Emsal Mahkeme Kararı Adana 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/662 E. 2021/605 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ADANA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/662 Esas – 2021/605
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
ADANA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/662 Esas
KARAR NO : 2021/605
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : … -TC Kimlik No: … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … (V.N. …) – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/08/2018
KARAR TARİHİ : 09/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILMA TARİHİ : …
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkilinin14.12.2009 tarihinde yaya olarak bulunduğu anda plakası tespit edilemeyen aracın Adana Seyhan İlçesi bölgesinde çarparak kaçtığını, müvekkilinin iç organlarının tahrip olduğunu ve ağır yaralanarak malul kaldığını, … bu nedenle başvuru yapıldığını, … kaza sonrası 8 yıllık ceza zamanaşımı dolduğundan taleplerini reddettiğini, oysaki müvekkilinin tedavisinin devam ettiğini, maluliyetinin sürekli artış gösterdiğini, maluliyetteki her artışının zamanaşımı süresini yenilediğini , ayrıca KTK 109-1 maddesine göre dava açma süresi 2 yıl her halükarda 10 yıl olarak belirlendiğini, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolamadığını, bu nedenle 100 tl sürekli iş gücü kaybı tazminatı ile 100 tl geçici iş gücü tazminatının davalı … temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle tahsilini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafça cevap dilekçesinde özetle ; davanın 8 yıllık ceza zamanaşımı süresinin dolması sebebiyle zamanaşımına uğradığını,kazaya sebebiyet veren aracın tespit edilemediğinin ispatının gerektiğini, uzman kişilerce kusur,maluliyet, hesap oranlarının belirlenmesi gerektiğini, … sadece bedensel zararları karşılaması sebebiyle geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerektiği kaldı ki davacının dava sırasında 18 yaşından küçük olması sebebiyle de geçici iş göremezlik talebinde bulunamayacağını, dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulabileceklerinden bahisle davanın reddini talep etmiştir.
YARGILAMA USULÜ :
15.03.2018 tarihinde 7101 sayılı yasa ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak, “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/1/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmiştir .Kanun hükmünce her ne kadar 100.000 TL altındaki ticari davaların basit yargılama hükümlerine göre yürütüleceği kuralı getirilmiş ise de işbu sınır miktarının yargılama aşamasında geçebilecek nitelikte olması, dava bedeli yönünden geleceği tartışmalı bulunan bir davada daha kısıtlı iddia ve savunma yapmasına olanak kılan basit yargılama yöntemini uygulamanın, “hukuki dinlenilme hakkının” ve “eşit yargılanma hakkının” ihlali niteliğinde görülmesi sebebiyle dava her ne kadar yazılı yargılama usulüne göre başlatılmış olsa da; 22/07/2020 tarihli ve 7251 sayılı Kanunun 58 inci maddesiyle 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4’üncü maddesinin ikinci fıkrasında değişiklik yapılarak “Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması 12/01/2011 tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir; miktar veya değeri beş yüz bin Türk lirasını geçmeyen ticari davalarda basit yargılama usulü uygulanır” hükmü getirilmesi sebebiyle, dava miktarının poliçe üst limiti gereğince 500.000,00 TL’yi aşmayacağına kanaat getirilerek mahkememizde açılan dava basit yargılama usulüne göre karara çıkartılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE :
Taraflar arasındaki ihtilafın; trafik kazasından kaynaklanan ölüme bağlı olarak destekten yoksun kalanların tazminat istemine ilişkindir. İhtilaf konusunun, kazada kusurun kimde olduğu, oranının ne olduğu, meydana gelen zarar, davacı tarafın tazminat talep etmeye hakkı bulunup bulunmadığı, tazminat gerekip gerekmediği, gerekiyorsa miktarı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Mahkememiz, dava açılışından sonra tensip kararı ile birlikte, gerekli gördüğü bilgi ve evrakları dosya arasına celp edilmesi için ilgili mercilere müzekkereler yazmış, dava dilekçesi ve ekleri davalı tarafa tebliğe çıkarılarak, her iki taraf içinde yargılama usul ve esaslarına dair gerekli ihtaratlar yapılmıştır.
Kazaya karışan araçların tescil kayıtları, sigorta poliçesi ve hasar dosyası, kaza nedeniyle başlatılan soruşturmaya ilişkin dosya getirtilmiştir.
14.12.2009 tarihinde plakası bilinmeyen aracın yaya konumundaki davacıya çarpması sonrası trafik kazası meydana geldiği, davacının yaralandığı anlaşılmaktadır.
Davacının yaralanması faili meçhul sürücü hakkında Adana Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı görülmüştür.
Hasar dosyasının incelemesinde; davacıya yapılan bir ödemenin bulunmadığı dosyaya sunulan evaklardan anlaşılmıştır.
Davalı vekili zamanaşımı itirazında bulunmuştur. Davalı vekilinin itirazları Karayolları Trafik Kanunu 109. Maddesi uyarınca uzayan ceza zamanaşımı gözetilerek kabul görmemiştir.
Mahkememizce kazanın gerçekleşme şeklinin ve kusur oranın tespiti açısından keşif yapılmıştır. Bilirkişi olarak tayin edilen … raporunda özetle; faili meçhul araç sürücüsünün şerit izleme ve değiştirme kurallarına uymaması sebebiyle %100 kusurlu olduğunu , davacının kusurunun bulunmadığını rapor etmiştir.
Davalı vekili kusur raporuna itiraz etmiş kusur raporu hükme ve denetime elverişli görüldüğünden itirazların reddine karar verilmiştir.

Kusur raporunun alınmasından sonra dosya maluliyet incelemesi için ATK’ya gönderilmiştir. İstanbul ATK 2. İhtisas Dairesinin 10/02/2021 tarihli raporuna göre; davacının ” Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri” ölçütlerine göre % 14,3 kalıcı iş göremezliğinin bulunduğunu, 3 ay geçici iş göremezliğinin bulunduğunu rapor etmiştir.
Dosya maluliyet tespitinden sonra hesaplama yapması açısından aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişi Av. … tarafından düzenlenen 10/04/2021 tarihli rapor ile; olayın meydana geliş şekli, kazazedenin yaşı, gelir durumu, maluliyet oranı ve kazadaki kusur oranı, ödeme belgesi birlikte değerlendirildiğini, PMF yaşam tablosu ve prograsif rant sistemi uygulanmak suretiyle yapılan hesaplama sonucunda; sürekli işgücü kaybı zararının 222.971,77 TL olduğunu, kaza tarihi itibarıyla teminat limitinin 150.000,00 TL olduğunu, … Açısından Temerrüt ve Faizinin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunun 99/1 maddeleri ile Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının B-2 maddelerinde sigortacının zarar giderim yükümlülüğü, zararın ihbarı ve gerekli belgelerin sigortacıya bildirildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortasının poliçe limiti dahilinde tazminatı ödemekle yükümlü olduğunu bu sürenin sonunda ödeme yapılmadığı takdirde temerrüt gerçekleşeceğini öngörmekle, … 05.05.2010 tarihinde başvuru yapıldığını rapor etmiştir.
Davacı vekili hesap arttırım dilekçesinde; 100,00 TL olarak açılan sürekli iş göremezlik zararı talebini aktüer hesap raporuna göre 150.000,00 TL olarak arttırdıklarını bu bedele temerrüt tarahi olan 18.05.2010’dan itibaren yasal faiz uygulanmasını talep ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili hesap raporu ile talep arttırım dilekçesine karşı itiraz dilekçesi sunmuştur.
Aktüer hesap raporu hükme ve denetime elverişli görüldüğünden itirazların reddine karar verilmiştir.
Kaza tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesinin 1.fıkrasına göre, kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil ile başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlü olduğu, anılan kanunun 51.maddesinin 1.fıkrasında, hakimin, tazminatın kapsamını ve ödeme biçimini, durumun gereğini ve özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirleyeceği, 54.maddesinde ise, bedensel zararların özellikle tedavi giderleri, kazanç kaybı, çalışma gücünün azalmasından yada yitirilmesinden doğan kayıplar ile ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar olduğu hükmüne yer verilmiştir.
Trafik kazalarında hukuki sorumluluk ve sigorta konusu 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup sözü geçen kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasında bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut birşeyin zarara uğramasına sebep olursa motorlu aracın bir teşebbüsünün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen bilet ile işletilmesi halinde motorlu aracın işleteninin ve bağlı bulunduğu teşebbüsün sahibinin doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olacağı, aynı maddenin 5.fıkrasında işleten ve araç işleticisi teşebbüs sahibinin, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumlu olduğu, 91.maddesinin 1.fıkrasında işletenlerin, bu kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmalarının zorunlu olduğu öngörülmüştür.

Kanunun bahsi geçen düzenlemesinden, zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu, poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere trafik kazasına karışan aracın işleteni olan sigortalısına bu kaza sebebiyle isabet eden kusuru ve maluliyeti oranında olduğu anlaşılmaktadır. Aynı hususlar sigortasız ve faili meçhul aracın karıştığı kazalarda cismani maddi zararı karşılamakla sorumlu olan … için de geçerli olup hukuki değerlendirme bu hususlar dikkate alınarak yapılmıştır.
Yukarıda açıklanan tüm nedenlerle; davalı tarafların sorumluğunda bulunan faili meçhul aracın karıştığı kazada davacının yaralanarak malul kaldığı,hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporuna göre toplam kalıcı iş göremezlik zararının 222.971,77 TL olarak belirlendiği, meydana gelen zarardan davalı kurumun 2918 sayılı KTK’ nun 85 ve 91. Maddeleri gereğince kaza tarihindeki 150.000,00 TL teminat üst limiti kadar sorumlu olduğu, geçici iş göremezlik tazminatı talebinin bu sebeple teminat aşımı sebebiyle reddi gerektiği, kurum temerrüt tarihinin 18.05.2010 olduğu dikkate alınarak tazminat bedeline yasal faiz uygulanmasına karar verilerek aşağıdaki hüküm hukuka uygun bulunmuştur.

KARAR:
1-Davanın geçici iş göremezlik tazminatı talebi yönünden teminat aşımı sebebiyle reddine,
2-Davanın kalıcı iş göremezlik tazminatı talebi yönünden kabulü ile; 150.000,00 TL tazminatın 18/05/2010 tarihinden itibaren uygulanacak yasal faizi ile beraber davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 10.246,50 TL karar ve ilam harcından, 35,90 TL peşin harç ve 512,50 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 548,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 9.698,10 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 35,90 TL peşin harç ve 512,50 TL tamamlama harcı olmak üzere toplam 584,30 TL’nin davalıdan alınarak, davacıya verilmesine,
5-Davacı lehine kabul ve red oranlarına göre hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 18.200,00TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı lehine kabul ve red oranlarına göre hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca hesaplanan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 21 tebligat gideri 160,50 TL, 8 müzekkere gideri 54,00 TL, bilirkişi ücreti 1.050,00 TL, keşif ücreti 314,00 TL, araç ücreti 70,00 TL, ATK fatura ücreti 820,00 TL, posta masrafı 60,00 TL olmak üzere toplam 2.528,50 TL yargılama giderinin red ve kabul oranına göre hesaplanan 2.526,81 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, geri kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-HMK’nun 297/ç bendi uyarınca artan bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinden mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine verilecek dilekçe ile ADANA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ nezdinde İSTİNAF YOLU açık olmak üzere karar verildi.
Katip …
¸

Hakim …
¸

**Bu Evrak 5070 sayılı Elektronik İmza Kanunun Kapsamında DYS üzerinden E-İmza ile İmzalanmıştır. **