Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/275 E. 2021/643 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/275 Esas
KARAR NO : 2021/643

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
… Vergi Dairesi:…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – T.C.Kimlik No:…

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/04/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali ( Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’ın mühür fekki yapmak suretiyle kaçak elektrik kullandığını, bu durumun tutanak ile tespit edildiğini, bu nedenle borçlu hakkında Adana 12. İcra Müd. 2018-… sayılı icra takibinin başlatıldığını, borçlunun borca itiraz ettiğini, arabuluculuk işlemlerinin sonuçsuz kaldığını bu nedenle itirazın iptali ile davalının %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP :Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; dava konusu aboneliğin 3-4 kez el değiştirdiğini, kaçak tutanaklarında imzasının bulunmadığını, abone olmadığını ve eski borçlarında kendisine ait olmadığından bahisle icra takibine itiraz ettiğini, bu nedenle davanın husumet yönünden reddini talep etttiğini beyan etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; usulsüz elektrik kullanımı bedeli iddiasıyla başlatılan Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Adana 12. İcra Müdürlüğünün 2018/… sayılı takip dosyasının incelenmesinden; davacının davalı aleyhine 17.08.2018 tarihinde ilamsız takipte bulunduğu görülmüştür. Takip talebinde; 18.135,56 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren 6183 sayılı kanun gereği değişen oranlarda faiz uygulanarak tahsili talep edildiği, davalının işbu icra takibine itiraz ettiği, takibin itirazen durdurulduğu anlaşılmıştır.
HMK114/1-c maddesine göre görev dava şartı olup HMK 115. maddeye göre dava şartlarının mevcut olup olmadığının davanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması ve bulunmaması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği hükmüne yer verilmiş olup; görevin dava şartı olması sebebi ile görevli mahkeme olup olmadığımız hususunda irdeleme yapılmıştır.
Davalının esnaf tacir araştırması için Adana Vergi Dairesi Başkanlığı, Adana Ticaret Odası, Adana Ticaret Sicil Müdürlüğüne müzekkere yazılmış, gelen yazı cevabına göre davalının kaçak elektrik kullanımı tutanağı, dava tarihi ve hali hazırda tacir sıfatı kazanmadığı, esnaf kabiliyetinde olduğu anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki ihtilaf davalı tarafından kullanıldığı öne sürülen elektrik bedelinin tahsiline ilişkin davacı tarafından başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, 6102 sayılı TTK. 4.maddesine göre bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan yasa maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan sayılması gerekir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 12. maddesinde “Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir” hükmünü içermektedir. 26/06/2012 tarihinde kabul edilen ve 30 Haziran 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 6335 sayılı yasanın 2.maddesinde, “6102 sayılı Kanun’un 5.maddesinin başlığı” 2. ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler” şeklinde, 1. fıkrasında yer alan “davalara” ibaresi ise davalar ve ticari nitelikteki “çekişmesiz yargı işlerine” şeklinde 3.ve 4. fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır”. şeklinde düzenlenmiştir. TTK’nun 19.maddesinde “Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. Taraflardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır” hükmü bulunmaktadır. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkeme duruşma yapmadan, yani taraflara tebligat yapıp onları dinlemeden dosya üzerinden de görevsizlik kararı verebilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için, her iki tarafın da ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir. Buna göre; dava konusunun usulsüz elektrik kullanım iddiasından kaynaklandığı, dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesine ilişkin olmadığı, mahkememizce ilgili kurumlarla yapılan yazışmalarda davalının Ticaret Sicil Müdürlüğünde ve Ticaret Odasında kayıtlarının bulunmadığı, davalı adına vergi kaydı incelemesinde kaçak elektrik kullanımı tutanağı, dava tarihi ve hali hazırda tacir sıfatının bulunmadığı sebebiyle somut olaydaki uyuşmazlığın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemelerince görülüp, sonuçlandırılması gerektiği kanaatine varıldığından dava dilekçesinin görev nedeni ile reddine, karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın Adana Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
KARAR :
1-Dava dilekçesinin görev yönünden REDDİNE,
2-Görevsizlik kararının kesinleşmesine müteakip talep halinde dosyanın görevli ADANA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NE gönderilmesine,
3- HMK nun 331/2 maddesi gereğince yargılama giderleri ve arabuluculuk ücretinin yetkili ve görevli mahkemece hüküm altına alınmasına,
4-İş bu ilam taraflardan birinin süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkememize başvurarak, dava dosyasının görevli ya da yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi gerektiği, aksi takdirde talep halinde HMK 20. maddesi gereğince mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hususunun taraflara ihtaratına;
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Adana Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır