Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/575 E. 2021/653 K. 23.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/575 Esas – 2021/653
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/575 Esas
KARAR NO : 2021/653
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ -V.D.: … V.N.: …- …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : 1- …. A.Ş – V.D.:Dış Ticaret V.N.: …- …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI :2- … ANONİM ŞİRKETİ -V.D.: Büyük Mükellefler- V.N.: … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … – …
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/06/2018
Birleşen Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/… E. 2021/… K. sayılı dosyası,
DAVACI : … ANONİM ŞİRKETİ -V.D.: Seyhan V.N.: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … ANONİM ŞİRKETİ –
Büyük Mükellefler Vergi Dairesi: …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Sigorta (Mal Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 25/06/2018
KARAR TARİHİ : 23/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ :…

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkili firmanın Kuzey Irak Kürt Bölgesinden satın aldığı 248 adet Granit Mutfak Tezgahını Almanyadaki bir firmaya sattığını, satılan bu malların … ile taşınarak Almanyaya teslimi sırasında yapılan kontrolde kırık ve hasarllı olarak gözükdüğünü, bu malların … aracılığı ile … sigortaya sigortalandığını, … Sigortaya yapılan hasar başvurusu sonucu birçok eksper incelemesi yapıldığını, sigorta şirketine yapılan başvurusu sonrası sigorta şirketinin eksper yazışmalarında “… 1.500.000 Euro” sahte hasar istiyor şeklinde başlık attığını, bu experlerin sigorta şirketinin baskıları sonucu işi bıraktıklarını, sigorta şirketinin kendilerine yalan ithamlarda bulunarak haksız ve hukuksuz bir şekilde hasar ödemesi yapmaktan kaçındığını, bununla beraber sigorta şirketinin emtia bedeli ile fatura bedeli tutmuyor şeklinde cevap verdiğini, oysaki sigorta şirketinin fatura bedelince sigortalama işi yaptığını ve bu bedel üzerinden prim aldığını, kendileriyle birçok kez yazıştıklarını ve noterden ihtarnameler dahi gönderdiklerini, sigorta şirketinin hasar incelemesi esnasında ticari sırlarını başkalarıyla paylaştığını, bu paylaşım işinin sigortacılık kanununa aykırı olduğunu, sigorta sözleşmesinde her ne kadar bu sözleşme gereğince Türk hukuku uygulanır denilsede Almanya’da işler daha hızlı yürüyor diye sigorta şirketince Almanya Federal Mahkemesinde bu konuyla ilgili dava açıldığını, sigorta işine aracılık eden …’ın sigorta bilgilendirme işlemlerini gereği gibi yerine getirmediği için sorumlu olduğunu, sigorta sözleşmesinde birçok yabancı terimlerin geçtiğini ancak müvekkillerinin aydınlatılmadığını, malı taşıyan lojistik firmanın taşıma işini bilgileri dahilinde olmadan taşeron bir şirkete vermesinden , mallar bu şirketçe tesim alınırken hasarlı olduğuna dair tutanak tutulmamasından ötürü sağlam olduğunun belli olduğunu vede bu malların taşınırken malın hasara uğramasından ötürü lojistik firmanında sorumlu olması sebebiyle her üç davalının kusurları oranında olmak üzere hasar bedelinin tahsili amacıyla şimdilik her bir davalı için 100 Eurodan toplam 300 Euronun tahsilini talep etmişlerdir.
Birleşen dosya davalısı … vekili 02.08.2018 tarihli cevap dilekçesinde; davada husumetlerinin bulunmadığını, zira aralarında sigortacılık faaliyetine ilişkin bir sözleşme bulunmadığını, kendilerinin sadece acentelik yaptığını, sigorta sözleşmesi … ile yapıldığını bu nedenle kendileri yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 07.08.2018 tarihli cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunduklarını yetkili mahkemelerin ikamet adresleri olan İstanbul Mahkemeleri olduğunu, açılan davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını zira iddia olunan alacak miktarının belli olduğunu, bu sebeplerle davanın usulden reddi gerektiğini, taşınan eşyaların taşıma kurallarına göre( ambalaj, tasnif, koruma tedbirleri) taşınmadığından poliçe kapsamı dışında kaldığını,buna ilişkin İstanbul Anadolu 8. Sulh Hukuk Mahkemesi 2018-… D.iş sayılı dosyasıyla delil tespiti raporu aldıklarını, sigorta edilen malların gerçek değeri ile hasara uğrayan malların sigorta değerinin arasında fahiş fark olduğunu, fatura fiyatlarının aşırı derecede şişirildiğini bu nedenle davacı taraftan sigortalı malları alırken ödenen bedelin dekontunun istendiği davacının ise bu talebi Kuzey Irakla yapılan alışverişlerin nakit olarak elden yapıldığı gerekçesiyle reeddettiğini bu nedenle mal bedelinin resmi olarak ispatlanamadığı bu sebeple değişik iş dosyasında da rapor talep ettiklerini, raporda malların ortalama değerinin 58.200 Usd olarak belirlendiğini , bu konu hakkında hasar öğrenme yeri olan Almanyada da eksper raporu aldıklarını, sigorta edilen malların gerçek değeri ile sigorta değerlerinin arasında 15 kat fahiş fark olması sebebiyle bu husus hakkında Sigorta Gözlem Merkezine bildirimde bulunduklarını, sigorta şirketinden haksız kazanç elde etmek istendiğini, davacının aynı yönde Eureko Sigortadanda benzer içerikli taleplerde bulunduğunun öğrenildiğini, gerekli merciler tarafından inceleme başlatıldığını, bu nedenlerle davanın reddini talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davalı … vekili 07/09/2018 tarihli cevap dilekçesinde; yetki itirazında bulunduklarını, ikamet adreslerinin İstanbul olması sebebiyle İstanbul Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, kendilerine isnat edilen iddiaları kabul etmediklerini, meydana gelen hasardan sorumlu olmadıklarını, yüklenen malların yükletenin sorumluluğunda yüklendiğini, yüklenen malların dorse içinde sabitlendiğini bu nedenle kendileri hakkında açılan davanın reddine talep ettiklerini beyan etmişlerdir.
Davacı vekili cevaba cevap dilekçesinde; sigorta şirketinin yetki itirazının yerinde olmadığını zira müvekkilinin adresinin Adanada bulunduğunu ayrıca davalı sigorta şirketinin bölge müdürlüğününde Adanada bulunduğunu bu nedenle Adana Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalıların itirazlarını kabul etmediğini, basit bir arabanın bile sigorta edilirken bütün araştırılmalarının yapılırken 780.208,00 Euroluk bir malın sigorta yapımında gerçek değerinin hesaplanması için gerekli araştırmanın yapılmamasının , gerçek değer araştırmasının hasara uğrayınca yapılmasının takdirini mahkemeye bıraktıklarını, eksperlerin rapor hazırlarken manipüle edildiğini, diğer davalı bankanında acente sıfatıyla poliçe tanzim ettiğini, üzerine düşen yasal sorumlulukların yerine getirilmediğinden bahisle davalarının kabulünü talep etmiştir.
Birleşen dosya davalısı … 2. cevap dilekçesinde; davada husumetlerinin bulunmadığını, zira aralarında sigortacılık faaliyetine ilişkin bir sözleşme bulunmadığını, kendilerinin sadece acentelik yaptığını, sigorta sözleşmesi … ile yapıldığını bu nedenle kendileri yönünden davanın husumetten reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … 2. cevap dilekçesinde; önceki beyanlarını tekrarla davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı tarafın malların taşıma esnasında hasar görmesi sebebiyle hasar bedelince davalılardan talep hakkının bulunup bulunmadığı var ise talep olunabilecek tazminat miktarının tespit edilmesi noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Dava konusu uyuşmazlık hakkında öncelikle mahkememizin 21.11.2018 tarihli kararı ile … A.Ş ile … A.Ş yönünden yetkisizlik kararı verilmiş; … A.Ş yönünden açılan dava tefrik edilerek husumet yönünden red edilmiştir. Verilen her iki karar da davacı vekilince istinaf edilmiş verilen karar kaldırılarak mahkememize geri gönderilmiştir. … A.Ş yönünden açılan dava aradaki objektif bağ nedeniyle asıl mahkeme dosyasıyla birleştirilmiştir.

Dava konusu sigorta poliçesi, sigorta hasar dosyası, eksper raporları, Gümrük Müdürlüğünden taşınan malların beyanname ve evrakları, dava konusu malların faturaları, delil tespit mahkeme dosyası, mahkemece celp edilerek incelenmiştir.
Davacı taraf Almanya menşeili … isimli firmaya dava konusu 248 adet granit mutfak tezgahını 796.080 Euro bedelle satarak bu bedeli fatura etmiştir. Dosya içeriğine göre bu bedelin ödendiğine dair belge bulunmamakta olup; davacı taraf bu satışı BS formunda beyan etmiştir.
Dava konusu malların nakliye işini davalılardan …. A.Ş üstlenmiş iddialarına göre ilgili işi de alt taşıyan olarak davayı ihbar ettikleri …. Ltd. Şti’ye yaptırmışlardır. Davalı … bu iş için davacıya 2.850,00 Euro bedelli fatura tanzim etmiştir.
Mersin Gümrük Müdürlüğünün yazı cevabına göre; davacı şirketin ihracat yaptığına dair belge bulunmadığı, ilgili ihracat belgelerinin dava dışı … isimli şirketinin adına olduğu, dosya içeriğinde 36 adet granit mutfak tezgahının hasarlı olduğunun tutanak altına alındığı anlaşılmıştır.
Sigorta sözleşmesinin incelenmesinde; davacı …. Ltd. Şti’nin … A.Ş … poliçe numarasıyla 16.02.2018 tarihli Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi Adana/Mersin’den Almanya’ya taşınacak granit mutfak tezgah nakliyesine ilişkin 796.080,00 Euro teminatlı … tipi poliçe tanzim edildiği anlaşılmıştır. Sigorta hasar dosyasının incelenmesinde; davacının davalı sigorta şirketine taşınan mutfak granit malzemelerinin zarara uğraması sebebiyle hasar talebinde bulunduğu, ilgili talebin reddedildiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu 8. Sulh Hukuk Mahkemesi 2018/… D.İş sayılı tespit dosyasına göre; araca yüklenip indirilmesi işlemi yapılırken çok iyi ambalajlaması gereken 248 adet granit mutfak tezgahlarının 208 tanesinin hasarlandığı, 248 adet granit tezgahının piyasa değerinin 58.200,00 USD olduğu, sağlam kalan 40 adet tezgah değerinin ise 9.400,00 USD olduğunu rapor etmişlerdir.
Dosyamızdaki mevcut deliller toplandıktan sonra, mevcut hasardaki kusur durumu, mallarda meydana gelen hasar bedelinin belirlenmesi ve tazminat şartlarının oluşup oluşmadığına dair rapor hazırlanması için dosya alanında uzman inşaat mühendisi, sigorta alanında uzman nitelikli hesap bilirkişisi ve mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bahsi geçen bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 30.07.2020 tarihli rapora göre; dosyadaki belgelere göre davacı tarafından Almanya’ya malların gönderildiği kabul edilmekle beraber gümrük beyannamesinin dava dışı … adlı şirkete ait olduğunu CMR belgesinin davacı adına olup A.TR belgesinin ise Konsolos isimli firması adına düzenlendiğini, gerek CMR gerek A.TR belgesinde ihracata ait fatura numarası kullanıldığından bu husus hakkında çelişki doğduğunu, davacının mal satımını BS formunda bildirdiğini, ancak bu belgenin tek başına satış yapıldığını göstermediğini, ilgili malların dava dışı … şirketinin … şirketine gerekse de davanın … şirketine … plakalı araç ile taşındığını malların araçtan hiç inmeyerek serbest bölgeye gittiğini ve araç üzerinde satın alınarak yurt dışına gönderildiğini, malların 2.850,00 Euro karşılığı … isimli firma tarafından taşınmasının üstlenildiğini, davacı taraf haberi olmadan malların Borusan şirketi tarafından başka şirkete taşıttırıldığını iddia etmişse de mallar tır üzerinde beklediğinden davacının iddiasının çeliştiğini, CMR17/4 hükmünde taşıyıcının sorumlu olmayacağı hallerin düzenlendiğini, bunlardan birisinin de ambalajlanmayan veya kötü ambalajlanan özellikleri gereği file veren veya hasara uğrayan malların taşıyıcının sorumluluğunda olmadığının hüküm altına alındığını, İstanbul Anadolu 8 Sulh Hukuk 28/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda davaya konu malların mermer sektöründeki genel uygulamaya aykırı şekilde ambalajlandığının tespit edildiğini, ayrıca Mersin Gümrük Müdürülüğü’nün 18/02/2018 tarihli tutanakta 36 adet granit mutfak tezgahının kırık olduğunun tespit edildiğini, bu durumun CMR17/4 4B hükmündeki taşıyıcının sorumlu olmadığı hallerden birisinden olduğunu, takdirin mahkemede olduğunu mahkeme aksi kanaatteyse brüt kg başına 8,33 SDR sorumluluğunun geçemeyeceği kuralının geçerli olduğunu, davacı ile davalı sigorta şirketi arasındaki 16/02/2018 tarihli nakliyat … sigorta poliçesinde sigorta teminat bedelinin 796.080,00 Euro olduğunu, ancak poliçe genel şartnamesinde sigorta bedelinin rızıkonun gerçekleşmesi halinde sigorta edilen kıymetin gerçek değeri olduğunun kararlaştırıldığını, İstanbul Anadolu 8 Sulh Hukuk 28/05/2018 tarihli bilirkişi kurul raporunda 248 adet granit tezgahın hasarlanmadan önceki gerçek değerinin 58.280,00 USD olduğunun tespit edildiği, aynı zamanda malların uygun şekilde hazırlanmamış veya düzenlenmemiş olmasından veya ambalaj yetersizliğinden ileri gelen kayıp veya hasarların sigorta genel şartlar 5. Maddesine göre kapsam dışında olduğunun, bu nedenle davacı zararının sigorta teminatı kapsamı dışında kaldığını kanaatine varıldığı rapor etmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş taraf vekilleri bilirkişi raporlarına karşı ayrı ayrı itiraz ve beyan dilekçesi sunmuşlardır.
Bilirkişi heyetine sigorta eksperi bilirkişi de eklenmek suretiyle birleşen dosya davalısı sigorta acentesin sorumluluğunun tespiti taraf vekillerinin asıl dosyaya karşı itiraz ve beyanlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti 15/02/2021 tarihli ek raporu ile davacı şirketin zararın yanında mahrum kaldığı kar oranı yanında hesaplanmasını talep ettiği, emtia nakliye sigortası genel şartnamesi 25. Madde hükmü gereği hesaplama yapılmasına gerek duyulmadığı, davacının İstanbul Anadolu 8 Sulh Hukuk bilirkişi raporunun geçerli olmadığını iddia ettiğini, ancak ilgili tespit dosyası ile Mersin Gümrük Müdürlüğünün tutmuş olduğu tutanaklara göre taşımaya konu emtianın bir kısmının kırık olduğunun tespit edilmesi sebebiyle iki rapor arasında uyum sağlandığını, davaya konu emtianın … isimli şirket tarafından 16/02/2018 tarihinde … isimli firmaya satıldığı, … firmasının da ilgili malları dorse üzerinde 16/02/2018 tarihinde 780.208,00 Euro bedelle davacı şirkete sattığını davacı şirketinde yine 16/02/2018 tarihinde malları 796.080,00 Euro bedelle … firmasına sattığını anlaşılacağı üzere davaya konu mallar aynı gün içerisinde 3 kez el değiştirdiğini, dolayısıyla davalı … A.Ş.’nin dorse üzerinde yüklü kapalı kasalardaki ürünü taşınmak üzere teslim aldığı davaya konu olayda taşıma esnasında emtianın kırılmasına neden olabilecek herhangi bir kaza veya olayın gerçekleşmediğini, yetersiz ambalajlama veya emtianın önceden kırık olduğu hususunun bu nedenle kabul görebileceğini, CMR17 hükmü ile TTK 863 ve 864 hükmüne göre eşyanın taşıma güvenliğine uygun bir biçimde araca istiflenmemesinden ötürü sorumluluğun gönderende olduğunun hüküm altına alındığını, mahkeme aksi kanaatte ise taşıyıcının sorumluluğunun brüt kilogram başına 8,33 sdryi geçemeyeceğini, TTK1423 hükmünde sigortacı ve acentesi için aydınlatma yükümlülüğünün düzenlendiğini, ancak bilgilendirme formunun verilmemesi sonucu sigortalı tarafta oluşmuş bir mağduriyet bulunmadığını, ayrıca sigortalı davacının satın aldığı sigorta poliçesindeki teminatların verilebilecek en geniş teminatlar olduğu, bu nedenle … A.Ş.’nin acente sıfatıyla bir kusurunun tespit edilemediğini, davacı ile davalı sigorta şirketi arasında akdedilen sigorta sözleşmesi nedeniyle teminatın 796.080,00 Euro olduğunu, ancak poliçede verilen teminatın azami tutarı olduğunu sigorta değerinin sigorta edilen malların gerçek değeri olduğunun bildirildiği, delil tespit raporunda malların hasarlanmadan önceki gerçek değerinin 58.280,00 USD olduğunun tespit edildiğini, ayrıca aynı raporda ilgili tezgahların iyi bir ambalaj yapılmadan sandıklandığı uzun mesafeye gidecek kırılgan malzeme için çok sayıda entianın bir arada sandıklanmasında hasarın kaçınılmaz olduğunun değerlendirildiğini, takdirin mahkemede olduğunu rapor etmişlerdir.
Hazırlanan bilirkişi ek raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekilleri ayrı ayrı rapora karşı itiraz ve beyan dilekçesi sunmuşlardır. Mevcut bilirkişi ek raporu hükme ve denetime elverişli görüldüğünden itirazların reddine karar verilmiştir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunumuz aşağıdaki hükümlere haizdir.
Madde 862- ” (1) Eşyanın niteliği, kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında, ambalaj yapılmasını gerektiriyorsa, gönderen, eşyayı zıya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır. Ayrıca gönderen, eşyanın sözleşme hükümlerine uygun şekilde işleme tabi tutulabilmesi için işaretlenmesi gerekiyorsa, bu işaretleri de koymakla yükümlüdür. “
Madde 863- ” (1) Sözleşmeden, durumun gereğinden veya ticari teamülden aksi anlaşılmadıkça; gönderen, eşyayı, taşıma güvenliğine uygun biçimde araca koyarak, istifleyerek, bağlayarak, sabitleyerek yüklemek ve aynı şekilde boşaltmak zorundadır. Taşıyıcı, ayrıca yüklemenin işletme güvenliğine uygun olmasını sağlamakla yükümlüdür. (2) Yükleme ve boşaltma ile ilgili olarak, durumun gereklerine göre belirlenecek makul bir süre için, aksi kararlaştırılmadıkça, ayrıca ücret istenemez. (3) Taşıyıcı, sözleşme hükümlerine dayanarak veya kendi risk alanından kaynaklanmayan nedenlerle makul yükleme veya boşaltma süresinden daha fazla beklerse, bekleme ücreti olarak uygun bir ücrete hak kazanır.”
Madde 864- ” (1) Gönderen, kusuru olmasa da; a) Yetersiz ambalajlamadan ve işaretlemeden, b) Taşıma senedine yazılan bilgilerdeki gerçeğe aykırılıklar ile yanlışlık ve eksikliklerden, c) Tehlikeli malın bu niteliği hakkında bildirimde bulunmamaktan, d) 860 ıncı maddenin birinci fıkrasında belirtilen belge ve bilgilerdeki eksikliklerden, gerçeğe aykırılıklardan, belge ve bilgilerin yokluğundan, kaynaklanan, taşıyıcının zararları ile giderlerini tazminle yükümlüdür. (2) Ancak, gönderenin bu durumlarda sorumlu olduğu tazminat miktarı, gönderinin net olmayan ağırlığının her kilosu için 8,33 Özel Çekme Hakkı ile sınırlıdır. Bu hâlde de 882 nci maddenin dördüncü fıkrası ile 885 ilâ 887 nci maddeler kıyas yoluyla uygulanır. (3) Zararın veya giderlerin doğmasında taşıyıcının davranışlarının da etkisi olmuşsa, tazmin yükümlülüğü ile ödenecek tazminatın kapsamının belirlenmesinde, bu davranışların ne ölçüde etkili oldukları da dikkate alınır. (4) Gönderen tüketici ise, taşıyıcıya karşı ancak kusuru hâlinde ve birinci ile ikinci fıkra hükümlerine göre, zarar ve giderleri tazminle yükümlü tutulur. (5) Tüketici, sözleşmeyi ticari veya meslekî faaliyeti ile ilgili olmayan bir amaçla yapan bir gerçek ya da tüzel kişidir. “
Madde 871- ” (1) Eşyanın teslim yerine varmasından sonra gönderilen, taşıyıcıdan, taşıma sözleşmesinden doğan yükümlülüklerin yerine getirilmesi karşılığında, eşyanın kendisine teslim edilmesini isteyebilir. Eşya zayi olmuş veya hasara uğramış yahut geç teslim edilmişse, gönderilen, gönderenin taşıma sözleşmesinden doğan istem haklarını taşıyıcıya karşı ileri sürebilir. Gönderen, bu hakların ileri sürülmesinde yetkili kalmaya devam eder. Gönderilenin veya gönderenin kendilerinin veya başkasının menfaatine hareket etmeleri farklılık yaratmaz.(2) İstem hakkını, birinci fıkranın birinci cümlesine göre ileri süren gönderilen, taşıma ücretini, taşıma ücretinin bir bölümü ödenmiş ise kalan bölümünü taşıma senedinde gösterilen tutarla sınırlı olmak üzere ödemekle yükümlüdür. Taşıma senedi düzenlenmemiş veya gönderilene ibraz edilmemişse yahut ödenmesi gereken tutar taşıma senedinden anlaşılamıyorsa, gönderilen, makul olması şartıyla, gönderen ile taşıyıcı arasında kararlaştırılan taşıma ücretini ödemek zorundadır.(3) Birinci fıkranın birinci cümlesine göre istem hakkını ileri süren gönderilen, boşaltma yerindeki bekleme ücretini ve ayrıca, eşyanın teslimi sırasında kendisine bildirilmiş olmak şartıyla, yükleme yerindeki bekleme ücretiyle 870 inci maddenin üçüncü fıkrasına göre ödenmesi gereken bedeli öder. (4) Gönderenin sorumluluğu, sözleşmeye göre ödenmesi gereken bedeller için devam eder.
Madde 1401- “(1) Sigorta sözleşmesi, sigortacının bir prim karşılığında, kişinin para ile ölçülebilir bir menfaatini zarara uğratan tehlikenin, rizikonun, meydana gelmesi hâlinde bunu tazmin etmeyi ya da bir veya birkaç kişinin hayat süreleri sebebiyle ya da hayatlarında gerçekleşen bazı olaylar dolayısıyla bir para ödemeyi veya diğer edimlerde bulunmayı yükümlendiği sözleşmedir. (2) Ruhsatsız bir şirket ile onun bu durumunu bilerek yapılan sigorta sözleşmeleri hakkında Türk Borçlar Kanununun 604 ve 605 inci maddeleri uygulanır. Türkiye’de yerleşik olmayan sigorta şirketleriyle kurulan sigorta sözleşmelerinde bu hüküm uygulanmaz.”
Madde 1423- (1) Sigortacı ve acentesi, sigorta sözleşmesinin kurulmasından önce, gerekli inceleme süresi de tanınmak şartıyla kurulacak sigorta sözleşmesine ilişkin tüm bilgileri, sigortalının haklarını, sigortalının özel olarak dikkat etmesi gereken hükümleri, gelişmelere bağlı bildirim yükümlülüklerini sigorta ettirene yazılı olarak bildirir. Ayrıca,poliçeden bağımsız olarak sözleşme süresince sigorta ilişkisi bakımından önemli sayılabilecek olayları ve gelişmeleri sigortalıya yazılı olarak açıklar.(2) Aydınlatma açıklamasının verilmemesi hâlinde, sigorta ettiren, sözleşmenin yapılmasına ondört gün içinde itiraz etmemişse, sözleşme poliçede yazılı şartlarla yapılmış olur. Aydınlatma açıklamasının verildiğinin ispatı sigortacıya aittir.(3) Hazine Müsteşarlığı, çeşitli ülkelerin ve özellikle Avrupa Birliğinin düzenlemelerini dikkate alarak, tüketiciyi aydınlatma açıklamasının şeklini ve içeriğini belirler.
Uluslararası CMR (Convention Marchandise Routier) Uluslararası Karayolu Taşımacılığında Koşul Konvansiyonu ise aşağıdaki şu hükme haizdir.
Madde 17 – “Taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.2. Eğer kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlenmesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz. 3. Taşımacı taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtları, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yahut çalışanlarının hata ve veya ihmallerinden dolayı sorumludur.4. Madde 18 paragraf 2 ila 5’e uygun olmak üzere kayıp veya hasar durumları aşağıda belirtilen koşullardan bir veya bir kaçının doğal sonucu olan özel risklerden doğmuş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz. a) Kullanılmasında anlaşmaya varılmış ve sevk mektubunda açıkça belirtilmiş olduğu üzere, madeni levha ile kaplanmamış açık taşıtlar kullanılması, b) Ambalajlanmadıkları veya kötü ambalajlandıkları zaman, özellikleri gereği fire veren veya hasara uğrayan malların ambalajlanmaması veya hatalı ambalajlanmış olması, c) Yükün gönderici, alıcı veya bunlar adına hareket eden kişiler tarafından alınması, taşınması, yüklenmesi, yığılması veya boşaltılması, d) Özellikle kırılma, paslanma, çürüme, kuruma, normal fire yahut da güve ve haşerattan kısmen veya tamamen zarar görebilecek malların özelliği, e) Sandık veya paketlerin üzerindeki marka veya numaraların yetersiz veya hatalı oluşu, f) Canlı hayvan nakli, 5. Kayıp, hasar ve gecikmeye neden olan faktörlerden bazıları bakımından bu maddeye göre sorumlu olduğu faktörlerin kayıp, hasar ve gecikmeye yaptıkları katkı oranında sorumlu olacaktır.”
… Sigortası Genel Şartnamesi aşağıdaki koşulları içermektedir.
Madde 5 – ” Aşağıdaki hallerin gerek doğrudan doğruya, gerek dolayısıyla doğuracağı avakıp sigortaya dahil değildir: Yasak veya gizli ticaret, kaçakçılık, emteanın ilhal, ihraç veya transitine müteallik kanun ve nizamlara aykırılık, hakikat hilafı beyan, sigorta akdinin veya sigortalının veyahut bunların adamlarının vekil veya mümessillerinin fiil ve kusurları.Aşağıdaki hususlar, sigorta hususi avarya dahil akdedilmiş olsa bile sigortanın dışındadır.Malların sevk ve naklinde , sebebi ne olursa olsun vaki gecikmeler, karantina veya kışlama tevakkufları, yükleme veyaboşaltma isteryaları veya süresteryaları ile bunlara ait resim harç ve masraflar; kur ve rayiç farkları veya faiz kayıpları,teslim etmemekte temerrüt veya geç teslim tazminatı, kardan mahrumiyet; malların zati ayıbına izafe olunabilecek hertürlü avarya, zayiat, bozulma ve eksilmeler, malların gereği veçhile hazırlanmamış veya tertiplenmemiş olmasından veya ambalaj kifayetsizliğinden ileri gelen ziya ve hasarlar; suhunetin ve atmosferik şartların tesirleri; mutad akma ,fire ve aşınmalar; fare , sıçan ,kurt ve diğer haşaratın ika ettiği tahribat, Sigortanın akdi nakliyatı bizzat yaptığı veya adamlarına yaptırdığı taktirde, kaptanın ve gemi adamlarının barataryasından, hile ve hud’asından ,ihmalinden,ihtiyatsızlığından, ehliyetsizliğinden ileri gelen zıya ve hasarlar sigortaya dahil değildir. Aşağıdaki hallerin gerek doğrudan doğruya gerek dolaylı olarak doğuracağı sonuçlar sigortaya dahil değildir. Yasak veya gizli ticaret, kaçakçılık, emteanın ithal veya transitine ilişiği olan (ilgili)kanun ve nizamlara aykırılık, gerçek dışı beyan, sigorta anlaşmasının veya sigortalının veyahut bunların adamlarının vekil veya temsilcilerinin fiil veya kusurları. Aşağıdaki hususlar sigorta hususi avarya dahil anlaşma olsa bile sigortanın dışındadır. Malların sevk ve naklinde, sebebi ne olursa olsun oluşan gecikmeler karantina veya kışlama bekletmeleri yükleme veya boşaltma istarya ve sürestaryaları ile bunlara ait resim, harç ve masrafları; kur ve rayiç farkları veya faiz kayıpları, teslim etmemekle temerrüt veya geç teslim tazminatı,kar kaybı; malların kendi ayıbından karışmış olabilecek her türlü avarya, kayıp, bozulma ve eksilmeler, malların uygun şekilde hazırlanmamış veya düzenlenmemiş olmasından veya ambalaj yetersizliğinden ileri gelen kayıp ve hasarlar nem ve atmosferik şartların etkileri, alışılmış akma, fire ve aşınmalar fare, sıçan, kurt ve diğer haşaratın yapacağı tahribat. Sigorta anlaşması nakliyatı bizzat yaptığı veya adamlarına yaptırdığı, takdirde, kaptanın ve gemi adamlarının hatalarından hile ve aldatmasından ihmalinden, ihtiyatsızlığından ehliyetsizliğinden ileri gelen kayıp ve hasarlar sigortaya dahil değildir.”
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin incelenmesi sonucunda; açılan davanın, davacının uluslararası gönderdiği malların hasara uğramasından ötürü davalı sigorta şirketine yönelik olarak TTK 1401 maddesine, davalı taşıma şirketine yönelik olarak TTK 871 maddesine, davalı sigorta acentesine yönelik olarak ise TTK 1423 maddesine dayalı olarak açılan tazminat davası olduğu anlaşılmıştır. Yukarıda açıklandığı ve hasar sonrası çeşitli merciler tarafından tespit edildiği üzere davacı taraf malları gönderirken TTK 863 gereği basiretli bir tacirin üzerine düşen sorumluluk gereğince düzgün olarak ambalajlamamış, uygun biçimde nakliye aracına istiflenmemiştir. Bu durum TTK 864 ve CMR Konvansiyonu 17/4 maddesi gereğince taşıyıcının, … Sigortası Genel Şartnamesi madde 5 gereğince sigorta şirketinin sorumluluğunu kaldırmaktadır. Davacı taraf birleşen dosyada sigorta sözleşmesinin hazırlanması aşamasında yeterli biçimde aydınlatılmadığını bu nedenle zarara uğradığını iddia etmiştir. Bilirkişi raporuyla da sabit olduğu üzere sigorta acentesinin davacının zararına yaptığı kusurlu bir eylemine rastlanılmamış, davacının teminat bedelleri menfaatine uygun azami seviyede yapılmıştır. Davacının zarara uğramasının asıl sebebi üzerine düşen edim ve sorumlulukları yerine getirmeyerek malları gerektiği gibi ambalajlamadan nakliyeye istiflemesi olup hükme ve denetime elverişli bilirkişi raporunda belirtildiği şekilde davalıların tazminatı gerektirecek sorumluluklarının bulunmadığına kanaat getirilerek asıl dava ile birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar kurulmuştur.
KARAR:
1-Davanın asıl dosya ve birleşen dosya yönünden ayrı ayrı reddine,
2)a-Asıl dava yönünden alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 35,90 TL’den mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
b-Birleşen dava yönünden alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3)a-Asıl dava yönünden davalılar kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca hesap olunan 1.096,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara müştereken ve müteselsilen verilmesine,
b-Birleşen dava yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca hesap olunan 548,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4)a-Asıl dava yönünden, davalı … A.Ş. tarafından harcaması yapılan 16 tebligat gideri 112,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinden bırakılmasına,
b-Asıl dava yönünden, davalı …. A.Ş. tarafından harcaması yapılan 3 tebligat gideri 69,00 TL, 1 müzekkere gideri 6,00 TL toplamda 75,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak iş bu davalıya verilmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinden bırakılmasına,
c-Birleşen dava yönünden, davalı tarafından harcaması yapılan istinaf posta masrafı 57,50 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geri kalan masrafın davacı üzerinden bırakılmasına,
6)HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi.

Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **