Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/447 E. 2021/969 K. 30.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/447 Esas – 2021/969
“TÜRK MİLLETİ ADINA”
T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/447 Esas
KARAR NO : 2021/969

HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : … – …
… – …
… – …
… – …
… – …
DAVALI : … LİMİTED ŞİRKETİ – …

VEKİLİ : … – …
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 07/08/2020
KARAR TARİHİ: 30/11/2021
YAZIM TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ile davalı arasında ihale yoluyla ‘Hizmet Alımlarına İlişkin Sözleşme’ imzalanmış olduğunu, davalının belirli sürelerle bu işi almış olduğunu ve söz konusu işleri yürütmek üzere personel çalıştırdığını, sözleşmeye göre sözleşme konusu iş ile ilgili çalışan personele ilişkin sorumlulukların tamamının yüklenici (davalıya) ait olduğunu, dolayısı ile davalının sözleşmesi fesih edilen personelin kıdem tazminatlarını (her bir davalının çalıştırdığı süre ile sınırlı) yerine getirmesi gerektiğini, dava dışı işçi …’e işçilik alacakları (Kıdem Tazminatı) için 15.155,99 TL 05/09/2019 (EK-İ … Dekontu) tarihinde ödeme yapıldığını, davalı şirketin payına düşen miktarın ise 6.018,93-TL olarak kurumca hesaplandığını belirterek, 6.018,39 TL nin davalıdan tahsilini, davanın kabulünü, yapılan yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalıya dava dilekçesi ve tensip zaptının usulüne uygun tebliğ edildiği ancak davalı şirketin cevap dilekçesi sunmamış olduğu görüldü.
DELİLLER ve GEREKÇE :
Dava, rücu’en tazminat talebine ilişkin olup, dava konusu alacağı davalının davacının belirli süreler dahilinde alt işverini olması sebebiyle davacı tarafından dava dışı işçinin davalı şirket nezindeki çalışmalarından dolayı yapılan düzenlemeler gereği üst işveren sıfatıyla iş akdi sona ermesi nedeni ile kıdem tazminatı ödemesi yapılmış olduğu, ödenen bu tazminatı davalı ile yapmış olduğu sözleşme gereğince davalıdan ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans fazi ile birlikte tahsili talebinden kaynaklanmış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce, davacı kurumdan dava dışı işçinin ücret bordroları ile SGK İl Müdürlüğü’nden dava dışı işçi …’e ait sigortalı hizmet dökümü celp edilerek incelenmiş ve dosya dava dilekçesi ekindeki hizmet alım sözleşmeleriyle birlikte bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Dosyaya ibraz edilen 01/03/2021 tarihli işçilik alacaklarında uzman hesap bilirkişisi raporunda; dosyadaki tüm mevcut delillerin değerlendirilmesi ve irdelenmesi neticesinde, davacı kurum ile davalı şirket arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulu olduğu, yargıtay kararlarında davacının da asıl işveren olması nazara alınarak taraf sorumluluklarının yarı yarıya hesaplanması gerektiği belirtilmektedir. Bunun yanında bazı kararlarında da davacı tarafın ödediği bedelin kendi dönemleriyle sınırlı olmak üzere tamamının davalı işverene rücu edilebileceği belirtilmektedir. Yargıtay kararlarındaki farklılıkların nedeni davaya konu olaylarda taraflar arasında akdedilen sözleşmelerde rücu hususunda açık hüküm bulunup bulunmamasıdır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde rücu hususunda açık hüküm bulunmadığı takdirde genel hükümler gereğince tarafların sorumluluklarının yarı yarıya olduğu içtihat edildiği, bu nedenle davacının haklı bulunması halinde takdir mahkemeye ait olmak üzere, tam rücu kabulünde davalıdan talep edebileceği miktarın 15.155,99 TL olduğu, yarı yarıya rücu kabulünde 7.577,99 TL olduğunu, hem tam sorumlulukta hem de yarı yarıya sorumlulukta ödenmesi gereken tutarın talepte bağlılık ilkesi gereği talep edilen 6.018,99 TL’nin davalı şirketin sorumluluğunda olduğunu, faiz başlangıç tarihi ve uygulanacak faiz oranı konusunda takdirin mahkemede olduğu belirtilmiştir.
Taraf vekillerince 01/03/2021 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulduğu, yapılan itirazlar üzerine dosyanın ek rapor aldırılmak üzere önceki bilirkişiye tevdii edildiği anlaşılmıştır.
Dosyaya ibraz edilen 17/05/2021 havale tarihli bilirkişisi ek raporunda; davalı vekilinin itirazına konu 21/12/2019 tarihli ve 7166 sayılı kanunun 11. Maddesiyle 4857 sayılı İş Kanunu’nun 112.maddesine eklenen altıncı fıkra ile getirilen hüküm Anayasa Mahkemesinin Esas sayısı :2019/42 Karar sayısı : 2019/73 Karar Tarihi :19.09.2019 kararıyla söz konusu madde fıkrası eşitlik ilkesine aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle iptal edildiği, davacı vekilinin itirazı değerlendirildiğinde esas raporda sehven yanlış yazılan işten çıkış tarihinin ek raporda düzeltildiğini, buna göre yapılan hesaplama neticesinde, tam rücu kabulünde davacının davalı şirketten talep edebileceği kıdem tazminatının 6.309,32 TL olduğu, talep edilen kısmın 6.018,93 TL olduğu, yarı yarıya rücu kabulünde ise talep edilebilecek miktarın 3.154,66 TL olduğu, talep edilen kısmın ise 3.009,46 TL olduğu belirtilmiştir.
Yapılan yargılama neticesinde tüm dosya kapsamından; dava dilekçesi, dosya kapsamına sunulan bilgi ve belgeler, hizmet alım ihaleleri ve sözleşmeleri incelenmekle; taraflar arasında hizmet alım sözleşmesi düzenlendiği, davalının davacının hizmet işlerini üstlendiği dönemde işçi olarak çalıştırdığı dava dışı …’in iş sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sonlandığı, dava dışı işçiye 05/09/2019 tarihinde kıdem ve ihbar tazminatı olarak toplam 15.155,99 TL ödeme yapıldığı, dava dışı işçinin 01/09/2016 – 01/04/2018 tarihleri arasında davacı …’nün asıl işverenliği, davalı şirketin alt işverenliğinde çalıştığı, taraflar arasında imzalanan 05/08/2016 tarihli 08/08/2016 – 31/03/2018 süreli hizmet alımı sözleşmesinin 22.maddesinde“Yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve genel şartnamenin 6. Bölümünde belirlenmiş olup, yüklenici bunları aynen uygulamakla yükümlüdür.” hükmünün bulunduğu, madde metninde atıf yapılan Hizmet İşleri Genel Şartnamesinin Altıncı Bölümünde işçilik hak ve alacaklarından yüklenicinin sorumluluğuna ilişkin hüküm bulunmadığı, sözleşmenin eki niteliğindeki Teknik Şartname ve İdari Şartname içeriğinde işçilik hak ve alacaklarından sorumluluğa ilişkin hüküm bulunmadığı, SGK kaydına göre dava dışı işçinin davalı yanında çalıştığı dönem 01/09/2016 – 01/04/2018 olup, dosya içindeki hizmet alım sözleşmesinin bu tarihin 578 gününü kapsadığı, bu kapsamda davacı …’nün davalı alt işveren nezdinde çalıştırılan işçi için ödenen işçilik alacaklarını davalı şirketin işçiyi çalıştırdığı dönem ve ücret yükseklikleriyle birlikte sorumlulukları oranında rücu hakkının bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi ek raporunda yapılan hesaplamada tam sorumluluk kapsamında davalı şirketten 6.309,32 TL talep edebileceğinin belirlendiği, taleple sınırlı olarak 6.018,93 TL alacağın dava tarihi olan 06/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ İle,
6.018,93 TL alacağın dava tarihi olan 06/08/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 411,15 TL karar harcının, peşin alınan 102,79 TL harçtan mahsubu ile bakiye 308,36 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Arabuluculuk Asgari Ücret Tarifesi kapsamında Adana Arabuluculuk Bürosu tarafından düzenlenen arabulucu ücret kararı uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davalıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı kendini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 102,79 TL peşin harcın tamamının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 500,00 TL bilirkişi ücreti ve 92,50 TL davetiye gideri olmak üzere toplam 592,50 TL yargılama giderinin, davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
9-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine adesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, taraflara kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer mahkemesine verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça ve usulen okunup anlatıldı. 30/11/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır