Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/606 E. 2021/915 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
G E R E K Ç E L İ K A R A R

ESAS NO : 2020/606 Esas
KARAR NO : 2021/915

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
İHBAR OLUNAN : … – … …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/10/2020
KARAR TARİHİ : 18/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dosyadakı dava …, Tespit konusu otomobil, 27.06.2019 tarihinde davalı olan … A.Ş. firmasından, … seri numaralı fatura ile ÖTV muaf, diğer tüm vergiler dahil olmak üzere 136.250,00 TL. bedelle satın alınmıştır. Araç kullanılmaya başlandıktan sonra, düzelmeyen ve sürekli tekrarlayan farklı türde aksaklıklar meydana gelmiştir. Kullanım amacı ticari olan araçta ortaya çıkan arızalar yüzünden araç sahibinin araçtan beklediği faydalar azalmış ve maddi zarara uğramıştır. Davacı 20.08.2019 tarihinde, aracın 1.viteslen 2. vitese geçerken zorlanması ve ses çıkarması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. Davacı 08.01.2020 tarihinde, aracın sol arka ve sağ ön tavan tutamağının düşmesi, arka park sensörünün çalışmaması, hava menfezinin yönlendirme yapmaması ve 1.vitesten 2.vitese geçerken zorlanması ve ses çıkarması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak teknik bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. Davacı 06.03.2020 tarihinde, hava yastığı uyarı lambasının yanması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bulunan yaya koruma tetikleyicisi değiştirilmiştir. Davacı 18.05.2020 tarihinde, El freni hata uyarısı nedeniyle yetkili servise gilmiş, burada araçta bulunan el freni butonu değiştirilmiştir. Davacı 11.07.2020 tarihinde, aracın 2 vitese geçerken silkelemesi nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. Davacı 25.09.2020 tarihinde, debriyajın sertleşmesi nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada baskı balata değiştirilmiş ancak arıza devam etmiştir. Davacı 01.09.2020 tarihinde, aracın 1.vitesten 2.vitese geçerken zorlanması ve ses çıkarması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. Sorunların kalıcı olarak çözülememesi nedeniyle davacı taraf Yüce Mahkemenize başvurarak, ayıplı olan aracının ayıpsız 0 km aynı özelliklere haiz bir benzeri ile değişimini veya bedel iadesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı …. vekili cevap dilekçesinde özetle; Somut davada, araç malikinin şirket ve aracın da ticari nitelikte olduğu sabittir. Hal böyle iken iddiaların, 6098 sayılı TBK’nun 219 ve devamı maddeleri uyarınca ayıba karşı tekeffül hükümleri ışığında irdelenmesi gerekmektedir. TBK’nun 219 ve devamı madde hükümlerine göre ayıplı mal nedeniyle şartları var ise satıcının sorumluluğuna gitmek mümkün olsa da ithalatçının, satılan üründe var olan ayıplara ilişkin alıcıya karşı sorumlu olduğuna dair bir düzenleme bulunmamaktadır. Dava her ne kadar müvekkil şirkete ihbar edilmişse de; … ve Tic. A.Ş., dava konusu aracın ithalatçısı olup satıcı konumu bulunmamaktadır. 6502 sayılı kanunlara göre de sorumluluğu bulunmadığından talebin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, Dava konusu Farimaz adına kayıtlı … şasi ve … plaka no’lu … araç 29.06.2019 tarihinde trafiğe çıkmış olup, 30.09.2020 tarihindeki son servis kaydına göre toplam 61.512 km yol yaptığını, davacı tarafından, “Araçta çok sayıda arıza meydana geldiği, defalarca servise girmesine rağmen arızaların çözülemediğini, özellikle 1.vitesten 2.vitese geçerken zorlanma ve ses yapması arızasına çok sayıda onarım uygulandığı halde halen arızanın devam ettiği” şeklinde iddialar sunulduğunu, davacının iddiası haksız ve mesnetsiz olduğunu beyan etmekle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER ;
Adana 4 Sulh Hukuk Mahmesince keşif sonrası aldırılan bilirkişi raporuna göre; Dava dosyasında servis fişlerinde araç üzerinde, test dencme sürüşlerinde yapılar inceme değerlendirme sonucunda, Yapılan test sürüşünde (vites geçişleri ile ilgili) müşteri şikayetlerinin halen devam ettiğini görüldüğü, Aracın vites geçişlerinde sıkıntı / sorun, ses ve uğultu duyulduğu. Araçtaki sorunun fabrikasyon kaynaklı olduğu, araçtaki sorunda sürücü kusurunun bulunmadığı, Müşterinin aynı ( benzer) şikayetler ile bir yıl içinde ( 5 ) defa servise gittiği, Araçtaki sorı gizli ayıp olduğu ve araçtaki sorunun yetkili servis tarafından giderilememiş olduğu, Araçtaki sorunun giderilmesi için, yedek parça ve işçilik (KDV dahil) 5.800 4 700 — 6.500 masraf gerektiği, Parçalar bazır olduğunda araçtaki sorumun (1) günde onarılabileceği, Araçtaki sorun giderildiğinde araçta değer güşümü olmayacağı görüş ve kanaatindeyim. Şeklinde bilirkişi raporu sunulmuştur.
Mahkememizce keşif sonrası aldırılan bilirkişi Raporu: Dosya konusu olan … plakalı, … model … marka, … … MANUEL tipi, sarı renkli, dizel yakıtlı, otomobil (AC steyşin) ve dosyaya sunulan evraklar üzerinde yapılan incelemede; Araçta bazı tarihlerde küçük çaplı sorunların yaşandığı, bu sorunların yetkili servis tarafından parça değiştirilerek çözüme ulaştırıldığı; -Ancak şanzımandan kalkışta gelen ses ile ilgili olarak ilgisiz kalındığı, çözüme kavuşturulmadığı; Sesin halen devam ettiği, bu sesin hem kullananı hem de iştigal konusu nedeniyle otomobil içerisinde bulunan yolcuları (müşteri) tedirgin ettiği sonucuna varılmıştır. aracın satılması düşünüldüğünde bu sesin satışı olumsuz etkileyecek hatta engelleyecek bir unsur olduğu kanaati oluşmuştur. Bu sorun nedeniyle, davacının maldan sürekli olarak yararlanamadığı kanaati oluşmuştur. Otomobildeki sorunun gizli ayıp olarak tanımlanmasının gerektiği kanaati oluşmuştur. Yukarıdaki açıklamalardan da anlaşıldığı üzere, aynı arızanın halen devam ettiği ve yetkili servislerin soruna kalıcı bir çözüm bulamadığı görülmektedir. Bu nedenle otomobilin, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 23/c maddesine göre ayıplı olduğu kanaati oluşmuştur. Aracın satın alış tarihi ve yaptığı kilometre dikkate alınarak, göre davacının seçimlik haklarından aracın misli ile değişim hakkını kullanmasının tarafların hak ve menfaatleri değerlendirildiğinde aşırı bir dengesizliğe yol açıp açmayacağı konusu ile ilgili olarak yapılan değerlendirmede; Araç sahibi açısından olaya bakıldığında; aracın alındığı günden sonra debriyaj/şanzıman bölgesinden gelen rahatsız edici ses nedeniyle, yetkili servise bağımlı olduğu ve bunun doğal olarak araç sahibinin memnuniyetsizliğine neden olacağı aşikardır. Ancak sesin üretildiği parçanın vidalı bağlantı ile araçtan kolayca ayrılabilmesi nedeniyle, sadece şanzımanın venisi ile değiştirilmesi sonrasında sorunun kalıcı olarak çözüme kavuşacağı kanaati oluşmuştur. Üretici/Yetkili Servis açısından olaya bakıldığında; dünya genelinde çok tanınmış bir marka olan üreticinin, dava konusu otomobilde bulunan bu sorunu çözemediği, çözmesi durumunda davaya neden olacak bir sorunun kalmayacağı, ancak sorunun aracın tamamını ilgilendiren bir sorun olmaması nedeniyle aracın değişiminin davalı tarafın hak ve menfaatleri açısından aşırı bir dengesizliğe yol açacağı, sadece şanzımanın değişmesinin ise davalı tarafın hak ve menfaatleri açısından aşırı bir dengesizliğe yol açmayacağı kanaati oluşmuştur. Bu nedenle, yetkili servisin gizli ayıplı şanzımanı yerinden çıkararak yerine ayıpsız yenisini takması gerektiği kanaati oluşmuştur. Tarafımdan yapılan piyasa araştırmasında dava konusu araca takılacak orijinal manuel şanzımanın yeni fiyatının yaklaşık 25.000,00 TL olabileceği sonucuna varılmıştır.
İtirazlar üzerine talimat yolu ile alınan bilirkişi heyet raporu: Davaya konu araç, olan … plakalı, … model … marka, … … MANUEL tipi, sarı renkli, dizel yakıtlı, otomobildir. Dosya içindeki araç ile ilgili iş emirleri ve faturaları incelendiğinde Davacı 11.07.2018 tarihinde775 KM de, araç 2. Vitese geçerken silkeleme yapıyor şikayeti ile servise gitmiştir. Davacı 20.08.2019 tarihinde, 6.808 Km de, aracın L.vitesten 2 vitese geçerken zorlanması ve ses çıkarması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. Davacı 25.05.2019 tarihinde, 12.109 Km de, debriyajın sert olduğu için servise gitmiştir, baskı arızalı olduğu için değiştirilmiştir. Davacı 08.01.2020 tarihinde, 25.541 Km de, aracın sol arka ve sağ ön tavan tutamağının düşmesi, arka park sensörününçalışmaması, hava menfezinin yönlendirme yapmaması ve 1. vitesten 2.vitese geçerken zorlanması ve ses çıkarması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bir arıza olmadığı, bu nedenle yapılacak teknik bir işlem olmadığı dile getirilmiştir. «Davacı 06.03.2020 tarihinde, 32.779 Km de, hava yastığı uyarı lambasının yanması nedeniyle yetkili servise gitmiş, burada araçta bulunan yaya koruma tetikleyicisi değiştirilmiştir. Şeklinde bilirkişi raporu sunulmuştur.
KABUL VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamına göre; Davacı tarafından 27.06.2019 tarihinde davalı olan … A.Ş. Firmasından … … marka model … şasi ve … plaka no’lu aracın … seri numaralı fatura ile ÖTV muaf, diğer tüm vergiler dahil olmak üzere 136.250,00 TL. bedelle satın alınması sonrasında aracın birden fazla kez arızalanması ve bu arızalar nedeni ile yetkili serviste tamir görmesi üzerine arızaya dair şikayetlerin devam etmesi üzerine davacı tarafından Adana 4 Sulh Mah. Tespit yaptırılarak aracın iadesine hazır oldukları belirtilerek ödenen bedelin satış tarihinden itibaren avans faizi ile tahsili ve ayrıca aracın ticari taksi olarak kullanılması nedeni ile 3 yıllık ÖTV’ye dair menfi zarardan dolayı belirsiz olarak 100 TL bedelin tahsili talebine ilişkin olduğu, anlaşılmıştır.
Aracın trafik kaydının celp edilmesinde davacı adına ve ticari kullanımda olduğunun belirtilmesine göre görevli mahkemenin ticaret mahkemeleri olduğu değerlendirilmiş araç trafik kaydı üzerinde bulunan rehin kaydının verilen süre içerisinde kaldırıldığı anlaşılmış aracın arızalarının satıcı tarafından taahhüt edilen garanti süresi içerisinde meydana gelmesi ve davanın da aynı süre içerisinde ikame edilmiş olmasına göre ihbar önerinin gerekmediği ve satılanın ayıplı olmasına nedeni ile zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmış dava öncesinde yaptırılan tespit dosyası kapsamına göre aldırılan bilirkişi raporunda aracın imalat hatasından kaynaklı ve 6.500 TL tamir bedeli karşılığında tamirinin mümkün olacağına dair görüş bildirilmesine ve mahkememizce yapılan keşif sonrası aldırılan teknik bilirkişi raporuna göre aracın rayiç değeri 25.000 TL olan orjinal şanzımanının değiştirilmesi ile kullanımının mümkün olacağına dair görüş bildirilmiş raporlar arasındaki kısmı çelişki ve itirazlar üzerine mahkememizce talimat aracılığıyla 3 kişilik makine mühendisleri bilirkişiler kurulundan aldırılan raporda aracın 0 parça değişimi (şanzıman değişimi) halinde normal kullanımının mümkün olduğu, bu işlemin yapılmaması halinde kullanımın alıcıdan beklenemeyeceğine dair görüş bildirilmiş olmasına göre ve 6098 sayılı TBK’nın 227/4 mad. Öngörülen “… Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir…” hükmü birlikte olarak değerlendiriliğinde çelişkiler giderilecek şekilde alınan raporda da açıklandığı üzere aracın orjinal şanzımanının yeni bir parça ile değiştirilmesi durumunda kullanılabileceğinin mümkün olduğunun tespitine dair teknik bilirkişi raporu üzerine alıcının sözleşmeden dönmesinin somut olaya göre ve hakkaniyet gereği gerekmeyip 25.000 TL bedel karşılığı olan parça değişimi üzerine kullanımının mümkün olduğunun tespit edilmiş olmasına göre mahkememizce imalat hatası bulunan araç nedeni ile yerinde görülmeyen davacının sözleşmeden dönme hakkı yerine onarım bedeline yönelik olarak fazlaya dair aracın kullanımının mümkün olmasına göre ÖTV zararına ilişkin menfi tespit talebine dayanan 100 TL’lik belirsiz alacak yönü ile ilgili talebin reddi ile davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
25.000 TL’nin ihtarnamenin tebliğ tarihi olan 19/08/2020 gününden itibaren işleyecey avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya dair taleplerin reddine,
2-Alınması gereken 1.707,75‬ TL karar harcının, peşin alınan 2.328,52 peşin harcın mahsubu ile bakiye 620,77 TL karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi kapsamında Adana Arabuluculuk Bürosu tarafından düzenlenen arabulucu ücret kararı uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davalıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Her ne kadar davanın kabulüne yönelik kısma nazaran dava değeri daha yüksek gösterilmiş olmakla birlikte 6098 sayılı TBK 227/4 mad uyarınca sözleşmeden dönme talebi yerine onarım bedeline hüküm kurulmuş olması nedeni ile araç bedeli olarak gösterilen kısımdan dolayı davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, ancak menfi zarara ilişkin 100 TL’lik belirsiz alacak talebinin reddi nedeni ile davalı kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 100 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan peşin harcın mahsuptan dolayı 1.707,75 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, davetiye gideri ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.159,50 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 2.157,91 davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, diger yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine adesine,
Dair, taraf vekillerinin ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize yada mahkememize verilmek üzere bir başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça ve usulen okunup anlatıldı 18/11/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır