Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/481 E. 2021/837 K. 03.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/481 Esas – 2021/837
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/481 Esas
KARAR NO : 2021/837

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : … – …
DAVALI :… ANONİM ŞİRKETİ (V.N. …) – …
VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/08/2020
KARAR TARİHİ : 03/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16.02.2013 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araçla seyir halindeyken … sevk ve idaresindeki bisikletle çarpışması neticesinde çift taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, meydana gelen trafik kazasında bisiklet sürücüsü konumunda bulunan davacı …’ın yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde, … plakalı araç sürücüsü …’nın ASLİ VE TAM KUSURLU olduğu tespit edildiğini söylemiştir. Kazaya neden olan … sevk ve idaresindeki … plakalı araç 16.02.2013 tarihinde … A.Ş.’ye ZMMS sigortalı olması nedeniyle davacı için geçici işgöremezlik, sürekli işgöremezlik ve temerrüt tarihinden işletilmek üzere faiz istenildiğini, kazaya neden olan … sevk ve idaresindeki … plakalı araç 16.02.2013 tarihinde … Şirketine trafik sigortalı olması nedeniyle, 2918 sayılı K.T.K’nın 97. maddesine göre davacı adına tazminat taleplerinin karşılanabilmesi amacıyla 02.03.2020 tarihinde … A.Ş.’ne başvuru yapılarak maddi tazminat ve temerrüt tarihinden işletilmek üzere faiz istenildiğini ancak, … A.Ş. yasal süre geçmesine rağmen talebimizi sonuçlandırmadığını söylemiştir. İşbu davanın usulden reddedilmemesi için zorunlu yol olan arabuluculuk başvurusu yapılmış, davalı tarafla 19.08.2020 tarihinde arabulucuda toplantı yapılması üzerine, davalı yan ölüm ve cismani zarar nedeniyle maddi tazminat alacağı ödemeyi kabul etmediğini söylemiştir. Davanın 6100 sayılı Hukuk Yargılama Yasası’nın 107.maddesine göre “belirsiz alacak davası” olarak açılmış bulunduğunu, yargılama sırasında toplanacak delillere, mahkemece yapılacak incelemelere ve tazminat hukuku alanında uzmanlığı bilinen hesap bilirkişisinden alınacak rapora göre, kesin belirlenecek tazminat tutarının harcı yatırıldıktan sonra, olay tarihindeki sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Trafik kazası neticesinde davacı …’in bedensel zarara uğraması nedeniyle, 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere), zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı açıklanacak geçici işgöremezlik ve sürekli iş gücü kaybı tazminatının, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi, yargılama giderleri ve vekalet ücretiyle birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 02.08.2016 tarihi sonrasındaki hak sahiplerinin yapacağı başvuruların, ZMSS Genel Şartları Ek-6’daki sürekli sakatlık zararları için öngörülen belgelerle yapılması gerekliliğini belirtmiştir. Zorunlu başvuru belgelerinin ibraz edilmemesi halinde, yapılacak başvurular geçersiz olacak olup, başvuru şartı sağlanmadan açılacak tazminat davalarının da ön şart yokluğu nedeniyle HMK 114/2 ve 115/2 maddeleri gereği davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, davacının eksik belgelerle yaptığı başvuru geçersiz olduğunu, davanın usulden reddini talep etmişlerdir. Dava konusu olayda meydana gelen trafik kazası için tutulan trafik kaza tespit tutanağı gerçeği yansıtmadığını, dava konusu olay nedeniyle tutulan 16.02.2013 tarihli trafik kaza tespit tutanağında kaza esnasında bisikletli araba sürücüsü olan davacı yanın, kazanın meydana gelmesindeki kusuru ile ilgili değerlendirme yapılmadığını, bu nedenle şikayet yokluğu nedeniyle takipsizlikle sonuçlanan Adana CBS 2013/… soruşturma nolu dosyasındaki ifade tutanakları ve olay yeri krokisi ışığında Trafik İhtisas Daire Başkanlığından ya da Karayolları Fen Heyetinden kusur raporunun alınmasına karar verilmesi gerektiğini, davacı yanın kazanın meydana gelmesindeki kusuru dışında, kaza esnasında motorbisiklet kask ve dizliklerinin takılı olmaması nedeniyle efor kaybının artmasında müterafik kusuru olduğunu, dava konusu olayda da, davacı yanın kazanın üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen davalı sigorta şirketine 05.03.2020 tarihinde eksik evraklarla başvurusunda maluliyet raporu olmadığından, usulsüz başvurudan sonraki 8 iş günü temerrüt tarihi olarak kabul edilemeyeceğini, davacı yanın başvuru evraklarında hastane raporları ya da maluliyet oranını gösteren heyet raporu bulunmadığını belirtmiştir. Özel kanunla belirlenen dava şartı yerine getirilmediğinden ve dava açılmasına davalı sigorta şirketi de sebebiyet vermediğinden başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. İhtilafın, kazada kusurun kimde olduğu, oranının ne olduğu, meydana gelen zarar, cismani zararın kapsamı, maluliyet oranı, iş göremezlik durumu, iş göremezliğin geçici ve/veya kalıcı olup olmadığı, oranı ve zarar miktarı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Davacı vekilinin 30/09/2021 tarihli talep arttırım dilekçesinde davasını 49.002,40 TL’ye yükselttiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili 26/10/2021 tarihli dilekçesinde; davalı ile yapılan uzlaşma nedeniyle davadan feragat ettiklerini, davalıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, davanın feragat nedeni ile sonlandırılmasını, arabuluculuk ücretinin mahkeme veznesine yatırıldığını beyan ve talep etmiştir.
Davalı vekili 01/11/2021 tarihli dilekçesinde; davacı tarafla yapılan sulhen uzlaşma nedeniyle davadan çıkabilecek vekalet ücreti ve yargılama gideri istemlerinin olmadığını, feragat nedeni ile reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Dosya üzerinde davacı vekilinin vekaleti incelendiğinde, feragat ve feragati kabul yetkilerinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. (HMK 307. md.) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır. (HMK 309. md.) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (HMK 310. md.) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. (HMK 311. md.) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (HMK 312. md.) Vekilin davadan feragat edebilmesi için vekaletnamede buna ilişkin özel yetki bulunması gerekir. (HMK 74/1. md.) Dâvadan feragat veya dâvayı kabul veya sulh muhakemenin ilk celsesinde vuku bulursa, karar ve ilâm harcının üçte biri, daha sonra olursa üçte ikisi alınır. (Harçlar Kanunu 22/1. md.) Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur. (AAÜT 6. md.) Feragat edilmiş olmasından dolayı davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden genel kurallardan farklı uygulamayı gerektiren davacı lehine bir beyanı olduğu takdirde bu beyana göre işlem yapılmalıdır.
Feragat beyanı belirtilen kurallarla birlikte değerlendirildiğinde davanın feragat nedeniyle reddi gerektiği sonucuna varılmış ve aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR :
1-Davanın feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar harcından, 54,40 TL peşin harç ve 168,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 222,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 163,10 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
3-Arabuluculuk asgari ücret tarifesi kapsamında taraf sayısına göre hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücreti, 26/10/2021 tarihli sayman mutemedi alındısı ile davacı vekili tarafından mahkemeler veznesine yatırıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığı,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf vekalet ücreti talebinde bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf vekalet ücreti talebinde bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi. 03/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır