Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/198 E. 2021/630 K. 16.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/198 Esas – 2021/630
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/198 Esas
KARAR NO : 2021/630
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … A.Ş.- V.D.: Büyük Mükellefler V.N.: … -…
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI :1- … LİMİTED ŞİRKETİ – V.N.: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 2- … -TC Kimlik No: … – …
İHBAR OLUNAN : … ŞUBESİ – V.D.: … V.N.: … – …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/02/2017
KARAR TARİHİ : 16/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalı … Ltd. Şti’ye ait bulunan … plakalı aracın müvekkili şirketçe … numaralı Kasko poliçesi tahtında sigortalandığını, sigortalı aracın 28/11/2015 günü Adana ili Sarıçam ilçesinde seyir halindeyken davalı şirket adına kayıtlı davalı …’ın kullandığı … plaka sayılı iş makinasının sigortalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza sonrası taraflarca tutulan trafik kazası tespit tutanağında sigortalı aracın kazanın oluşumunda bir kusurunun olmadığının tespit edildiğini, meydana gelen kaza sonucunda ortaya çıkan hasar nedeniyle müvekkili şirketçe toplam 13.612,49 TL hasar ödemesi yapıldığını belirterek, davanın kabulüne, müvekkili şirketçe ödenen toplam 13.612,49 TL hasar tazminatının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; tarafların tacir olduğunu, davanın hukuki sebebinin Türk Ticaret Kanunu Mad 1472’ye dayandığını, bu nedenle dosyaya bakmaya görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemelerinin olduğunu, bu sebeple davanın usulden reddine dair karar verilmesi gerektiğini, kazanın dava dışı olan … adlı şirketin şantiye alanında gerçekleştiğini, kaza yerinin bu şirketin şantiye alanı olduğunu, bu sebeple davanın …’a ihbar edilmesini, davalı tarafın istemleri yerinde olmayıp hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davalı tarafın kusurlu olduğu, bu nedenle davanın reddini talep ettiğini, ayrıca davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte sigorta şirketinin ödemesinin de fahiş olduğunu, gerçek zarar ile ödenen meblağ arasında fazlalık var ise müvekkilinin bu kısımdan da sorumlu olmadığını belirterek, davanın dava dışı …’a ihbarını, davanın görev yönünden eksikliği sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesini, davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama masraf ve giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: İhbar olunan vekilince cevap dilekçesinde özetle;Dava dilekçesi ve ihbar dilekçesi müvekkili şirkete tebliğ edilmediğinden davaya cevap verme ve delil sunma imkanının olamadığını, davalı şirket … Ltd Şti ile imzalanmış yazılı bir sözleşme bulunmadığını, taraflar arasında yazılı bir araç kiralama sözleşmesi olduğunu beyan eden davalı şirketin bu yazılı sözleşmeyi sunması için kendilerine süre verilmesini talep ettiklerini, davaya cevap ve delillerinin kabulü ile delillerin toplanmasını davaya cevapların ve bilirkişi raporuna karşı itirazlarının tanıklarının dinlendikten sonra mahallinde yeniden keşif yapılarak kusur durumları ve sorumluların tespiti bakımından itirazlarının karşılanmak suretiyle yeniden kusur ve hasar konusunda bilirkişi raporu aldırılmasını, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve arz etmiştir.
YARGILAMA USULÜ :
Öncelikle 15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile ve son olarak 22/07/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmesi sebebiyle, mahkememizde açılan 13.612,49 TL’lik dava için basit yargılama usulü uygulanmıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacı sigorta şirketinin sigortalısı aracın karıştığı 28.11.2015 tarihli maddi hasarlı kaza sebebiyle davalıdan rucüen alacaklı olup olup olmadığı, alacaklı ise miktarı hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Dava öncelikle Adana 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmüş, mahkemenin 2017/… E. 2019/… K. Sayılı görevsizlik kararı sonucu dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası,.
28.11.2015 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı iş makinasının … atık toplama tesisi içerisinde davacı şirket sigortalısı … idaresindeki … plakalı kamyonete çarpması neticesinde maddi hasarlı kaza yaşanmıştır.
Olay tarihi itibariyle … plakalı araç davacı sigorta şirketi tarafından kasko poliçesiyle sigortalanmıştır. Hasar dosyası içeriğinde dava dışı sigortalıya 13.612,49 TL ödeme yapılmıştır.
Mahkememizce kusur tespiti ile kaza mahalinin karayolu sorumluluk sahasında olup olmadığının tespiti amacıyla keşif yoluyla 1 fen, 1 trafikçi, 1 makine mühendisi bilirkişiden oluşan heyetten rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti 07.12.2020 tarihli raporunda özetle; kaza yerinin işyerinin çalışma sahası olduğunu, kamuya açık ve herkes tarafından kullanılan araç trafiğine ait bir yer olmadığını, kaza yerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 2.maddesinde istisna olarak sayılan ” Trafik için faydalınılan yer olmasa bile kamuya açık park,bahçe, garaj gibi taşıt için kullanılan yerler” kapsamında olmadığını, bu nedenle olayın trafik kazası olarak nitelendirilemeyeceğini, kazadaki kusur oranlarının ise … Atık Tesisinin %25, iş makinesi operatörünün %25, kamyonet sürücüsünün ise %50 kusurlu olduğunu rapor etmiştir.
Davacı vekili ile ihbar olunan vekili rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuş; tarafların itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi heyeti 21.06.2021 tarihli ek raporunda özetle; kaza yerinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 2.maddesinde istisna olarak sayılan ” Trafik için faydalınılan yer olmasa bile kamuya açık park,bahçe, garaj gibi taşıt için kullanılan yerler” kapsamında olmadığını,bu nedenle olayın trafik kazası olarak nitelendirilemeyeceğini, heyete hukukçu bilirkişinin de atanması hususunun daha uygun olacağını rapor etmişlerdir.
Davacı vekili ile ihbar olunan vekili rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuş; mevcut raporlar hükme ve denetime elverişli görüldüğünden itirazların reddine karar verilmiştir.
2985 sayılı KTK 85. maddesi uyarınca; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Aynı Kanunun 91. maddesine göre; işletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.
Somut olayda davacının kasko sigortalısı … plakalı araç ile … plakalı iş makinasının yaptığı kazada maddi hasar oluşmuştur. Sigorta şirketinin sorumluluğunun doğması için haksız eylemin karayolları sorumluluk sahasında gerçekleşmesi gerekmektedir. Karayolları Trafik Kanunun 2. maddesinin yorumlamasına göre gerçekleşen kaza mahkememizce yapılan keşif ile de tecrübe edildiği üzere giriş ve çıkışların kontrol altına alındığı atık depolama tesisinde gerçekleşmiştir. Bu nedenle Karayolları Trafik Kanunun 2.maddesinde istisna olarak sayılan ” Trafik için faydalınılan yer olmasa bile kamuya açık park,bahçe, garaj gibi taşıt için kullanılan yerler” kapsamında olmadığı açıktır. Bu nedenle davalı sigorta şirketinin 2918 sayılı KTK’ nun 85 ve 91. Maddeleri gereğince maddi sorumluluğunun bulunmadığına kanaat getirilerek; sigorta şirketinin rücü talebine yönelik olarak davanın reddine dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.

KARAR:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 232,47 TL harcın mahsubu ile bakiye 173,17 TL’nin karar kesinleşmesi ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı …. Ltd. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine,
5-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı vekili ve ihbar olunan vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **