Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/281 E. 2021/1087 K. 21.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/281 Esas – 2021/1087
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/281 Esas
KARAR NO : 2021/1087
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACILAR : 1- … – …
2- … – …

VEKİLİ : … – …
DAVALI : … A.Ş.- …
VEKİLLERİ : … – …

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 08/06/2020
KARAR TARİHİ : 21/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 01/06/2011 günü davalı şirketin sigortalısı olan …’ın sevk ve iaderisndeki … plaka sayılı beton mikseri ile … istikametinden … istikametine doğru seyir halinde iken … Sokak kesişimine geldiğinde aracının sol ön kısımları ile seyir istikametine göre sağ taraftaki Emniyet Sokaktan gelmek suretiyle devlet karayoluna giriş yapan müvekkillerin desteği müteveffa …’in sevk ve idaresindeki … plakalı kamyonetin sol yan ön kısımlarına çarpması neticesinde çift taraflı, maddi hasarlı ve ölümlü trafik kazası meydana geldiğini, fazlaya dair haklarımız saklı kalmak kaydıyla, müvekkillerden davacı … için 3.350,00 TL maddi ( baba hakkı-destekten yoksun kalma tazminatı) tazminatın, müvekkillerden … için 3.350,00 TL maddi ( anne hakkı-destekten yoksun kalma tazminatı ) tazminatın, davalı kuruma başvuru tarihi olan 27/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın yetkisiz yerde açıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını, zamanaşımından davanın reddinin gerektiğini, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkil şirketin sorumluluğu sirgortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kazaya karışan … plakalı ve … plakalı araçların müvekkil şirket nezdinde Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet sigortası ile sigortalı olduğunu, müvekkil şirket müvekkil şirket müteveffa murislerine ödeme ile davacıların gerçek zararı tamamen karşılandığını, araçların poliçe limitlerinin müteveffanın diğer destekten yoksun kalanlara ödeme yaparak azalttığını, müvekkili şirketin sorumluluğunun kalan limit kadar olduğunu, SGK tarafından davacıların talebi karşılandığından davanın reddinin gerektiğini, poliçe limiti tükendiğinden davanın reddi gerektiğini, müvekkil şirket yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla emniyet kemeri takılı olmaması sebebiyle %20’den az olmamak üzere müterafik kusur indirimi yapılmasını,müvekkil şirket dava açılmasına sebep olmadığından tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
YARGILAMA USULÜ:
15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak, “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmiştir .Kanun hükmünce her ne kadar 100.000 TL altındaki ticari davaların basit yargılama hükümlerine göre yürütüleceği kuralı getirilmiş ise de işbu sınır miktarının yargılama aşamasında geçebilecek nitelikte olması, dava bedeli yönünden geleceği tartışmalı bulunan bir davada daha kısıtlı iddia ve savunma yapmasına olanak kılan basit yargılama yöntemini uygulamanın, “hukuki dinlenilme hakkının” ve “eşit yargılanma hakkının” ihlali niteliğinde görülmesi sebebiyle dava her ne kadar yazılı yargılama usulüne göre başlatılmış olsa da; 22/07/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmesi sebebiyle, dava miktarının poliçe üst limiti gereği de dikkate alınarak 500.000,00 TL’yi aşmayacağına kanaat getirilerek mahkememizde açılan dava basit yargılama usulüne göre karara çıkartılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; trafik kazasından kaynaklanan ölüme bağlı olarak destekten yoksun kalanların maddi tazminat istemi olduğu anlaşılmıştır. İhtilaf konusunun, kazada kusurun kimde olduğu, oranının ne olduğu, meydana gelen zarar, davacı tarafların tazminat talep etmeye hakkı bulunup bulunmadığı gerekiyorsa miktarı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.

Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya, SEK araştırma tutanakları getirtilmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu 109. Maddesi uyarınca uzayan ceza zamanaşımı gözetilerek davalı vekilinin zamanaşımı itirazı ile davalı sigorta şirketinin şube müdürlüğünün Adana ilinde olması karşısında davalı vekilinin yetki itirazının esas hükümle birlikte istinaf yasa yolu açık olmak üzere reddine karar verilmiştir.
01.06.2011 tarihinde sürücü müteveffa … idaresindeki … plakalı kamyonet ile dava dışı … idaresindeki … plakalı araç ile çarpışması sonucu çift taraflı trafik kazası meydana geldiği, …’in vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Olay tarihi itibariyle … plakalı araç davalı sigorta şirketi tarafından ZMSS yapılmıştır. Sigorta hasar dosyasının incelemesinde; müteveffanın anne ve babası için yapılan bir ödemeye rastlanılmamıştır.
Sigortalı araç sürücüsü hakkında taksirle ölüme sebebiyet vermek suçundan ötürü Ahlat Asliye Ceza Mahkemesi 2011/… E. 2012/… K. Sayılı dosyası ile mahkumiyet kararı verilerek sanık hakkında HAGB hükümleri uygulanmıştır.
Mahkememizce bilirkişi olarak tayin edilen … 01.03.2021 tarihli raporunda; kazada … plakalı kamyonet sürücüsünün kavşağa girerken hızını azaltmaması sebebiyle 2918 sayılı KTK 52.maddesinin a fıkrasını ihlal ederek kazanın oluşumunda asli ve %75 kusurlu olduğunu, … plakalı araç sürücüsü müteveffanın kavşakta öncelik hakkına uymadığı için KTK 57. maddesi b fıkrası gereğince %25 tali kusurlu olduğunu rapor etmiştir.
Davacı vekili ile davalı vekili rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuşlardır. Kusur raporunun hükme ve denetime elverişli olması sebebiyle taraf vekillerinin rapora karşı itirazlarının reddine karar verilmiştir.
Dosya kusur bilirkişisinden sonra hesaplama yapması açısından aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi … 25/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; sigorta hasar dosyası ödeme belgelerine göre, sigorta şirketleri tarafından davacılar hariç diğer destekten yoksun kalan mirasçılara toplam 131.580,85 TL ödeme yapıldığını, rapor tarihi itibariyle TRH 2010 prograsif rant sistemine ve kusur durumuna göre davalı … plakalı araç sigortacısı açısından anne … için 35.811,78 TL, baba … için 15.039,44 TL sorumluluğun bulunduğunu, dava konusu kaza tarihinde yürürlükte olan kişi başına sakatlanma ve ölüm sigorta limiti 200.000,00 TL olduğunu, hesaplanan tazminat bedellerinin teminat dahilinde olduğunu, limit aşımı bulunmadığını rapor etmiştir.
Davacı vekili ile davalı vekili bilirkişi raporuna karşı itirazda bulunmuşlar; davacılar vekili yeni bir bilirkişiden yeni bir rapor alınmasını talep etmiştir.
Taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi, mevcut belgelere göre tazminat hesabı yapılması için yeniden aktüer rapor alınmıştır. Bilirkişi … 07/10/2021 tarihli raporunda özetle; mevcut belgeler ve itirazların değerlendirilmesi neticesinde SGK tarafından müteveffanın eşi ve çocuklarına ödeme yapıldığını, davacılara yapılan bir ödemenin bulunmadığını, belirlenen kusur oranı ve TRH 2010 prograsif rant sistemine göre davalı … plakalı araç sigortacısı açısından anne … için 35.811,78 TL ( %20 indirimli 30.044,00 TL), baba … için 15.039,44 TL ( %20 indirimli 12.766,00 TL) sorumluluğun bulunduğunu, belirlenen bedellerin poliçe dahilinde olduğunu, sigorta temerrüt tarihinin 09.04.2019 olduğunu rapor etmiştir.
Davacılar vekili talep arttırım dilekçesinde ; maddi tazminat taleplerini … için 37.555,00 TL, … için 15.958,00 TL arttırdıklarını bu bedellere temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasını talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili aktüer hesap raporuna karşı itiraz dilekçesi sunmuş; itirazında zamanaşımı definde bulunmuştur. Mevcut raporun hükme ve denetime elverişli olması sebebiyle rapora karşı itirazları red edilmiş, zamanaşımı itirazı ise uzayan ceza zamanşımı dikkate alınarak kabul görmemiş olup aşağıdaki şekilde değerlendirmeler yapılmıştır.
A) Destekten Yoksunluk Tazminatı Talebi Yönünden;
6098 Sayılı TBK’nun 53/3 maddesi gereğince; ölenin desteğinden yoksun kalan kişilerin bu sebeple uğradıkları kayıplar ölüm halinde talep edilebilecek zararlar arasında sayılmıştır.
2918 Sayılı KTK’nun 85 /1 maddesinde işletenin sorumluluğu düzenlenmiş, 91/1 maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmü getirilmiştir. Devam eden maddelerde ise zorunlu trafik sigortasının kapsamı düzenlenmiştir. ZMSS, motorlu bir aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracı işletenin zarara uğrayan 3.kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitlerle sigortalamaktadır.
Aktüer bilirkişi raporları desteğin ve davacıların gelir durumuna, kaza tarihindeki yaşlarına, bakiye yaşam sürelerine ve tüm dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmıştır. Karayolu Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında 01/06/2015 tarihinde yapılan değişiklikle yürürlüğe giren hükümlerde bu sigorta türünde sigorta şirketinin poliçe teminatı kapsamındaki sorumluluğunun belirlenmesinde bir zarar hesaplama yöntemi öngörüldüğü anlaşılmaktadır. Buna göre, davalılardan işleten ve sürücünün hukuki sorumluluğunun “gerçek zarar” ilkesine göre belirlenmesi, buna karşılık davalılardan sigorta şirketinin hukuki sorumluluğuna isabet eden zararın ise Genel Şartlarda belirtilen yöntemle tespiti gereklidir.Sigorta şartnamelerine göre verilecek olan tazminat vergilendirilmiş kazanç üzerinden yapılacaktır.
Bu husus ile birlikte davalının müterafik kusur iddiasına yönelik itirazının mahkememizce değerlendirilmesi gerekmektedir. Kaza tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK 52.maddesinde ; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır. Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir. Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. Müteveffanın savcılık ölü muayene tutanağına göre ölüm sebebi olarak kafa travmasına bağlı olduğu tespit edilmiş olup davacının emniyet kemeri takmadığına kanaat getirilerek tazminat hesabından %20 müterafik kusur indirimi yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davalı sigortacı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılan aracın sürücüsünün tali kusuru ile sebebiyet verdiği kazada davacıların desteği … ‘in vefat ettiği, davacılar anne ve babanın ölenin desteğinden yoksun kaldığı, meydana gelen zarardan davalı sigorta 2918 sayılı KTK’ nun 85 ve 91. Maddeleri gereğince sorumlu olduğu, davacıların destek zararlarının poliçe temitanı kapsamı ve sınırları içinde yer aldığı, tazminat hesabından müteveffanın emniyet kemeri takmadığı göz önüne alınarak müterafik kusur indirimi yapılarak maddi tazminat davasının kısmen kabulü gerektiği, davacıların maddi zararından yapılan takdiri indirim sebebiyle reddedilen miktar yönünden davalı lehine vekalet ücretine takdir edilmemesi gerektiği ( Yargıtay 17. HD 2017/2928 E. 2019/10692 K.), aynı görüşün yargılama giderinin paylaştırılması hususunda da dikkate alınması gerektiği, talep gereği tazminat bedeli için sigorta temerrüt tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi gerektiğine karar verilerek aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.
KARAR:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
a)Davacı … yönünden 12.766,00 TL destekten yoksunluk tazminatının 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
b)Davacı … yönünden 30.044,00 TL destekten yoksunluk tazminatının 09/04/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 2.924,35 TL karar ve ilam harcından, 54,40 TL peşin harç ve 218,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 272,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.651,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 54,40 TL peşin harç ve 218,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 326,80 TL’nin davalıdan alınarak, davacılara verilmesine,
4-Arabuluculuk asgari ücret tarifesi kapsamında taraf sayısına göre hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davalıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5-Davacılar lehine kabul ve red oranlarına göre hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 6.365,30 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yapılan 14 tebligat gideri 90,50 TL, 5 müzekkere gideri 45 TL, bilirkişi ücreti 1.650,00 TL olmak üzere toplam 1.785,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
7-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **