteveffa … … plakalı araç sürücüsü …’in kızı olup aile ve yakın akrabalar arasında hatır taşımasından söz edilemeyeceğinden hatır taşıması indirimi yapılmasına yer olmadığı kanaatine varılmıştır. (Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2018/1094 Esas, 2018/6778 Karar sayılı ilamı)
Öte yandan dosya kapsamı incelendiğinde müteveffanın aracın ön koltuğunda mı arka koltuğunda mı oturduğunun, emniyet kemeri / koruyucu tertibat kullanıp kullanmadığının tespit edilemediği, sürücünün alkollü olmayıp sürücü belgesinin bulunduğu, araç dışına savrulma durumunun da söz konusu olmadığı anlaşılmakla müteveffanın müterafik kusurundan bahsedilemeyeceğinden buna yönelik davalının indirim talebinin de yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
Sigortalı aracın ruhsatında kullanım şeklinin “hususi” olduğu belirtildiğinden talep edilebilecek faizin türünün de yasal faiz olması gerektiği anlaşılmıştır.
Davacı, kaza tarihinden itibaren faiz talep etmiş ise de, sigorta şirketinin tazminatın hesaplanmasına yarayacak belgelerin kendisine eksiksiz olarak teslim edilmesinden itibaren sekiz iş günü sonra ödeme konusunda mütemerrid durumda olduğu, davadan önce sigorta şirketine 09/08/2019 tarihinde başvuru yapıldığı, bu nedenle temerrüt tarihinin 22/08/2019 olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamından, davanın TBK’nın 53. maddesine dayalı destekten yoksun kalmaya dayalı tazminat davası olduğu, 02/08/2017 tarihinde dava dışı …in sevk ve idaresindeki … plakalı sayılı araç Dörtyol İlçesinden Osmaniye istikametine D-817 yolu üzerinde seyir halinde iken … Önünde direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yaklaşık iki metrelik şarampole yuvarlanması sonucu ölümlü trafik kazası meydana geldiği, araç sürücüsü …in, müteveffa …’ın annesi olduğu, gerçekleşen bu kaza neticesinde …’ın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği, … plakalı otomobil sürücüsü …’in % 100 oranında asli kusurlu olduğu, davacının ölenin babası olarak destek tazminatı talep ettiği, dosyaya ibraz edilen bilimsel ve hükme esas almaya elverişli hesap bilirkişisi tarafından davacının zararının 63.738,34 TL olarak hesaplandığı, davacı vekilinin ıslah dilekçesi ile taleplerini 63.738,34 TL olarak arttırdığı, davalı sigorta şirketinin, davacının zararından, TTK’nın 1409/1, 1473/1, 1478, 1484/1. maddeleri ve ZMMS poliçesi kapsamında 330.000 TL poliçe limitiyle sınırlı kalmak üzere sorumlu olduğu, belirlenen zararın limit içinde kaldığı anlaşıldığından, davanın kabulüne karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ İle;
63.738,34 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 22/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 4.353,96 TL karar harcından, peşin alınan 54,40 TL ile ıslah ile alınan 217,36 TL olmak üzere toplam 271,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.082,20 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi kapsamında Adana Arabuluculuk Bürosu tarafından düzenlenen arabulucu ücret kararı uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davalıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı kendilerini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 9.085,98 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 271,76 TL peşin harcın tamamının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti, 44,00 TL davetiye gideri ve 11,50 TL müzekkere gideri olmak üzere toplam 955,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, taraflara kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize yada mahkememize verilmek üzere bir başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça ve usulen okunup anlatıldı.16/12/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza