Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/540 E. 2021/817 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
G E R E K Ç E L İ K A R A R

ESAS NO : 2019/540 Esas
KARAR NO : 2021/817

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : ….LTD.ŞTİ …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/08/2019
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı … ile davalı … Şirketi arasında, … ilçesi … köyü İçme mevkiindeki … ve … parselde tapuya kayıtlı taşınmazlarda bulunan Limon meyvesinin 240.000,00 TL 4* KDV ile satımı hususuna 28.10.2018 tarihli sözleşme yapılmıştır. Sözleşmenin 4. maddesinde: kesimlerin 10.11.2018 ile 15.12.2018 tarihleri arasında en az 2 makas olacağı, 7. maddesinde: satışın dalında teslim olacağı ve kesim ile nakliye soruluğunun Alıcıya alt olduğu, 10. maddesinde: Satıcının 15.12.2018 tarihine kadar, Alıcının 16.12.2018 tarihinden itibaren tabi afetlerden ve meydana gelecek zararlardan sorumlu olacağı belirtilmiştir. Davalı Şirketçe 118.750 kg Enterdonat cinsi limon meyvesi toplanarak nakliye edilmiş, bu işlem karşılığı fatura kesilmiş, kesilen faturalardan 51.080 kg limonun karşılığı olan faturayı davalı şirket kabul etmemiş ve geri çevirmiştir. sözleşme gereğince 100 ton limon meyvesinin toplanmamış, süresinde toplanmaması ve doğal nedenlerle meyvede oluşmuş tüm zararların davalı Şirkete ait olacağı Noter kanalı ile Şirkete bildirilmesine rağmen, ürün Şirketçe toplanılmamıştır. Taahhüt edilen sürede toplanmayan limon meyvesinin, daha da büyüyerek, hava koşulları ve doğal sebeplerin etkisi ile de, ekonomik değerini kaybetmiştir. Ayrıca Davalı tarafın sözleşmedeki kesim tarihine uymaması ve kesimi geciktirmesi sebebiyle gelecek yıl ürününe de zarar verildiği iddia edilmiştir. Sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini yerine getirmeyen davalı Şirketin 1.ödeme olarak taahhüt edip ödemiş olduğu 80.000,00 TL.nin mahsubundan sonra bakiye (240.000,00 TL.-80.000,00 TL.=) 160.000,00 TL. den , müvekkili ıskarta satıştan elde edilen 10.000,00 TL. Mahsup edildikten sonraki bakiye 150.000,00 TL. Zararın ve kesilen iki adet faturadan kaynaklı KDV alacağının davalıdan tahsili talep edilmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi özetle; “…Müvekkil firma ile davacı şahıs arasında 28.01.2018 tarihli narenciye alım satım sözleşmesi ile davacıya ait Adana ili … İlçesi … Köyü Mevkiindeki narenciye bahçesinin ürünlerinin alım satımı hususunda taraflar anlaşmışlardır. İş bu alım satım sözleşmesinin 8. Maddesine göre Davacı/Satıcı sözleşmeye konu ürünlerin ilaçlama, gübre, sulama vs tüm bakımlarını yapması gerekmektedir. Ancak Davacı/Satıcı sözleşmeye konu olan narenciye bahçesindeki ürünlerin gerekli ilaçlama, gübreleme, vs. bakımları yapmayarak ürünlerin hastalıklı, kalitesiz olmasına neden olmuştur. Ayrıca Davacı/Satıcı gerekli tüm bakım işlemlerini yapmayarak müvekkilimizi ciddi miktarda maddi zarara uğratmıştır. İşbu sözleşmenin 10. Maddesine göre olabilecek tabi afetlerden ve sair sebeplerden 15.12.2018 Tarihine kadar Davacı/Satıcının sorumlu olduğunu, Davalı/Alıcının ise 16.12.2018 Tarihinden sonraki dönemde sorumlu olduğunu taraflar kabul etmiştir. Aralık ayı başında yağan aşırı yağmurlar da söz konusu ürünlerin deforme olmasına, ürünlerin işe yaramaz hale gelmesine ve ticari değerlerinin ciddi bir şekilde düşmesine sebep olmuştur. Ayrıca yağan aşırı yağmurlar sebebi ile sözleşmeye konu narenciye bahçesine ulaşılmasını sağlayan yolun adeta bataklığa dönmüş ve yolun bu durumu hasat etme imkanı bırakmamıştır. Yağan aşırı yağmurlar aralık ayının başında meydana geldiği için konu olan narenciye alım satım sözleşmesine göre Davacı/Satıcı sorumludur…” şeklide cevap dilekçesi sunmuştur.
DELİLLER
Adana 5 Asliye Hukuk Mah. 2019/… d iş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu uyaptan yapılan incelemesinde; beraberinde getirdiği tapu senedine göre davaya konu … numaralı parsel tarla niteliğinde ve 133750 m2 miktarındaki kayıtlı ise de hali hazırda narenciye bahçesi olarak kullanılmakta olup üzerinde toplanmamış limon ağaçlarının bulunduğu ye krokide A harfiyle belirtilmiş olup, 48000 m2 miktarında olduğunu belirdiği, dosyada mevcut tapu senedine göre dava ya konu … nolu parsel tarla niteliğinde ve 6000 m2 miktarında kayıtlı ise de hali hazırda narenciye bahçesi olarak kullanılmakta olup üzerinde toplanmamış limon ağaçlarının bulunduğu yer krokide B harfiyle belirtilmiş olup 400 m2 miktarında olduunu belirlediğini, hasadı yapılmamış limon ağaçlarının bulunduğu toplam alan ise a+b = 48000+400=48400m2 miktarında olduğunu belirlediğine ilişkin tespit raporu sunulmuştur.
Tanık beyanları;
Davacı tanığı … beyanında:”… ben davacı yanında çiftçi olarak çalışmaktayım normalde belirttiğim adreste davacının bahçesine bakıyorum ancak diğer bahçelerine de hafta da 2-3 defa veya aydı 4-5 gittiğim olmaktadır, davacı … limonunu satmış bu yerdeki limonların yaklaşık yarısına kadar alıcı tarafından toplandı, geri kalanları toplanmadı ağaçta kaldı, biz işçi olarak yanında çalıştığımız kişiye gelen işçiler olduğunu ve limon topladıklarını bildiririz ancak gelen işçilerin kim adına topladığını satışın kime yapıldığını bilmeyiz ben yaklaşık 12 yıldır bu işte çalışırım eğer ağaçtaki limonlar toplanmaz ise şişme yapar ağaca zarar verir…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … BEYANINDA: “…Ben davacı ve akrabalarının yanında daha çokta otoparkta çalışırım, bazen benden istemeleri üzerine tarlalarına ilaç gibi şeyleri götürür getiririm, cırıktaki tarlaya gittiğimde bahçedeki kasım ayında hasatı yapılan erter cinsi limonları eşmelerden gelen kişiler topluyorlardı, sanırım yarısını toplamışlar başka sefer gittiğimde ürünün yarısının toplanmadığını gördüm, ürün toplanmazsa ziyan olur yazık olur, ben niye toplanmadığının sorduğumda yok yağmur dediler yok yaş dediler bu sebeple toplanmamıştır ancak ben bahçenin giriş çıkışını biliyorum rahat girilip çıkılır dedi. Tanıklık ücreti talebim yoktur,…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … BEYANINDA:”… Ben davacının yanında kuyumcu dükkanında çalışmaktayım ayrıca davacının sattığı ürünler ile ilgili sabah 5 te kamyonları boş iken kantarda tarttırım sonrasında yüklendikten sonra yeniden tarttırıp buna ilişkin bilgi ve fişleri davacıya ulaştıran kişiyim, davacı … köyündeki bahçedeki mallarını davalıya sattı, davalıda bahçedeki malları beğenerek aldı, bahçenin yarısının ilk makasını yaklaşık 11-12 kamyon olarak topladılar, ben bunları tarttırdım fişlerini aldım sonra bir daha gelmediler geri kalam mal ağacında kaldı, davacı kesim günün son tarihine kadar bekledi, burdaki limonlar ağacında kaldı çürüdü, ayrıca toplanmadığı için ağaç tembelleşir, bir sonraki tonojından eksik meyve verir…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … BEYANINDA: “…Ben davalı … firmasında toplama işlerinde cavuş olarak çalışmaktayım, bize yapılacak işi bildirirler bahçeyi söylerler bizde gider orayı toplarız mal sahiplerini tanımayız cırıkığın yakınında bir tarlaya sabah erkenden gittik limonları toplamaya başladık ancak topladığımız limonların %5 sağlamdı, geri kalan kısmı ihracata gitmeyecek şekilde paslıydı ben durumu şuanda da mahkeme koridorunda bulunan çalıştığım firmanın yetkilisi … beye bildirdi o da geldi bahçeye baktı, mal sahibi ile de bu hususta görüşüldü, normalde biz paslı olanları hiç fabrikaya götürmemiz gerekirdi ancak mal sahibi ile benim firmam o esnada yaptıkları görüşmede mal sahibi benim malım tarlada seçilmesin fabrikaya gitsin iskartam orda seçilsin demiş, normalde tarlada %10 civarı fire verir ise fabrikada % 30 fire verir biz bu yeri 4 gün toplama yaptık benim bulunduğum süre içerisinde yaklaşık 40-45 ton mal topladık sonrasında ben başka bir bahçede görev aldım, arıya yağmur falan girmişti, 4 gün yağmur yağdı ben kendi yetkilimden traktör istedim o da bana mal sahibi anlaşmaları gereği traktörü mal sahibinden istemem gerektiğimi söyledi, yanımda çalışanlar mal sahibinden istediler traktörleri müsait değilmiş hatta bir tanesinin lastiği patlak halde idi traktör temin etmediler, bana göre bu yerin toplanması ancak traktör ile olacaktı insan günü olamazdı, bu yere ancak traktör girer kamyon bu yere çamur olduğu için giremezdi, biz kamyonun girmesi için deneme de yaptık, tanıklık ücreti talebim yoktur,…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … BEYANINDA: “…ben davalı firmada limon toplama işçisi olarak çalışmaktayım, bahçenin yerini tam olarak bilemiyorum, experler bizi ürün toplamak için bir bahçeye götürdüler limonlar paslı idi, bizde durumu şirketimiz yetkilisi … Beye bildirdik, o da fabrikaya bildirmiş, sonra bizim firma ile mal sahibi bahçedeki tüm limonlar toplasın fabrikaya götürülsün diye anlaşmışlar, ben bu yerde 2 gün çalıştım, 664 kasa limon kesildi, 2 günden sonra çok yağmur yağdı, bahçenin büyük bölümü toplanmıştı, az bir şey kalmıştı onu da o şekilde taraflar anlaşmışlar diye duydum, bu 664 kasa limon temiz olan değildir tamamıdır, içinde hastalıklı olanlarda dahildir…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı tanığı … BEYANINDA: “…ben davalı firmada işçi başı olarak çalışmaktayım, yaklaşık işçi başı olarak 11 yıldır çalışmaktayım, benim firmam davacıdan bir bahçe almış kesim için bahçede iken ürünlerin yaklaşık %80 kadarının hasarlı olduğunun biz gördük, durumu firma yetkililerini bildirdim, onlarda benim yanımda ve telefonun sesini dışa vererek mal sahibi ile konuştular mal sahibi benim malım tarlada kalmasın hepsi fabrikaya götürülsün gerekir ise orda seçilsin dedi. Bizde işçilere bu ürünleri toplatmaya başladık, tam hatırlamamak ile birlikte 11-12 kamyon civarı toplamıştık bu ürünleri fabrikaya götürdük, bu sırada 2 hafta kadar yağmurlu oldu, yağmurda çamur olduğu için ürün toplanmaz, ayrıca bu bahçenin araba girecek yolu da yoktu, sonra fabrikada malların hasar oranı fazla olduğu için taralar anlaşmazlığa düşmüşler, yol bahçenin bitişiğine kadar gitmektedir bu yere kadar araçlar gelebilir ancak bahçenin için çamur olursa bahçenin içine araba giremez…” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı … BEYANINDA: “…ben davacının bahçesinde bulunan evde kalır ve onun yevmiye işlerini yaparım, ben Suriye uyrukluyum 5. Senedir Türkiyedeyim Türkçeyi konuşabiliyorum bu nedenle tercüman talep etmiyorum, bundan iki yıl kadar önce benim yanında çalıştığım davacının bahçesine 3 kişi geldi, bahçenin hertarafını dolaştı gitti sonrasında da aynı şekilde yine 2 kişi geldi ve sonrasında 3 kişi geldi her geldiklerinde bahçe kapısını ben açıyordum nerden geldiklerini soruduğumda Eşmelerden geldiklerini söylüyorlardı, bu bahçe 4 bölümlüdür, bu gelip gidenler hemen hemen bahçenin bir bölümündeki limonları topladılar sonra sürekli bekleme oldu gelen giden olmadı ve bu şekilde dava açılmış, toplanmayan limonlar ağaçların üzerinde kaldı çürüdü döküldü, ben limon bahçesinde çalıştığım için biliyorum limon toplanmayıp dalında bırakılır ise bir sonraki yılda az verir ve olan limonda asitli olur,…” şeklinde beyanda bulundukları anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporuna göre;: Taraflar arasında 20.01.2018 tarihli narenciye alım-satım sözleşmesinin yapıldığı, yapılan bu alım-satım sözleşmesinde davacıya ait … limon bahçesindeki ürünün 200 ton üzerinde kabala olarak alım-satım konusunda anlaştıkları alım-satıma konu limon için *43 firenin taraflarca kabul edildiği, Ziraat Müh. teknik bilirkişi olarak yapılan inceleme sonucunda; Ek’de sunuları tablodan da anlaşılacağı üzere kasım sonu ve aralık başında yoğun bir şekilde yağışlar başlamış ve bu yağışlar uzun süre devam etmiştir. Taraflar tarafından akdedilen sözleşmenin 10. Maddesinde SSATICI 15.12.2018 tarihine kadar; ALICI 16.12.2018 tarihinden itibaren tabi afetlerden gerekse sair sebeplerden meydana gelecek sebeplerden sorumludur” denilmektedir. Bu durumda sözleşme gereği hasadı yapılamayan üründe alıcının kusuru olmadığı, sonrasında da yağışlardan ve yağışın neden olduğu hasat gecikmesinden dolayı bahçede meyvelerin şiştiği ve pazar değerinin düştüğü kanaatindeyim, Yaptığım piyasa araştırmalarında, 21 Aralık 2018 tarihinde Mersin Hal Müdürlüğü Fiyat Listesinde Limon Dal fiyatı 1.5 TL olduğu tespit edilmiştir. Dalında meyve fiyatlarında düşmenin olmadığı anlaşılmıştır. Fiyatların düşmemesinden de anlaşılacağı üzere, alıcı sözleşme gereği toplayacağı meyyeden kar edecekti. Bu durum da yağışlardan kaynaklı meyvenin hasat edilmediği anlaşılmaktadır. Davaya konu bahçede çiçeklenme dönemi öncesi meyveler toplandığından bir sonraki yıl buna bağlı verim kaybı yaşanmayacaktır. Bundan dolayı bir sonraki yıl için verim düşüklüğü hesabı yapılmamıştır. Taraflar arasındaki sözleşme gereği davalı tarafin 118.700/kg ürün toplayarak fabrıkaya nakletmiş olduğu, bundan 93 fire düşülerek davacı tarafından davalıya 2 adet toplam146.45,54- TL. lik fatura düzenlenmiş olduğu, davalı tarafça davacı tarafa tapılan 80.000-TL. Ödeme sonrasında, davacı tarafın davalı taraftan (146.455,40-TL- 80.000-TL.) 66.455,40-TL. asıl alacağı ve 1.727,84-TL. faiz alacağının olacağı, Mali Müşavir bilirkişi olarak dava dosyası kapsamı ile tarafların iddia ve savunmaları neticesinde; davalı tarafın sözleşme gereği 118.700/kg ürün toplamış ve bundan 463 fire düşülerek davacı tarafından davalıya 2 adet toplam146.45,54-TL. lik fatura düzenlendiği, her nekadar 25.11.2018 tarih 10135 nolu 64.973,76-TL lik faturanın davalı tarafından davacıya ihtamame ile iade etmiş ise de; dava dosyası kapsamından 118.70Ü/kg limonun toplanarak davalı tarafın fabrikasına nakledildiği, davalı tarafından kabul edilmeyen fatura içeriği ürünlerin davacı tarafa iadesinin de yapılmamış olması nedeniyle söz konusu fatura bedelinin davalı tarafça ödenmesi gerektiği, ayrıca davalının kusurundan dolayı sözleşme gereği davacı tarafa ait ürünlerin 78.862/Kg’sini toplanmadığı ve bu ürüne isabet eden KDV dahil toplam davacı zararının 100.312.47-TL olduğu, sözleşme gereği davalı tarafından davacı tarafa yapılan 80.000-TL. Ödeme tenzil edildikten sonra davacının davalıdan toplam 166.768,00-TL asıl alacağı ve 4.335,96-TL. faiz alacağının olacağı görüşü bildirilmiştir.
Talimat yolu ile alınan bilirkişi raporu özetle; Davacı … …; … ılı, … ilçesi, … mahallesi sınırları içindeki … ve … numaralı toplam 139.750,00 m” yüzölçümlü parsellerin de kendisine ait, 7×7 dikim aralığında 20-25 yaşlarında 3370 adet Enterdonat cinsi Limon ağacındaki ürününü 2018 yılında davalı … Şirketine dalında satmak üzere bir sözleşme yapmıştır. Sözleşme gereği 118.700 kg ürün toplanmış ve bununla ilgili 146.455,40 TL lik fatura düzenlenmiş olmasına rağmen bunun 80.000,00 TL si ödenmiş geri kalanı ödenmemiştir. Sözleşme gereği 15.12.2018 tarihine kadar bahçedeki limonların tamamının hasat edilmesi gerekirken, yaklaşık 100.000 kg ürün çeşitli bahanelerle hasat edilmemiştir. Ek olarak sunulan yağış tablosunda Kasım ayında nerdeyse hiç yağmur yağmadığı, Aralık ayında ise birkaç gün yağışın arttığı, Davalı bu riskleri dikkate alarak hasadı erken tarih de bitirmesi gerekirken, bunu yapmamıştır. Bu nedenle; davacı adına oluşan zarar ile ilgili olarak açılan davalar için yapılan tespitler sonucu alınan Bilirkişi Raporlarında, her iki parselde de davacının tarımsal uygulamalarda bir eksikliğinin olmadığı, ürünün zamanında toplanmamış olması sonucu üründe anormal büyümeler, su oranında azalmalar, iç kısımlarında koflaşmalar oluştuğu, ürünün bu duruma gelmesinde yetiştiricinin bir kabahati olmadığı, ayrıca hasadı yapılmayan 1100 adet ağacın hasadını engelleyecek olağan üstü bir durumun olmadığı, davalı şirketin ürün kesim tarihini iyi ayarlayamaması nedeniyle yağışlı döneme kalındığı görüşü, Bilirkişi Kurulunzca da benimsenmediği, Davacının ürününün tamamen toplanamaması ve bahçede kalmasının sebebinin davalı kusurundan kaynaklandığı yönündeki Bilirkişi Heyeti görüşümüz, Bilirkişi Mali Müşavir görüşü ile aynı doğrultudadır. 25.09.2020 tarihli Bilirkişi Raporunda Mali Müşavir Bilirkişisinin davacının zararının hesaplanması yolunun tamamen doğru olduğu ve buna göre; 118.700 kg limonun davalı tarafından toplandığı, davalı tarafından ödenmeyen fatura bedelinin de davacıya ödenmesi, bundan 63 fire düşüldükten sonra davacı tarafından davalıya 146.455,40 TL lik fatura düzenlendiği, davalı ayrıca davalının kusurundan dolayı sözleşme gereği davacı tarafa ait ürünlerin 78.862 kg’nın toplanmayan ürüne isabet eden KDV dahil toplam davacı zararının 100.312,47 TL olacağı, sözleşme gereği davalı tarafından davacı tarafa yapılan 80.000,00 TL ödeme düşüldükten sonra davacının davalıdan toplam 166.768,00 TL asıl alacağı ve faiz alacağının olacağı, Bilirkişi Heyetince de uygun bulunmuştur. Çiçeklenme dönemi öncesi meyveler toplandığından bir sonraki yıl buna bağlı verim kaybının yaşanmayacağı, bundan dolayı bir sonraki yıl için verim düşüklüğü hesabı yapılmamıştır. Bu durumda; Davalı tarafından davacıya 166.768.00 TL asıl alacağının ve hesaplanacak faiz mıktarının ödenmesi gerektiği bildirilmiştir.
KABUL VE GEREKÇE:
Tüm dosya kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın davalı tarafından davacıya ait limon bahçesinin üzerindeki limonlarının satışı yapıldıktan sonra ve bu satış sözleşmesi gereğince bakiye sözleşme bedeli olan alacağın tahsili talebine ilişkin olduğu mahkememizce alınan bilirkişi heyet raporuna göre ziraatçi bilirkişiye göre bakiye alacağın 66.455,40 TL mali müşavir bilirkişinin görüşüne göre ise 166.768,00 TL davacı alacağının bulunduğunun belirtildiği, iş bu rapora itiraz ve rapordaki bilirkişilerin farklı görüşleri nedeni ile talimat yolu ile 3 kişili ziraat mühendisleri bilirkişi kurulundan alınan rapora göre davacı alacağının 166.768,00 TL olarak hesaplandığının anlaşılmasına göre sözleşme gereği hasadın davalının narenciye bahçesini görüp sözleşmeyi yapmış olmasına rağmen ürünün istenilen kalitede bulunmadığına yönelik savunmaları değerlendirme dışı bırakılarak sözleşme gereği davacının davalıdan 166.768,00 TL alacaeğının bulunduğunun belirlenmesine göre talep gibi davanın kabulüne kabul edilen miktar için temerrüt tarihinden itibaren avans faize hükmolunmuş davacı tarafından ürünlerin toplanmaması nedeni ile sonraki ürün sezonunda ağaçlara zarar vereceğine yönelik iddiaların subut bulmadığından bu iddia ile ilgili değerlendirme yapılmamıştır. Yine davacı vekilince tespit gideri istenmiş ise de, bu husus yargılıma gideri olarak değerlendirilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Taleple bağlı kalınarak 161.053,25 TL’nin arabuluculuk başvuru tarihi olan 05/07/2019 gününden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
-Davacı tarafında talep olunan tespit dosyası giderinin yargılama gideri olarak hüküm altına alınmasına,
2-Alınması gereken 11.001,54 TL karar harcından, peşin alınan 2.750,39 TL harcın mahsubu ile bakiye 8.251,15 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Düzenlenen sarf kararına göre hesaplanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin karar kesinleştiğinde davalıdan alınarak hazineye gelir kaydı amacı ile tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan AAÜT uyarınca hesap olunan 19.250,06 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 2.750,39 TL peşin harcın tamamının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davacı tarafından yapılan bilirkişi ücreti, müzekkere ve tebligat gideri olmak üzere (mahkememiz ve tespit dosyası birlikte olarak) toplam 8.124,10 TL yargılama giderinin (Adana 5 Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/… d iş sayılı tespit dosyasında yapılan 650 TL atgv araç ücreti, 2.350,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3000 TL) davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Hüküm kesinleştiğinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine adesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde mahkememize yada mahkememize verilmek üzere bir başka yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek dilekçe ile Adana Bölge Adliye Mahkemesine İSTİNAF yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça ve usulen okunup anlatıldı. 28/10/2021

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır