Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/779 E. 2021/813 K. 27.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

K A R A R

ESAS NO : 2019/779
KARAR NO : 2021/813
BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – (Eski Ünvanı … Anonim Şirketi)
Büyük Mükellefler VD …

VEKİLLERİ : Av. …

Av. …

DAVALI : …
… VD …

VEKİLİ : Av. …

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/11/2019
KARAR TARİHİ : 27/10/2021
KARAR YAZIM
TARİHİ : …

I- DAVA
1. Davacı vekili 01.11.2019 tarihli dilekçe ile davalı aleyhine icra takibine yapılan itirazın iptali istemli dava açmıştır. Dilekçeye göre; davalı tarafın siparişi üzerine oluklu mukavvadan üretilen kutular davalı tarafa teslim edilmiştir. Davalı tarafın cari hesap borcunu ödememesi üzerine Adana 9. İcra Müdürlüğünün 2012/… sayılı dosyası ile icra takibi başlatılmıştır. Takibin davalının haksız itirazı ile durdurulduğu ileri sürülerek itirazın iptaline ve % 20 icra inkâr tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.
2. Davacı vekili 15.01.2020 tarihli replik dilekçesi ile davacının Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesinde fabrikasının bulunduğu, TBK 89/1. Maddesi uyarınca para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğini belirterek davalı tarafın yetki itirazının (icra dairesi ve mahkeme) reddini talep etmiştir.
II- SAVUNMA
1. Davalı vekili 03.12.2019 tarihli cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuştur. Dilekçede; davalının yerleşim yerine göre yetkili mahkeme Mersin mahkemeleridir. Davalı taraf davacıdan mal almamıştır. Bu nedenle davacıya bir borcu bulunmamaktadır. Borca itirazların tekrar edildiği belirtilerek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesi talep edilmiştir.
III- DELİLLER
1. Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2019 / … sayılı dosyasının incelenmesinden; davacı tarafın davalı taraf aleyhine 22.07.2019 tarihinde ilamsız takipte bulunduğu görülmüştür. Takip talebinde; 301.421,50 TL asıl alacağın takip tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte tahsili talep edilmiştir. Davalı tarafın borca ve yetkiye (Mersin icra daireleri) itirazı üzerine takip durdurulmuştur.
2. Adana Ticaret Sicil Müdürlüğünün 05.01.2021 tarihli yazısına göre davacı şirketin Adana Ticaret Sicilinde … sicil numarası ile tescilli şubesi bulunmaktadır.
3. Davacı tarafın kayıtlı olduğu vergi dairesinden 2019 yılı BS formu getirtilmiştir. Buna göre davacı şirket davalı şirkete 2019 yılında 5 adet belge ile KDV hariç 255.773,00 TL tutarında mal satışı yaptığını vergi dairesine bildirmiştir.
Davalı tarafın kayıtlı olduğu Uray Vergi Dairesinden vergi dairesinden 2019 yılı BA formu getirtilmiştir. Buna göre davalı şirket davacı şirketten 2019 yılında 5 adet belge ile KDV hariç 255.773 TL tutarında mal alışı yaptığını vergi dairesine bildirmiştir.
4. Mali müşavir bilirkişi … tarafından 19.03.2021 tarihli rapor düzenlenmiştir. Rapora göre; davalı tarafın 2019 yılı yevmiye, envanter ve kebir defterleri incelenmiştir. Defterlerin tasdiki süresinde yaptırılmıştır. Defterler e-defter tarzında elektronik ortamda tutulmuş ve aylık berat dosyaları yasal sürelerinde vergi dairesine bildirilmiştir. Envanter defterinin noter tasdikleri de süresinde yaptırılmıştır. Defterler tek düzen hesap planına uygun tutulmuştur. Davalı defterlerine göre; davacı tarafın takip ve davaya konu ettiği 5 fatura davalı defterlerinde kayıtlıdır. Bu faturalar davalının BA formunda da beyan edilmiştir. 31.12.2019 kapanışı itibariyle davalı şirketin davacı şirkete 301.814,62 TL borcu bulunmaktadır.
5. Mali müşavir bilirkişi … tarafından davacı tarafın ticari defter ve kayıtları hakkında 27.06.2021 tarihli rapor düzenlenmiştir. Rapora göre; davacı tarafın 2019 yılı defterleri incelenmiştir. Yevmiye ve kebir defteri elektronik ortamda (e-defter) tutulmakta olup 2019 yılı GİB onay beratları süresinde alınmıştır. Envanter defterinin açılış tasdiki yaptırılmıştır. Defterler genel kabul görmüş muhasebe usul ve esaslarına uygun bir şekilde tutulmuştur.
Davacı defterlerine göre; davacının takibe konu ettiği toplam tutarı 301.814,62 TL olan 5 adet fatura yevmiye defterinde kayıtlıdır. Fatura bedeli tahsil edilmemiştir. Faturalar davacı şirketin BS formunda KDV hariç 255.775,10 TL olarak beyan edilmiştir. Davacı defterlerine göre davacının takip tarihi itibariyle 301.421,50 TL alacaklı olduğu belirtilmiştir.
IV- GEREKÇE
1. Davalı taraf icra dairesinin ve mahkemenin yetkisine itiraz etmiştir.
6098 sayılı TBK 89. maddesi şu şekildedir.
Madde 89- Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır;
1. Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde,
2. Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde,
3. Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, İfa edilir.
Alacaklının yerleşim yerinde ifası gereken bir borcun doğumundan sonra alacaklının yerleşim yerini değiştirmesi sebebiyle ifa önemli ölçüde güçleşmişse borç, alacaklının önceki yerleşim yerinde ifa edilebilir.
Somut olayda taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte davacı tarafın dayandığı faturaların davalı tarafın BA formunda beyan edilmesi taraflar arasında akdi bir ilişkinin varlığını göstermektedir. TBK 89. maddesi uyarınca; para borcu, aksi kararlaştırılmadığı sürece alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden davalı tarafın yetki itirazları reddedilmiştir.
2. 6100 sayılı HMK 190 ve 222. maddesi şu şekildedir:
Madde 190- (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.
Madde 222 – (1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir.
(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır.
(3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
(4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur.
(5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.
Davacı taraf 5 adet faturaya dayanarak takip ve dava ikame etmiş davalı taraf ise davacıdan mal alınmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Dava ve takibe dayanak yapılan faturalardaki mal/hizmetin teslim edildiğini ispat külfeti davacı tarafa düşmektedir. Davacı tarafın bu hususu ispatlaması halinde bedelin ödendiğini ispat yükü davalı tarafa düşmektedir. Dava ve takip konusu 5 adet fatura her iki tarafın defterlerinde ve BS-BA formlarında beyan edilmiştir. Davalı defterlerindeki kayıtlar fatura konusu malın teslim alındığını göstermektedir. Bu kayıtlarla davacı taraf ispat yükümlüğünü yerine getirmiştir. Davalı taraf ise ödeme konusunda hiçbir delil sunmamıştır. Davacı defterlerinde takip konusu faturaların karşılığının ödendiğine dair kayıt bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davanın kabulü gerektiği kanaatine varılmıştır.
V- KANUN YOLLARI
6100 sayılı HMK 341. maddesi gereğince hüküm tarihi itibariyle miktar veya değeri 5.880,00 TL’yi geçmeyen mal varlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Somut olayda, mahkememizdeki dava konusu bu tutarın üzerinde olduğundan hükme karşı tarafların istinaf yoluna başvuru hakkı bulunmaktadır.
İstinaf talebinin kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer asliye ticaret mahkemesine verilecek dilekçeyle yapılması gerekmektedir.

H Ü K Ü M

1- Davanın kabulüne Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı takip dosyasına yapılan itirazın iptaline takibin devamına. Alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2- 60.284,30 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 20.590,10 TL ilam harcından, 3.640,42 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 16.949,68 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-6325 sayılı Kanunun 18/A-13. maddesi uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı lehine hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 29.549,51 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı, 3.640,42 TL peşin harç olmak üzere toplam 3.684,82 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından harcaması yapılan 13 tebligat gideri 85,00 TL, 2.091,50 TL talimat olmak üzere toplam 2.176,50 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
8-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …