Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/663 E. 2021/1032 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA

T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/663 Esas
KARAR NO : 2021/1032

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C.Kimlik No: …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – Vergi No: …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 16/08/2018
KARAR TARİHİ : 14/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …

Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 08.05.2011 tarihinde yolcu konumunda bulunduğu … plakalı aracın … … bölgesinde tek taraflı kaza yaptığını,müvekkilinin malul kaldığını, bu nedenle 100 TL sürekli, 100 TL geçici iş gücü kaybı, 100 TL bakıcı gideri tazminatının davalı …dan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle tahsilini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı tarafça cevap dilekçesinde özetle ; davacı tarafa 05.07.2018 tarihinde 16.425,71 TL ödeme yaptıklarını ve ibra edildiklerini bu nedenle sorumluluklarının bulunmadığını, davayı kabul manasında olmamakla beraber; poliçe limitiyle sorumlu olduklarını, ATK’dan kusur raporu alınması gerektiğini, bakıcı ve tedavi giderlerinden sorumlu olmadıklarını, davacının bakıcı yardımına muhtaç olup olmadığına dair rapor alınması gerektiğinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
YARGILAMA USULÜ :
15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak, “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmiştir. Kanun hükmünce her ne kadar 100.000 TL altındaki ticari davaların basit yargılama hükümlerine göre yürütüleceği kuralı getirilmiş ise de işbu sınır miktarının yargılama aşamasında geçebilecek nitelikte olması, dava bedeli yönünden geleceği tartışmalı bulunan bir davada daha kısıtlı iddia ve savunma yapmasına olanak kılan basit yargılama yöntemini uygulamanın, “hukuki dinlenilme hakkının” ve “eşit yargılanma hakkının” ihlali niteliğinde görülmesi sebebiyle dava her ne kadar yazılı yargılama usulüne göre başlatılmış olsa da; 22/07/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmesi sebebiyle, dava miktarının poliçe üst limiti gereğince 500.000,00 TL’yi aşmayacağına kanaat getirilerek mahkememizde açılan dava basit yargılama usulüne göre karara çıkartılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. İhtilaf kazada kusurun kimde olduğu, oranının ne olduğu, meydana gelen zarar, cismani zararın kapsamı, maluliyet oranı, iş göremezlik durumu, iş göremezliğin geçici ve/veya kalıcı olup olmadığı ve oranı, bakıcı tazminatı gerekip gerekmediği, gerekiyorsa miktarı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Kazaya karışan aracın tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiştir.
08/05/2011 tarihinde sürücü … idaresindeki … plakalı minibüsün tek taraflı kazası sonrası araçta yolcu konumunda bulunan davacının yaralandığı anlaşılmaktadır. Söz konusu kaza nedeniyle araç sürücüsü hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı 2011/… Soruşturma 2011/… K. sayılı soruşturma dosyasında şikayet yokluğundan ötürü KYOK kararı verildiği görülmüştür.
Olay tarihi itibariyle … plakalı araç davalı … şirketi tarafından ZMSS yapılmıştır. Sigorta hasar dosyasının incelemesinde; davacı için 05.07.2018 tarihinde 16.425,71 TL ödeme yapıldığı görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi olarak tayin edilen … 14.01.2019 tarihli raporunda özetle; gerçekleşen tek taraflı kazada %100 kusurun araç sürücüsünde olduğunu, aracın takla attığınnı, kaza anında yolcu konumunda bulunan davacının emniyet kemeri takıp takmadığının kaza tespit tutanağında tespit edilemediğini, bu nedenle mütrafik kusur takdirinin mahkemede olduğunu rapor etmiştir.
Dosya kusur incelemesinden sonra maluliyet incelemesi için ATK’ya gönderilmiştir. İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesinin 02.06.2020 tarihli raporuna göre; davacının Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği göre %0 sürekli, 3 hafta ise geçici iş göremezlik süresinin bulunduğunu rapor edilmiştir.
Davacı vekili maluliyet raporuna karşı itiraz dilekçesi sunmuş; davacı vekilinin itirazları ile istikrarlaşmış Yargıtay kararları gereğince dosya muhteviyatında bulunan KTÜ Farabi Hastanesi Başhekimliğinin 09/05/2018 tarihli maluliyet raporu ile ATK 2. İhtisas Kurulunun 02/06/2020 tarihli rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın ATK Üst Kurulu’na tevdine karar verilmiştir. ATK Üst Kurulu’nun 11.03.2021 tarihli raporuna göre; davacının Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği göre %0 sürekli, 3 hafta ise geçici iş göremezlik süresinin bulunduğunu rapor rapor etmiştir.
Dosya maluliyet incelemesinden sonra ise hesaplama yapılması açısından aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi … 13.10.2021 tarihli raporunda özetle; davacının sigorta şirketine yapmış olduğu başvuru üzerine 05.07.2018 tarihinde 16.425,71 TL ödeme yapıldığını, davacı kalıcı maluliyet oranının %0 çıkması nedeniyle kalıcı iş göremezlik zararının da bulunmadığını, 3 haftalık geçici iş göremezlik süresi için 399,14 TL geçici iş göremezlik zararının bulunduğunu, takdirin mahkemede rapor etmiştir.
Davacı vekili talep arttırım dilekçesi sunmuş; geçici iş göremezlik tazminatı taleplerinin 399,14 TL olarak arttırdıklarını beyan etmişlerdir.
Davalı vekili rapora karşı itiraz dilekçesi sunmuştur.

Aktüer bilirkişi raporu davacının gelir durumuna, kaza tarihindeki yaşlarına, bakiye yaşam sürelerine ve tüm dosya kapsamına uygun bulunarak hükme esas alınmış; rapora karşı itirazların reddine karar verilmiştir.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinin 1.fıkrasına göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, anılan kanunun 51.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 54.maddesinde ise, bedensel zararların özellikle tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5.fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91.maddesinin 1.fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.
Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere trafik kazasına karışan aracın işleteni olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden kusuru ve maluliyeti oranında olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle; davalı sigortacı tarafından zorunlu mali mesuliyet sigortası yapılan aracın sürücüsünün sebebiyet verdiği kazada davacının yaralandığı, davacıya kaza nedeniyle davalı … şirketi tarafından davacıya 05.07.2018 tarihinde 16.425,71 TL ödeme yapıldığı, kaza nedeniyle davacının maluliyetinin bulunmadığı, bu nedenle kalıcı iş göremezlik zararının bulunmadığı, davacının hesaplanan geçici iş göremezlik tazminatı ile talep edilen bakıcı gideri tazminatına ilişkin olarak ise davalı sigortanın 2918 sayılı KTK’ nun 85 ve 91. Maddeleri gereğince sorumlu olduğu, ancak dava öncesi yapılan ödeme ile alınan bedel dikkate alındığında davacının karşılanmamış zararlarının kalmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.
KARAR :
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL peşin harç ve 59,30 ıslah harcının mahsubu ile bakiye 35,90 TL’nin karar kesinleşmesi ve istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. uyarınca hesap olunan 599,14 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Adana Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır

¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır