Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/452 E. 2021/661 K. 28.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
G E R E K Ç E L İ K A R A R

ESAS NO : 2020/452 Esas
KARAR NO : 2021/661

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- … –

VEKİLİ : Av. … – …
DAVALILAR : 2- … – … … …
3- … (…)- …,
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/08/2020
KARAR TARİHİ : 28/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dilekçesinde özetle; 14.02.2018 günü sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halinde iken müvekkili idaresindeki … plakalı motosiklet ile çarpışması sonucu oluşan trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, maddi-manevi zarara uğradığını, … plakalı araç sürücüsünün tazminat gerektirir derecede kusurlu olduğunu ve söz konusu aracın ZMMS poliçesinin … tarafından düzenlendiğini, dava öncesinde müracaatta bulunduklarını ancak müvekkiline ödeme yapılmadığını, işbu nedenlere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 200,00 TL (100,00 TL geçici, 100,00 TL kalıcı) işgöremezlik tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen, 15.000,00 TL manevi tazminatının sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminat talebini 131.636,00 TL olarak arttırılmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; kusur ve maluliyet konularında Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması gerektiğini, geçici işgöremezlik tazminatından sorumlu olmadıklarını, müterafik kusur nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini, savunmuştur.
DELİLLER:
Soruşturma dosyası ve kusur bilirkişi raporlarına göre, 14.02.2018 günü saat 08:30 sıralarında sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı otomobili ile seyir halinde iken sürücü … idaresindeki … plakalı motosiklet ile çarpışması sonucu dava konusu trafik kazası meydana gelmiştir.
Trafikçi Bilirkişi … tarafından düzenlenen 10.12.2020 tarihli kusur raporunda, … plakalı otomobil sürücüsü …’ın %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, tespit edilmiştir.
Adli Tıp 2.İhtisas Kurulu’nun 17.05.2021 tarihli raporlarında, …’ın 14.02.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tüm vücut engellilik oranının %9 (yüzdedokuz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, tespit edilmiştir.
… plakalı aracın kaza tarihinde … adına davalı … şirketine ait … nolu Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile kaza tarihini kapsayan 14.07.2017-2018 dönemi için sigortalı olduğu poliçe suretinin incelenmesinden anlaşılmıştır.
… 30.08.2020 tarihli yazısı ve ekinde sunulan hasar dosyasının incelenmesinde; 16.04.2019 tarihli müracaat üzerine hasar dosyası açıldığı, davacıya herhangi bir ödeme yapılmadığı, görülmüştür.
Adana İl Emniyet Müdürlüğü’nün 19.10.2020 tarihli yazısında; … plakalı, 1995 model … marka hususi otomobilin kaza tarihinde … adına kayıtlı olduğu, bildirilmiştir.
Adana Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü’nün 20.08.20220 ve 26.10.2020 tarihli yazılarında, …’ın 14.02.2018 tarihinde sigortalılık kaydı bulunmadığı, geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle kurum tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığı, bildirilmiştir.
Sosyal ekonomik Durum Araştırması; davalı … muhasebeci olarak görev yaptığı asgari ücret aldığı kiracı olduğu bildirilmiştir.
Davacının bekar olduğu anne ve babası ile yaşadığı herhangi bir işte çalışmadığı gelirinin bulunmadığı bildirilmiştir.
Davalı … serbest meslek sahibi olduğu, evli olduğu babasına ait evde ikamet ettiği, 2 çocuğunun olduğu, gelirinin tespit edilemediği bidirilmiştir.
Aktüer Bilirkişi Raporu: Olayın meydana geliş şekli, kazazedenin yaşı, gelir durumu, maluliyet oranı ve kazadaki kusur oranı tüm belgeler birlikte değerlendirilerek yapılan hesaplamaya göre davacı … için talep edilebilecek; geçici işgöremezlik tazminatının 10.821,00 TL, sürekli işgücü kaybı tazminatının 120.815,00 TL olduğu, 14.02.2018 kaza tarihi itibarıyla poliçe limiti 360.000,00 TL olup, tavan tazminat tutarının poliçe limiti dahilinde olduğuna dair, görüş bildirilmiştir.
KABUL VE GEREKÇE:
Dava kalıcı ve geçici maluliyet nedeniyle maddi tazminat talebine ilişkin olup, davacı vekili tarafından 14/02/2018 tarihinde meydana gelen kaza sonrası müvekkilinin yaralandığı, kaza nedeni ile geçici iş göremezlik tazminatı ve kalıcı iş göremezlik tazminatı 131.636,00 TL nin davalıdan tahsili talebine ilişkin olduğu, kazanın meydana gelmesinde … plakalı otomobil sürücüsü …’ın %75 (yüzde yetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, … plakalı motosiklet sürücüsü …’ın %25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacının trafik kazasına bağlı yaralanmasının; …’ın 14.02.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre tüm vücut engellilik oranının %9 (yüzdedokuz) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, hükme esas almaya elverişli hesap bilirkii raporuna göre Olayın meydana geliş şekli, kazazedenin yaşı, gelir durumu, maluliyet oranı ve kazadaki kusur oranı tüm belgeler birlikte değerlendirilerek yapılan hesaplamaya göre davacı … için talep edilebilecek; geçici işgöremezlik tazminatının 10.821,00 TL, sürekli işgücü kaybı tazminatının 120.815,00 TL olduğu, 14.02.2018 kaza tarihi itibarıyla poliçe limiti 360.000,00 TL olup, tavan tazminat tutarının poliçe limiti dahilinde olduğuna dair görüş bildirildiği anlaşıldığından davanın kabulü ile, davacı tarafından her üç davalıya karşı açılan maddi tazminat davasının kabulü ile, geçici yaralanma ve kalıcı yaralanma için toplam olarak 131.636,00 TL maddi tazminatın her üç davalıdan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bu miktara davalı … AŞ yönünden temerrüt tarihi olan 27/04/2019 gününden diger davalılar yönünden kaza tarihi olan 14/02/2018 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Müterafik Kusur İddiası; davacı … plakalı motosiklet sürücüsü olup, kaza anında kaskının takılı olup olmadığının belirsiz olduğu; sürücü belgesinin tespit edilemediği; Dr.alkol ölçüm sonucunun 0.00 (sıfır) promil olduğu, Adli Tıp2.İhtisas Kurulu raporunda davacının maluliyetinin sol tibia-fibula (ayak bileği – baldır) parçalı kırığından kaynaklandığı tespit edilmekle, müterafik kusur indirimi yapılmamıştır.
Manevi Tazminat Yönünden;
BK 56. maddesinde “Hakim, bir kimsenin bedensel bütülüğünün zedelenmesi halinde olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktarda paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir. Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükmü düzenlenmiştir. Manevi tazminata hükmedilebilmesi için kişisel yararların haleldar olması gerekir. Doğaldır ki manevi tazminat için üzülme, elemin yoğunluk arz etmesi gerekir. Hakim, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir.
Buna göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Manevi tazminatın miktarı bir taraf için zenginleşme aracı, diğer taraf için de yıkım olmamalıdır. Hakimin takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir etmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Somut olayda; Davacının meydana gelen kaza nedeni ile elem ve üzüntü duyduğu sabittir. Davacının duyduğu üzüntü ve elemin dindirilmesi amacı ile kazanın meydana geldiği tarih, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tarafların kusur durumu dikkate alınarak davacının manevi tazminat talebinin kabulüne karar vermek gerekmiştir ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından her üç davalıya karşı açılan maddi tazminat davasının KABULÜ İLE,
Geçici yaralanma ve kalıcı yaralanma için toplam olarak 131.636,00 TL maddi tazminatın her üç davalıdan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, bu miktara davalı … AŞ yönünden temerrüt tarihi olan 27/04/2019 gününden diger davalılar yönünden kaza tarihi olan 14/02/2018 gününden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2-Davacı tarafından davalılar … ve … (…) karşı açılan manevi tazminat davasının KABULÜ İLE,
15.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 14/02/2018 gününden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … (…)den müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,

3-Maddi Tazminat Yönünden alınması gereken 8.992,05 TL karar harcından, peşin ve ıslah ile alınan 503,31 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.488,80 TL harcın davalılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Manevi Tazminat Yönünden alınması gereken 1.024,65‬ TL karar harcın davalılar … ve … (…)den müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
5-Arabuluculuk asgari ücret tarifesi kapsamında taraf sayısına göre hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde sadece davalı … şirketi yönünden bu yola başvurulmuş olması nedeni ile davalı … AŞ’den alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine
6-Maddi tazminat talebi yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 16.455,42 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
7-Manevi Tazminat talebi yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ve … (…)den müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
8-Davacı tarafından yapılan peşin harç ve ıslah ile alınan 503,31 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Davacı tarafından yapılan Adli Tıp Ücreti, bilirkişi ücreti, tebligat müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.357,00 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
10-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının bulunması halinde ilgilisine iadesine,
Dair, Davacı vekili ile davalı … AŞ vekilinin yüzüne karşı, davalılar … ve … (…)nin yokluklarında, kararın tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize yada mahkememize verilmek üzere bir başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça ve usulen okunup anlatıldı. 28/09/2021
Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır