Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/465 E. 2021/792 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/465 Esas – 2021/792
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/465 Esas
KARAR NO : 2021/792
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … -TC Kimlik No: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ -V.N.: …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2020
KARAR TARİHİ : 21/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş. tarafından müvekkili aleyhine, Adana 1. İcra Müd. 2011/… Esas sayılı takip dosyası ile kredi kartı sözleşmesi dayanak gösterilerek 2 adet … nolu kredi kartı borcundan ötürü icra işlemi başlatıldığını, icra dosyası yenilenerek 2019/… Esas numarası almakla, aynı zamanda, … A.Ş. tarafından alacaklar … A.Ş. ye devir ve temlik edildiğini, daha sonrasında da … A.Ş. ünvan değiştirerek isminin … A.Ş. Olduğunu, müvekkilinin aleyhine açılan Adana 1. İcra Müd. 2019/… Esas sayılı takip dosyasında borçlu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın arabuluculuğa başvurulmaması sebebiyle usulden reddinin gerektiğini, davacı tarafından sunulan dava dilekçesinde takip dosyasındaki dayanak kredi sözleşmesindeki imzanın borçluya ait olmadığını iddia ettiğini, icra dosyasında davalıya usulüne uygun tebligat yapılarak borcun kesinleştiğini, davacı tarafından yasal süresi içerisinde borca ve imzaya itiraz edilmediğini, iş bu davanın icra takibini sürüncemede bırakmaya yönelik olduğunu ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA USULÜ:
15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak, “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü gereğince , mahkememizde açılan 12.289,36 TL’lik dava için basit yargılama usulü uygulanmıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; davaya ve takibe konu Adana 1. İcra Müdürlüğü 2019/… sayılı dosya ile dosyaya konu kredi sözleşmesindeki imzaya itiraz nedeniyle davacının davalıya borçlu olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşıldı.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Dava konusu imza incelemesi için banka kredisi sözleşmesi orjinal halinin celbi açısından alacağını temlik eden bankaya müzekkere yazılmıştır. … A.Ş 16.07.2021 tarihinde müzekkereye cevaben; Bankacılık İşlemleri Sözleşmesini aslını gönderdiklerini ancak kredi kartı sözleşmesinin aslına süre aşımı nedeniyle ulaşılamadığından gönderilemediğini bildirmiştir.
Banka cevabi yazısında gönderilen Bankacılık İşlemleri Sözleşmesinin incelemesinden; sözleşmenin gerçek kişiler için düzenlenen kredi sözleşmesi olduğu; ilgili kredinin ticari kredi olmadığı anlaşılmıştır.
Bu tespitlerle beraber davacı vekili ile davalı vekili 21.10.2021 tarihli duruşmada özetle dava konusu işlemin bireysel kredi işleminden kaynaklandığını beyan etmişlerdir.
6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun 3/1. Maddedeki tanımlara göre tüketici işlemi mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi, tüketici, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi,Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, sağlayıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye hizmet sunan ya da hizmet sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder.
Yasanın 73/1. Maddesine göre Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
Davanın, 6502 sayılı kanunun kapsamında bulunan tüketici kredisi sözleşmesine dayalı olduğunu, taraflardan davacı …’ın tüketici, davalı temlik alan … A.Ş’nin ise hizmet sunan satıcı olduğu, ticari davaların TTK’nın 4. maddesin de sıralandığı, dava konusunun bu maddeler kapsamında olmadığı, dava konusu olayın 6502 Sayılı Kanun hükümlerince çözümleneceği sebepleriyle HMK’nın 2. maddesi uyarınca davada yargı görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu kanaatine varılmıştır.
HMK114/1-c maddesine göre görev dava şartı olup HMK 115. maddeye göre dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması ve bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğinden mahkememizin görevsizliği nedeniyle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE,
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli ADANA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE gönderilmesine,
3-HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderleri ve arabuluculuk ücretinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Adana Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **